Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/104 E. 2019/191 K. 15.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2016/104 Esas
KARAR NO : 2019/191
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :01/04/2015
KARAR TARİHİ :15/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesin özetle; … ımo no’lu … Gemisi donatanı … Corp. ‘a izafeten kendi adına asaleten işleteni/ işvereni … Denizcilik Gemi Kiralama Turizm Nakliyat Tic. A.Ş aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile müvekkillinin alacaklarını tahsili amacıyla menkul rehnin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın haksız olarak borca itiraz ettiğini, her ne kadar borçlu … Denizcilik Gemi Kiralama Turizm Nakliyat Tic AŞ vekilince yapılan itirazda … gemisi donatanı …’u temsil etme yetkisi olmadığını, geminin işleteni-işvereni olmadıklarını iddia etmekte ise de kayıtlardan anılan şirketin geminin hem … Manageri hem de gemi yöneticisi olarak göründüğünü, müvekkilinin gemide makine lostromosu olarak aylık 1.600 USD maaş karşılığı çalıştığını, müvekkiline ödenmeyen alacaklarının gemi adamı alacağı niteliğinde olduğunu, hizmet sözleşmesinin altı ay olarak belirlendiğini, 30/12/2013 -05/02/2014 tarihleri arasında müvekkilinin fiili çalışması olduğunu, hizmet akdinin davalı tarafından tek taraflı feshedildiğini, müvekkilinin doğmuş ve tarafına ödenmemiş alacak kalemlerinin ödenmeyen maaş alacakları, prim ve izin alacakları ile tek taraflı ve haksız fesih nedeniyle doğan bakiye süre alacağı olduğunu, belirli süreli hizmet akdinin işveren sıfatı ile … Denizcilik ile imzalandığını, ayrılış ordinosunu da imza altına aldığını, … sözleşmesinin temsile yönelik bir acentalık sözleşmesi olduğunu, bu nedenle donatana karşı izafeten husumet yöneltilebileceğini, müvekkilinin çalıştığı dönemde hizmet akdinden kaynaklanan tüm edimlerini yerine getirdiğini, müvekkilinin alacağı gemi adamı alacağı olduğu için gemi ve teferruatı üzerinde kanuni rehin hakkı bulunduğunu, TBK’nun 393. Maddesinde hizmet sözleşmesinin düzenlendiğini, aynı Kanunun 438. Maddesinde ise haksız fesih halinin düzenlendiğini, bu maddeler kapsamında müvekkilinin sözleşme süresine uyulmuş olsa idi kazanabileceği alacağa hak kazandığını belirterek ilgili takip dosyasına itirazın iptaline, takibin devamına, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürcü süre içerisinde açılmadığını, tebligatın usulsüz yapıldığını, davanın müvekkiline değil takip tarihinde gemi maliki olan tüzel kişiye karşı yöneltilmesi gerektiğini, davacının kendi ağır kusuru ve gemi mürettabatına zarar verici eylemleri nedeni ile haklı sebeple sözleşmenin feshedildiğini, dava konusu geminin … bayraklı ve … limanına bağlı bir gemi olduğunu, müvekkilinin … şirketini temsil yetkisinin bulunmadığını, Türk Gemi Siciline kayıtlı olmayan bir gemi hakkında TTK gemi rehni hükümlerinin uygulanamayacağını, davacı tarafa çalıştığı dönemden doğan hak ve alacaklarının ödendiğini, fazlaya dair olan tüm taleplerinin haksız ve kötüniyetli olduğunu, davacının üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmekte ağır kusurlu davrandığını, kaptanın emir ve talimatlarının dışına çıktığını, davacının kendisine verilen talimatların aksine davranışlar sergilediğini, davacının keyfi hareket etmesi sonucu 300 Litre Fuel Oil’in taşarak … gemisinin baca içerisine tazyikli olarak aktığını, tazyik nedeniyle bu maddenin makina dairesine kadar indiğini, gerek gemi gerekse gemi mürettebatının tümünü tehlikeye attığını, müvekkilinin yaşanan vurdumduymazlıklar sonucunda iş akdini tek taraflı, tazminatsız ve bildirimsiz fesih hakkına dayanarak feshettiğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine, davacı aleyhine %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açıldığı, … Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verildiği, bu kararın temyiz edilmesi sonucu Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 12/01/2016 tarih … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile dosyanın onandığı, görevli Mahkemenin mahkememiz olduğunun belirtildiği görülmekle, yukarıdaki esas numarasına dosya tevzi edilerek mahkememizden esas almıştır.
Mahkememizce yapılan inceleme sonrası doyaya ibraz edilen 30/12/2016 tarihli bilirkişi raporunda; davalı şirketin işveren sıfatıyla davacı taleplerihden sorumlu olduğu, davacı alacaklarının; ücret alacağından 81,00 Dolar, bakiye sözleşme süresi ücretinden 7.680,00 Dolar, fazla çalışma ücreti ile prim ve diğer alacak kalemlerinin hesaplanamadığı şeklinde tespit edildiği, davacının bakiye süre içinde çalışmamaktan dolayı tasarruf ettiği değerin dikkate alınması ve bakiye süre içinde davacının başka bir işte çalışıp çalışmadığının ya da kazanmaktan kasten feragat ettiği gelirlerinin bulunup bulunmadığının araştırılması ve buna göre hesaplanan bakiye hizmet süresi ücreti alacağı miktarından takdiri indirim yapılmasının mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
02/10/2017 tarihli bilirkişi ek raporunda; davalı şirketin işyerinden 05/02/2014 tarihinde ayrılmış olan davacı gemi adamının davalı şirketten ayrıldıktan sonra başka bir işyerinde çalışıp çalışmadığı eğer çalışmış ise hangi tarihten itibaren çalıştığı konusunda davacı tarafın açıklama yapması, … nden …’ın 2014 senesinde yurtdışı giriş ve çıkışlarını gösteren kayıtların istenilmesi ve sonucuna göre rapor tanzim edilebileceği bildirilmiştir. Rapor sonrası mahkemece dosyaya celp edilen bilgi ve belgelerle birlikte incelenmek üzere alınan 01/10/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda; Davalı tarafın ” ücret alacağına ” ve ” hizmet akdinin fesih şekline ” karşı ileri sürdüğü itirazlar bakımından dosyaya 27.12.2016 tarihinde sunulmuş olan kök raporda her hangi bir değişiklik yapılmadığı; davacı gemi adamının başka bir gemide çalışmak için 2.6.2014 tarihinde yurt dışına çıktığı görüşünün mahkeme tarafından da benimsenmesi halinde davacının alacaklarının 6.320,99 USD olarak hesaplandığı; davacı gemi adamının 2,6.2014 tarihinde yurt dışına çıkışının başka bir gemide çalışmak için yapılan bir çıkış olmadığı ,buna göre 114 günlük bakiye sözleşme süresinin tamamında herhangi bir işyerinde çalışmamış olduğu görüşüne itibar edilmesi halinde ise alacaklarının 7.761,00 USD olarak hesaplandığı; davacının bakiye süre içinde çalışmamaktan dolayı tasarruf ettiği değerin dikkate alınması ve bakiye süre içinde davacının başka bir işte çalışıp çalışmadığının ya da kazanmaktan kasten feragat ettiği gelirlerinin bulunup bulunmadığının araştırılması ve buna göre hesaplanan bakiye hizmet süresi ücreti alacağı miktarından takdiri indirim yapılması Yüksek Mahkeme’nin takdirinde olduğu şeklinde görüş bildirilmiştir.
Dava; davacının maaş alacağı, kontratın erken feshi sebebi ile bakiye ücret alacağı, prim alacağı, fazla mesai alacağı ve diğer alacak kalemlerinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
İcra dosyasının incelenmesinde …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine davacı tarafça ” Taşınır rehninin paraya Çevrilmesi Yoluyla” icra takibine geçildiği, ödeme emrinin davalı tarafa 24/03/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça yasal 7 günlük süre içerisinde 31/03/2014 tarihinde borca itiraz edildiği ancak bu itirazın davacı tarafa tebliğe çıkarılmadığı anlaşılmakla ve İİK 67 maddesi gereği itirazın iptali davası açma süresi itirazın tebliği tarihinden itibaren 1 sene olarak düzenlenmiş olmakla davacı tarafa borçlu itirazının tebliğ edilmemesi karşısında eldeki davanın yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı mahkemece kabul edilmiş davalının bu yöndeki itirazının reddi gerekmiştir.
Dosyada bulunan belgelerin incelenmesi sonucunda; … gemisi kaptanı tarafından düzenlenen hizmet belgesi ve Gemiden Ayrılış Ordiosuna göre davacının 30/12/2013 – 05/02/2014 tarihleri arasında Makina Lostromosu olarak çalıştığı ve 05/02/2014 tarihinde gemiden ayrıldığı; taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi gereği aylık 1.600,00 USD maaşla 6 ay süreli … Denizcilik Gemi Kiralama Turizm Nakliyat Tic. AŞ. nin işveren olduğu iş sözleşmesinin imzalandığı; … Gemi İşletmeciliği tarafından davacıya toplam 1.839,00 USD ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. … ğı yazı cevabında davalı … Denizcilik Gemi Kiralama Turizm Nakliyat Tic. AŞ donatan olarak görnmektedir. Bu halde taraflar arasındaki iş sözleşmesi gereği kendisine hem asaleten hem de izafeten husumet yöneltilen … Gemi Kiralama Turizm Nakliyat Tic. AŞ mahkemece işveren olarak kabul edilmekle pasif husumete sahip kabul edilmiştir. Ayrıca gemi IMO kaydında davalının … ve … olarak isminin geçmesi ve … sözleşmesinin temsile yönelik bir acentalık sözleşmesi olduğunun mahkemece kabulü ile gemi malikine izafeten de … Denizcilik Gemi Kiralama Turizm Nakliyat Tic. AŞ’ ye husumet yöneltilmesi mahkemece usule ve yasaya uygun bulunmuş davalının husumete yönelik itirazlarının da açıklanan nedenlerle reddi gerekmiştir.
Davalı taraf her ne kadar iş sözleşmesinin davacının kendi ağır kusuru ve gemi mürettabatına zarar verici eylemleri nedeni ile haklı sebeple feshedildiğini ileri sürmüş olsa da buna yönelik tutanak, tespit belgesi, kaptan raporu veya herhangi bir belge yahut kanıt dosyaya sunulmamıştır. Kaldı ki davalının itirazına dayanak olan eylemin 07/01/2014 tarihinde gemide gerçekleştiği belirtilmiş ancak davacının iş akdi 05/02/2014 tarihinde sonlandırılmıştır. Davalı her ne kadar bu durumun geminin seferde olmasından kaynaklandığını belirtse de anılan ve haksız eylem olarak belirtilen eyleme ve o tarihte davacının iş akdinin feshedildiğine dair olarak da dosyaya herhangi bir delil sunulmamıştır. Bu durum karşısında taraflar arasındaki hizmet akdinin haklı bir nedene dayanmaksızın feshedildiği mahkemece kabul edilmiştir.
Bu noktada davacının iş akdinin bitim tarihinden önce haklı neden olmaksızın feshedilmesi nedeniyle davacının bakiye sözleşme süresi ücretine hak kazandığına mahkemece kanaat getirilmiştir.
Eldeki dosyada davacı tarafça talep edilebilecek işçi alacaklarının hesaplanması amacıyla -bu husus teknik bir inceleme gerektirmekle- yukarıda bahsi geçen bilirkişi incelemeleri yoluna gidilmiştir. Davacının talep edebileceği bakiye sözleşme süresi ücretinin hesaplanabilmesi için davacının başka bir işyerinde çalışmaya başlayıp başlamadığı konusu önem arzetmekle davalının bu yöndeki itirazları üzerine dosyaya celp edilen emniyet kayıtlarına göre davacının yurtdışına çıkış yaptığı 02/06/2014 tarihinde başka gemide çalışmak üzere ülkeden ayrıldığının kabulü gerekmiştir. Zira davacı tarafça başka maksatla yurtdışına çıktığı olgusu ispatlanamamıştır.
Mahkemece de benimsenip hükme esas alınan kök ve ek raporlarda ayrıntısı belirtildiği üzere; davacının gemiden ayrıldığı 05/02/2014 tarihi ile başka gemide çalışmaya başladığı kabul edilen 02/06/2014 tarihleri arası 117 günlük bakiye sözleşme süresi ücreti 6.239,99 USD ile 81,00 USD bakiye ücret alacağı olmak üzere toplam 6.320,99 USD alacak bakımından davanın kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar bilirkişilerce davacının bakiye süre içinde çalışmamaktan dolayı tasarruf ettiği değerin dikkate alınması ve bakiye süre içinde davacının başka bir işte çalışıp çalışmadığının ya da kazanmaktan kasten feragat ettiği gelirlerinin bulunup bulunmadığının araştırılması ve buna göre hesaplanan bakiye hizmet süresi ücreti alacağı miktarından takdiri indirim yapılmasının mahkeme takdirinde olduğu belirtilmişse de; gemi adamlarının çalışma koşulları gereği geminin seferde bulunduğu esnada gemide yatıp kalkmaları ile gemide yaşamlarına devam etmeleri; davacının işten ayrıldıktan 4 ay sonra başka bir işte çalışmaya başladığının kabulü karşısında makul süre içerisinde yeni bir işe başlaması; davacı tarafın davacı gemi adamının kazanmaktan feragat ettiği gelirlere yönelik somut bir olguyu ileri sürmemiş ve ispatlayamamış olması karşısında mahkemece takdiren indirim yapılması yoluna gidilmemiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin 6.320,99 USD asıl alacak bakımından devamına, fazlaya ilişkin talebin Reddine,
Asıl alacağın takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz yürütülmesine,
Alacak miktarı yargılama neticesi anlaşılmakla icra inkar tazminatı taleplerinin Reddine,
2-Karar harcı olan 967,02 TL’den peşin alınan 271,97 TL’nin mahsubu ile bakiye 695,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacının peşin olarak yatırdığı 271,97 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı yargı gider toplamı olan 2.625,50 TL’nin (27,70 TL başvurma harcı, 397,80 TL posta gideri ve 2.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 2.049,36 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı yargı gider toplamı olan 130,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 28,52 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır