Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/179 E. 2019/107 K. 05.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2016/179 Esas
KARAR NO :2019/107

DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ :30/03/2015
KARAR TARİHİ :05/03/2019
KARAR YAZIM TARİHİ :02/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin inşaat ve nakliye işi ile iştigal etmekte olup davalı şirketin ise yurt dışı lojistik hizmeti verdiğini, taraflar arasında 25.11.2014 tarihinde navlun sözleşmesi düzenlendiğini, taraflar arasında ticari ilişki kurulmuş olup navlun ile ilgili bilgi alışverişinin mail yolu ile yapıldığını ve yükün … limanından İstanbul-… limanına gelişinin 2015 Ocak ayı sonunda olacağının belirtildiğini ve buna istinaden tarafların aralarında yapmış olduğu yazışmalar neticesinde navlun ücretine mahsuben müvekkili şirket tarafından 25.12.2014 tarihinde 10.000,00.-TL banka kanalıyla davalı hesabına aktarılmış ve müvekkili şirketçe bu süre zarfında üzerine düşen edimler yerine getirilmesine rağmen yükün bahsedildiği gibi 2015 Ocak ayının sonunda teslim edilmediğini, davalı şirketin navlun sözleşmesinin taraflar arasında kurulması ve buna istinaden tanzim edilen faturanın müvekkiline tebliğini müteakip sürekli masraf ve arıza bedeli adı altında müvekkilinden taleplerde bulunulduğunu, taşıyanın navluna müstahak olabilmesi için yükü sözleşmede kararlaştırılan şartlar altından basiretli bir tacirden beklenebilecek dikkat ve özenli şekilde limana teslim etmiş olması gerektiğini, netice olarak davalı firma tarafından çeşitli bahaneler ileri sürülerek ve birtakım ek masraflar çıkarılarak sürekli olarak yükün gelmesinin geciktirildiğini ve tarafların aralarında yapmış oldukları navlun sözleşmesinin ihlal edildiğini, taraflar arasında arasında yapılan işin, ticari bir iş olup ticari teamüller gereğince sorumluluğun yük … Limanına gelinceye kadar davalı yüklenicide olduğundan bu sırada yükte oluşan zarar veya gecikmelerden de davalı tarafın sorumlu olduğunu ileri sürerek şimdilik navlun sözleşmesine aykırı olarak yükün geç teslimi nedeniyle yargılama sırasında belirlenecek olan ve şuan için belirsiz olan tazminat talebine istinaden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00.-TL gecikme tazminatı, faturada yer almayan bir kısım ekstra bedellerin talep edilmesi nedeniyle ödemiş oldukları toplamda 10.771,59.-TL haksız fatura bedellerinin iadesi ve iş makinesinin arızalı olarak teslim edilmesi nedeniyle davacı tarafça yaptırılan tamir bedeli olarak ödenen 4.307,00.-TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ederek İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesi’ ne dava açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Konişmentonun arka yüzünde bulunan yetki kaydı uyarınca uyuşmazlıklara Japon Hukukunun uygulanacağı ve yargılamaya Japonya’ daki Tokyo Bölge Mahkemesi’nde bakılması gerekeceği, mahkememizin milletlerarası yetkisinin bulunmadığı, davacının ithal ettiği kullanılmış olan iş makinesinin yaklaşık 15-20 yaşında olup, gemiye yüklenirken herhangi bir temiz kaydına sahip olmadığı gibi aksine konşimentonun ön yüzünde korumasız olarak gemiye bindirildiği ve bu yüzden taşıyanın yük üzerinde meydana gelebilecek herhangi bir fiziksel hasardan sorumlu olmayacağı şerhinin düşüldüğünü, yük gemiye yüklenmekle, yüke ilişkin hasar ve yararın alıcıya ait olacağını, taşımanın makul süre içinde ve layığı ile müvekkili şirket tarafından yapıldığını, taşımanın makul süre içinde yapılması için müvekkili şirketin iş makinesini aktarma limanında tamir ettirmiş olduğunu, davacı tarafın gerçekleştiğini iddia ettiği bütün gecikmelerin müvekkil şirketin dışında gerçekleşmiş olduğunu, herhangi bir sorumluluğu bulunmayan müvekkili hakkındaki haksız, fahiş talebi ve faizi havi davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nde yapılan yargılama neticesinde, 27/01/2016 tarih, …esas, … karar sayılı karar ile Davacı vekilinin davalı aleyhine açtığı alacak davasının deniz yolu taşımacılığına ilişkin olup deniz ticaretinden kaynaklandığı ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin deniz ticaretinden kaynaklanan davalara bakmakla görevlendirildiğinden bu davaya bakmak görevinin İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait olduğundan bahisle mahkemelerinin görevsizliğine karar verilmiş olup, davacı vekilinin talebi üzerine dosya mahkememize gönderilmiş olmakla yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce aldırılan 15/01/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı ile davalı arasında kamyon taşıması hususunda navlun sözleşmesi yapıldığı, kamyon yükünün varma limanında gecikmeli olarak teslim edildiği, yükün gecikmeli olarak tesliminde ilk olarak, kamyonun ABD’de bulunduğu yere ilişkin bilgilerin tam olarak verilmemesinin yol açtığı, ikinci olarak da Araçlar self propelled olarak gemiye yüklenebilmeli ve aynı şekilde gemiden tahliye edilebilmelidir şartının kamyondaki arıza sebebiyle gerçekleştirilememesi sebebiyle, kamyonun tamire ihtiyaç duymasının gecikmede rol oynadığı, gecikmeden kaynaklanan zararlardan taşıyan ve adamlarının kusurunun bulunmaması sebebiyle davalının sorumluluğunun söz konusu olamayacağı belirtilmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince milletlerarası yetki itirazında bulunulmuş ise de; Türk firması olan davalının kendini daha rahat ifade edeceği mahkemede milletlerarası yetki itirazında bulunması MK madde 2’de tanımlanan dürüstlük kuralına aykırı bulunduğundan itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, açılan davada davacı vekilinin, davalı şirketin navlun sözleşmesine aykırı olarak yükün geç teslimi nedeniyle yargılama sırasında belirlenecek olan belirsiz olan tazminat taleplerine istinaden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 TL gecikme tazminatı ile ekstra talep edilen ve 25.12.2014 tarih … seri nolu 1.914,74 TL. bedelli, 27.02.2015 tarih… seri nolu 5.128,22 TL. bedelli ve 05.03.2015 tarih … seri nolu 3.674,63 TL bedelli faturalar karşılığı ödenen 10.717,59 TL haksız fatura bedellerinin iadesini, iş makinesinin arızalı olarak teslim edilmesi nedeniyle tamir bedeli olarak ödenen 05.03.3015 tarih … seri nolu 4.307 TL bedelli fatura bedelinin davalıdan tahsilini talep ettiği olayda, TTK m. 1178/ 4 uyarınca taşıyanın sözleşmede kararlaştırılan süre içinde ve eğer sözleşmede açıkça bir süre kararlaştırılmamışsa olayın özelliklerine göre tedbirli bir taşıyandan tesliminin makul olarak istenebileceği süre içinde teslim edilmemesi hâlinde geç teslim söz konusu olacağı, ancak her gecikmenin, taşıyanın sorumluluğuna yol açmayacağı, taşıyanın yükün geç teslimden dolayı meydana gelen zararlardan sorumlu tutulabilmesi için TTK’ da taşıyanın sorumluluğuna ilişkin olarak belirlenen unsurların gerçekleşmesi gerekli olduğu, taşıyanın gecikme sebebiyle meydana gelen zarardan sorumlu olabilmesi için TTK.m.1179 uyarınca, taşıyan veya adamlarının kastından veya ihmalinden doğan sebeplerden ileri gelen zararın varlığının şart olduğu, somut olayda, Amerika ……- Barselona arasındaki taşımanın … adındaki,… imo nolu araç taşıyıcı gemi ile yapıldığı, Barcelona -… arasındaki taşımanın ise …adındaki, … imo nolu araç taşıyıcı gemi ile yapıldığı, her iki geminin de araba, kamyon iş makineleri vb araçları taşımak amacı ile kullanılan özel olarak bu amaç için inşa ve dizayn edilmiş araç taşıma gemileri olduğu, davalının davacıya verdiği teklifte yer alan “…olarak gemiye yüklenebilmeli ve aynı şekilde gemiden tahliye edilebilmelidir” şartının da bu amaçla konulduğu, davalının kara taşımasını da üstlendiği, teknik bilirkişiye göre, yükün davacının verdiği adresten 4,5 saatlik bir mesafede bulunması, oradan alınarak yükleme limanına taşınması ve kamyonun gemiye ulaştırılmasında gecikme yaşanmasına yol açtığı, aynı zamanda yerel nakliyecinin bu mesafeden dolayı ek ücret talebinde de bulunduğu, gecikmeden dolayı ardiye ücreti de doğduğu, davacının taşınacak yükün adresini taşıyana doğru bir şekilde bildirmek durumunda olduğu, diğer beklemeler ve ek masrafların … ile … limanlarında kamyonun motorunun çalışmaması nedeni ile oluştuğu, davacının taraflar arasında kararlaştırılan “Araçlar self propelled olarak gemiye yüklenebilmeli ve aynı şekilde gemiden tahliye edilebilmelidir” şartını yerine getiremediği, aracın belirlenen bu şartı yerine getiremediği için tamire ihtiyaç duyduğu anlaşılmakla gecikmeden kaynaklanan zararlardan taşıyan ve adamlarının kusurunun bulunmaması sebebiyle davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 273,65 TL den karar harcı olan 44,40 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 229,25 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı yargı gider toplamı olan 51,40 TL posta giderinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır