Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/945 E. 2018/190 K. 14.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2014/945 Esas
KARAR NO : 2018/190

DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2014
KARAR TARİHİ : 14/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin deniz yolu ile yük taşımacılığı ve komisyonculuğu alanında faaliyet gösterdiğini, bu kapsamda broker sıfatıyla hareket ettiği ve komisyon alacağının hükme bağlandığı 19/12/2013 tarihli çarter parti uyarınca davalı … Denizciliğin “taşıyan”, davadışı … SA ‘nın ise “çarterer” sıfatıyla 27.362,66 metrikton dökme mısır yükünün .. gemisi ile taşınması konusunda anlaşmaya vardıklarını, geminin varma limanına vasıl olmasından yaklaşık 1,5 ay sonra yükün tahliye edildiğini, bu doğrultuda taşıyan … lehine demuraj alacağı doğduğunu, müvekkilinin brokerlik yaptığı … partide “navlun, ölü navlun ve demuraj üzerinden % 2,5 oranında komisyonun taşıyan – işleten tarafından doğrudan .. Denizciliğe tahliyenin tamamlanmasına müteakip en geç 15 gün içerisinde ödeneceğinin” düzenlendiğini, söz konusu hükme göre navlun üzerinde % 2,5 komisyon alacağı bulunan müvekkilinin navlun komisyon faturasını davalı … Denizciliğe kestiğini ve 14.650,66 USD tutarındaki komisyonun müvekkilinin hesabına itirazı kayıtsız olarak ödendiğini, yükün varma limanında geç tahliye edilmesinden dolayı oluşan demuraj nedeniyle … Denizciliğin davadışı … SA firmasına demuraj alacağının da dahil edildiği nihai navlun faturasını da kestiğini, davalının çarterere yansıtmış olduğu toplam 504.250,00 ABD Doları demuraj alacağı ile KDV ‘si üzerinden müvekkilinin …. Denizcilikten 14.875,37 ABD Doları demuraj komisyon alacağının doğduğunu, bu alacağın …. Denizciliğe fatura edildiğini, ancak navlun komisyonunu sorunsuz şekilde ödeyen davalının demuraj komisyon bedelini ödemekten imtina ettiğini, bu nedenle İstanbul Anadolu 21 İcra Müdürlüğünün 2014/9980 esas sayılı dosyasında davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, davalının itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına, alacağın % 20 ‘sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının brokerlik (tellallık) hizmeti verdiğini, aracılık ettiği sözleşmenin … gemisi ile 25.000 ton mısır yükünün … ‘nın … Limanından …’ın Akdenizdeki limanına taşınması için gemi donatanı, … Ltd ile müvekkili ve … arasında yolculuk çarter partisi olduğunu, sözleşmenin esaslı noktalarının da bağlantı özetinde belirlendiğini, diğer hususlar yönünden ise … parti hükümlerinin uygulanacağının kabul edildiğini, bağlantı özetinde broker – komisyonunun donatan ve gemi yöneticisi firmalar tarafından ödeneceğinin belirtildiğini, müvekkilinin ise alt taşıyan olduğunu, bu nedenle müvekkiline karşı açılan davanın husumetten reddi gerektiğini, navlun sözleşmesinin İngiliz Hukukuna tabi kılınması nedeniyle brokerin hangi kalemlerden komisyon alacağının da İngiliz Hukukuna göre belirlenmesi gerektiğini, İngiliz Hukukuna göre demuraj ile detention bedellerinin aynı olmadığını, brokerin detention bedeli üzerinden komisyona hak kazanmasının sözleşmeye göre mümkün olmadığını, yükün tahliye limanında kabul edilmediği, bu sebeple geminin fazla beklemesinin sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığından demuraj kabul edilemeyeceğini, davacının komisyon talep ettiği bedelin demuraj bedeli olmayip detention bedeli olarak kabul edilmesi gerektiğini, yapılan sözleşmeye göre de brokerin detention bedeli talep edemeyeceğini savunarak davanın tahkim şartı ve esastan reddi ile davacı aleyhine % 20 ‘den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde, sözleşmede navlun, ölü navlun ve demuraj üzerinden % 2,5 oranında komisyonun taşıyan / işleten tarafında … Denizciliğe ödeneceğinin kabul edildiğini, davalının da taşıyan / gemi işletme müteahhidi sıfatı ile hareket ettiğini, bu nedenle navlun ve demuraja bağlı komisyon ücretinden sorumlu olması gerektiğini, zira navlun üzerinden komisyon ücreti ödendiğini, ticari sebeplere dayalı olarak gemi üzerindeki yüke el koyma kararı verildiğini, davalının geminin beklemesinden dolayı … olarak kestiği faturanın sonradan detention olarak değiştirildiğini, tahkim klozunun sadece müşterek avaryadan kaynaklı ihtilaflar için geçerli olduğunu, bu nedenle sözleşmenin tarafları olan taşıyan ile çartereri bağlayacağını, müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini bildirmiştir.
Dava; deniz taşımasında brokerlik hizmeti veren davacının demuraj bedeli üzerinden hesaplanan komisyon alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Dosya kapsamına göre taraflararasında davalının yapmış olduğu deniz taşımasında davacının brokerlik görevi üstlendiği, 19/12/2013 tarihli … partide davacıya % 2,5 oranında komisyon ücreti ödeneceğinin kabul edildiği, davalı taşıyıcının tahsil ettiği navlun ücreti üzerinden davacıya komisyon bedeli ödediği konusunda bir ihtilaf bulunmayıp, taraflararasındaki uyuşmazlık davanın tahkimde görülüp görülemeyeceği, davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği, geminin tahliye limanında fazla beklemesinin demuraj mı yoksa detention olarak mı kabul edilmesi gerektiği, buna göre söz konusu beklemeden dolayı davacı brokerin komisyon ücreti talep edip edemeyeceği hususlarında toplanmaktadır.
Davalı vekili tarafından ilk itiraz yoluyla taşımaya ilişkin hükümlerin yer aldığı … Hukukunun uygulanacağı ve tahkim şartı düzenlenmiş olduğundan bahisle tahkim itirazında bulunulduğundan, öncelikle fixture recaptaki tahkim şartının davacıyı bağlayıp bağlamayacağı, mahkememizin uyuşmazlığın çözümü açısından görevli bulunup bulunulmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık noktalarının çözümü açısından konusunda uzman bilirkişilerden alınan tüm raporlarda, davalı ile davadışı taşıtan arasında yapılan bağlantı özetindeki tahkim şartının bu konuda doktrindeki baskın görüşe göre tüm uyuşmazlıklar bakımından geçerli bulunduğu, davacı taşıma sözleşmesinin tarafı olmamakla birlikte fixture recapta komisyon alacağı bakımından yararına hüküm bulunduğundan tahkim klozunun davacı bakımından da geçerli kabul edilmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı taşıyıcı ile davadışı taşıtan arasında düzenlenen …’ta …” kaydının yer aldığı, davalı tarafça söz konusu kayda dayanılarak tahkim itirazında bulunulmuş olup, davacı vekili tarafından ise bu hükmün müşterek avarya / tahkim … Kuralları 90/94 tarihinde değiştirilmiş hali ile uygulanacaktır anlamına geldiğinden bahisle tahkimin tüm uyuşmazlıklar bakımından değil sadece müşterek avaryadan doğan ihtilaflar için geçerli olduğu ve sadece taşıma sözleşmesinin tarafları olan davalı ile davadışı çartererin bağlayacağını ileri sürerek tahkim itirazının reddi talep edilmiştir. Bu durumda, tahkim itirazı açısından taraflararasındaki birinci mesele çarter sözleşmesinde yani fixture recapta geçerli bir tahkim şartının bulunup bulunmadığı, ikinci mesele ise bu tahkim şartının broker olan davacıya teşmil edilip edilemeyeceğine ilişkindir.
Dava konusu taşıma ile ilgili olarak taşımanın tarafları arasında düzenlenen … tahkime ilişkin olarak “…” ifadesinin yer aldığı, bu ifadenin ikinci ve üçüncü bilirkişi raporlarında hem müşterek avarya hem de tahkimde İngiliz Hukukunun uygulanacağı şeklinde yorumlanması gerektiği, aksinin kabulü halinde yani tahkimin sadece müşterek avaryaya ilişkin olduğunun kabul edilmesi durumunda ise … parti tarafları arasında bağlama notunda bir yetki şartı ve uygulanacak hukuk maddesinin kararlaştırılmadığı kabul edilecektir. Bu durumda, bağlama notunun sondan bir önceki klozunda yer alan ve GENCON 94 ‘e atıf yapan hüküm devreye girecektir, Gencon 94 ‘ün 19.maddesinde ise uyuşmazlık halinde Londra’da tahkim yoluna gidileceği hükmü yer almaktadır.
Atıf yapılan uyuşmazlığın Londra’da tahkim yoluyla çözüleceği ve İngiliz Hukukunun uygulanacağına dair klozun geçerli olup olmadığı hususunun ise dava konusu uyuşmazlıkta yabancılık unsurunun bulunması ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlenmemiş olması karşısında 6100 sayılı HMK ‘nun tahkime ilişkin maddeleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunun ise ancak yabancılık unsuru taşıyan ve tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği durumda yada uyuşmazlığın 4686 sayılı yasa hükümlerine göre çözümleneceğinin kararlaştırılmış olması halinde uygulanacak olması karşısında 4686 sayılı yasa hükümlerine göre değerlendirme yapılması da söz konusu olamayacaktır.
Bu durumda tahkim itirazının Bakanlar Kurulunun 15/08/1991 tarih 91/2151 sayılı kararı ile onaylanarak 25/09/1991 tarih 21002 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan ve bu suretle Anayasa’nın 90/5.fıkrası gereğince iç hukuk mevzuatına dahil edilmiş olan ve öncelikle uygulanması gereken yabancı hakem kararlarının tanınması ve icrası hakkındaki 10/06/1958 tarihli New York Konvansiyonu hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir.
New York Konvansiyonun 2/1.maddesinde tahkim anlaşmasının yazılı şekilde yapılması gerektiği, konvansiyonun 2/2.fıkrasına göre yazılı anlaşma teriminden karşılıklı olarak teati edilmiş mektup veya telgraflarda mündemiç bulunan veya taraflarca imzalanmış bir mukaveleye dercedilmiş olan bir hakem şartı veya mukavelesinin anlaşılacağı düzenlenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlıkta sefer … sözleşmesinin varlığı ve yazılı olarak mevcut olduğu hususu ihtilafsızdır. New York Konvansiyonunun 2/2.maddesinde yazılı anlaşma teriminden ne anlaşılması gerektiği açıkça düzenlenmiştir. Yazılı olmak kavramının taraflarca imzalanmış veya mektup, telgraf, faks, elektronik ileti ile teati edilmiş bir sözleşme içinde yer alan tahkim klozu yada tahkim sözleşmesini kapsayacağı öngörülmüştür.
Eldeki dosyaya konu taşımaya ilişkin … partinin bağlantı özetinde, atıf yapılan Gencon 94 ‘ün 19.maddesinde uyuşmazlık halinde Londra’da tahkim yoluna gidileceği kaydı ile tahkim şartının yer aldığı belirlidir. Dolasıyla … partinin tarafları arasında atıf yolu ile geçerli bir tahkim sözleşmesinin akdedildiği değerlendirilmiştir.
Tahkim sözleşmesinin geçerliliği aksi taraflarca kararlaştırılmadığı takdirde tahkim yeri hukukuna tabidir. Bu bağlamda tahkim sözleşmesinin üçüncü kişiye teşmil edilip edilemeyeceği hususunun da tahkim yeri hukukuna göre belirlenmesi gerekmektedir. Atıf yolu ile … sözleşmesinin bir parçası haline gelen Gencon 94 19.maddesinde tahkimin Londra’da yapılacağı öngörüldüğünden bu durumda tahkim sözleşmesinin 3.kişi olan davacıyı da bağlayıp bağlamayacağı İngiliz Hukukuna göre değerlendirilmesi gerekmektedir. İngiliz Hukuk Mevzuatında yer alan 1999 tarihli “Üçüncü Kişilerin Hakları Kanununun” [Contracts (Right of Third Parties) Act 1999] 8.maddesinde üçüncü kişinin taraf olmadığı bir sözleşmede kendisine verilmiş bir hakkı kullanmak istemesi durumunda bu sözleşmede yer alan tahkim şartı ile bağlı olacağı kabul edilmiştir. Açıklanan İngiliz Yasasına göre dava konusu taşımanın tarafları arasında yapılan ve davacı brokere komisyon ücreti ödeneceği şartını öngören çarter parti açısından geçerli sayılan tahkim klozunun davacıya da teşmil edileceği bu nedenle davanın Londa’da tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği kanaatine varıldığından bu kanaat ışığında davalının tahkim itirazının kabulü ile uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiğinden davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalının tahkim itirazının kabulü ile uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiğinden davanın usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 35,90 TL karar harcının 380,00 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 344,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 172,00 TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davalı tarafa iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır