Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/592 E. 2018/59 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2015/592 Esas
KARAR NO : 2018/59
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 07/11/2015
KARAR TARİHİ : 26/02/2018
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete nakliyat emtia sigortası abonman sözleşmesi ile sigortalı kağıt havlu emtiasının davalı akdi taşıyanın taahhüdü altında deniz yolu ile taşınması sonrası emtiaların teslimi sırasında konteynerin tavanının delik olması nedeni ile ve içinin ıslak olması nedeniyle hasar tespit edildiğini, hasarın ekspertiz çalışması sonucunda konteynerin tavanının delik olduğu ve emtianın ıslanması sonucu meydana geldiğinin tespit edildiğini, hasar miktarının toplam 14.722 TL tespit edildiğini ve hasar miktarının 28/04/2015 tarihinde sigortalısına ödediğini ve TTK nun 1472.maddesi gereğince hasar bedelinin sigortalısının haklarına halef olması nedeniyle davalıdan tahsili gerektiğini belirterek toplam 14.722 TL sigorta tazminatının 28/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin iddia edilen hasar ile bir ilgisinin olmadığını, müvekkili şirketin sadece taşıma işleri komisyoncusu olarak hareket ettiğini, fiili taşıyanın … olduğunu, taşıma komisyoncusu olan müvekkiline karşı davanın açılamayacağını, TTK hükümleri gereğince taşıma işleri komisyoncusu olan müvekkiline karşı davanın yöneltilebilmesi için müvekkilinin taşımayı bizzat üstlenmesi veya fiili taşıyan konumunda bulunması gerektiğini fiili taşıyanın yurtdışında olması nedeni ile davayı müvekkiline yöneltiklerini TTK nın 1185. Maddesine göre hasar ihbarının usulüne uygun olarak yapılmadığını konişmentoda müvekkili şirketin isminin geçmediğini, müvekkili şirketin Marmara mensurcat ve Lila Kağıt’a kestiği faturaların sadece navlun ücreti olduğunu, buna dayanılarak müvekkili şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, hasar tespitinin usulüne uygun yapılmadığını, hasar oluş şeklinin şüpheli olduğunu, hasarın taşıma esnasında mı yoksa taşımadan sonra malların alıcı deposuna götürülürken mi oluştuğu hususunun tartışmalı olduğunu, müvekkiline ihbar yapılmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacı … şirketine nakliyat emtia sigorta poliçesi tahtında düzenlenmiş nakliyat emtea sigorta poliçesi ile sigortalı yükün deniz yolu ile yapılan taşımasında yükte meydana gelen hasar nedeniyle davacının sigortalısına ödediği tazminatın zarar sorumlusundan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri, nakliyat emtia sigorta poliçesi, konişmento örneği, ekspertiz raporu, ödeme belgesi, 09/11/2014 tarihli fatura örneği, hasara ilişkin fotoğraflar dosyaya sunulmuş, … Gümrük Müdürlüğünden taşımaya ilişkin belgeler, hasar dosyası örneği dosyaya temin edilmiştir.
Dosyada mevcut ekspertiz raporunda, emtiada meydana gelen hasarın sevkiyat süresince konteynerin yükleme, aktarma ve boşaltma işlemleri sırasında maruz kaldığı özensiz muamele sonucu oluşan delik veya yırtıktan içeriye sirayet eden tatlı su sonucu ıslanma hasarının oluştuğu görüşünün hasıl olduğu belirtilmiştir.
Dosyada mevcut sigorta poliçesinin incelenmesinde, sigortalının … San. Tic. ve Elektrik olup, 09/11/2014 tarihli faturanın navlun faturası olup, davalı şirket tarafından davacı … şirketinin sigortalısı adına düzenlendiği ve faturada konşimento numarasının … olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda, TTK nın 1185. Maddesi anlamında geçerli bir hasar ihbarının bulunmadığı dava konusu taşımada hasar tutarının 14.722,48 TL olarak kadri maruf olduğu, hasar ihbarının usulüne uygun olmadığı nedenle zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği karinesinin oluşup , hasarın taşımada meydana geldiğinin ispat edilemediği belirtilmiştir.
Mahkememizce sigortalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının denetlenmesi için bilirkişi incelemesi yönünde karar oluşturulmuştur. İnceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda, … A.Ş ile … Kağıt San ve Tic. A.Ş ya ait taşınan kağıt havlularda konteynerdeki delik nedeni ile meydana gelen ıslanma sonucunda hasar oluştuğu ve satışı yapılan firmalardan mal bedelinin eksik tahsil edildiği belirtilmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını dosyaya sunmuştur.
Mahkememizce davacı vekilinin bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen ek bilirkişi raporunda, davacı … şirketinin aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, esas bakımından ise kök raporun düzenlenmesi aşamasında dosyadaki fotoğraflar, ekspertiz raporu ve hasar tutanaklarının kapsamlı değerlendirilmekle, kök rapordaki sonucu değiştirecek herhangibir belgenin yargılama sürecinin devamında dosyaya ibraz olunmadığı ve kök rapordaki kanaatin korunduğu belirtilmiştir.
Davacı ve davalı vekilleri beyanları, dosyaya sunulan deliller, inceleme sonrası ibraz edilen bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre, davacı … şirketine nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı ‘ya ait kağıt havlu emtiasının davalı şirketin sorumluluğunda deniz yolu ile nakliyesi sırasında hasara uğradığı nedenle sigortalısına ödediği hasar tazminatının davalı taşıyandan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsilinin talep edildiği, teslim şekli CIF olduğunun dosyadaki belgelerden ve 03/11/2014 tarihli ticari faturadan anlaşıldığı, bu durumda risk ve hasarın alıcıya ait olduğu ve sigorta yaptıranın davacının sigortalısı olduğu, dosyada mevcut nakliyat emtia sigorta poliçesinin incelenmesinde, sigortalısının … Üretim A.Ş olduğu, TTK nun 1178.maddesinin 1.fıkrasında taşıyanın navlun sözleşmesinin ifasında, özellikle eşyanın yükletilmesi, istifi, elden geçirilmesi, taşınması, korunması, gözetimi ve boşaltılmasında tedbirli bir taşıyandan beklenen dikkat ve özeni göstermekle yükümlü olduğu, yine aynı maddenin 2.fıkrasında taşıyanın eşyanın zıyaı veya hasarında yahut geç tesliminden doğan zararlardan zıyaı hasar veya teslimde gecikmenin eşyanın taşıyanın hakimiyetinde bulunduğu sırada meydana gelmiş olması şartı ile sorumlu olduğunun belirtilip, dava konusu hasarlandığı belirtilen emtiaların hasar tarihinin 10/11/2014 tarihi olup, dava tarihinin 07/11/2015 olup, davanın TTK nun 1188.maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmış olduğunun anlaşıldığı, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda, TTK nın 1185. Maddesi anlamında geçerli bir hasar ihbarının bulunmadığı dava konusu taşımada hasar tutarının 14.722,48 TL olarak kadri maruf olduğu, hasar ihbarının usulüne uygun olmadığı nedenle zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği karinesinin oluşup , hasarın taşımada meydana geldiğinin ispat edilemediği belirtildiği mahkememizce sigortalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonrası malın alıcısı firma tarafından mal bedelinin eksik ödendiğinin belirlenip CIF teslim şeklinde emtianın gemi küpeştesini geçtiği andan itibaren risk ve hasar alıcıya ait olduğu nedenle sigorta yaptırma menfaatinin alıcıya ait olduğu ancak sigortalı şirket tarafından emtia bedelinin eksik tahsil edilmesi nedeni ile aktif husumet ehliyetinin sigorta şirketi tarafından sigortalısına bedelin ödendiği nedenle sigortalısının haklarına sahip olması nedeni ile aktif husumet ehliyetinin bulunduğu TTK nun 917.maddesi gereğince taşıma işleri komisyonculuğu ile komisyoncunun eşya taşıtmayı üstlendiği taşımayı kendisinin bizzat yapabileceği gibi başkasına da yaptırabileceği nedenle dosyadaki mevcut fatura ve belgelerden davalının pasif husumet ehliyetinin bulunduğu, davalıya karşı dava açılabileceği, dosyada mevcut TTK nun 1185/4.maddesinde “Eşyanın zıya veya hasarı ne bildirilmiş ne de tespit ettirilmiş olursa, taşıyanın eşyayı denizde taşıma senedinde yazılı olduğu gibi teslim ettiği ve eğer eşyada bir zıya veya hasarın meydana geldiği belirlenirse, bu zararın taşıyanın sorumul olmadığı bir sebepten ileri geldiği kabul olunur. Şu kadar ki, bu karinelerin aksi ispat olunabilir.” hükmüne yer verilmiş olup, dosyada davalı taşıyanın veya temsilcisinin bulunduğu bir tutanağı olmadığı, sadece davacının sigortalısı tarafından MSC firmasına yapılan belge olup, hasar ihbarının davalı şirkete, taşıyana usulüne uygun olarak yapılmadığının anlaşıldığı, bu durumda zararın taşıyanın sorumlu olmayacağı bir sebepten ileri geldiği sonucunun doğduğu, bu durumda davalı taşıyan lehine oluşan karinenin aksinin davacı tarafından ispatlanması gerektiği, yükün boşaltılmasında konteynerde haricen hasarın olduğuna dair herhangi bir tutanağın bulunmadığı, konteynerin limanda tahliye edilmesi sırasında hasarlı olduğunu gösteren bir raporun bulunmadığı ve gümrük işlemlerinin bitirilmesinin ardından limandan çıkışı sırasında ve kara nakliyesi için teslim alındığı esnada düzenlenen bir tutanağın bulunmadığı, taşıma sırasında da konteynerlerin hasarlı olup olmadığına dair bir açıklamanın yer almadığı, yükte meydana gelen hasarın taşımanın hangi aşamasında meydana geldiğinin ortaya konulamadığı ve davalı taşıyan lehine oluşan karinenin aksini ispat hususunda yeterli bir delil olmadığı nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 35,90 TL karar harcının 251,42 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 215,52 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı’ya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 47,35 TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın , avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/02/2018

Katip Hakim