Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/89 E. 2018/77 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
ESAS NO :2015/89 Esas
KARAR NO:2018/77
DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ:22/02/2008
KARAR TARİHİ:06/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Gemisi’nin 15.02.2008 tarihinde kusuruyla müvekkilinin donatanı olduğu …Gemisi’ne çarptığını, çatmadan dolayı müvekkili gemisinin hasar gördüğünü, tespit dosyası ile yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu ibraz edilen raporda çatma nedeniyle davalıların gemisinin 9/10 oranında kusurlu olup müvekkili gemisinin 11 gün ticari faaliyetine devam edemeyeceğinin belirtildiğini, raporda gösterilen hususlar ve fiilen yapılan harcamalar nedeniyle müvekkilinin 86.136 USD ve 1.500 TL zarara uğradığını/uğrayacağını ileri sürerek … Gemisi üzerinde, şimdilik ve 10/1 kusur düşüldükten sonra, 77.523 USD+1.350 TL alacak için, ana para, faizi, masrafları, navlunu ve faizlerini de kapsayacak şekilde kanuni rehin hakkının tespit ve tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Gemi Acenteliği San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, haksız fiil sebebiyle izafeten dahi olsa gemi acentesine dava yöneltilemeyeceğini, husumetin doğru gösterilmediğini, ayrı bir dilekçe ile gemi acentesi olarak müvekkilinin davaya dahilinin usulüne uygun olmadığını, davacının kusuru ile çatmanın meydana geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı … Gemisi donatanını temsilen gemi kaptanı … vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetin doğru gösterilmediğini, çatmada kusurun davacıya ait gemide olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava, gemi üzerine kanuni rehin hakkı tanınması istemine ilişkindir.
Kapatılan İstanbul 51. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/11/2013 tarih 2008/104 esas 2013/268 karar sayılı kararı ile 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’ nun gemi rehni ile temin edilen alacakların takibine dair 1377 – 1381.maddeleri kapsamında 1377.maddenin gerekçesinde gemi üzerinde doğmuş olan rehin haklarının alacaktan bağımsız olarak yargı ve icra yoluyla ileri sürülmesinin mümkün olup olmadığının tereddüt ve tartışmalara sebep olduğu ve bunun üzerine TTK 1377/1.fıkra hükmünün bu tereddütleri gidermek için sevk olunduğunun belirtilmesi suretiyle esasen mülga 6762 sayılı TTK uygulaması yönünden de kanuni rehin hakkı tanınması talebinin alacaktan bağımsız olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığına açıklık getirilmiştir. Kanuni rehin hakkının alacaktan ayrı ve bağımsız olarak yargılama konusu yapılamamasının davanın esastan görülüp karara bağlanabilmesi için varlığı ya da yokluğu hakim tarafından davanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmek zorunda olan özel bir dava şartı olması, alacak dava konusu yapılmaksızın alacaktan bağımsız olarak kanuni rehin hakkı tesisi istemiyle açılan davanın dinlenmesinin mümkün olmaması karşısında, davalı donatan hakkındaki davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça husumet yöneltilen davalı … Co. Ltd hakkında 02/11/2010 tarihli duruşmada davayı atiye terk ettikleri yönünde beyanda bulunulmuş, bu davalı hakkındaki davanın atiye terki sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın temyizi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 10/11/2014 tarih 2014/9965 esas /2014/17281 sayılı kararı ile; “Dava, gemi üzerine kanuni rehin hakkı tanınması istemine ilişkin olup mahkemece yazılı gerekçe ile davalı donatan yönünden dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmişse de, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nın 1236’ncı maddesi uyarınca gemi alacaklılarının gemi ve teferruatı üzerinde kanuni rehin hakkı bulunmakta olup bu hakkın tesisi tek başına talep edilebilir. Bu itibarla, mahkemenin 6762 sayılı TTK uyarınca da 6102 sayılı TTK’nın 1377’nci maddesi gibi asıl alacaktan bağımsız kanuni rehin hakkı istenemeyeceği yönündeki gerekçesi yerinde değildir. Mahkemece, işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığından ” bahisle bozularak dosya mahkememize gönderilerek mahkememizin 2015/89 esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce aldırılan 04.02.2013 tarihli bilirkişi raporunda, olayda müşterek kusurlu çatma olduğu, … gemisinin 6/10, … gemisinin 4/10 oranında kusurlu olduğu, … gemisi hasarının 21.006 Usd olduğu, … gemisinin bu hasarın 4/10 oranından 8.402,24 Usd sinden sorumlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce aldırılan bila tarihli ek raporda, … gemisinin 6/10, … gemisinin 4/10 oranında kusurlu olduğu, … gemisi hasarının 21.006 Usd olduğu,… gemisinin bu hasarın 4/10 oranından 8.402,24 Usd sinden sorumlu olduğu, kalan miktarın 12.603,76 USD olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
08.02.2017 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu çatmanın meydana gelmesinde … gemisinin donatanının çatma sebebiyle uğradığı zararın 23.204 USD olduğu, zararın %20 oranındaki kısmından davalı … gemisi donatanının sorumlu olduğu, eTTK m.1235 bent 9 uyarınca davacı … gemisi donatanının davalının tazmin etmekle yükümlü olduğu zarar sebebiyle … gemisi üzerinde gemi alacaklısı hakkında sahip olduğu kanatine varıldığı bildirilmiştir.
Dosya kapsamına ibraz edilen 04/02/2013 tarihli bilrikişi raporu ve sonrasında ibraz edilen ek rapor ile 08/02/2017 tarihli ikinci rapor arasında tespit edilen kusur ve zarar miktarları arasında çelişki bulunduğu görülmekle taraf iddia ve savunmalarına karşı beyan dosyaya ibraz edilen her iki bilirkişi raporundaki kusur ve zarar miktarlarına ve bunlara yapılan itirazları irdeleyen 3. Raporun alınmasına karar verilmiş olup, 07.09.2017 tarihli bilirkişi raporunda, davacının %80 oranında kusurlu olduğu, davacı donatanın meydana gelen zararının 5.718,8 USD’lik kısmını talep edebileceği, bu miktar oranında … gemisi üzerinde gemi alacaklısı hakkı bulunduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerden, açılan davanın, gemi üzerine kanuni rehin hakkı tanınması istemine ilişkin olduğu, dava konusu olayda, … gemisinin çatışma öncesinde İstabul boğazı güney girişine gelerek boğaz geçişi yapmak üzere deniz sahasında drift yaparak beklediği, İstanbul Boğazı güney girişinde bekleyen gemilerin sayısının çok fazla olması nedeni ile gemilerin demirde beklemesi için demir sahası olarak ayrılan bölgede yer kalmadığından gemilerin açık denizde makinelerini stop ederek demirlemeden boğaz geçişi için sıranın kendilerine gelmesini bekledileri, … gemisinin driftte bulunmasından geminin demirleyememesi nedeni ile anılan deniz sahasında ana makinesini stop ederek ancak hazı olda ve her an yol vermek üzere tutarak akıntı ve rüzgar etkisi ile sürüklendiği anlamı çıktığı, ancak bu durumun geminin seyir güvenliği açısından hiç bir şey yapmayacağı anlamı taşımadığı, … gemisinin bu sürüklenme sırasında DÇÖT kurallarına göre her yerden görülen 2 kırmızı ışık ve/veya 2 küre göstererek , gerekli tüm imkanlarını kullanmak sureti ile çevresinden akmakta olan deniz trafiğini dikkatle izleyerek eğer tehlikeli bir durum söz konusu ise gerekirse karşı deniz aracı ile temas da ederek, ana makinelerini çalıştırmak sureti ile neta bir alana uygun manevralarla intikal edeceği, … gemisinin ise bölgeden geçiş yapan bir gemi olduğu, … gemisi açısından değerlendirildiğinde İstanbul Boğazının Güney girişinde her zaman drift yapıp geçiş bekleyen gemilerin olduğunu bilmesi beklendiği, … isimli geminin, DÇÖT uyarınca yetişen bir tekne olduğu ve yetişilen teknenin yolundan çıkması gerektiği, … gemisinin çok düşük bir hız ile drifitte sürüklenmesi de nazara alındığında içerikleri birbirini teyit eden 07.09.2017 tarihli ve 08.02.2017 tarihli bilirkişi raporları da göz önüne alınarak DÇÖT kuralları gereği … gemisinin %20 ve Coşkunlar-1 gemisinin ise %80 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmştır.
Hasar miktarı açısından yapılan değerlendirmede, 15.02.2008 tarihinde meydana gelen deniz kazası sonrasında, davacı vekili tarafından aynı gün Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müracaat edilerek hasar, kusur ve zarar tespitinin yapılması talep edildiği, gemi üzerinde keşfen yapılan inceleme sonrasında düzenlenen 20.02.2008 tarihli bilirkişi raporunda, geminin iskele baş omuzluğunda 4 plaka sac ve 11 adet postanın hasarlanmış olduğunun belirtildiği ve bilirkişilerin bu çelik hasarının onarımı için 25.000 USD harcama yapılmasını öngördüleri, bilirkişi raporunda ayrıca, çatmadan dolayı ve tamirde geçecek bekleme süresi nedeniyle fazladan maaş, iaşe ve yakıt harcamaları, kazanç kaybı, ilave sigorta primi, idari tahkikat harcamaları gibi diğer zararların da söz konusu olacağı belirtildiği, taraf vekillerince sunulan itirazlar da değerlendirilmek suretiyle hazırlanan 07.09.2107 tarihli teknik bilirkişi raporu içeriğine mahkememizce itibar olunduğu, buna göre meydana gelen hasarın giderilmesi için gerekecek çelik malzeme miktarı konusunda, dosyada muhtelif hesap ve ağırlıklar bulunduğu, ancak bu farklı ağırlıklar içinden, onarımın yapıldığı … Tersanesi’nin Proforma Faturasında belirtilen 3.040 kg sac ve 460 kg köşebent olmak üzere toplam 3.500 kg’ın kullanılan malzeme miktarı olarak kabulü gerektiği, renkli fotoğraflarda, baş tarafta bulunan bir adet döner baba (kurt ağzı makarası)nın da hasarlı olduğunun görüldüğü, onarımın yapıldığı Şubat 2008 tarihi itibariyle sac fiyatlarının ton başına 950 – 1.000 USD aralığında olduğu, bu durumda faturada belirtilen 980 USD/ton fiyatın makul bulunduğu, köşebent malzeme fiyatı olarak belirtilen 1.120 USD/ton bedelin de teknik bilirkişi heyetince makul görüldüğü, işçilik birim fiyatının ise hasarlı bölgenin yeri itibariyle sektör ortalaması olarak 4 USD/kg alınabileceği değerlendirildiği, birim fiyat içine tersane hizmetleri (vinç, forklift) ve boyanın dahil olduğu, ayrıca sigorta sörveyörünün, onarımın gemi yüzer halde iken ve tersane rıhtımına/iskelesine bağlanarak yapılabileceği yönündeki tespitinin yerinde bir tespit olduğu, bu durumda, rıhtım işgaliye bedeli ödenmesinin söz konusu olduğu, geminin varış limanı Tuzla olduğundan, fazladan yakıt harcanmasının ve gemi tersanede iken yakıt harcamasının olmayacağını, acente ihtiyacı ve servislerin rutin kızaklama sırasında da yapılması gereken harcamalar olduğu, geminin zamanı gelmiş zorunlu sörveyleri nedeniyle hasar onarımlarının da tersanede yapılmış olmasının, hasar onarım faturasına ilave bir maliyet yaratmaması gerektiği, bu kapsamda tersanenin vereceği diğer hizmetlerin (çöp alımı, elektrik temini vb.) rutin havuzlama işlemi için verilen hizmetler içinde bulunduğundan, bunlar için yapılan harcamaların ayrıca hasar onarımı masraflarına eklenmemesi gerektiği,
3.040 kg sac x 980 USD/ton (malzeme bedeli) = 2.979 USD
460 kg köşebent & lama x 1.120 USD/ton (malzeme bedeli) = 515 USD
Döner baba (kurt ağzı makarası) = 850 USD
3.500 kg x 4 USD/ton (işçilik bedeli) = 14.000 USD
Onarımı tamamlanan yerlerin boyanması (malzeme & işçilik)= 1.500 USD
7 gün onarım süresince rıhtım işgaliye bedeli 7 gün x 1250 USD/gün=8.750
TOPLAM = 28.594 USD olduğu, teknik değerlendirme neticesinde …gemisi donatanın %80, … donatanın ise % 20 kusuru bulunduğu, dolayısıyla eTTK m.1218 hükmü uyarınca davacının 28.594 USD’nin %20 lik kısmını yani 5.718,8 USD’lik kısmını talep edebileceği, netice itibariyle davalının zararın 5.718,8 USD’lik kısmından sorumlu olduğu, davacının bu talebinin eTTK m. 1235/f.1,b.9 hükmü uyarınca gemi alacaklısı hakkı veren alacaklardan olduğu anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulü ile dava konusu … gemisi üzerinde 6762 sayılı TTK’nun 1235/1-9 madde ve fıkraları uyarınca 5.718,8-USD alacak bakımından kanuni rehin hakkın tanınmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile dava konusu … gemisi üzerinde 6762 sayılı TTK’nun 1235/1-9 madde ve fıkraları uyarınca 5.718,8-USD alacak bakımından kanuni rehin hakkın tanınmasına,
2-Davalı … CO. LTD. hakkında açılan davanın atiye bırakıldığı anlaşılmakla karar verilmesine yer olmadığına,
3-Karar harcı olan 35,90 TL’den peşin alınan 14,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 21,90 TL harcın davalı … Gemisi …Ltd’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 14,00 TL harcın davalı … Gemisi …Ltd’den tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 8.382,62 TL’nin (14,00 TL, 696,62 TL 2008/25 D.İş. Bilirkişi Keşif ücreti, 7.500,00 TL bilirkişi ücreti, 172,00 TL Posta gideri ) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 609,72 TL’sinin davalı … Gemisi …Ltd’den alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı vekili için takdir edilen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalı … Gemisi …Ltd’den alınıp davacıya verilmesine,
8-Davalı … Gemisi …Ltd vekili için takdir edilen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
9-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/03/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır