Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/445 E. 2018/47 K. 19.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
ESAS NO : 2015/445 Esas
KARAR NO : 2018/47
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/08/2015
KARAR TARİHİ : 19/02/2018
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketinin sigortalı … Ambalaj San ve Tic. A.Ş nin …da yerleşik …Ltd unvanlı firmadan CFR bazda satın alarak ihtal ettiği kalay kaplı teneke eşyanın 21/11/2014 tarihli nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalandığını , emtianın 11 adet konteyner içerisinde … limanında … limanına taşınmak üzere ” … ” isimli gemiye yüklendiğini, davalı … nin taşıyan … Denizcilik Nakliyat A.Ş. nin ise tahliye limanı temsilcisi acentesi olduğunu, hat taşımacılığı yapan davalı taşıyanın gemiye yüklendiği eşyaları limanda başka bir gemiye aktardığını ve bu gemi ile …’e geldiğini 31 rolo eşyanın 21 rulosunun sigortalısına deniz suyu ile ıslanma sonucu paslı olarak teslim edildiğini ve hasarın taşıma sırasında meydana gelmiş olması nedeniyle … A.Ş ye 18/05/2015 tarihinde 195.646,96 TL sigorta tazminatı ödediğini, TTK nın 1472. Maddesi gereğince ve TBK nın madde 183. Ve devamı hükümleri gereğince alacağın devri yolu ile halef olduğunu belirterek 195.646,96 TL nin ödeme tarihi olan 18/05/2015 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki yetki sözleşmesi gereğince mahkemenin uyuşmazlığı çözümünde yetkili olmadığını, davanın … mahkemelerinde açılması gerektiğini ve İngiliz hukukunun uygulanacağını, taşıyana usulüne uygun olarak hasar ihbarının yapılmamış olup yükün konşimentoda yazılı olduğu şekilde teslim edildiğinin kabulü gerektiğini, hasardan taşıyanın sorumlu olmadığını yükte taşımadan kaynaklı bir hasarın mevcut olmayıp , taşıyanın kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını davacı tarafından yaptırılan ekspertiz raporunun ekinde sunulan tutanakta eşyanın içeriğinin ıslak ve paslı olduğuna dair bilginin mevcut olmadığını , dış muhafaza kabında ıslaklık ve pas göründüğünün belirtildiğini dış muhafaza kabı içinde ıslaklık ve pasın neden kaynaklandığına ilişkin herhangibir bilginin yer almadığını 10/04/2015 tarihli ekspertiz raporunun davalı taşıyan ve temsilcisinin katılımı olmaksızın düzenlendiğini, yükün tahliyeden sonra antrepoya taşınırken veya antrepoda beklediği süre zarfında da hasarlanabileceğini , tahliye edilen yük ile üzerinde tespit yapılan yükün aynı koşullarda olmadığının sabit olduğunu, … Üniversitesinden alınan uzman görüşüne göre çeliğin maruz kalabileceği yaklaşık 15 çeşit korezyon tipinin olup buna sebep olabilecek tek unsurun ısı yada nem olmadığının belirtildiği, ekspertiz raporunda gümüş nitratla yapılan klor tayini belirlenmesi ortamda tuzlu suyu olabileceğini işaret edip paslanmaya, korozyona direkt bunun sebebiyet verdiğine dair bir kesinlik belirtemeyeceğini herhangibir sorumluluğun kabulü anlamına gelmemek kaydıyla taşıyanın sorumluluğunun sınırlı sorumluluk olup, sınırlı sorumluluğu aşan miktarın reddi gerektiğini belirterek , davanın reddine , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı vekiline yükletilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada ( … Esas ) davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sigortalı … Ambalaj Sanayi ve Tic AŞ nin … / … ‘ya yerleşik … Ltd unvanlı firmadan CFR bazda satın alıp ithal ettiği kalay kaplı teneke eşyasını 21/11/2014 tarihli nakliyat emtea sigorta poliçesi ile sigortaladığını, sigorta konusu 184.640 kg ve toplam 22 adet rulo halindeki eşyanın sekiz adedinin konteyner içerisinde …/Japonya limanında … isimli gemiye, …/ … limanına taşınması üzere yüklendiğini, konişmento kaydına göre davalı …’nin taşıyan, … Denizcilik Nak AŞ ‘nin ise taşıyıcının genel temsilcisi / acentesi olduğunu, taşıma konusu 22 rulo eşyadan net 77.700 kg ağırlığındaki dokuz rulo eşyanın sigortalı … AŞ ‘ye deniz suyu ile ıslanma sonucu paslı olarak teslim edildiğini, düzenlenen ekspertiz raporu ile oluşan zararın 110.836,33 TL olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin sigortalısına 08/10/2015 tarihinde 55.000,00 TL sigorta tazminatı ödediğini belirterek fazla talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 55.000,00 TL ile sigorta tazminatı ödeme tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren bu miktara işletilecek ticari avans faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada (… Esas ) davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin husumet ehliyetinin bulunmadığını, taşıma işine konu konişmentoda yetki şartının bulunduğunu ve mahkemenin yetkili olmaması sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafça uygun ihbarda bulunulmadığını, zararın sigortalısının kusurundan meydana gelmiş olmasının muhtemel olduğunu ve hiçbir delil olmaksızın kusurun müvekkiline atfedilmesinin hatalı olduğunu belirterek pasif husumet ehliyeti yokluğundan davanın reddine, davanın yetkisizlik nedeniyle reddine ve dava dilekçesinin … … Mahkemesine gönderilmesine, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dava ; davacı … şirketine nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın deniz yolu ile yapılan taşımasında yükte meydana gelen hasar nedeniyle davacının sigortalısına ödediği tazminatın zarar sorumlusundan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Asıl ve birleşen davada taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri nakliyat emtia sigorta poliçesi, konişmento örneği, ekspertiz rapor örneği, ibraname örneği dosyaya sunulmuş, … Gümrük Müdürlüğü ile … Gümrük Müdürlüğünden taşımaya ilişkin belgeler, hasar dosyası örneği dosyaya temin edilmiştir.
Asıl ve birleşen davada … ve … nolu nakliyat emtia sigorta poliçelerinde, sigortalanın … Ambalaj San ve Tic A.Ş olduğu, emtianın teneke olup geminin adının , ” … ” olduğu İmo numarasının … olup, kalkış yerinin Japonya varış yerinin Türkiye olduğu ve emtianın ağırlığının ( brüt) 186.840 kg ve 265.550 kg olup , net ağırlığın 184.640 kg , 262.450 kg olduğu anlaşılmıştır.
21/11/2014 tarihli konşimentolarda yükletenin, … Ltd olduğu, alıcısının , … Ambalaj San ve Tic. A.Ş olup toplam paketin 31/22 olduğu , 195.646,96 TL nin 18/05/2015 tarihinde ödendiği 55.000 TL nin ise 08/10/2015 tarihinde sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödendiği ibranamenin dosyada yer aldığı anlaşılmıştır.
16/06/2015 tarihli ekspertiz raporunda , hasar nedeninin tuzlu su olması sebebi ile sigorta konusu emtianın nakliyeciye teslim edildikten sonra deniz seferi sürecinde hasar gördüğü kanaatine varıldığı ve hasar bedelinin 110.836,33 TL olduğunun belirtildiği, 10/05/2015 tarihli ekspertiz raporunda, rulolarda yoğun ıslaklık ve paslanma olduğunun görüldüğü yapılan gümüş nitrat testinde ıslaklığın deniz suyu kaynaklı olduğunun tespit edildiği, emtia üzerinde birçok kısımda gümüş nitrat testlerinde tuzlu su hasarı izinin tespit edildiği hasar tutarının 195.646,96 TL olduğunun belirtildiği gümrük belgelerinden CFR satış yapıldığı , liman işletmesi ve … firma yetkilisi tarafından düzenlenen tutanakta, gümrük müdürlüğünün 14/01/2015 tarihli beyan muhteviyatı konteynerlerin 30/01/2015 tarihinde iç boşaltma talebi ile sahaya indirildiği ile orijinal mühürlerin açıldığında aşağıda verilmiş olan konteyner numaralarındaki malzemelerin muhafaza kabında ıslaklık ve pas görüldüğü , malzemeler transit rejime tabi olduğundan varış gümrüğü olan … Gümrük Müdürlüğüne bağlı Antrepoda hasar tespitinin yapılacağının tutanak altına alındığı yine aynı şekilde 28/01/2015 tarihinde gelen bobinlerin 22/04/2015 tarihinde üretimde kullanılmak üzere alındığı ve bobinin içinin ıslak olduğunun tespit olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Birleşen davada gümrük beyannamesinin … olduğu , asıl davada, .. olduğu , sigortalı tarafından 06/05/2015 tarihli ihtarname ile acenteye .. ( birleşen dava taşıma belgesi) nolu konşimentoya ilişkin hasar işleminin olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafın yetki itirazı usulüne uygun yetki şartı olmadığından ve asıl davada da süresinde olmayan yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce birleşen davada yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda, 10/11/2011 tarihli satış faturasına göre satıcının, dava dışı … firması alcısının, … Ambalaj San ve Tic. A.Ş olduğu, teslim şeklinin CFR ( mal bedeli ve navlun ) olup navlun sözleşmesini kurma yükümlülüğünün satıcıda olduğu , 21/11/2014 tarihli konşimentoda yükletenin, …, Alıcının, …Ambalaj San ve Tic. A.Ş, taşıyanın, … olduğu, konşimento üzerinde FCL/FCL ( full yük ) ve ” …” yükleten tarafından yüklenip sayıldığı kayıtlarının yer aldığı , ekspertiz raporunda hasarın geç farkedilmiş olmasının maldaki hasarı artırdığı ve hasarın ne kadar arttığını sağlıklı bir şekilde tespit etmenin mümkün olmadığı , rulo sarımlarına ne miktarda ne zaman deniz suyu girdiğinin ve sarımları ne kadar etkilediğinin sebebinin belirlenmesinin zor olduğunun belirtildiği , dava konusu hasarın gümüş nitrat testi elde edilen bulguları deniz suyunun nakliyat sırasında konteyner içerisine girerek ruloları ıslattığını kanıtladığını kalaylı sacın yani tenekenin deniz suyundan etkilenmeyeceğini ve krozyon olmayacağından paslanmanında meydana gelmeyeceğini , malzemenin baştan krozyona karşı korumasız bırakıldığını korumasız emtianın paslanmaya başlayıp deniz suyu temasının paslanmayı artırdığını, çelik sac rulolardaki hasarın temel nedeninin üretimdeki kaplama kusuru olduğunu , sigorta şirketi tarafından ödenen 55.000 TL sigorta tazminatının kadri maruf olduğunu , davacının dava dışı rehinli alacaklı bankanın davanın muvafakati ile aktif dava ehliyetinin olacağını davalı taşıyanın TTK nın 1184 ve 1185. Maddelerinde düzenlenen bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı nedenle taşıyanın malları TTK nın madde 1185/4 gereğince konşimentoda yazılı olduğu gibi teslim ettiği ve malların ziya ve hasara uğradığı sabit ise bunun taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiğine ilişkin karinenin aksinin ispat edilebileceği , gümüş nitrat testinin yapıldığı ve hasarın deniz suyu ile ıslanmadan kaynaklı olduğu ve TTK nın 1185/4. Maddesinde belirlenen karinenin aksinin ispat edildiği ve hasarın taşıma sırasında meydana geldiği kabul edilse dahi hasar sebebiyetinin esasen emtianın üretim kaplamasındaki kusur olduğu korumasız çelik malzeme üretimden çıkar çıkmaz atmosfer ve tatlı su tesiri ile deniz suyu olması bile paslanmaya başlayacağının tespit ettiğini ve emtianın gizli ayıplı olduğunu , eşyanın gizli ayıplarında ortaya çıkan zarardan TTK nın 1182. Maddesi gereğince davalı taşıyanın sorumlu olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna beyanında; Bilirkişi raporu ile ekspertiz raporu arasında çelişki olduğunu belirterek yeni bir heyetten rapor alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… Bank A.Ş … Kurumsal ve Ticaret Bankacılık Merkezi Şubesinden gelen cevabi yazıda, 21/11/2014 tarihli … nolu nakliyat emtia sigorta poliçesine istinaden davacı tarafından yapılan talebe muvafakat verdikleri belirtilmiştir.
Davacı vekilince 11/04/2017 tarihli dilekçe ekinde , teneke kutularda krozyonu içeren uzman görüşü dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce davacı vekilinin yeni bir heyetten rapor alınması talebinin kabulüne karar verilmiş ve inceleme hususunda karar oluşturulması sonrası inceleme yapılmadan dosyanın mahkememizin … E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
… 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasında sunulan raporda tespiti yapılan 21 adet ambalajlı rulo sacların tabanlarından klorür iyonları içeren ( deniz yolu ile taşındığından tuzlu su olabilir) sıvı ile temaslarından kaynaklanan krozyon hasarı olduğu sonucuna varıldığı belirtilmiştir.
Davalı vekilince 18/01/2016 tarihli dilekçe ekinde uzman görüşü dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce asıl davada yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda özetle, davacı … şirketini aktif husumet ehliyetinin bulunduğu ve davalının taşıyana izafeten acentesine açılmış olup pasif husumet ehliyetinin bulunduğu TTK nın 1179. Maddesi gereğince taşıyanın veya adamlarının kastının veya ihmalinin bu zarara sebebiyet vermediğinin ispat yükü taşıyana ait olup TTK nın 1185. Maddesinde öngörülen bildirimi gereği gibi yapılmaması durumunda TTK nın 1179. Maddesinde öngörülen ispat külfetinin yer değiştirdiği , yük ilgilisinin hasarın taşıyanın zilletliğinde iken meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini tutanakta taşıyanın yada temsilcisinin imzasının bulunmadığını bu sebeple TTK nın 1185/4. Maddesi gereğince zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten meydana geldiği karinesinin gündeme gelip karinenin aksinin ispat edilebileceği , yükler yüklenmeden önce konteynerlerin kontrolden geçirileceği fiziki olarak inceleneceği deniz yolu taşımacılığının hazırlık safhasında yükletene düşen birinci görevin eşyayı usulüne uygun olarak taşıyana teslim etmesi gerektiği, dosyadaki mevcut fotoğraflardan emtianın konteynerlere temiz ve hasarsız olarak yüklendiğinin anlaşıldığı , gemiye yükleme öncesi konteynerlere deniz suyunun girebileceği bir açıklık veya hasarın beyan edilmediği 14/11/2014-17/11/2014 tarihleri arasında yükün fabrikadan konteynerlere yüklendiği ve konteynerlerde ve yükte herhangi bir zararın sözkonusu olmadığı daha sonra … limanına kara yolu ile geldiği , konteynerlerde bir zarar yada aksaklığın tespit edilmesi halinde kayıt altına alınması gerektiği, konteynerin içine tuzlu su girdiğinin yapılan testlerle aşikar olduğu konteynerlerin açıldığında rulo sacların aynı şekilde bulunduğu bu bilgiler ışığında hasarın deniz taşıması sırasında eşyanın taşıyanın zilletliğinde iken hasarın meydana geldiği kanaatine varıldığı , transferler ile birlikte yükleme limanında konteynerlerin gemiye yüklenip tahliye limanında konteynerlerin gemiye indirilmesi arasının iki ay olduğu , yükleme limanından ayrıldığı ilk gün konteyner içerisine su girse bile yükün maksimum iki ay deniz suyuna maruz kaldığı , iddia edilen ıslanmalardan dolayı kalay kaplanmış sac ruloların zarar görmesinin ve amacına uygun kullanımını etkilemesinin söz konusu olmadığı ve hesaplanan hasar miktarının davada karara esas olabilecek nitelikte olmadığını, hasarın TTK madde 1185 ‘e uygun bir şekilde ihbar edilmediğini , TTK madde 1185 f.4 uyarınca davacının eşyanın davalının zilyetliğinde iken meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini, yapılan gümüş nitrat testinde ıslanmanın deniz yolculuğu sırasında deniz suyundan kaynaklandığının tespit edildiğini, dosyadaki bilgi ve belgelerden yükletenin kusurunun ortaya konulmadığını , hasarın taşıma süresinde meydana geldiği ve eşyanın hasarından davalının sorumlu olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Asıl davada 13/04/2017 tarihli duruşmada hukuki değerlendirmeler ve yapılan itirazları mahkememize ait olmak üzere teknik açıdan inceleme yapılmasına karar verilerek uzman bilirkişi ataması yapılmış ancak bu dosya ile birleşen davadaki bilirkişi raporları arasında çelişkiler olması nedeniyle mahkememizce yeni bir heyetten inceleme yapılmak sureti ile bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş ve inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda , dava konusu ruloların içerisine istiflendiği konteynerlerin davalı taşıyan şirket tarafından tedarik edilerek yükleyiciye gönderilmiş olduğu soncuna varıldığı , yapılan gümüş nitrat sonucunun pozitif olduğu ve bu testin pozitif olmasının yükün deniz suyu ile temas ettiğinin göstergesi olduğunu ve konteynerlerin içerisine deniz suyunun girmesinin ise konteynerlerin yüke elverişsiz olduğunun bir göstergesi olduğunu, konteynerlerin elverişsizliklerinin ise davalı taşıyanın TTK nın 1141 ve 932/3 maddesi uyarınca sorumluluğunu gerektirdiğini, emtianın Japonyada yükleme sonrasında çekilen fotoğrafların incelenmesinde rulolarda pas olmadığının görüldüğü , ekspertiz esnasında ise yoğun ıslaklık ve paslanmanın olduğu yapılan gümüş nitrat testinde ıslaklığın deniz suyu kaynaklı olduğu ve özellikle paletlerde yoğunlaştığı , kapalı ortam nedeniyle meydana gelen buharlaşma ve sıcaklık değişimleri nedeniyle yoğuşma sonucu rulolarda paslanmanın meydana geldiğinin belirtilip söz konusu değerlendirmelere göre emtianın taşıma sırasında deniz suyuna maruz kalmasından dolayı hasara uğradığını , gönderilen tarafından taşıyana süresi içerisinde ihbar yapılmadığının anlaşılıp taşıyan lehine zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği yönünde karine doğmakla birlikte, yükün deniz suyu ile temas neticesinde zarara uğraması karşısında karinenin aksinin ispatlandığını söylemenin mümkün olduğunu , toplam 250.646,96 TL ödenen hasar tutarının kadri maruf olduğu belirtilmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna beyanında, esas ve birleşen dava yönünden dava subut bulduğundan asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna beyanında, iddia konusu paslanmanın tek nedeninin deniz suyu olmasının olanaklı olmadığı ve hatta kalaylı levha bobinlerinin gemi nakliyesi sürecinde sadece deniz suyu yada nemi etkisi ile paslanmış olma durumunun çok uygun görülmediği , eşyanın taşındığı konteynerde deniz suyunun girişine sebebiyet verebilecek bir hasarlı yapının gösterilemediği, iddia edilen zararın gerçek ve haklı olmadığının tespit edildiğini raporların eksiz ve yetersiz olduğunu , yükün özelliklerine ilişkin incelemenin yapılmadığını belirterek, tamamen farklı bir heyetten rapor alınmasını talep etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davacı ve davalı vekilleri beyanları, dosyaya sunulan deliller, inceleme sonrası ibraz edilen bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre, davacı … şirketine nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı … Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş ye ait emtianın davalının sorumluluğunda gemi ile nakliyesi sırasında hasara uğradığı nedenle sigortalısına ödediği hasar tazminatının davalı taşıyandan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsilinin talep edildiği, teslim şekli CFR olduğunun gümrük beyannamesinden ve emtialara ilişkin faturalardan anlaşıldığı, bu durumda risk ve hasarın alıcıya ait olduğu ve sigorta yaptıranın davacının sigortalısı olduğu, dosyada mevcut nakliyat emtia sigorta poliçesinin incelenmesinde, sigortalısının … Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş olduğu, emtia cinsinin kalay kaplı olduğu ve alıcı tarafından emtianın sigortalandığı ve davacı … şirketi tarafından hasar bedelinin sigortalısı şirkete Ödendiğinin anlaşıldığı ve dava dışı … Bank tarafından da tazminatın davacı … şirketine ödenmesine muvafakat edildiği anlaşılmakla, davacı … şirketinin aktif husumet ehliyetinin olduğu ve dosyadaki mevcut konşimento ve belgelerden davalı … in taşıyan olduğu ve … Denizcilik Nakliyat A.Ş nin acentesi olup TTK nın 105. Maddesinde ” acente aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmeler ile ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili adına yaptırmaya ve bunları kabule yetilidir.
Bu sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklardan dolayı acente, müvekkili adına dava açabileceği gibi kendisine karşı da aynı sıfat ile dava açılabilir. Yabancı tacirler adına acentelik yapanlar hakkındaki sözleşmelerde yer alan , bu hükme aykırı şartlar geçersizdir.
Acentelerin ad ve hesabına hareket ettikleri kişilere karşı …’de açılacak olan davalar sonucunda alınan kararlar acentelere uygulanmaz ” hükmüne yer verilmiş olup davalının taşıyan olarak pasif husumet ehliyetinin bulunduğu ve acentesine karşı usulüne uygun olarak davanın açıldığı, TTK nın hak düşürücü başlıklı 1188. Maddesinde ” eşyanın ziyaı veya hasarı ile geç tesliminden dolayı taşıyana karşı her türlü tazminat istem hakkı , 1 yıl içinde yargı yoluna başvurulmadığı taktirde düşer.” hükmüne yer verilmiş olup, hasar tespit tarihinin 30/01/2015 tarihi olup , asıl davada davanın 21/08/2015 tarihinde birleşen davada 08/01/2016 tarihinde açılmış olmakla davanın bu maddede belirlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı dosyadaki mevcut ekspertiz raporlarında rulolardaki yoğun ıslaklık ve paslanmanın yapılan gümüş nitrat testinde ıslaklığın deniz suyu kaynaklı olduğunun tespit edilip tuzlu su hasarı izinin birçok kısımda görüldüğü ve emtianın nakliyeciye teslim edilmesi sonrası deniz seferi sürecinde hasarın meydana geldiği kanaatine varıldığının belirtilip , mahkememizce birleşen davada yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda, hasara ilişkin TTK nın 1184 ve 1185. Maddelerinde düzenlenen bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı nedenle, bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı nedenle taşıyanın malları TTK nın madde 1185/4 gereğince konşimentoda yazılı olduğu gibi teslim ettiği ve malların ziya ve hasara uğradığı sabit ise bunun taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiğine ilişkin karinenin aksinin ispat edilebileceği , gümüş nitrat testinin yapıldığı ve hasarın deniz suyu ile ıslanmadan kaynaklı olduğu ve TTK nın 1185/4. Maddesinde belirlenen karinenin aksinin ispat edildiği ve hasarın taşıma sırasında meydana geldiği kabul edilse dahi hasar sebebiyetinin esasen emtianın üretim kaplamasındaki kusur olduğu korumasız çelik malzeme üretimden çıkar çıkmaz atmosfer ve tatlı su tesiri ile deniz suyu olması bile paslanmaya başlayacağının tespit ettiğini ve emtianın gizli ayıplı olduğunu , eşyanın gizli ayıplarında ortaya çıkan zarardan TTK nın 1182. Maddesi gereğince davalı taşıyanın sorumlu olmadığı kanaatine varıldığı belirtilmiş olup asıl davada yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda ise, hasarın TTK nın 1185 ‘e uygun bir şekilde ihbar edilmediği ve TTK nın 1185/4. Maddesi uyarınca davacının eşyanın davalının zilletliğinde iken meydana geldiğini ispat etmesi gerektiğini ve yapılan gümüş nitrat testinde ıslanmanın deniz yoluculuğu sırasında deniz suyundan kaynaklandığının tespit edildiği ve dosyadaki tüm bilgi ve belgelere göre yükletenin kusurunun ortaya konulamadığı , hasarın taşıma süresinde meydana geldiği ve eşyanın hasarında davalının sorumlu olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiş olup her iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla yeni bir heyetten rapor alınmasına karar verilmiş ve ibraz edilen bilirkişi heyeti raporunda , dava konusu ruloların içerisine istiflendiği konteynerlerin davalı taşıyan şirket tarafından tedarik edilerek yükleyiciye gönderilmiş olduğu soncuna varıldığı , yapılan gümüş nitrat sonucunun pozitif olduğu ve bu testin pozitif olmasının yükün deniz suyu ile temas ettiğinin göstergesi olduğunu ve konteynerlerin içerisine deniz suyunun girmesinin ise konteynerlerin yüke elverişsiz olduğunun bir göstergesi olduğunu, konteynerlerin elverişsizliklerinin ise davalı taşıyanın TTK nın 1141 ve 932/3 maddesi uyarınca sorumluluğunu gerektirdiğini, emtianın …da yükleme sonrasında çekilen fotoğrafların incelenmesinde rulolarda pas olmadığının görüldüğü , ekspertiz esnasında ise yoğun ıslaklık ve paslanmanın olduğu yapılan gümüş nitrat testinde ıslaklığın deniz suyu kaynaklı olduğu ve özellikle paletlerde yoğunlaştığı , kapalı ortam nedeniyle meydana gelen buharlaşma ve sıcaklık değişimleri nedeniyle yoğuşma sonucu rulolarda paslanmanın meydana geldiğinin belirtilip söz konusu değerlendirmelere göre emtianın taşıma sırasında deniz suyuna maruz kalmasından dolayı hasara uğradığını , gönderilen tarafından taşıyana süresi içerisinde ihbar yapılmadığının anlaşılıp taşıyan lehine zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği yönünde karine doğmakla birlikte, yükün deniz suyu ile temas neticesinde zarara uğraması karşısında karinenin aksinin ispatlandığını söylemenin mümkün olduğunu , toplam 250.646,96 TL ödenen hasar tutarının kadri maruf olduğunun belirtilip TTK nun taşıyanın sorumluluğu başlıklı 1178. Maddesinde
” Taşıyan navlun sözleşmesinin ifasında, özellikle eşyanın yükletilmesi, istifi, elden geçirilmesi, taşınması , korunması, gözetimi ve boşaltılmasında tedbirli bir taşıyandan beklenen dikkat ve özeni göstermekle yükümlüdür. ”
“Taşıyanın, eşyanın ziya veya hasarından yahut geç tesliminden doğan zararlardan, ziya , hasar veya teslimde gecikmenin eşyanın taşıyanın hakimiyetinde bulunduğu sırada meydana gelmiş olması şartıyla sorumludur.” hükmüne yer verilmiş olup koşimentoda FCL/FCL ( full yük) ve …” kayıtları yer alıp kayıtlardan emtianın yükleten tarafından yüklenip sayıldığı ve gemiye yüklemenin yapıldığı TTK nın 1184 ve 1185. Maddenin 1 ve 2. Fıkralarında yer alan hasarın tespiti ve ihbarına ilişkin koşulların karşılanmadığı, hasardan davalının sorumlu tutulamayacağı TTK nun 1185/6 maddesinde belirlenen şekilde usule uygun olmadığı, ihbarın TTK nun 1185/4.maddesinde “Eşyanın zıya veya hasarı ne bildirilmiş ne de tespit ettirilmiş olursa, taşıyanın eşyayı denizde taşıma senedinde yazılı olduğu gibi teslim ettiği ve eğer eşyada bir zıya veya hasarın meydana geldiği belirlenirse, bu zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği kabul olunur. Şu kadar ki, bu karinelerin aksi ispat olunabilir.” hükmüne yer verilmiş olup, dosyada davalı taşıyanın veya temsilcisinin bulunduğu bir hasar tutanağının olmadığı, bu durumda TTK nın 1179. Maddesindeki ispat külfetinin yer değiştirip zararın taşıyanın sorumlu olmayacağı bir sebepten ileri geldiği sonucunun doğduğu, bu durumda davalı taşıyan lehine oluşan karinenin aksinin davacı tarafından ispatlanması gerektiği ve dosyadaki gerek sunulan bilgi ve belgeler gerekse mevcut raporlardan eşyanın yükleten tarafından usulüne uygun olarak taşıyana teslim ettiği ve konteynerlerin gemiye yüklendiğinin anlaşıldığı , yükün fabrikadan konteynerlere yüklendiği konteynerlerde ve yükte herhangibir zararın söz konusu olmadığı buna ilişkin herhangibir kaydan da konşimentoda yer almadığı ve emtianın gemiye yüklenecek limana kara yolu ile geldiği ve gemiye yüklendiği daha sonra emtianın alıcısına teslim edilip daha sonraki yapılan gümüş nitrat testlerinde hasarın deniz suyundan kaynaklandığının belirlenip emtialarda tuzlu su hasarı izinin tespit edildiği ve rulolarda yoğun ıslaklık ve paslanmanın olduğunun görüldüğü ayrıca orijinal mühürlerin açılmasında söz konusu konteynerlerdeki malzemelerin muhafaza kabında ıslaklık ve paslanmanın görüldüğü malzemelerin transit rejime tabi olduğundan dolayı hasar tespitinin … Gümrük Müdürlüğüne bağlı Antrepoda yapılacağının tutanak altına alınıp üretimde kullanılmak üzere alındığında bobinin iç taraflarında hasarın olduğunun belirlendiği ve mahkememize sunulan ilk raporda emtianın gizli ayıplı olduğu nedenle gizli ayıptan ortaya çıkan zararlardan taşıyanın TTK nın 1182. Maddesi gereğince sorumlu olmadığı belirtilmiş ise de emtianın gizli ayıbından sorumluluğu değil taşımada tuzlu suya maruz kaldığının belirlendiği nedenle bu maddeden yararlanamayacağı zarar verecek herhangi bir unsurunun olmadığı da anlaşılmış olup ve TTK nın 1141. Maddesinde de her türlü navlun sözleşmesinde taşıyanın geminin denize , yola ve yüke elverişli bir halde bulunmasını sağlamak ile yükümlü olduğu belirtilmiş olup konteynerlerin da elverişli olarak temin edilmesi gerektiği , yükleme sonrasında çekilen fotoğraflarda rulolarda pas olmayıp taşıma sonrası rulolarda ıslaklık olup gümüş nitrat testinde de ıslaklığın deniz suyundan kaynaklandığı belirlenmiş olduğundan , davalı taşıyanın hakimiyetinde iken emtialardaki hasarın oluştuğu nedenle davalı taşıyanın hasardan sorumlu olduğu ve sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödeme yapılırken söz konusu ödemede zararın artmasına sebebiyet vermesi sebebiyle tamamının ödenmeyip ve sigorta şirketi tarafından ödenen bedelin kadri maruf olduğu anlaşılmış olmakla, kaldı ki emtiaların kullanıma hazır halde bulunup ve deniz suyundan hasarlandığının belirlenip bunda ihtilaf bulunmadığı, taşımanın deniz yolu ile yapılıp bulunduğu yerde deniz suyuna maruz kalmasının söz konusu olamayacağı, taşımada ve taşıyanın hakimiyetinde oluştuğu belirlenmekle, asıl ve birleşen davanın kabulü gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Asıl davada,
1 -Asıl ve Birleşen Davanın kabulü ile 195.646 TL nin 18/05/2015, 55.000 TL nin 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 13.364,58 TL harçtan 3.341,15 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 10.023,43 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 17.688,76 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 3.372,95 TL ilk harç 340,50 TL posta gideri, 4.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 8.513,45 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın , avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde resen iadesine,
Birleşen davada,
1-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 3.757,05 TL harçtan 939,27 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.817,78 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
2-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 6.400 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 972,77 TL ilk harç 225,60 TL posta gideri, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.598,37 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın , avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/02/2018

Katip Hakim