Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1183 E. 2022/546 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2014/1183 Esas
KARAR NO :2022/546
DAVA :İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :30/07/2013
KARAR TARİHİ :27/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılar … (Kaptan) ve … … gemisi sahibi ve donatanı … suç tarihi olan 04.09.2007 günü … … adlı gemiye ters istikametten gelerek çarpması sonucu gemide çalışan davacıların murisi …’ün kaybolduğu ve cesedinin 06.06.2017 tarihinde bulunduğu, … … gemisi kaptanı … ve diğer şahıslar hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı 22.08.2008 tarih ve 2008/… sayılı iddianamesi ile … Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/… E sayılı dosyası iİe taksirle ölüme neden olma suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda 24.02.2011 tarihli hüküm ile davalı Kaptan … ‘ın taksirle ölüme neden olma suçunun sübuta erdiği ve 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, söz konusu dava dosyasında alınan 02.08.2010 tarihli bilirkişi raporunda davalı …’m %70, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu olduklarının tepit edildiği, destekten yoksun kalma ve manevi tazminat taleplerini içeren şekilde …. cra Müdürlüğü 2012/… sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığı, davalıların icra takibini haksız olarak durdurduğu, çatma sonuscu vefat eden …’ün eşi …’ün müteveffanın işvereni olan … … gemsi donatanı … Tic. ve San. Ltd. ile sulh protokolü imzaladığı, söz konusu protokolün kesinlikle davalı borçluları kapsamadığı, davalıların kendileri ile ilgili olmayan ve onları içermeyen protokolü bahane ederek hukuki sorumluluktan kurtulmaya yönelik her türlü beyan ve açıklamamalrınm haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu, …’ün genç yaşta vefat ettiği, geriye eşi … ve çocukları 1977 doğumlu …, 1980 doğumlu … ve 1989 doğumlu …’un kaldığı, genş yaşta 3 çocuğu ile dyl kalan eş ile babalarının maddi ve manevi desteğinden yoksun kalan çocukların maddi ve manevi zararlarını gidermek imkansız olsa da yasalann verdiği haklan talep etmenin ve cezai sorumluluğu doğmuş kişi ve kişilerden tazminat istemenin hakları olduğu beyanları ile davalıların haksız itirazlarının iptali ve %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; … … gemisi donatanı hakkında verilmiş bir mahkumiyet kararının bulunmadığı, …’ın 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı, donatanın ise katılan sıfatıyla davada yer aldığı, kusuru ve cezai sorumluluğunun bulunmadığı, davacıların imzaladıkları 10.04.2018 tarihli protokol ile maddi ve manevi zararlarının tazminini içeren meblağı ahzu kabz attikleri ve çatma sebebiyle müteveffa …’ün vefatı ile ilintili olarak 3.kişilere karşı her türlü talep ve dava haklarından feragat ettikleri, protokolün murisin çalıştığı firma ile imzalanmış olsa da uğranılan zararın muayyen ve müşahhas bir zarar olduğu, davacıların aynı nedenle mükerrer olarak destekten yoksun kalma tazminatı talep etmelerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, zararın tekrar talep edilmesinin sebepsiz zenginleşmeyi ortaya çıkaracağı ve bu durumun vicdanen ve hukuken kabul edilemeyeceği, talep edilen 450.000 TL nin neye dayanılarak hesap edildiğinin belli olmadığı, böyle bir talebin açılmış olan bird ava neticesinde her mirasçının yaşı, eğitim durumu, medeni hali gözetilerek bilirkişiler eliyle hesaplanması snucuna dayanan bir mahkeme ilamına bağlı olması gerektiği, ödeme ermine haklı itirazlarının usule ve kanuna uygun olduğu, icra inkar tazminatı talep edilmesinin yerinde olmadığı, borç miktarının belli olmadığı, alacağın likit olmadığı, icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği, zaman aşımı itirazlarının bulunduğu beyanları ile davanın reddi ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce Uzakyol Kaptanı … , Aktüerya uzmanı … ile Taşıma Uzmanı …’tan aldırılan raporda özetle; … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları, Müteveffa … Gemisinde “…” olarak gelirinin tespit edilmesi için ücret bordrolarının, SGK prime esas kazançlarının celbi, ayrıca davacıların Güncel Nüfus kayıt örneğinini dava dosyayasına eklenmesi gerektiği, Söz konusu eksiklerin tamamlanmasından sonra davacıların destekten yoksun kalma tazminatı, davalıların kusur oranlarına göre hesaplama yapılarak mahkemenin takdilerine sunulacağı belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, mahkememizce Uzakyol Kaptanı … , Aktüerya uzmanı … ile Taşıma Uzmanı …’tan aldırılan raporda özetle; … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları, müteveffa … Gemisinde “…” olarak gelirinin tespit edilmesi için ücret bordrolarının, SGK prime esas kazançlarının celbi, ayrıca davacıların Güncel Nüfus kayıt örneğinini dava dosyayasına eklenmesi gerektiği, söz konusu eksiklerin tamamlanmasından sonra davacıların destekten yoksun kalma tazminatı, davalıların kusur oranlarına göre hesaplama yapılarak mahkemeye sunulacağı belirtildiği, taraf vekillerinin rapora beyan ve itirazları doğrultusunda yeni bir heyetten rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, alınan raporda özetle; … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları, 10.4.2008 tarihli sulh ve ibra protokolünün 4. Maddesi uyarınca “sulh bedelinin ödenmesi ile birlikte çatma ve …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm haklarını Donatana temlik etmiş ve 5. Madde uyarınca müteveffa …’ün vefatı ile iniltili olarak 3. Kişilere karşı açtıkları ve / veya ileri sürdükleri veya açılması ve / veya ileri sürülmesi muhtemel her türlü iddia, talep, sorumluluk, dava ve takipten muaf tutacağını beyan ve taahhüt edeceği” kararlaştırılmış olduğu, dolayısıyla Davacıların, desteğin ölümüne sebebiyet üçüncü kişilere bir başka ifade ile Davalılara karşı tüm maddi ve mavevi tazminat talep haklarım 2. Nolu Davalı Donatana temlik etmiş olduğu. Davacıların çatma sonucu …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm hakları sona erdiği, mahkeme aksi kanaatte ise, 06.09.2007 tarihinde kaza sonucu vefat eden …’ün desteğinden yoksun kalan, Eşi …’ün Destekten Yoksun Kalma Tazminatının 237.226,23 TL, oğlu …’ün Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ….33 TL ve toplam Destekten Yoksun Kalma Tazminatının 237.385,55 TL olduğu, davacılar için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından davalı … Kalkavanın %70 kusur durumuna göre; eş … ‘ün destekten yoksun kalma tazminatı: 166.058,36 TL, Oğlu …’ün destekten yoksun kalma tazminatı: 111,53 TL, toplamı 166.169,89 TL destekten tazminatından müşterek ve mütesesilen sorumlu oldukları belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, mahkememizce Uzakyol Kaptanı … , Aktüerya uzmanı … ile Taşıma Uzmanı … ‘tan aldırılan raporda özetle; … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları, müteveffa … … Gemisinde “…” olarak gelirinin tespit edilmesi için ücret bordrolarının, SGK prime esas kazançlarının celbi, ayrıca davacıların Güncel Nüfus kayıt örneğinini dava dosyayasına eklenmesi gerektiği, söz konusu eksiklerin tamamlanmasından sonra davacıların destekten yoksun kalma tazminatı, davalıların kusur oranlarına göre hesaplama yapılarak mahkemeye sunulacağı belirtildiği, taraf vekillerinin rapora beyan ve itirazları doğrultusunda yeni bir heyetten rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, alınan raporda özetle; … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları, 10.4.2008 tarihli sulh ve ibra protokolünün 4. Maddesi uyarınca “sulh bedelinin ödenmesi ile birlikte çatma ve …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm haklarını Donatana temlik etmiş ve 5. Madde uyarınca müteveffa …’ün vefatı ile iniltili olarak 3. Kişilere karşı açtıkları ve / veya ileri sürdükleri veya açılması ve / veya ileri sürülmesi muhtemel her türlü iddia, talep, sorumluluk, dava ve takipten muaf tutacağını beyan ve taahhüt edeceği” kararlaştırılmış olduğu, dolayısıyla Davacıların, desteğin ölümüne sebebiyet üçüncü kişilere bir başka ifade ile Davalılara karşı tüm maddi ve mavevi tazminat talep haklarım 2. Nolu Davalı Donatana temlik etmiş olduğu. Davacıların çatma sonucu …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm hakları sona erdiği, mahkeme aksi kanaatte ise, 06.09.2007 tarihinde kaza sonucu vefat eden …’ün desteğinden yoksun kalan, Eşi …’ün Destekten Yoksun Kalma Tazminatının 237.226,23 TL, oğlu …’ün Destekten Yoksun Kalma Tazminatının ….33 TL ve toplam Destekten Yoksun Kalma Tazminatının 237.385,55 TL olduğu, davacılar için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından davalı … Kalkavanın %70 kusur durumuna göre; eş … ‘ün destekten yoksun kalma tazminatı: 166.058,36 TL, Oğlu …’ün destekten yoksun kalma tazminatı: 111,53 TL, toplamı 166.169,89 TL destekten tazminatından müşterek ve mütesesilen sorumlu oldukları belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazları doğrultusunda yeni bir heyetten rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, Taşıma Uzmanı …, Hesap Uzmanı … ile Prof. Dr. …’tan alınan raporda özetle; Dava dışı … … adlı geminin sahibi şirket ile davalılar, davacılara karşı dava konusu haksız fiil sebebiyle müteselsilen sorumludur. Buradaki sorumluluk “aynı zararın tazmininden farklı hukukî sebeplere dayalı olarak ortaya çıkan” bir sorumluluk olduğu, müteselsil borçlulardan dava dışı … … adlı geminin sahibi şirket ile davacılar arasında yapılan sulh sözleşmesi ile hem davacıların alacağının miktarı belirlenmiş ve hem de bu anlaşma ile kararlaştırılan meblağın ödenmesi sağlanmıştır. Ki bu durum davacıların alacaklılık sıfatının ifa ile ortadan kalktığı ve bu alacak hakkının, TBK m. 62/2 hükmü çerçevesinde, iç ilişkideki payından daha fazla ödemede bulunan müteselsil borçluya, fazla ödediği kısım itibariyle intikal etmesine yol açmıştır. Davacıların alacaklı sıfatı bulunmadığı, bu durumun bir gereği olarak davacıların davalılardan dava dışı mirasbırakanın ölümü sebebiyle tazminat talebinde bulunabilmesi mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazları üzerine bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, Taşıma Uzmanı …, Hesap Uzmanı … ile Uzakyol Kaptanı … ‘dan alınan raporda özetle; … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları, 10.4.2008 tarihli sulh ve ibra protokolünün 4. Maddesi uyarınca “sulh bedelinin ödenmesi ile birlikte çatma ve …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm haklarını Donatana temlik etmiş ve 5. Madde uyarınca müteveffa …’ün vefatı ile iniltili olarak 3. Kişilere karşı açtıkları ve / veya ileri sürdükleri veya acılması ve/ veya ileri sürülmesi muhtemel her türlü iddia, talep, sorumluluk, dava ve takipten muaf tutacağını beyan ve taahhüt edeceği” kararlaştırılmış olduğu, dolayısıyla Davacıların, desteğin ölümüne sebebiyet üçüncü kişilere bir başka ifade ile Davalılara karşı tüm maddi ve mavevi tazminat talep haklarım 2. Nolu Davalı Donatana temlik etmiş olduğu, Davacıların çatma sonucu …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karsı doğmuş ve doğacak tüm hakları sona erdiği, mahkeme aksi kanaatte ise, 06.09.2007 tarihinde kaza sonucu vefat eden …’ün desteğinden yoksun kalan, davacı hak sahibi eşi …’ün Sayın Mahkemenin 01.12.2022 tarihindeki 1 no’lu ara kararındaki kabuller esas alınarak hesaplanan Nihai ve Gerçek Maddi zararının 101.827,34 TL. den ibaret bulunduğu, vefat tarihi itibariyle davacı oğlu … (30) yaşında …, davacı kızı … (27) yaşında … ve EVLİ, küçük oğlu davacı … ise (18) yaşında … olup, destekten yoksunluk tazminatı hesabı yapılmadığı belirtilmiştir.
Dava; denizde meydana gelen çatmadan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafça … İcra Müdürlüğü’nün 2012/… esas( eski …. İcra Müdürlüğü 2012/…) sayılı dosyasında … … gemisi donatanı … ve kaptan … aleyhine 400.000 tl asıl alacak destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat ile 50.000 tl işlemiş faizin tahsili talebiyle icra takibi başlatıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, itirazının iptali isteği ile eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Davacı vekili Davalılar … (Kaptan) ve … … gemisi sahibi ve donatanı … in suç tarihi olan 04.09.2007 günü … … adlı gemiye ters istikametten gelerek çarpması sonucu gemide çalışan davacıların murisi …’ün vefat ettiğini, kazanın davalıların kusuru nedeniyle meydana geldiğini ileri sürmüş, davalı taraf ise davacıların imzaladıkları 10.04.2018 tarihli protokol ile maddi ve manevi zararlarının tazminini içeren meblağı ahzu kabz ettikleri ve çatma sebebiyle müteveffa …’ün vefatı ile ilintili olarak 3.kişilere karşı her türlü talep ve dava haklarından feragat ettiklerini, protokolün murisin çalıştığı firma ile imzalanmış olsa da uğranılan zararın muayyen ve müşahhas bir zarar olduğunu, davacıların aynı nedenle mükerrer olarak destekten yoksun kalma tazminatı talep etmelerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu savunmuştur.
Davacı vekili 30/07/2015 tarihli beyan dilekçesi ile davacı eş için 100,000 TL, davacı çocuklar için 33.000,00 er TL maddi tazminat ve toplam 200.000 TL manevi tazminat talep ettiklerini belirtmiştir.
Dava konusu olaya ilişkin olarak … Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/… Esas 2016/… Karar sayılı dosyasında … … gemisi kaptanı …’ın taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı anlaşılmış, anılan dosya ve aldırılan bilirkişi raporları celpedilip incelenmiştir.
Dosyaya sunulan 09/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda Denizde Çatışmayı önleme Tüzüğü (DÇÖT) Kural 5 Gözcülük açısından tam bir görme ve işitmenin yapılması gerektiği, … … gemisinde gemi kaptanından başka köprü üstünde hem serdümen ve hem de gözcü olarak vardiya zabitinin bulunduğu, … … gemisinde ise gemi kaptanından başka köprü üstünde sadece serdümen bulunduğu, gözcünün ise bulunmadığı, DÇÖT Kural 7 Çatışma Tehlikesi açısından her iki gemi bakımından aykırı seyir durumunun ve dolayısıyla çatışma tehlikesinin var olduğu, DÇÖT Kural 15 Aykırı Geçiş açısından yol hakkının … … gemisinde olduğu, DÇÖT Kural 8 Çatışmayı Önleme Hareketi açısından her iki geminin de kusurlu olduğu, DÇÖT Kural 34 Manevra ve Uyarma İşaretleri açısından birbirlerini yeterince uyarmayan her iki geminin de kusurlu olduğu, bu kapsamda … Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/… Esas 2016/… Esas sayılı dosyasında alınan 02.08.2010 tarihli bilirkişi raporundaki görüşün benimsendiği, … … gemisi kaptanı …’ın %70 oranında, … … gemisi kaptanı … …’nun %30 oranında kusurlu oldukları belirtilmiştir.
Davalı tarafça dosyaya sunulan Sulh ve İbra Protokolünün davacılar Makbule, …, … ve … (Kanuni Mirasçılar) ile … …” gemisi donatanı … Tic. Ve San. Ltd. Şti. (Donatan) arasında imzalandığı ve “Donatan, Kanuni Mirasçılara kesin ve nihai sulh bedelli olarak 250.000,00 ABD dolan işbu protokolün imzalanması ile bloke çek olarak ödeyecektir”, “… …”gemisinin, kaptanlarını, çatma esnasında tüm kaptan ve mürettebatını, maliklerini, çatmadan sonraki maliklerini, hukuken malik olmakla beraber işletme nedeniyle malik sıfatını haiz maliklerini, kardeş şirketlerini, tüm ana ve bağlı ortaklıklarını, P&l klüp sigortacısını, P&l klüp sigortacısınmın Türkiye temsilcilerini, cartererlerini, işletenlerini, işletmecilerinin acentelarını, işletme acentelannı, sigortacılarını ve burada sayılanlarla sınırlı olmaksızın tüm gemi ilgilerinin ibraya konu çatma ve müteveffa Selehattin Şengül’ün vefatı ile iniltili her türlü iddia, talep sorumluluk, dava ve takiplerinden 1.1. maddede belirtilen sulh bedelinin mezkur çatmadan doğan tüm maddi ve manevi zararları kapsaması nedeniyle ve talep edebilecek başkaca hak ve alacaklarının kalmadığını kabul ile tam ve gayrikabili rücu olarak sorumluluktan ibra etmiştir” , “Kanuni Mirasçılar 1.1. maddede belirtilen sulh bedelinin ödenmesi ile birlikte çatma ve …’ün vefatt ile ilgili olarak tüm maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm hakları Donatana temlik etmiş olacaktır.” şeklinde düzenlemeler içerdiği anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporlarında 10.4.2008 tarihli sulh ve ibra protokolünün 4. Maddesi uyarınca sulh bedelinin ödenmesi ile birlikte çatma ve …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karşı doğmuş ve doğacak tüm haklarını Donatana temlik ettiği ve 5. Madde uyarınca müteveffa …’ün vefatı ile ilintili olarak 3. Kişilere karşı açtıkları ve / veya ileri sürdükleri veya acılması ve/ veya ileri sürülmesi muhtemel her türlü iddia, talep, sorumluluk, dava ve takipten muaf tutacağını beyan ve taahhüt edeceğinin kararlaştırılmış olduğu, dolayısıyla Davacıların, desteğin ölümüne sebebiyet üçüncü kişilere bir başka ifade ile Davalılara karşı tüm maddi ve mavevi tazminat talep haklarım 2. Nolu Davalı Donatana temlik etmiş olduğu, Davacıların çatma sonucu …’ün vefatı ile ilgili olarak tüm maddi ve mavevi tazminat taleplerine ilişkin üçüncü kişilere karsı doğmuş ve doğacak tüm hakları sona erdiği belirtilmiştir. Haksız fiilden kayraklanan somut uyuşmazlıkta borç ibra ile sonlandırılabilirse de ibranamenin geçerli olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Konuyla ilgili doğrudan amir bir hüküm bulunmaması nedeniyle ibranın doğruluk ve güven kuralına aykırı olmaması gerektiği gerçeğine sıkıca sarılarak sorun çözümlenmelidir. Kural olarak tazminat alacaklısına yapılmış ödemenin bu miktar ile sınırlı olmak üzere bağlayıcılığı asıldır. Gerçek anlamda ödemeden söz edebilmek için tanzim edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunmaması koşuldur. Ödemenin yapıldığı tarihteki verilerle hesaplanan tazminat ile ödenen miktar arasında açık oransızlığın bulunduğu durumlarda, yapılan ödeme makbuz niteliğinde kabul edilebilir.(Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 11/07/2011 tarih 2010/4177 Esas 2011/6149 Kararı ). Alıntılanan karardan da anlaşılacağı üzere ibra sonucu yapılan ödeme ile tazmin edilecek zarar arasında açık oransızlığın bulunup bulunmadığı değerlendirilmelidir. Oransızlığın bulunmadığının kabulü için ibra sonrası ödenmesi gereken tazminatın tamamına yakınının ödenmiş olması gerekmektedir. Bu açıklamalar ve 21/05/2022 tarihli Bilirkişi raporundaki hesaplamalara göre ibranamenin kısmi ifa niteliğinde olduğu değerlendirilmiştir.
İbranamedeki tutarın ne kadarının maddi, ne kadarının manevi tazminat için alındığı hususu belirli olmadığından davacı vekiline beyanda bulunmak üzere süre verilmiş, davacı vekili 06/01/20222 tarihli dilekçesinde paranın tamamının davacı eş tarafından alındığını, ne kadarının maddi, ne kadarının manevi tazminata ilişkin olduğunun bilinmediğini belirtmiştir. Taraflarca bu konuda açıklayıcı beyanda bulunulmadığından Yargıtay uygulamaları doğrultusunda yapılan ödeme davacılar arasında garameten paylaştırılarak yarısının maddi yarısının manevi tazminata ilişkin olduğunun kabulü gerekmiştir. Bu kabul doğrultusunda aldırılan bilirkişi raporunda son verilere göre hesaplanan tazminat miktarından, yasal indirimler yapılmak suretiyle belirlenecek gerçek zarardan davacı tarafın ödeme yapılan tarihe göre zararının karşılandığı oran tespit edilmiştir. Davacı Eş …’ün Nihai ve Gerçek Maddi zararı: 427.845,98 TLx 70% kusur= 299.492,18 TL, Kısmi ödeme ile karşılanan %66 oranında indirim yapılarak kalan (%100 – %66=) %34 oranındaki bakiye maddi tazminat alacağı: 299.492,18 TLx 34%= 101.827,34 TL olarak hesaplandığı, yine bilirkişi raporunda müteveffanın vefat tarihi itibariyle, davacı Oğlu … (30) yaşında, davacı Kızı … (27) yaşında olup destekten yoksunluk tazminatı hesabı yapılmadığının belirtildiği, davacı … ise (18) yaşında ve üniversite eğitimi gördüğüne dair herhangi bir belge ve bilgi olmadığından destekten yoksunluk tazminatı hesabı yapılmadığı, davacı vekilinin yapılan hesaplamaya bir itirazının bulunmadığını beyan ettiği görülmüştür.
Davacı vekili 200,000 TL manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de manevi tazminat yönünden, ibraname ile manevi tazminata ilişkin ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Manevi tazminat alacağının bölünemez nitelikte olduğundan manevi tazminat alacağının tamamen ibra edildiği kabul edilmiştir.
Bu açıklamalara göre meydana gelen kazada davalıların kusurlu çatma nedeniyle meydana gelen zarardan sorumluluklarının bulunduğu, yukarıda açıklanan gerekçelerle dosyaya sunulan ibranamenin kısmi ifa niteliğinde olduğu, gerçek zarardan ibraname ile zararın karşılandığı oran indirilerek davacı eş için 101.827,34 TL TL maddi tazminat talep edilebileceği kanaatine varılarak bu davacı yönünden taleple bağlı kalınarak davanın kısmen kabulü ile takibin 100.000,00 TL asıl alacak, ve 45.000,00 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, davacılar …, …, … nin maddi tazminat talepleri ile tüm davacılar yönünden manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacı … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE;
-… .İcra Müdürlüğü’nün 2012/… esas( eski …. İcra Müdürlüğü 2012/…) esas sayılı dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 100.000,00 TL asıl alacak, ve 45.000,00 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davacılar …, …, … yönünden açılan davanın REDDİNE,
3-Yasal şartlar oluşmadığından taraflar lehine icra inkar ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Karar harcı olan 9.904,95 TL’den peşin alınan 1.811,65 TL’nin mahsubu ile bakiye 8.093,30 TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacının peşin olarak yatırdığı 1.811,65 TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı yargı gider toplamı olan 7.694,30 TL’nin(24,30 TL peşin harç, 7.200,00 TL bilirkişi ücreti ile 470,00 TL posta masrafının) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 2.484,79 TL’sinin davalılardan alınıp davacılara ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı yargı gider toplamı olan 110,00 TL’nin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 86,72 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, bakiye giderin davalılar üzerinde bırakılmasına,
8-Maddi tazminat davasında davacı … vekili için takdir edilen takdir edilen 27.750,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Maddi tazminat davasında davalı vekili için takdir edilen 16.600,00 TL vekalet ücretinin davacılar …, …, …’den alınıp davalılara verilmesine,
10-Manevi tazminat davasından davalılar vekili için takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretiden davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır