Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/126 E. 2019/219 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2016/126 Esas
KARAR NO : 2019/219
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ :02/03/2016
KARAR TARİHİ :07/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesin özetle; müvekkil şirket … ve … ile Gemi’nin … Limanında tamir ve bakımı için Kredi Sözleşmesi akdedilmiş ve 120.000,00 USD kredi sağlanacağı hususunda anlaşıldığını, … ve … tarafından sözleşme uyarınca ön ödeme 40.000,00 USD ödemesi yapılmış fakat sözleşmenin 5.maddesi uyarınca belirlenen hiçbir ödemenin yapılmadığını, müvekkil şirket tarafından geminin eksikliklerniin ve tamirinin tamamlanarak hareket edebilmesi için … Limanıa tüm ödemelerin yapıldığını, geminin sefere hazır hale gelmesi kararlaştırılan tarih olan 18/12/2015 tarihinde geminin üm eksiklikleri tamamlandığını ve sefere hazır hale getirildiğini, sözleşme maddesi uyarınca ödemeler yapılmadan geminin … limanından ayrıldığını, davalı şirketin ödenmesi gereken bakiye kredi borcu olan 80.000,00 USD müvekkil şirkete ödenmediğini, 01/02/2016 tarihinde geminin İtalya … Limanına geleceği bilgisinin alındığını ve İtalya … Mahkemesinden ihtiyati haciz kararı alınarak geminin seferden men edildiğini, ödemenin muaccel olduğu tarihten sonra davalı tarafından 45.900 USD ödeme yapıldığını ancak müvekkili şirkete ödenmesi gereken 34.100 USD ödeme borç muaccel olmasına rağmen ödenmediğini, davanın geminin son acentesine karşı ikame edildiğini belirterek TTK m 1352/1-p uyarınca deniz alacağı hakkı vermekle birlikte Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan ve müvekkil şirkete ödenmesi gereken 34.100,00 Amerikan Dolarının işleyecek faizleri ile birlikte aynen veya fiili ödeme günündeki rayiç üzerinden TL olarak tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin Amerika’da mukim bir şirket olduğunu, yabancılık teminatından muaf olunacağına dair bir ikili sözleşme bulunmadığını, dava değerinin %20’sinden az olmamak koşulu ile yabancılık teminatının dosyaya depo etmesine karar verilmesini, müvekkil şirket adına acenteye yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, müvekkilinin yurt dışı adresine tebligat yapılması gerektiğini, davanın … ve Tic Ltd Şti ‘ye ihbarının gerektiğini, davacı şirketin müvekkili şirketin zor durumda olmasından kötüniyetle faydalanarak … ve …’e ödediğini iddia ettiği meblağın çok üstünde bir meblağın kendisine ödenmesini talep ettiğini, davacı şirketin müvekkilimiz şirket yedinde hak ve alacağının bulunmadığını, davacı şirket ile sudoservisin kardeş şirketler olduğunu, davacının tüzel kişiliği havi bir tacir olduu ve dava dışı üçüncü kişilere yapılan ödemelerin meblağı da göz önüne alınarak ödemelerin yazılı delille ispatının şart olduğunu, davacı tarafça gemi adına ödeme yapıldığı hususunun ispat edilemediğini, ikame edilen davanın ihtiyati haczi tamamlanan merasim niteliğine haiz olmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, davanın ihbarına, davanın ihtiyati haciz tamamlayan merasim niteliğinde olmadığının kabulüne, yabancılık teminatının dosyaya depo edilmesini talep etmiştir
Mahkememizce yapılan inceleme sonucunda dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda; davacının davalıya yaptıı ilk 80.000,00 USD’lik anlaşmaya bağlı kalsa idi geminin yarım kalacağı, tersaneden çıkamayacağı, bu son 120.000,00 USD’lik kredi ile çalışabilir olduğu, davacı davalılar ve tersane arasındaki yazışmalardan anlaşıldığı, davacının davalıdan 34.100,00 USD alacaklı olduğunun verilen belgelerden anlaşıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekilince bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi dosyaya sunulmuştur.
Davalı … Ltd Şti vekilinin dava hakkındaki beyanlarını içerir dilekçesinde; müvekkilinin davaya konu kredi özleşmesinin akdedilmesinde ya da geminin tersane onarımları sırasında herhangi bir rol almadığını, davacı şirket ile … ilgilileri arasında kredi sözleşmesinin akdedildiği, hizmetlerin verilmesi sarısada müvekkilinin acentelik etmediğini, bu hizmetlerden doğan alacağın tahsili zımnında yürütülece hukuki prosedürlerde de davalı gemiyi temsil etme yetkisinin bulunmadığını belirterek müvekkilinin temsil yetkesinin olmadığının kabulü ile davalı gemi ilgililerine dava dilekçesi ve tensip tutanağınn tebliğine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, Davacı ile davalı … arasında, davalıya ait geminin … Limanı’nda tamir ve bakımı için akdedilen kredi sözleşmesi gereği ödemelerin yapılmaması nedeniyle başlatılan alacak davasıdır. Uyuşmazlık ise; gemiye fiilen yapılan bakım onarım hizmetlerinin neler olduğu ve bu hizmetlerin gerçek bedellerinin tespiti ile dava miktarı kadar borcun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece yapılacak iş ise; gemiye verilen hizmetlerin tespiti ile bu hizmet bedellerinin kadri maruf olup olmadığını araştırmak ve taraflar arasındaki kredi anlaşması çerçevesinde bakiye borcun bulunup bulunmadığı ve borç miktarını tespit etmektir.
Mahkemenin görevi HMK ‘nun 114.maddesi gereğince kamu düzeni ile ilgili bir dava şartı olup, HMK’nun 115.maddesine göre yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekmektedir.
6102 sayılı TTK nun 4 ve 5.maddeleri gereğince mahkememizin görevinin tayini için öncelikle davanın 6102 sayılı TTK dan veya diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine veya deniz sigortasına ilişkin bir dava olup olmadığının saptanması gerekmektedir.
6102 Sayılı TTK nun 4. maddesinde ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumu düzenlenmiştir. TTK nun 4. maddesine göre; Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Yine tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; TTK ndan, TMK nun 962–969. maddelerinden, TBK nun 202, 203, 444, 447, 487–501, 515–519, 532–545, 547–554, 555–560 ve 561–580. maddelerinden, fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuattan, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerden ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır.
TTK nun 5. maddesinde de ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumundan hareket ederek asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu dava ve işler düzenlenmiştir. TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Yine özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakmakla görevlidir.
Davaya konu uyuşmazlıkta, dava konusu geminin bakım ve onarım masrafları için davacı tarafça temin edilen kredi nedeniyle alacak talep edildiği; taraflar arasında ödünç para verme ilişkisinin mevcut olduğu, ödünç para verme ilişkisinin ise eser sözleşmesine dayandığı, uyuşmazlığın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerindeki eser sözleşmesi hükümlerine göre incelenip çözümlenmesi gerekeceğinin anlaşıldığı, nitekim … Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … Esas ve … karar sayılı 27/04/2018 tarihli kararında da benzer nitelikteki uyuşmazlıkta, uyuşmazlığın sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerindeki eser sözleşmesi hükümlerine göre incelenip çözümlenmesi gerekeceğinden bahisle Genel mahkemelerin görevli olduğuna işaret edildiği, mahkememizin görevinin deniz ticareti ve deniz sigortasından kaynaklanan davalara ilişkin olması nedeni ile işbu dava yönünden mahkememizin görevsiz olduğu, ayrıca TTK 4-1-f maddesi gereği ödünç para verme ilişkisi nedeniyle davanın ticari dava olması da gözetilerek bu durumda 6102 sayılı yasanın 4. Maddesi gereğince deniz ticareti ve deniz sigortaları dışındaki uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli bulunduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle REDDİNE, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespiti ile karar kesinleştiinde süresinde ve talep halinde dosyanın görevli bulunan İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK’nun 331/2.maddesi gereğince yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususunun görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır