Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/265 E. 2018/17 K. 05.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
ESAS NO : 2015/265 Esas
KARAR NO : 2018/17
DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/05/2015
KARAR TARİHİ: 05/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin merkezi Fransa’da bulunan konteyner taşımacılığı yapan … şirketinin acentesi olduğunu, müvekkiline verilen talimat uyarınca bir kısım yüklerin …0851A, …1474A, …1473A, …1007A, …0945A, …0795, …1006A, …0943A, …0852A, …0850A, …0849A, …0751A, …0629A, …0511A, …0437A ve …0436A sayılı konişmentolar tahtında taşınarak tahliye limanında yük ilgilisine teslim edildiğini, konteynerlerin … şirketi tarafından temin edildiğini, istif ve yüklemesinin zamanında gerçekleştirilmediğini ve uzun süre davalının deposunda bekletildiğini, free time süresi içerisinde boşaltılarak iade edilmediğini, bu şekilde detantion/demuraj borcunun doğmasına sebebiyet verildiğini, demuraj faturalarının ödenmediğini, borcun ödenmesi için gönderilen ihtarnamelerden de sonuç alınamadığını, bu şekilde davalının müvekkiline 7592 ABD Doları konteyner demuraj borcu bulunduğunu, taşımalara ilişkin konişmentoların ön yüzünde … tarifesi uyarınca demuraj ödeneceğine ilişkin ibarenin yer aldığını, ayrıca konişmentoların arka yüzünde de taşıyanın tarifelerinin konişmento münderecatına dahil olduğunun belirtildiğini, sonuç olarak taşımada kullanılan konteynerler free time süresi içerisinde boşaltılıp iade edilmediğinden taşıyanın söz konusu konteynerleri yeni yükler için kullanamadığını, bu nedenle de kar kaybına uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7592 ABD Doları konteyner demuraj alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek Devlet bankalarınca ABD Dolarına uygulanan yıllık en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2011 yılından bu yana davacı şirket ile çalıştığını, bu tarihten beri davacı ile aralarındaki sözde anlaşma gereğince müvekkiline herhangi bir demuraj ücreti yansıtılmadığını, buna rağmen davacının son taşımada kullanılan bazı konteynerler için demuraj faturası düzenlediğini, söz faturalar aradaki anlaşmaya aykırı olduğundan müvekkili tarafından kabul edilmeyerek süresinde iade edildiğini, davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu savunarak reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, konteyner demuraj alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davacı vekili tarafından, konteynerlerin istif ve yüklemesinin gecikmeli olarak yapılması, taşımadan sonra da free time süresi içerisinde iade edilmemesi nedeniyle davalının demuraj ücreti ödemesi gerektiği, bu kapsamda düzenlenen fatura bedelinin ödenmediğini ileri sürerek 7.592 USD fatura alacağının faizi ile birlikte tahsili talep edilmektedir. Davalı yan ise taşıma ilişkisinin uzun süredir devam ettiğini, 2011 yılından bu yana davacı tarafından aradaki sözlü anlaşma gereğince herhangi bir demuraj ücreti yansıtılmadığını bu nedenle son taşımada kullanılan konteynerler için demuraj ücreti istenemeyeceğini savunarak davanın reddini istemektedir.
Bu durumda taraflar arasında taşıma ilişkisinin bulunduğu ve taşımada kullanılan konteynerlerin davalı taşıyan tarafından temin edildiği, konteynerlerin yüklenmesi sırasında ve taşıma gerçekleştikten sonra da boş olarak iadesi sürecinde gecikme olduğu konusunda bir ihtilaf bulunmayıp, dosyada çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık taraflar arasında konteyner demuraj ücretinin taşıtana yansıtılmayacağı konusunda bir anlaşma yapılıp yapılmadığı, böyle bir anlaşma yok ise davacının demuraj ücreti talep etme koşullarının oluşup oluşmadığı ile istenebilecek ücret miktarına ilişkindir.
Uyuşmazlığın çözümü açısından bilirkişi raporları alınmış olup, 18/01/2016 tarihli bilirkişi raporunda; dosyaya sunulan e-mail yazışmalarından davalının detantion ücretleri (konteynerin fabrikada boş olarak bekletme ücreti) konusunda davacı tarafından önceden bilgilendirildiği, beklemenin davalıdan kaynaklanan sebeplerle meydana geldiği, buna göre davacının davalıdan 7.592 ABD Doları konteyner detantion/demuraj ücreti talep edebileceğinin tespit edildiği, davalı tarafından taraflar arasında demuraj ücreti alınmaması yönünde anlaşma olduğunun iddia edildiği, ancak sözleşme ve konişmentoda açıkça demuraj hesaplanmasına ilişkin kayıtların bulunduğu, dolayısıyla taşıma ve konteyner hizmeti sürecinde geç boşaltma ve geç yükleme gibi sebeplerle konteyner detantion bedeli ödemesinin taraflar arasındaki navlun sözleşmesi ve konişmento hükümlerinin bir gereği olduğu belirtilmiştir.
19/05/2016 tarihli ikinci bilirkişi raporunda; birinci bilirkişi raporundaki görüş ve kanaate aynen katıldıkları, demuraj hesabının yapılabilmesi için gerekli olan belgelerin dosyaya sunulması halinde demuraj hesabının yapılabileceği belirtilmiştir.
23/06/2017 tarihli üçüncü bilirkişi raporunda ise; konişmentoda demuraj ücretinin ödeneceğine dair kaydın yer aldığı, ayrıca konişmentonun standart anlaşma kısmında taşıyanın tarifelerinin konişmento münderecatına dahil olduğunun açıkça belirtildiği, bu durumda taşıtanın sözleşme aşamasında konteyner ile ilgili demuraj veya detantion ücretinden sorumlu olacağı ve hangi tarifeye göre ücretlendirme yapılacağı konusunda bilgi sahibi olduğunun kabul edilmesi gerektiği, davalı tarafından gönderilen 11/12/2014 tarihli e-mailde davalı ile davacı firmanın taşıma konusunda işbirliği yaptıkları, aralarında daha önce de taşımaların gerçekleştiği, önceki taşımalarda davalı tarafından belirtildiği üzere kendilerine demuraj uygulanmadığı, dava konusu taşımalarda davalının Afrika bölgesindeki ticari operasyonları sonucu olarak yüklemelerde gecikmeler yaşandığı, davacı tarafından gönderilen tarife ve bekleme süreleri ile ilgili değişiklik mesajının gözden kaçırıldığı, aralarındaki işbirliği ve süre gelen taşıma ilişkisi dikkate alınarak demuraj faturalarının iptal edilmesinin istendiği, ancak davalının konişmento kayıtları uyarınca demuraj bedeli ödemekle yükümlü olduğu, davalı tarafından davacının dosyaya sunmuş olduğu konteyner takip yazılım çıktısında belirtilen tarihlere yönelik bir itirazının bulunmadığı, davalının itirazının serbest sürenin 21 gün olması ve iş ilişkileri çerçevesinde kendilerinin elinde olmayan sebeplerle yaşanan gecikmelerden dolayı demuraj ücretinin istenemeyeceği yönünde olduğu, bu nedenle yazılım çıktısında belirtilen tarihlerin doğru olarak kabul edilmesi gerektiği, öte yandan konteynerlerin boş olarak limandan alınması, yüklenmesi ve tekrar limana ve gemiye tesliminin davalının sorumluluğunda olduğu, davacı firmanın dosyaya sunduğu .. tarafından ilgili piyasa teamülleri gözetilmek suretiyle hazırlanmış olan 02/12/2013 tarihinden itibaren geçerli ihracat detantion/demuraj tarifesi kapsamında davalıdan 7.592 ABD Doları demuraj/detantion alacağının bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tahkikat aşamasında, dava konusu demuraj faturalarının tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının araştırması cihetine gidilmiş olup, davalı şirket temsilcisi tarafından faturaların kendi şirket defterlerinde kayıtlı olmadığı beyan edilmiştir. Muhasip bilirkişi marifetiyle davacının 2014 ve 2015 yıllarına ait ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde düzenlenen 26/12/2017 tarihli raporda, dava konusu demuraj ve konteyner bekleme içerikli 7.592 USD tutarındaki faturaların davacının defterlerinde davalının hesabına borç kaydedildiği, bu faturalar karşılığında 31/12/2015 tarihi itibariyle 22.074,50 TL alacak gözükdüğü, söz konusu faturaların davacının bağlı bulunduğu vergi dairesinde BS formu ile bildiriminin yapıldığının tespit edildiği belirtilmiştir.
Yapılan yargılama toplanan deliller ve bilirkişi raporlarına göre, taraflar arasında uzun süredir devam eden taşıma ilişkisinin bulunduğu, davacı şirketin …’nın acentesi olup kendisine verilen talimatlar uyarınca davalıya ait olan yüklerin konteyner içerisinde taşımasının gerçekleştirildiği, taşıyıcı tarafından demuraj ücreti talep edilebilmesi için bu konuda taşıtan ile aralarında sözleşme bulunması gerektiği, dava konusu taşımalara ilişkin konişmentolar üzerinde yer alan 202.kloza göre demuraj ve detantionun … acentesinin internet sitesinde yer alan … tarifesi uyarınca tacir tarafından ödeneceği kaydının yer aldığı, ayrıca konişmentonun standart anlaşma kısmında yer alan 2.maddesinde de, taşıyanın tarifelerinin konişmentonun münderecatına dahil olacağının açıkça belirtildiği, bu durumda taraflar arasında demuraj konusunda yazılı bir anlaşma bulunduğunun kabulü gerektiği, zira konişmentoda yer alan kayıtlara göre taşıtan konumundaki davalının konteyner ile ilgili demurajdan sorumlu olacağı ve hangi tarifeye göre demuraj ücret ödeyeceği konusunda bilgi sahibi olduğunun değerlendirildiği, davacı tarafından daha önce yapılan taşımalar için demuraj ücreti yansıtılmamış olmasının davalıyı somut uyuşmazlığa konu olan son taşımalar nedeniyle demuraj ücreti ödemekten kurtaramayacağı, zira demuraj ücretinin konişmento hükümlerinden kaynaklandığı, bilirkişiler tarafından davacı tarafından dosyaya sunulan … şirketi tarafından piyasa teamülleri gözetilmek suretiyle hazırlanan ve 02/12/2013 tarihinden itibaren geçerli olan detantion/demuraj tarifesi kapsamında konteynerlerin yüklemesindeki gecikme ve varma yerine ulaştıktan sonra da boşaltılarak iadesi aşamasında meydana gelen gecikmeden dolayı istenebilecek demuraj ücreti alacağının 7.592 ABD Doları olarak hesaplandığı, taraflar arasında konteynerlerin yüklenmesi ve boşaltılması aşamasında demuraja sebebiyet verebilecek gecikmeler olduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığından konişmentoda atıf yapılan tarifeye göre davacının 7.592 ABD Dolar demuraj alacağı bulunduğunun kabulü gerektiği, ancak davacı tarafından söz konusu demuraj alacağının ödenmesi konusunda davalıya 02/12/2014, 05/01/2015 ve 16/03/2015 tarihlerinde 3 ayrı ihtarname gönderildiği, 10/03/2015 tarihli son ihtarnamede ödenmesi gereken borç miktarı 2.732 ABD Doları olarak bildirildiğinden davacının son ihtarnamesinde bildirilmiş olduğu tutardan daha fazla alacak talebinde bulunamayacağı, bu durumda tahsili gereken alacak miktarının 2.732 ABD Doları olduğu kanaatine varıldığından, bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulü ile 2.732,00 USD ‘nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın kısmen kabulü ile 2.732,00 USD ‘nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 482,74 TL harçtan 334,26 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 148,48 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
334,26 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan davanın kabul ve reddi oranına göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 27,70 TL başvurma harcı, 187,00 TL posta gideri, 5.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 5.414,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 1.978,72 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı şirket temsilcisinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/02/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır