Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/369 E. 2019/374 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO: 2016/369 Esas
KARAR NO: 2019/374

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 12/10/2010
KARAR TARİHİ: 25/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … A.Ş vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ABD’den satın aldığı, …’nin satıcı tarafından … gemisine yüklendiğini, geminin … Limanında yükü tahliye ettiğini, ancak yükteki kızışma, kekleşme, koku ve renk değişikliği gibi hasar olduğunun gözlenmesi üzerine Bandırma …Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyasında hasara ilişkin tespit talebinde bulunulduğunu, tespit sırasında gerek gemi ambarlarında bulunan yükten, gerekse tahliye edilip depolarda tutulan yükten numuneler alınarak analize gönderildiğini, bilirkişi heyetinin ön raporunda fiziki olarak incelenen ürünlerde yer yer koyulaşan renk değişikliği olduğu, nemden dolayı tezekleşme meydana geldiği, 1 nolu ambardaki yükün küfe benzer şekilde beyazlandığı, yükün ölçülen sıcaklığının 39-45 Derece arasında olduğunun tespit edildiği, gemide toplam olarak 19.133,185 M/Ton yük bulunduğunu, yükün ne kadarının eksik tahliye edildiğinin esas raporda ancak belirleneceğini, tespit sırasında gemide bulunan ve tahliye edilen yükün 11.730,940 M/Tonun hasarlı olduğunun anlaşıldığını, yükün 290,98 USD birim fiyat üzerinden hasarlı yük miktarının 3.413.468,92 USD’ye vari olduğunu, müvekkili şirketin hasar oranının düşürülmesi için çaba harcadığını, manipülasyon işlemlerinin yapılmasının muhtemel olduğunu, bu kapsamda yapılacak giderler ile ilgili haklarını saklı tuttuklarını, yine henüz tahliye tamamlanmadığı için yükteki eksikliğin henüz belli olmadığını, eksik mala ilişkin telif haklarını da saklı tuttuklarını, bu aşamada belirtilen nedenlerle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 3.413.468,92 USD üzerinden dava açma gereği hasıl olduğunu, davalı donatanın TTK 1061 ve devamı maddelerine göre gemi ile taşınan yükte ortaya çıkan hasardan sorumlu olduğunu, meydana gelen zararı tazmin etmekle yükümlü bulunduğunu, ortaya çıkan zarara ilişkin olarak müvekkilinin gemi alacaklısı hakkına da sahip olduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 3.413.468,92 USD zararın aylık %6 oranında faizi ile birlikte davalıdan tahsiline Bandırma…Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından …d.iş sayılı dosya üzerinden geminin seferden menine ilişkin olarak verilen ihtiyati tedbir kararının devamına, tedbir dosyasına sunulan teminat mektubunun esas dosya içerisine alınmasına, müvekkilinin tazminat alacağından dolayı gemi üzerinde rehin hakkı bulunduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş olup, 15/02/2011 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerinin 470.328,18 USD’ye düşürüldüğü belirtilmiştir.
Alacağı kısmen temlik alan davacı …A.Ş vekili dilekçesinde özetle; sigortalıya ait yükün %40 ının müvekkili şirket tarafından … nolu poliçe ile sigortalandığını, dökme golden … emteasının … isimli gemi ile … /ABD’dan … /Türkiye limanına taşınması sonucunda eksiklik ve ayrıca hasara maruz kaldığını, sigortalı emteada meydana gelen hasarın sigorta poliçesinde belirtilen %40 oranındaki sorumluluk miktarına isabet eden 201.135,56 USD hasar tazminatının davacı … A.Ş ye ödendiğini, tazminatın ödenmesi nedeniyle poliçe şartlarına ve TTK ‘nun 1361.maddesi gereğince müvekkilinin sigortalısının haklarına halef olduğunu, davacının dava açarak talep ettiği tazminat miktarının 201.135,56 USD lik kısmını müvekkili şirkete temlik ettiğini belirterek eksiklik ve hasar sonucu oluşan 282.149,85 USD’nin müvekkili şirkete temlik edilen 201.15,56 USD lik kısmını fazili ile birlikte tahsilini, ihtiyati tedbir kararnını devamını, … D.İş sayılı dosyadaki teminat mektubunun mahkeme dosyasına kaydırılmasını, gemi üzerinde kanuni rehin hakkı tesisine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Alacağı kısmen temlik alan davacı … A.Ş vekili dilekçesinde özetle; sigortalı davacının 19.133,185 kg dökme golden … mısır emteasının 3.826,640 kg lık kısmının her türlü nakliyat rizikolarına karşı… nolu nakliyat sigortası döviz poliçesi ile güvence altına alındığını, taşınan emteanın tahliye edilmiş liman/gümrük kantar ölçüm sonuclarına göre 131.038 kg eksiklik tespit edildiğini, Bandırma … Asliye Hukuk Mahkemesinin …D.iş sayılı dosyasında yapılan tespit ve bilirkişi incelemesine göre 11.730,940 kg emteanın hasarlı bulunduğunu, hasar değerinin 3.413.468,92 USD olduğunun tespit edildiğini, toplam emteanın %20 lik kısmının müvekkili şirket tarafından sigortalı bulunduğundan davacı …A.Ş ne 07/03/2010 tarihinli ibraname ve temlikname ile 100.567,78 USD ödeme yapıldığını, TTK 1361.madde ve devamı maddelere göre sigortalısının haklarına halef olduğunu, temlikname ile akti halefiyete hak kazandıklarını belirterek 100.567,78 USD nin ödeme tarihi olan 07/03/2010 tarihinden itibaren işleyecek döviz faizi, masraf ve avukatlık ücreti ile birlikte davalından tahsilini talep etmiştir.
Alacağı kısmen temlik alan davacı … A.Ş vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin sigortalı yükün %15 ini nakliyat sigortalarına karşı sigortaladığını, emteanın … gemisi ile taşınması esnasında yükte eksiklik ve hasar meydana geldiğini, Bandırma … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasında tespit yapıldığını, meydana gelen hasardan TTK 1061 ve devamı maddeleri gereğince taşıyanın sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin 03/03/2011 tarihinde davacıya 75.425,84 USD ödeme yaptığını ve TTK 1361 ve devamı maddelerine göre davacı sigortalının haklarına halef olduğunu belirterek sigortalıya ödemiş oldukları 75.425,84 USD tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, ihtiyati tedbir kararnını devamını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Alacağı kısmen temlik alan davacı … A.Ş vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin sigortalı yükün %25 ini nakliyat sigortalarına karşı sigortaladığını, emteanın … gemisi ile taşınması esnasında yükte eksiklik ve hasar meydana geldiğini, taşınan emteanın tahliye edilmiş liman/gümrük kantar ölçüm sonuclarına göre 131.038 kg eksiklik tespit edildiğini,Bandırma … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasında yapılan tespitte davalı taşıyıcı tarafından tam ve sağlam olarak teslim alınmış olan taşıma konusu emtianın alıcısına eksik ve hasarlı olarak teslim edildiğini, taşıma sürecinde ve sorumluluğu altında meydana gelen hasardan davalı taşıyıcının sorumlu olduğunu , meydana gelen hasar nedeniyle fatura ve yapılan tespitlere uyularak 125.709,73 USD sigortalı tazminatının müvekkili şirket tarafından sigortalısına ödendiğini, müvekkili sigorta şirketinin TTK.nun ilgili hükümleri gereğnice davalıya rücu hakkının bulunduğunu, TTK’nun 1235.maddesine göre gemi üzerinde gemi alacaklısı hakkı verdiğini, dava konusu taşıma işinin gerçekleştirilmiş olduğu … gemisi üzerinde müvekkilinin davacının kanuni rehin hakkının bulunduğunu belirterek125.709,73 USD rücuen tazminat alacağının davalıdan tahsilini,, gemi üzerinde kanuni rehin hakkı tesisini, ihtiyati tedbir kararının devamını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; konişmento uyarınca uyuşmazlığın İngiliz Hukukuna göre …’da hakem huzurunda çözümlenmesi gerektiğini, zira konişmentoda görev, yetki ve uygulanacak hukuk şartının düzenlendiğini, bu nedenle mahkeme tarafından görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, gemiye yükleme işleminin 25/08/2010 tarihinde başladığını, 26 Ağustos’ta meydana gelen yağış nedeniyle yükleme işleminin kesintiye uğradığını, bu nedenle yüklemenin 27/08/2010 tarihinde tamamlanarak geminin sefere başladığını, 26/09/2010 tarihinde geminin …Limanına ulaştığını ve yükün boşaltma işleminin de aynı gün başlatıldığını, boşaltma işlemi sırasında da birkaç gün boyunca yağış meydana geldiğini, 4-5 Ekim günlerinde kötü hava koşulları ve yağmur nedeniyle boşaltma işlemine ara verildiğini, 05 Ekim günü boşaltmanın tamamlandığını, davacının ise 01 Ekim tarihinde Bandırma Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyası üzerinden tespit ve tedbir talebinde bulunduğunu, aynı gün mahkeme heyetinin yük üzerinde tespit yaptığını, yük henüz tamamen boşaltılmadan yarısına yakın kısmının halen gemi ambarlarında bulunmasına rağmen tespit dosyasında tahminlere dayalı olarak ön rapor düzenlendiğini, bu nedenle raporun gerçek bulgu yansıtmadığını, raporda henüz tahliye edilmeyen yükün tamamının hasarlı olarak gösterildiğini ve buna göre hasar tespiti yapıldığını, daha sonra da geminin seferden men edildiğini, Bandırma …Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyasında ise yükün tamamen gemiden boşaltılmasından sonra davacı alıcının depolarında bulunan yük üzerinde yapılan tespit sonucu 08/10/2010 tarihli rapor düzenlendiğini, söz konusu raporda daha önceki raporun gerçek durumu yansıtmadığı, yükteki hasar miktarının en fazla %8-10 arasında olabileceği, yükün hasarlı ve hasarsız olarak ayrım yapılmadan hayvan yemi olarak satışa hazır tutulduğu, yükteki hasarın en fazla 552.924,56 USD olabileceği sonucuna varıldığını, yine aynı raporda geminin ise denize, yola ve yüke el verişli olduğunun da tespit edildiğini, bu nedenle davacı yanın geminin elverişli olmadığına ilişkin iddialarının mesnetsiz olduğunu, hasarın da taşıma sırasında ve müvekkiline atfı kabil bir kusur sonucunda meydana geldiğinin ispatlanması gerektiğini, müvekkilinin yükleri teslim almasından alıcıya teslim edilmesi anına kadar kendisinden beklenen dikkat ve ihtimamı layıkıyla yerine getirdiğini, bu nedenle eTTK 1061 maddesi uyarınca taşıyana sorumluluk yüklenemeyeceğini, davacı tarafça talep edilen zarar miktarının da fahiş olduğunu, iddia edilen zarar bakımından müvekkiline herhangi bir sorumluluk yüklenmesi söz konusu olamayacağından davacı yanın rehin hakkı talebinin de dayanaksız olduğunu, Bandırma …Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda zararın hesaplama yönteminin de TTK 1112-1113 maddelerine aykırı olduğunu, zira anılan yasa maddelerine göre taşıyanın tazmin sorumluluğunu malın piyasa değeri yani hasarlı olarak satış değeri ile piyasa değeri arasındaki farkın ödenmesi gerektiğini, kâr mahrumiyetinin istenemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacı tarafın zararının CIF birim fiyat olan 230 USD’den hesaplanması gerektiğini, öte yandan dökme yükler için geçerli olan fire oranının %3 olduğunu, bu nedenle iddia edilen eksikliğin fire oranı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini savunarak davanın tahkim şartı nedeniyle usulden, bu talebin kabul görmemesi halinde de davacının tüm taleplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava; gemi ile taşınan yükte meydana geldiği ileri sürülen hasar ve eksiklikten dolayı ortaya çıkan zararların davalı taşıyıcıdan tahsili ile alacağın gemi alacağı niteliğinde olduğundan bahisle gemi üzerine kanuni rehin hakkı tesisi, nakliyat emtia sigorta poliçesi kapsamında taşınan yükü %25 oranında sigortalayan … A.Ş, %40 oranında sigortalayan …A.Ş, %20 oranında sigortalayan …Sigorta A.Ş, %25 oranında sigortalayan … A.Ş’nin dava tarihinden sonra sigortalı davacıya ödedikleri hasar tazminatı miktarınca temlik alan sıfatıyla ödedikleri tazminatların davalı donatana rücu edilmesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık yükteki hasarın neden meydana geldiği, hasar miktarının ne kadar olduğu, hasarın tespitinde hangi birim fiyatının esas alınması gerektiği, eTTK 1061 maddesine göre davalı taşıyıcının hasardan dolayı kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ile yükteki eksikliğin yükün niteliğine göre fire oranı kapsamında kalıp kalmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Dosya kapsamına göre, davacının ABD’den satın almış olduğu Mısır yükünün davalının donatanı olduğu … gemisi ile Amerika’dan … Limanına taşındığı, emtianın %25 oranında …, %40 oranında …, %20 oranında …Sigorta ve %15 oranında … tarafından nakliyat rizikolarına karşı sigorta poliçesi ile sigortalandığı, dava tarihinden sonra sigorta şirketlerinin davacıya ödedikleri hasar bedeli miktarınca eTTK’nun 1301.maddesi gereğince temlik alan sıfatıyla davacı sıfatını kazandıkları dosya kapsamına göre belirlidir.
Davalı tarafça konişmentodaki tahkim klozuna dayanılarak, tahkim itirazında bulunulduktan sonra davanın açıldığı İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından tahkim itirazı yerinde görülerek, tahkim şartına bağlı olarak davanın reddine karar verilmiş olup, işbu karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 17/09/2014 ilamı ile bozulmuş olup, mahkemenin bozmadan sonra verdiği ısrar kararı da Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından bozulmuştur. Bu aşamadan sonra mahkememiz tarafından yapılan inceleme neticesinde davada TTK 1236 maddesi uyarınca gemi üzerinde kanuni rehin hakkı tesisinin de istendiği, dava konusu alacağın eski TTK 1235/7 maddesinde ön görülen gemi alacaklısı hakkı veren alacaklardan olduğu, kanunun tanıdığı ayni bir hak olan rehin hakkının yerine getirilebilmesi için Bandırma …Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyası üzerinden alınan tedbir kararının devamı niteliğinde olan işbu davanın Türk mahkemesinde sonuçlandırılmasında yasal zorunluluk bulunduğu gözönüne alınarak Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin bu konuda verdiği 17/09/2014 tarihli bozma ilamına uyulmasına, davalının tahkim itirazının reddine karar verilerek uyuşmazlığın esastan incelenmesine geçilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü açısından yargılama safahatında alınan bilirkişi raporlarından, 22/08/2012 tarihli bilirkişi raporunda; dava dosyasında bulunan muayene ve analiz raporları dikkate alındığında … isimli geminin 1 nolu ambarından alınan numuneye ait rapora göre diğer ambar numunelerinden farklı olarak belirlenen rutubet değerinin %22,57 olduğu, bu nedenle 1 nolu ambarda bulunan dökme mısır … yükünde bozulma meydana geldiği kanaatine ulaşıldığı, analiz sonucunda 1 nolu ambardaki yükün ne kadarının hasarlı olduğu bilgisine yer verilmediği ancak 2010/90 d.iş sayılı birinci tespit dosyasında düzenlenen 04/10/2010 tarihli bilirkişi ön raporunda yer alan “ambarlardaki yükün fiziki olarak incelenmesi neticesinde ürünün yer yer koyulaşan renk değişimlerine uğradığı, nemden dolayı üründe tezekleşmelerin meydana geldiği, 1 nolu ambarın köşesinde 10 metrekarelik bir alanda küflenmeye benzer bir tabakanın oluştuğu” ifade edildiği, yine 08/10/2010 tarihli tespit raporunda “depolama esnasında hasarlı ve hasarsız yük ayrımı yapılmadığı, yükün tamamının karışık vaziyette depolandığı, yükte aşırı bir kokuşma olmadığı, ancak topaklaşmış olan ürün parçalarının küf koktuğu, aşırı renk değişiminin bulunmadığının gözlemlendiği” tespitlerine yer verildiği, söz konusu tespit raporları ile diğer bilgi ve belgeler ışığında 1 nolu ambardaki mısır yükünün kızışma, küflenme, topaklaşma, renk ve rutubet oranı değişiklikleri ile kalite ve kantintesinde bozulma ve değer kaybının söz konusu olduğu, 1 nolu ambarda bulunan 329 mton yükün yaklaşık olarak yarıya yakın bölümünün hasarlı veya bozuk olduğu sonucuna varıldığı, gemi kaptanının ABD’deki yükleme esnasında otomatik yapılan örneklemeye dayanarak temiz konişmentoyu imzaladığı kanaatine varıldığı, bu durumda taşıyanın temiz aldığı emtiayı temiz bir şekilde teslim etmesi gerektiği, dolayısıyla yükleme esnasında yapılan otomatik örnekleme ile ilgili sertifika ve konişmentonun yükün gemiye temiz alındığını gösterir nitelikte olduğu, gemi kira sözleşmesinin 12.maddesine göre gemi tarafından yapılması gereken ambar içi/dışı sıcaklıklar ve bu sıcaklıklara bağlı havalandırma kayıtlarının sunulmadığı, sonuçta emtianın gemi ile taşıma sırasında hasarlandığı kanaatine varıldığı, davalının sorumluluğunun TTK 1112.maddesine göre mton başına 230 ABD Doları ile sınırlı olduğu, 1564,50 mton yükün zarar görmesinden ötürü davalının ödemekle yükümlü olduğu tazminat tutarının 359.865 ABD tutarında hesaplandığı belirtilmiştir.
09/10/2017 tarihli birinci ek raporda; hasarın geminin 1 nolu ambarında bulunan emtiada meydana geldiği, hasardan dolayı taşıyıcının sorumlu olduğunun kabulü halinde zararın TTK 1113.maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, buna göre taşıyanın yükün hasarlı haldeki satış değeri ile hasarsız malın piyasa değeri veya gemi ambarında iken haiz olduğu değer arasındaki farktan sorumlu olması gerektiği, birim maliyetinin CIF değer+millileştirme değerinin (gümrük+sair masraflar) birlikte değerlendirilmesi gerektiği, buna göre davacı tarafından hesaplanan 250,15 USD birim maliyet değerinin doğru olduğu belirtildikten sonra raporda 1 nolu ambarda bulunan 3129 mton emtianın tamamının yada yarısının hasarlanmış olması ihtimallerine göre alternatifli şekilde zarar hesabı yapılmıştır.
Önceki bilirkişi heyetine Ziraat Mühendisi bilirkişinin de dahil edilmesinden sonra düzenlenen 13/03/2018 tarihli ikinci ek raporda; dökme olarak taşınan ürünlerde ürün sıcaklığı ile hava/deniz sıcaklığı arasındaki farklılıktan kaynaklanan nem dalgalanmasının üründe kızışma nedeni ile fire vermesine sebebiyet verdiği, dökme olarak taşınan yüklerde rutubet kaybı ve aktarma sırasında zayi olma nedenleri ile yükün kendi cins mahiyetinden ileri gelen bir eksilmenin söz konusu olduğu, bu durumda 131.035 kg emtianın genel fire oranı kapsamı içerisinde kaldığının kabul edildiği, dosyadaki bilgilerden hasarlı emtianın hasarsız haldeki piyasa birim fiyatının 290 USD olduğu, 1.989.620 kg emtianın 165 USD’den, 1.139.380 kg ürün de 200 USD’den satıldığı, buna göre 1.989.620 kg ürün bedelinin 248.702,500 USD, 1.139.380 kg ürün bedelinin de 102.544,200 USD olarak tespit edildiği, buna göre toplam zarar miktarının 351.246,70 USD olarak hesaplandığı, sigorta eksperi tarafından tespit edilen ve davacının kabulünde olan ton başına birim maliyet değerinin ise 250,15 USD olduğu, bu birim fiyat üzerinden ekspertiz raporunda 470.328,15 USD hasar tespitinin yapıldığı, dava dosyasına hasarlı olduğu iddia edilen emtiaların satışlarını içeren faturaların sunulduğu, bu faturalara göre ortalama satış fiyatının 191,28 USD’ye tekabül ettiği, heyet olarak kabul ettikleri zarar miktarının ise 351.246,70 USD olduğu, bu tutarın sigorta teminat oranlarına göre dağıtıldığında …’ya %40 sigorta oranına göre 140.498,68 USD, …’ya %25 sigorta oranına göre 87.811,68 USD, …Sigorta %20 sigorta oranına göre 70.249,34 USD, …’ya %15 sigorta oranına göre 52.687,01 USD ödenmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
15/03/2019 tarihli son bilirkişi raporunda ise; bozulmak suretiyle zayi olan yük miktarının 1 nolu ambarda bulunan 329,003 mton yük olduğunu, hasarlı yük miktarının ise 9263,525 mton-329,003 mton=6134,522 mt olduğu, zayi olan yük sebebiyle taşıyanın tazminle yükümlü olduğu miktarın yükün piyasa değerine göre belirleneceği, malın fatura değerinin 230 USD olduğu, piyasa değeri fatura değerinden az olamayacağına göre piyasa değerinin 230 USD’den fazla olması gerektiği, buna göre malın piyasa değerinin 290 USD olduğu, bu birim fiyat üzerinden zayi olan 3129,003 mton yükün piyasa değerinin 907.410,87 USD olarak hesaplandığı, taşıyanın hasarlı yük miktarı için ödemekle mükellef olduğu tazminatın ise yükün hasarsız piyasa değeri ile hasarlı değer arasındaki farktan oluştuğu, buna göre taşıyanın hasar gören 6134,522 mton yük için isteyebileceği tazminat tutarının 290-191,28=98,72×6134,522=605.600,01 USD, dosya muhteviyatına göre taşıyanın zararın meydana gelmesinde kendisinin veya adamlarının ihmallerinin bulunmadığını ortaya koyamadığı, bu nedenle zarardan sorumlu olduğu, sonuç olarak davalı taşıyanın davacının talep ettiği 470.328,18 USD tazminattan sorumlu tutulabileceği yönünde kanaat bildirilmiştir.
Yapılan yargılama toplanan deliller ile dosya kapsamına göre; dava konusu taşıma 19/08/2010 tarihli konişmento tahtında 2010 yılı içerisinde yapılarak eldeki tazminat davasına konu hasar 2010 yılında meydana gelmiş olduğundan uyuşmazlığa 6762 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. 6762 Sayılı TTK’nun 1061.maddesinde taşıyanın malların teslim alındığı andan teslim edildiği ana kadar geçen müddet içerisinde yükün ziya veya hasarı yüzünden doğacak zararlardan mesul olduğu hükmü düzenlenmiş olup, anılan yasa hükmüne göre taşıyan tedbirli bir taşıyanın dikkat ve ihtimamı ile dahi önüne geçilemeyecek bir sebepten ileri geldiğini ispatlamadığı takdirde hasardan dolayı yük ilgililerine karşı sorumlu olacaktır.
Somut olayda ABD’de yapılan yükleme sırasında otomatik örnekleme yöntemi ile malın sertifikalandırıldığı ve temiz konişmento imzalandığı belirli olduğundan, taşıyanın eşyayı hasarsız bir şekilde teslim aldığı kabul edilmiştir. Bu durumda yükü temiz konişmento ile teslim alan davalı taşıyan, yükteki bozulmanın taşıma sırasında meydana gelmediğini ispat edemediğinden eTTK 1019, 1061 ve 1062.maddelerine göre hasardan sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
… d.iş sayılı dosyada bulunan 04/10/2010 tarihli tespit raporunda, gemi ambarlarında bulunan yük ile kısmen alıcının deposuna tahliye edilen yükün fiziki olarak incelenmesi neticesinde; ürünün yer yer koyulaşan renk değişimlerine uğradığı, nemden dolayı üründe tezekleşmenin meydana geldiği, 1 nolu ambarın köşesinde 10 metrekarelik bir alanda küflenmeye benzer beyazlaşmış bir tabakanın oluştuğu tespitlerine yer verilmiştir. Buna göre söz konusu tespit raporunun henüz tahliye işlemi tamamlanmadan gemi ambarlarındaki yük ile kısmen tahliye edilen yük üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlendiği anlaşılmaktadır. Yükün tamamen alıcının depolarına götürülmesinden sonra depoda ki yük üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 08/10/2010 tarihli tespit raporunda da yükün tamamının karışık vaziyette depolandığı, yükte aşırı bir kokuşma olmadığı ancak topaklaşmış olan ürün parçalarının küf koktuğu, aşırı renk değişiminin gözlemlenmediği ifadelerine yer verilmiştir. … Tekstil depolarından alınan emtia numunelerinin …Enstitüsü laboratuvarlarında analize tabi tutulması sonucu düzenlenen 05/11/2010 tarihli raporlarda; sadece 3 nolu depodan alınan 1 nolu numunede tuz değerlerinin yüksek olduğu tespit edilmiştir. Hasarlı emtianın miktarı konusunda dosyadaki raporlar arasında kısmen farklılıklar bulunmakta ise de, henüz gemiden tahliye işlemi tamamlanmadan önce 01/10/2010 tarihinde Bandırma Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/90 d.iş sayılı dosyasında alınan ilk tespit raporu ışığında geminin 1 nolu ambarında taşınan emtiada bozulma meydana geldiği kanaatine varılmıştır.
Dosyada hasara uğrayan emtianın imha edildiğine ilişkin herhangi bir delil yer almayıp, ekspertiz raporuna göre hasarlı ve hasarsız tüm emtianın alıcı tarafından satıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı alıcının eski TTK 1061.maddesine göre 1 nolu ambarda taşınan emtiada taşıma sırasında meydana gelen bozulma nedeniyle eski TTK 1113.maddesine göre tespit edilecek zararını davalı taşıyıcıdan talep edebilecektir. Bu noktada zararın hesaplanmasında esas alınması gereken birim fiyatın belirlenmesi gerekmektedir. Dava dilekçesinde birim maliyet bedeli olarak 290 USD gösterilmiş iken, ıslah dilekçesinde birim fiyat 250,15 USD’ye indirilmiştir. Eski TTK 1113.maddesine göre taşıyanın malların hasarlı haldeki satış değeri ile piyasa değeri veya malların varma yerinde boşaltılmanın başladığı tarihte hasarsız olarak haiz olacağı değer arasındaki farkı ödemekle yükümlüdür. Birim fiyata ilişkin olarak bilirkişi raporlarında farklı sonuçlara varılmış ise de, bu noktada hükme esas alınan 09/10/2017 tarihli ek raporda birim maliyet değer olarak CIF değer + millileştirme değerinin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, fatura tutarlarına göre birim CIF değer 230 USD olduğuna göre, davacı tarafın ıslah dilekçesinde bildirmiş olduğu 250,15 USD birim maliyet değerinin kabul edilebileceği, hasarlı malların tamamı satılarak elden çıkarılmış olduğundan TTK 1113.maddesi son fıkrasında hasar sebebiyle tasarruf edilen gümrük ve diğer masrafların indirilmesinin sözkonusu olamayacağı sonucuna varılmıştır.
13/03/2018 tarihli ek raporda yer alan satış faturaları bilgilerinin değerlendirilmesi sonucunda 1.ambar yükünden 1.989.620 kg’ın 165 USD’den, 1.139.380 kg ının ise 200 USD’den satıldığı, buna göre toplam satış tutarının 556.163,30 USD olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce bir nolu ambarda bulunan 3.129.000 kg (3.129 metrikton) mısır yükünde bozulma olduğu kabul edildiğinden eTTK’nun 1113.maddesine göre tespit edilen 250,15 USD birim fiyat üzerinden, 1 nolu ambarda taşınan 3.129.000 kg emtianın satış değeri 782.710,35 USD’ye tekabül ettiğinden, yükteki hasar miktarının aradaki farkı oluşturan 226.255,70 USD (782.719,35 USD-556.163,30 USD=226.255,70 USD) tutarında olduğu, dolayısıyla davalı taşıyanın eTTK’nun 1061.maddesine göre bu miktarı tazmin etmekle yükümlü olduğu kabul edilmiştir.
Davacı tarafça yükün tahliyesi sırasında 131.035 kg eksiklik olduğu ileri sürülmüş ise de, dökme hububat yükü için emsal dosyalarda da kabul edilen fire oranının %3 olduğu gözönüne alındığında iddia edilen eksik yük miktarının fire oranı içerisinde kaldığı, kaldı ki ıslah dilekçesinde talep edilen 470.328,18 USD’nin de sadece hasarlı mala ilişkin olup sigorta şirketlerinin de sadece yük hasarından dolayı ortaya çıkan zararı tazmin ettikleri gözönüne alınarak eksikliğe bağlı tazminat talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davacı … ıslah yolu ile dava değerini 470.328,18 USD’ye düşürmüş olup, sigorta şirketleri …Sigorta, …, … ve …tarafından davacıya ödenen hasar bedeli toplamı ise 502.828,91 USD olduğundan davacı …’in sözkonusu zararını sigorta şirketlerinden tahsil emiş olması nedeni ile işbu davadaki hukuki yararının dava tarihinden sonra ortadan kalktığı kabul edilmiştir. Öte yandan, davacı …’e ödeme yapan sigorta şirketlerinin ise BK 183, eTTK 1301 ve devamı maddelerine göre yaptıkları ödeme tutarınca temlik alan sıfatıyla işbu davada taraf sıfatını kazanmış olduklarından müşterek sigorta oranlarına isabet eden hasar bedelinin davalıdan tahsil edebilecekleri değerlendirilmiştir. Sigorta şirketlerinden …nın taşınan yükün % 40’ını, …nın % 25’ini, …(…) Sigortanın % 20’sini, …nın da % 15 ‘ini sigortaladıkları dosya kapsamına göre sabit olduğundan, mahkememizce kabul edilen 226.255,70 USD hasar bedelinden sigorta şirketlerinin sigorta oranlarına göre 90.502,28 USD ‘sinin …ya, 56.563,92 USD’sinin …ya, 45.251,14 USD’sinin …Sigortaya ve 33.938,35 USD’sinin de …ya ödeme tarihlerinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
Neticede, yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle davacı …’in açmış olduğu davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, temlik alan sigorta şirketlerinin açmış olduğu davaların ise kısmen kabulü yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacı … AŞ ‘nin davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı …AŞ ‘nin davasının KISMEN KABULÜ ile 90.502,28 USD’nin 11/03/2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacı … AŞ ‘nin davasının KISMEN KABULÜ ile 56.563,92 USD’nin 10/03/2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Davacı …Sigorta (…) AŞ’nin davasının KISMEN KABULÜ ile 45.251,14 USD’nin 07/03/2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Davacı … AŞ’nin davasının KISMEN KABULÜ ile 33.938,35 USD’nin 03/03/2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-Peşin alınan 71.625,00 TL harçtan, karar harcı olan 21.840,20 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 49.784,80 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacılara iadesine, (karar harcı olan 21.840,20.-TL’nin, 8.736,08.TL’sinden …A.Ş, 5.460,04 TL’sinden … A.Ş, 4.368,03 TL’sinden …Sigorta A.Ş., 3.276,02 TL’sinden … A.Ş’nin sorumlu olmak kaydı ile )
7-Davacı taraflar vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 25.133,31 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine (Bu miktarın 10.053,32.-TL’sinin …A.Ş, 6.283,32 TL’sinin … A.Ş, 5.026,66 TL’sinin …Sigorta A.Ş, 3.769,99 TL’sinin … A.Ş’nin olmak kaydı ile )
12-Davacı …A.Ş tarafından yapılan yargılama gideri olan 286,00 TL posta gideri, 5.760,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.046,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 160,31 TL’sinin davalıdan alınarak işbu davacıya ödenmesine,
13-Davacı …Sigorta (…) A.Ş tarafından yapılan yargılama gideri olan 176,10 TL posta gideri, 3.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.576,10 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 47,41 TL’sinin davalıdan alınarak işbu davacıya ödenmesine,
14-Davacı … A.Ş tarafından yapılan yargılama gideri olan 142,00 TL posta gideri, 6.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.242,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 103,44 TL’sinin davalıdan alınarak işbu davacıya ödenmesine,
15-Davacı … A.Ş tarafından yapılan yargılama gideri olan 87,50 TL posta gideri, 5.935,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.022,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 59,88 TL’sinin davalıdan alınarak işbu davacıya ödenmesine,
16-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır