Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/130 E. 2018/2 K. 03.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2016/130 Esas
KARAR NO : 2018/2
DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2016
KARAR TARİHİ : 03/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine 25/02/2015 teklif ve 02/03/2015 tanzim tarihli nakliyat abonman sigorta poliçesi tahtında …’dan …’ye olan sevkiyatı sigorta ettirilmiş bulunan sıcak çekilmiş çelik profil emtiası davalılara ait … isimli gemide taşınması esnasında gemi ambarının yüke elverişsizliği ve diğer sebeplerle kirlenmeye, ıslanmaya ve paslanmaya maruz kalarak hasarlandığını ve varma limanında hasarın artmasının önlenmesi ve giderilebilmesi ile eşyanın kullanılabilmesi için masraf ve giderlere sebep olduğunu, hasarın tayini ve tespiti için eksper görevlendirildiğini ve gemi ilgilileri namına tayin edilen sörveyorlar da hasarı gözlemlediği ve tespit ettiklerini, temizleme işlemleri için en uygun fiyatı veren şirkete hasarlı emtialar bir dahili lojistik firması ile taşıttırılarak temizleme yapıldığı ve tekrar geri taşınarak yükler alıcısına teslim edildiğini, işbu dava bedelinin 302.513,36 Euro’ya ulaştığını, sigortalısı … Sanayi A.Ş.’ye 01/12/2015 tarihinde tazmin eden müvekkili sigorta şirketi imzalanan tazminat makbuzu ve temlikname tahtında sigortalısının haklarına halef olduğunu ve rücu haklarını temellük ettiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 302.513,36 Euro hasar bedeli alacağının 01/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili 20/05/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşımaya ilişkin 16 Şubat 2015 tarihli çarter partide uyuşmazlıkların çözüm yolu olarak tahkim yargılaması kararlaştırıldığını, 16 Şubat 2015 tarihli çarter partideki müşterek avarya + tahkim …’da, … hukuku uygulanacak klozu uyarınca çarter partinin … kanunlarına göre yorumlanacağı, uyuşmazlıkların ise …’da tahkim kurallarına göre çözümleneceği düzenlendiğini, mahkemenin işbu uyuşmazlığın çözümünde görevli olmadığını, davacı … şirketinin aktif dava ehliyetini ispatlaması için dava dışı sigortalısının müvekkilimize karşı tazminat talep hakkına sahip olduğunu kanıtlaması gerektiğini, ancak, müvekkillerimize davacı … şirketinin iddiasını ispata dair herhangi bir belge tebliğ edilmediğini, taşımaya ilişin sigorta poliçesi, iddia edilen hasara ilişkin ekspertiz raporu, iddia edilen hasara ilişkin ödemeler ve sigortalı firmadan alınması gereken ibranamenin mevcut olmadığını, davacı … şirketinin aktif dava ehliyetini ispatlayamadığını, davacının sigortalısı olduğu iddia edilen dava dışı satıcı … Sanayi A.Ş. firmasının yükün alıcısı olan dava dışı …’da mukim … firmasına yükü CIF olarak sattığı görülmediğini, CIF satışlarda gönderilen emtianın gemiye yüklenmesini müteakip emtia üzerindeki ziyan ve hasarla ilgili tüm sorumluluk dava dışı alıcı … firmasına geçeceğini, bu durumda davacı … şirketinin sigortalısının gerçek bir zararı bulunmadığnı, davacı yanın sigortalısı dava dışı … Sanayi A.Ş. firmasının uğramış olduğu herhangi bir zarar bulunmadığından davacı … şirketi tarafından sigortalısına hasar tazminatı adı altında ödendiği iddia olunan tazminatın LÜTUF ÖDEMESİ ( EX GRATIA) olduğunu, bunun da davacı … şirketinin rücuen tazminat hakkına sahip olmadığı anlamına gelmekte olup davacı tarafın aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddi gerektiğini, … ise geminin donatanı olmayıp taşıyan veya donatan sıfatı bulunmayan ve bu nedenle taşımaya ilişkin herhangi bir sorumluluğu bulunmayan …’ne karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, davacı iddialarının aksine … gemisi ekte sunulan gemi sertifikalarından da görüleceği üzere denize, yola ve yüke elverişli olduğunu, yüklemeden önce gemi ambarlarına ilişkin herhangi bir itiraz da söz konusu olmadığını, gemi kaptanı ve tüm mürettebat taşımaya ilişkin tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, iddia edilen hasara ilişkin gemi ilgililerine atfedilebilecek bir kusur bulunmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 25/12/2017 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, masraf ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş, davalılar vekili 25/12/2017 havale tarihli dilekçede davacı tarafın davadan feragat ettiklerini, davacı yandan yargılama masrafı ve vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirmiştir.
Bu nedenlerle; HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince davadan feragatin kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak aşağıdaki gibi davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği hüküm ve sonucuna varılarak, aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının açtığı davanın, davacı yanın usulüne uygun olarak davadan feragat etmesi sebebiyle 6100 sayılı HMK’nun 307, 309 ve 311.maddeleri gereğince REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 16.653,68 TL’den mahsubu ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde fazla yatırılan 16.617,78 TL harcın davacı yana İADESİNE,
3-Taraflar karşılıklı olarak mahkeme masrafı ve ücreti vekalet talep etmediklerinden tayinine YER OLMADIĞINA,
4-Yapılan yargılama giderinin tarafların üzerlerinde BIRAKILMASINA,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/01/2018

Başkan Üye Üye Katip