Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/941 E. 2019/280 K. 17.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2014/941 Esas
KARAR NO : 2019/280
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/05/2014
KARAR TARİHİ : 17/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin taşımacılık sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı … firmasının talebi üzerine ihracat yüklerinin Türkiye’den Norveç’te bulunan alıcısına taşınması işlerinin müvekkili tarafından yerine getirildiğini, yüklerin varış limanına ulaşmasından sonra alıcının teslim almasına kadar geçen sürede yükün bekletilmesi nedeniyle ardiye masrafının doğduğunu, Ambarlı Limanından teslim alınan yüklerin … nolu, … nolu konişmentolar tahtında konteynerler ile taşınarak 28/12/2012 tarihinde Norveç Limanına indirildiğini, yükler alıcı tarafından teslim alınana kadar ardiyede bekletildiğini, ardiye ücretinin müvekkili tarafından düzenlenen 3.314,05 Euro bedelli ve 4.458,90 Euro bedelli faturalar ile davacıdan talep edildiğini, davacı şirketin de ardiye masraflarını çek ile … A/S’ye ödediğini, ancak 24/04/2013 tarihli 3.314,05 Euro bedelli ve 24/04/2013 tarihli 4.458,90 Euro bedelli faturaların davalı şirket tarafından ödenmeyerek iade edildiğini, sözkonusu fatura bedellerinin tahsili için … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine icra takibinin başlatıldığını, davalının haksız şekilde borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulduğunu ileri sürerek davalının takibe itirazının iptali ile icra takibinin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin faaliyet adresinin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetki alanı içerisinde bulunduğundan mahkemenin yetkisiz olduğunu, dava konusu ardiye masrafının müvekkili şirketin sorumluluğunda olduğuna ilişkin iddianın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ardiye masrafının yükün gümrükten teslim alınmasını sağlayacak belgelerin davacı şirket tarafından zamanında teslim edilmemesi nedeniyle yükün ardiyede bekletilmesi sonucu ortaya çıktığını, bu konuda müvekkili şirkete sorumluluk akdedilemeyeceğini, öte yandan müvekkili ile davacı şirket arasında 05/04/2013 tarihinde yapılan hesap mutabakatı ile cari hesap bakiyesi kapanmak suretiyle borcun sonlandırıldığını, bu hususun davalı şirketin ticari kayıtlarının incelenmesi ile anlaşılacağını, dolayısıyla da cari hesap bakiyesi tamamıyla ödenmiş olduğundan takibe konu faturalardan dolayı müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, nitekim faturaların … Noterliğinden çekilen … yevmiye nolu ihtarname ile davacı şirkete iade edildiğini savunarak davanın reddi ile müvekkili lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Dava; davacı şirket tarafından taşınan mallar için varma limanında ödenen ardiye ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup, dava konusu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı şirketin 24/04/2013 tarihli 4.458,90 Euro bedelli ve 24/04/2013 tarihli 3.314,05 Euro bedelli faturalardan kaynaklanan 7.772,95 Euro alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili için 29/05/2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde borca ve fer’ilerine itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulduğu, takibe itiraz ile davanın İİK ‘nun 67.maddesine göre süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Taraflararasında davalının Norveç’e ihraç ettiği malların davacı şirket tarafından taşınarak alıcısına teslim edildiği konusunda bir ihtilaf bulunmayıp, dosyada çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık, mallar Norveç’e götürüldükten sonra alıcıya tesliminde gecikme yaşanıp yaşanmadığı, gecikme meydana gelmiş ise bunun taşıyanın mı yoksa gönderenin mi kusurundan kaynaklandığı, malların varma limanında bir süre bekletilmesi nedeni ile ödenen ardiye ücretinden davalının sorumlu tutulup tutulamayacağı hususlarında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü açısından tarafların ticari defter kayıtları incelenerek düzenlenen bilirkişi raporlarından 03/09/2015 tarihli 1.bilirkişi raporunda; dava ve takibe konu olan faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, bu faturalar dışında taraflararasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıdan 222.071,00 Euro alacaklı gözüktüğü, öte yandan uyuşmazlık konusu faturaların davalının ticari defterlerinde kaydına rastlanmadığı, davalının 222.069,00 Euro cari hesap borcunun tespit edildiği, dosyada bulunan davadışı … A/S tarafından davacı GTT adına düzenlenmiş 04/04/2013 tarihli 4.458,90 ve 3.314,05 Euro bedelli iki faturada ardiye bedeli açıklamasının yer aldığı, yine … tarafından GTT’ye hitaben düzenlenen yazıdan, fatura bedellerinin GTT tarafından 09/04/2013 tarihinde … ‘a ödendiğinin anlaşıldığı, dosya kapsamından yükün gönderilen tarafından teslim alındığı kanaatine varıldığından, navlun ile diğer alacakların muhatabının davalı taşıtan olduğunu, boşaltma limanında yapılan ardiye masrafının taşıtandan talep edilebilmesi için ardiye masrafına neden olan teslimdeki gecikmenin taşıyanın kusurundan kaynaklanmamış olması gerektiği, davacı tarafça teslimdeki gecikmenin gönderilenden kaynaklandığı ileri sürülmüş ise de dosya içerisinde bu iddiayı ispatlamaya yarayacak bir belgeye rastlanılmadığı, dolasıyla ardiye bedelinin davalıdan talep edilemeyeceği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
22/05/2017 tarihli 2.bilirkişi raporunda; taşıma konusu … ve … nolu konişmento muhteviyatı eşyaların ihracat beyannameleri ve buna ilişkin ek belgeler ile ordino tesliminin hangi tarihte olduğu, orjinal taşıma senetlerinin alıcı tarafından nakliyecinin acentesine teslimi ile mi yoksa telex mesajı sonrasında mı teslim edildiğinin tespitinin gerektiği, sözkonusu belgelerin incelenmesi ile dava konusu taşımadaki konteynerin geç teslim alınmasından dolayı kimin sorumlu olduğunun değerlendirileceği belirtilmiştir.
29/01/2019 tarihli 3.bilirkişi raporunda da; dava konusu talebin konteynerlerin gemiden boşaltıldıktan sonra … tarafından öngörülen serbest süre içinde gönderilen tarafından limandan çekilmemesi ve davadışı gönderilen tarafından limandan çekildiği tarihe kadar oluşan bekleme ücretine ilişkin olduğu, fatura kayıtları ile … tarafından yapılan beyanlar arasında farklılıklar bulunduğu, uyuşmazlığın çözümünde önem taşıyan konişmentoların arka yüzünün dosyada yer almadığından birinci bilirkişi raporundaki sonuca ulaşıldığı, konişmentonun gönderilen tarafından ibraz edildiği tarih ile ordinonun düzenlendiği tarihin belge ile ortaya konulmasından sonra ordinonun geç düzenlendiğinin anlaşılması halinde konteynerlerin limanda dolu olarak beklediği süre için oluşan bekleme ücretinden sorumluluğun sözkonusu olabileceği, dosyada bu yönde bir belgenin yer almadığı belirtilmiştir.
Dosya kapsamından, davalının yurtdışına ihraç ettiği malların gemi ile nakliyesinin davacı firma tarafından üstlenildiği, fiili taşımanın ise … tarafından yerine getirildiği, taraflararasında taşımanın yapılarak malların Norveç’teki alıcısına teslim edildiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmadığı, dava ve takibe konu talebin konteynerlerin gemiden boşaltıldıktan sonra … tarafından öngörülen serbest süre içerisinde gönderilen tarafından çekilmemesi nedeniyle konteynerlerin ardiyede bekletilmesinden dolayı ödenen ardiye ücretine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. TTK’nun 1200.maddesine göre navlun ücretinden taşıtan sorumlu olup, sürestarya ücreti, ardiye ücreti gibi navlunun teferruatından da taşıtan sorumlu bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, taşıtanın davalı olduğu belirli olup, navlun ve diğer alacakların borçlusunun gönderilen olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. Bu durumda, navlun ve taşıyanın diğer alacaklarının borçlusunun davalı taşıtan olduğu kabul edilmelidir. Ancak, boşaltma limanında ödenen ardiye ücretinin taşıtandan talep edilebilmesi için ardiye masrafına neden olan teslimdeki gecikmenin bir başka deyişle konteynerlerin fiili taşıyıcı … ‘nın belirlediği serbest süreden sonra alıcı tarafından teslim alınmış olmasının taşıyanın kusurundan kaynaklanmamış olması gerekmektedir. Davacı şirket teslimdeki gecikmenin gönderilenden kaynaklandığını ileri sürmüş ise de, dosyaya bu iddiayı kanıtlamaya yeterli belge ve bilgi sunulmamış olduğundan ardiye bedelinin davalıdan talep edilemeyeceği kanaatine varılmakla, bu kanaat ışığında davacının davasının reddine, davacının kötü niyetle takip yaptığı anlaşılamadığından davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Koşulları oluşmadığından davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 44,40 TL karar harcının 317,70 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 273,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 36,50 TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davalı tarafa iadesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/06/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır