Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/185 E. 2019/296 K. 26.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2015/185 Esas
KARAR NO : 2019/296
DAVA : Menfi Tespit (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2015
KARAR TARİHİ : 26/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi tarafından … nolu 26/07/2013 tarihli sigorta poliçesi ile 750.000,00 TL sigorta limiti üzerinden … isimli teknenin sigorta teminatı altına alındığını, poliçe tarihinden bir yıl sonra 18/07/2014 tarihinde davalının müvekkili sigorta şirketine başvurarak sigorta değerini 3.750.000,00 TL ‘ye yükseltmek istediğini, bu artışa gerekçe olarak da teknede yapılan revizyon ve tadilatları gösterdiğini, sigortalının talebine istinaden … nolu poliçe düzenlenerek tekne değerinin 3.750.000,00 TL olarak kabul edildiğini, teknenin isminin de … olarak değiştirildiğini, teknenin 07/02/2015 tarihinde batmasından sonra sigortalı tarafından sigortacıya ibraz edilen değer arttırımına ilişkin tadilat ve revizyon belgelerinin sözkonusu bedel artışını destekler nitelikte görülmediğini, bu nedenle poliçede sigorta bedeli olarak yer alan 3.750.000,00 TL’nin gerçek değer olamayacağı hususunun tespitini talep etme zaruretinin doğduğunu, sigortalı teknenin 07/02/2015 tarihinde Marmara Denizinin en derin yerinde seyir halinde iken çıkan yangın neticesinde battığını, olaydan sonra müvekkili şirketin atadığı eksper tarafından yapılan inceleme kapsamında sigortalı … ve hadise sırasında teknede bulunan … ile yapılan toplantı esnasında edinilen bilgilere göre teknenin 2001 yılında inşaa edilip, teknede üç adet master kabin ve bir adet personel kabini bulunduğu, teknenin yaklaşık 2 yıl önce broker firma aracılığı ile 300.000,00 USD bedelle hacizli olarak satın alındığı ve günlük / saati kiralama ile ticari olarak kullanıldığı, 05/02/2014 – 29/05/2014 tarihleri arasında … Tersanesinde karaya alınarak komple revize edilerek kıç tarafından uzatma yapıldığının anlaşıldığını, ekspertiz raporunda eksper notu başlığı altında “kış şartlarına rağmen teknenin Ataköy’den Yalova’ya yapılan seyri için kıyı seyri yerine derin suda ve kıyıdan oldukça uzakta seyrettiği, ayrıca teknenin battığı noktanın teknenin seyir rotası üzerinde Marmara Denizinin en derin bölgelerinden birine tekabül ettiği, karaya yakın kıyı seyrinin neden tercih edilmediğinin araştırılması gerektiği, yangın hadisesinin başladığı beyan edilen master kabin alt tarafta yer alan elektrik panolarının bulunduğu beyan edilen yerde bu derece kapsamlı bir yangına neden olabilecek unsurun bulunmadığının” beyan edildiği, ayrıca olaydan sonra yapılan teknik değerlendirme sonucunda düzenlenen raporda da yangının çıktığı belirtilen kısımda bulunan ekipmanın fazla akım çekecek cihazlar ile donatılmış olmadığını, yaklaşık 8 ay önce elektrik tesisatı ve tüm aksamlarının onarım gördüğünü, tesisatın personel kamarası ön kısmında panoların olduğu ve olası kısa devrede sigortaların devreye gireceğini, teknede bulunan kişilerin teknenin üst kısmında ve açık olan havada yaklaşık 10 mil ile gidilen hızda duman kokusunu almasının çokta mümkün olamayacağını, tekne yangınlarının incelenmesinde teknenin üst yapısının yandığını, ateşin teknenin su ile birleştiği kısmın altına geçemeyeceği değerlendirildiğinde alt kısmın yanmayacağı ve teknenin batmayacağı hususlarına yer verilmiş olduğundan yangın olayının şaibeli gözüktüğünü ve teknenin bilerek batırılmış olabileceğinin düşünüldüğünü, en şüpheli durumun ise tekne sigorta bedelinin 5 kat arttırılması olduğunu, şüpheli durumlar nedeniyle olayla ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunulduğu, asıl taleplerinin batan teknenin rizikonun meydana geldiği esnadaki gerçek ve tazmin edilebilir değerinin poliçede mevcut olan değer kadar olmadığının tespitine ilişkin olduğu belirtilerek … isimli teknenin gerçek değerinin belirlenmesi suretiyle poliçede sigorta bedeli olarak yer alan 3.750.000,00 TL ‘nin gerçek değer olamayacağının ve dolayısıyla müvekkili sigortacının bu miktar sigorta tazminatı ödeme borcu altında olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 26/07/2013 tarihinde satın aldığı tekneyi 750.000,00 TL değer üzerinden sigortalattığını, sigorta şirketinin iddia ettiği gibi tekne değerinin 300.000,00 USD olmadığını, … Turizm İşletmeciliğine ödenen 250.000,00 USD ile 130.000,00 USD olmak üzere toplam 380.000,00 USD olduğunu, bu tutarın ise 750.000,00 TL’ye tekabül ettiğini, revize faturaları gereğince 125.000,00 USD’lik bir revizyon yaptırılarak teknenin o günkü ekleme yapılan iç dış tüm revizyon bedeli ile sadece müvekkiline maliyetinin 1.000.000,00 TL olduğunu, piyasa değerinin ise 1.500.000,00 – 2.000.000,00 TL civarında olduğunu, bu tutarlara göre eksik sigorta sözkonusu olduğundan yeni yapılan sigorta bedeli ile dengeleme oluşturulduğunu, ilk yapılan sigorta bedeli düşük olduğundan 2014 tarihinde yapılan revize sonrasında teknenin asıl bedeline ulaşıldığını, sigorta poliçesinin hukuka uygun hale getirildiğini, 2014 yılı ocak ve mayıs ayı arasında tekneye yaklaşık 300.000,00 ila 400.000,00 TL arası masraf yapıldığını, … ile yapılan 200.000,00 TL ‘lik fatura ve bakım onarım işleri listesi, … Ltd Şti, … Tic Ltd Şti, … Bakım Onarım Sözleşmesi, … ile yapılan boya bakım sözleşmesi kapsamında teknede yapılan büyük revize ve işlemler sonucunda teknenin değerinin ilk alındığı haline göre 4-5 kat arttığını ve bu kapsamda 3.750.000,00 TL bedel üzerinden yeniden poliçe düzenlendiğini, olay günü Meteorolojiden sözlü olarak alınan bilgilere göre davacı tarafın iddia ettiği gibi fırtına veya çok büyük tehlikelerin sözkonusu olmadığını, yatın … Marina’dan … Marina’ya gitmek üzere yola çıktığını, teknede üç kişi bulunduğunu, bunlardan birinin kaptan olduğunu, diğerinin ise mürettebat ve yolcu statüsünde olduğunu, … Marinadan hareket edildiğinde havanın poyraz esmesi sebebiyle önce rüzgarı sancak baş omuzluk kısımdan alarak ilerlediğini, teknenin battığı yerine iddia edildiği gibi Marmara Denizinin en derin yeri olmadığını, … Genel Müdürlüğünün hazırladığı 07/02/2015 tarihli raporda ve tekne içinde bulunan …’ya ait telefon kayıtlarında yangının 07:49’da ihbar edilip, Kıyı Emniyeti görevlilerinin 08:30 ‘da görev yerine geldiğini, 40.44.50-029 00.00 mevkiinde teknenin yandığının belirtildiğini, teknenin ekspertiz raporunda belirtildiği gibi 5 metrelik kısmının değil en fazla 3 metrekare kadar borda ile kıç kısmının yanma sebebiyle olmadığının belirtildiğini, buraların en erken yanmasının sebebinin tekne arka havuzunun üst fly breech ‘e kadar tamamen tahta olması, arka tarafının da teknenin yapısı gereği boş olmasından kaynaklandığını, rüzgarla birlikte tahtanın daha çok yanmış olduğunun anlaşıldığını, Sahil Güvenlik … botunun komutanı tarafından hazırlanan olay yeri raporunda da teknenin ahşap olması ve yangının büyümesi sonucu battığı, olay yerinde şüphe uyandırıcı bir hususun olmadığının belirtilmiş olduğu, eksper raporunda teknede tüm elektrik tesisatının değiştirildiği, teknenin ahşap kısmının altında tıpalarının olduğu, batmanın bu sebepten meydana geldiğine ilişkin mesnetsiz ve gerçeklerden uzak iddialarda bulunulduğu, … Denizcilik ve … Denizcilik şirketlerinden alınan elektrik teknik raporlarında kendilerinin nekadar haklı olduğunu, ekspertiz şirketinin de nekadar eksik ve yanlış tespitler yaptığının ortaya konulduğunu, … Teknecilik ve … şirketleri tarafından teknede esaslı ve köklü bir değişiklik yapılmadığını, kıç kısmının uzatılmadığını, sadece üzerindeki çatı – fly breech denilen kısımların yapıldığını, bu uzatma ile ilgili tavana yapılan elektrik lambaları ve bunlara giden elektrik kablolarının yapıldığını, herhangi bir karmaşıklık ihtiva etmediğini, işlemin basit işlemler içerdiğini, bu sebeple de davacı tarafından aldırılan ekspertiz raporunun gerçeğe aykırı olduğunu, teknenin alımına ilişkin olarak da davacı taraf bir takım icra dosyalarından bahsetmekte ise de, bunların davayı uzatmaya matuf olduğunu, davacı … şirketine tüm primlerin zamanında ödenerek gerekli tadilatlarla ilgili gemiyi karaya çekerken bildirimlerin yapılmış olduğunu, bu kapsamda zeyil poliçesinin düzenlendiğini, müvekkilin kusurlu olduğunu sigorta şirketinin ispatla yükümlü olduğunu, bu hususun ispatlanması imkansız olduğundan müvekkili aleyhine hukuka aykırı olarak işbu davanın ikame edildiğini ileri sürerek teknenin yanmasından dolayı ortaya çıkan zararın ödenmemesi sebebiyle 3.750.000,00 TL ‘lik poliçe bedeli üzerinden zararın tazmin edilmesi için dava açma haklarını saklı kalmak kaydıyla davanın reddine, davacı … şirketinin 3.750.000,00 TL bedel üzerinden borçlu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Dava; davacı … tarafından sigortalanan davalıya ait … isimli teknenin sigorta poliçesinde belirlenen 3.750.000,00 TL sigorta bedelinin gerçek değer olmadığının, 07/02/2015 tarihinde teknenin yanarak batması olayından dolayı sigorta şirketinin sigortalıya 3.750.000,00 TL sigorta teminatı ödeme yükümlülüğünün bulunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, davacı vekili 26/06/2019 tarihli karar duruşmasında neticei talebini ıslah ederek sigortalı teknenin batması olayından dolayı müvekkili sigorta şirketinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talep etmiştir.
Dosya kapsamına göre, davalıya ait teknenin davacı … tarafından … nolu 26/07/2013 tarihli tekne sigorta poliçesi ile 750.000,00 TL bedel üzerinden sigortalandığı, bu tarihten bir yıl sonra 18/07/2014 tarihinde teknede yapılan revizyon ve tadilatlar gerekçe gösterilerek sigorta değerinin … nolu poliçe ile 3.750.000,00 TL’ye yükseltildiği, 07/02/2015 tarihinde teknenin Ataköy Marinadan Yalova’ya gitmek üzere denize açıldıktan sonra Marmara Denizinde seyrederken çıkan yangın neticesinde batarak zayi olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı taraf, elde edilen verilere göre yangın olayının şüpheli olduğunu, bu hususta Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, sigorta poliçesinde belirtilen 3.750.000,00 TL tekne değerinin de gerçek değer olmadığını ileri sürerek teknenin 07/02/2015 tarihinde batmasından dolayı davalıya sigorta tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunmadığının tespitini talep etmektedir.
Teknedeki yangın olayından dolayı sigorta şirketi tarafından Cumhuriyet Savcılığına yapılan suç duyurusu üzerine … Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/325 esas sayılı dosyasında tekne sahibi … ve olay günü teknede bulunan …, … ve … aleyhine “sigorta bedelini almak amacıyla dolandırıcılık suçunda dolayı” kamu davası açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda sanıkların savunmaları, katılan vekillerinin dilekçeleri, Liman Başkanlığının olay raporu, yatın paket poliçesi, … Noterliğinin ihtarnamesi ve bilirkişi raporuna göre 07/02/2015 günü … adlı teknenin … Marinadan hareketle Yalova’da bulunan … Tersanesine seyrüseferi esnasında Marmara Denizinde Adalar ile Çınarcık arasında meydana gelen yangın sonucunda batması şeklinde gerçekleşen olayda teknenin, tekne sahibi … tarafından … Sigorta firmasına sigorta ettirildiği, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere sigorta bedelinin olay tarihinden kısa süre önce 750.000,00 TL ‘den 3.750.000,00 TL’ye yükseltildiği, tek seferliğine atanan tekne kaptanı tarafından mutad ve güvenli seyrüsefer rotası tercih edilmeyen güzergahta Marmara Denizinde çıkan / çıkarılan yangın sonrasında sigortalı teknenin tamamen yanarak battığı olayda, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde üzerlerine atılı sigorta bedelini alma amaçlı dolandırıcılık suçuna teşebbüs etmeleri yönünde tam ve vicdani kanaate ulaşılarak sanıkların ayrı ayrı 3’er yıl hapis ve elde edilen menfaatin 2 katı nazara alınarak 187.500 tam gün süre ile Adli para cezası ile cezalandırılmalarına, sanıkların eylemleri teşebbüs aşamasında kaldığından cezadan indirim yapılmasına, 5.560 ve 5.728 sayılı kanunlar ile değişik CMK 231/5.maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verilerek kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosyaya celbedilen … ATM’nin 2015/958 esas ve 2018/1359 karar sayılı kararının incelenmesinden, davalı tekne sahibi … tarafından 07/02/2015 tarihinde sigortalı teknenin Marmara Denizinde yanarak batması olayı nedeniyle hasar bedelinin tahsili için … Sigorta aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2015/23251 esas sayılı dosyasında 24/08/2015 tarihinde başlatılan icra takibi nedeniyle … ATM’nin 2015/958 esas sayılı dosyasında takibe itirazın iptali davasının açıldığı, burada yapılan yargılama sonunda, ceza yargılamasında tespit edilen olgular, teknenin riziko tarihinden kısa süre önce sigorta bedelinin 5 kat artırılması, bedel artışının teknede yapılan revizyon ve tadilatlara dayandırıldığı halde buna ilişkin olarak sunulan belgelerin artışı destekleyecek nitelikte olmadığı, tek sefer için atanan tekne kaptanının olağan seyir rotası dışında Marmara Denizinin en derin bölgelerinden birinde seyrettiği sırada çıkarılan yangın sonucu teknenin batırıldığı, yangının başladığı yer olarak bildirilen master kabin alt tarafında teknenin tamamen batışına neden olacak düzeyde yangın meydana gelebilecek aksam bulunmadığı, bu nedenlerle meydana gelen hasarın sigorta teminatı dışında kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği görülmüştür.
Eldeki dosyada, … Sigorta nezdinde tekne sigorta poliçesi ile sigortalanan davalıya ait teknenin 07/02/2015 tarihinde … Ataköy Marinadan Yalova’ya gitmek üzere seferine başladıktan sonra Marmara Denizini geçişi sırasında çıkan yangın sonucu battığı konusunda bir ihtilaf bulunmayıp, dosyada çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık olayın sigorta şirketinden tazminat almak kastıyla bilinçli olarak gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği hususunda toplanmaktadır.
Bu durumda, eldeki davaya konu uyuşmazlık ile … ATM ‘nin 2015/958 esas sayılı dosyasında görülüp sonuçlanan uyuşmazlık aynı olmakla birlikte, eldeki dava … ATM ‘nin 2015/958 esas sayılı dosyasına konu dava ve icra takibinden önce açıldığından bu dava açısından hukuki yarar şartının gerçekleştiği, … ATM ‘nin 2015/958 esas sayılı dosyası henüz kesinleşmemiş olduğundan, işbu dava açısından kesin hüküm engelinin de bulunmadığı değerlendirildiğinden uyuşmazlığın esastan incelenmesine geçilmiştir.
Dosyaya celp ve ibraz edilen delillerin incelenmesi neticesinde; sigortalı … tarafından sigorta tazminatının ödenmesi için sigorta şirketi aleyhine … ATM ‘nin 2015/958 esas sayılı dosyasında açılan dava neticesinde 20/12/2018 tarihli 2015/958 esas 2018/1359 karar sayılı karar ile davanın reddine karar verildiği, olaya ilişkin olarak tekne sahibi …, tekne kaptanı … ve olay günü teknede bulunan kişiler hakkında … Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/325 esas sayılı dosyasında açılan kamu davasında sanıkların sigorta bedelini almak amacıyla dolandırıcılık suçunu işlediklerine karar verilerek, bu suçtan dolayı tayin edilen cezadan dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın kesinleştiği anlaşılmış olup, dosyadaki tüm deliller ile ceza yargılamasında elde edilen maddi olgular birlikte değerlendirildiğinde, … Sigorta tarafından sigortalanan … isimli teknenin başlangıçta belirlenen sigorta bedelinin olay tarihinden kısa bir süre önce 5 katına çıkartıldığı, bu artışa gerekçe olarak teknede yapılan bir takım revizyon ve tadilatların gösterildiği, ancak bu konuda sunulan belge ve bilgilerin değer artışını ispatlayacak nitelikte olmadığı, olay günü tek sefer için görevlendirilen tekne kaptanının kış mevsimindeki hava şartlarını dikkate alarak kıyıya yakın bir rotada seyir yapması beklenirken olağan seyir rotasının dışına çıkarak Marmara Denizinin en derin bölgesinde seyrettiği sırada çıkan yangın sonucu teknenin battığı, yangının başladığı yer olarak bildirilen master kabin alt tarafında teknenin tamamen batışına neden olacak düzeyde yangın meydana gelebilecek aksamın bulunmadığı, kesinleşen ceza mahkemesi kararına göre tekne sahibi sigortalı … ile tekne kaptanı ve olay günü teknede bulunan kişilerin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek çıkarılan yangın sonucu teknenin batırıldığı, bu nedenle meydana gelen olayın ve zararın sigorta teminatı kapsamında kaldığının kabul edilemeyeceği kanaatine varıldığından, bu kanaat ışığında davalıya ait … isimli tekneye ilişkin davacı … tarafından düzenlenen tekne sigorta poliçesinden dolayı 07/02/2015 tarihinde meydana gelen olay nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalıya ait … isimli tekneye ilişkin davacı … tarafından düzenlenen tekne sigorta poliçesinden dolayı 07/02/2015 tarihinde meydana gelen olay nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 256.162,50 TL karar harcından 64.040,63TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 192.121,87 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 102.700,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 64.072,43 TL ilk harç, 252,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 64.324,93 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/06/2019

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır