Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1000 E. 2019/164 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2014/1000 Esas
KARAR NO :2019/164
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :17/09/2014
KARAR TARİHİ :26/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı yan ile arasındaki akdedilen zaman esaslı çarter sözleşmesi ile müvekkilinin işleteni bulunduğu … İMO numaralı … isimli gemiyi davalı yana tahsis ettiğini, anılan navlun sözleşmesinin şartlarının 21/06/2013 tarihli bağlantı teyidi (recap of fixture) ile belirlendiğini, müvekkili şirketin gerek sözleşmeden kaynaklı ve gerekse yasal olarak tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve 05/11/2013 tarihli, … numaralı, 7.926,44 USD bedelli faturayı düzenlendiğini, söz konusu faturanın davalı yana tebliğ edildiğini ve iş bu faturaya itiraz edilmediğini, davalı yan tarafından fatura bedelinin ödenmemesi üzerine, müvekkili şirketin davalı şirket aleyhine dava konusu icra takibini başlattığını, ancak davalı yanın haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle takibi durduğunu iddia ve beyan etmiş, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı yan arasında hiçbir zaman sözleşmesel ilişki doğmadığını, davacı yan tarafından sunulan bağlantı notunun hiçbir zaman müvekkili şirket tarafından imzalanmadığını, teyit ve kabul edilmediğini, davacı yanın iddialarının aksine müvekkili şirketin herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı şirketin müvekkilinin hiçbir suretle onayının yer almadığını, yazıyı kendisinin düzenleyip delil olarak gösterildiğini, davacı yan tarafından delil olarak gösterilen faturanın da hiçbir hukuki ilişkiye dayanmadığını, müvekkili şirketin davacı yan ile aralarında hiçbir ticari ilişki olmaması nedeniyle söz konusu faturaya itiraz etmediğini, davacı yanın sözde ilişkinin varlığını kanıtlayamadığını, olmayan ilişki gerekçe gösterilerek düzenlenen fatura ve girişilen takip karşısında davacı aleyhine %20’den az olmayan inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini ifade ederek iş bu davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce aldırılan 23/09/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göıe gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, davacı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun mahkeme takdirinde bulunduğu, davalı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, davalı defterlerinin HMK. 222’ye göre delil niteliğinde olup olmadığı hususunun mahkemenin takdirinde bulunduğu, davacı yanın ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı yandan takip tarihi itibarı ile kaydı olarak 61,880.26 TL alacaklı göründüğü, davalı yanın ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda, davacı yana takip tarihi itibari ile kaydi olarak. 453.655,10 TL borçlu göründüğü, davacının alacağını bir adet tanımlı faturaya dayandırdığı, icra takibine konu ettiği fatura içeriği ile işbu davada faturanın dayanağı olarak alacak mesnedi gösterdiği zaman esaslı çarter sözleşmesinin uyumlu olmadığı, davacının davalı ile aralarında akdedilmiş zaman esaslı çarter sözleşmesini ispatlayamadığı, söz konusu sözleşmenin olsa olsa … Denizcilik ile kurulmuş olabileceği, … firmasının aracı, broker, komisyoncu veya organizatör olması halinde kendi adına yaptığı sözleşmeyi aslı kişiye yani davalıya aktarması gerektiği, bunun dosyada sabit olmadığı, bu nedenle davalının sözleşmenin tarafı olduğunun işbu dosya içeriğine göre söylenemeyeceği, davalının Mersin- … taşıması ve navlun bakiyesine ilişkin faturayı aldığı, ticari defterlerine işlemediği, ancak davalı vekilinin cevap dilekçesinde faturaya itiraz edilmediğinin kabul edildiği, davalının tacir sıfatı gereği, alt ilişki olmadığı için faturaya itiraz edilmediği savunmasının dinlenemeyeceği, kanunun fatura tebliğ alan tacire itiraz etme yükümlülüğü yüklediği, aksi takdirde içeriği kabul etmiş sayılacağı, bu durumda TTK m.21/2 gereği davavalının fatura içeriğini kabul etmiğ olduğu, davacı tarafından Mersin-… taşımasının ve taşımada davalıya ait davalının organize ettiği yükün taşındığının ispatlanması halinde davacının takibe konu fatura alacağını davalıdan takip ve dava yolu ile talep edebileceği, takip tarihine kadar faiz işletilmesinin yerinde olmadığı, faturaya dayanan hizmet bedeli alacağı iddiası gözetildiğinde inkar tazminatı bakımından takdirin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin itiraz ve beyanları üzerinde ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 04/06/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kök rapor sonuç ve tespitlerini değiştirmeyi gerektiren yeni bir sonuç ve değerlendirmede bulunulmadığını Kök rapor sonuçlarının gelinen aşamada da aynen geçerli olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizin … E sayılı dosyasının incelenmesinde, taraflarının dosyamız tarafları ile aynı olduğu, mahkemece yapılan yargılama neticesinde, 2018/89 karar sayılı karar ile davanın kısmen kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına itirazının kısmen iptali ile, takibin 59.187,82 Usd üzerinden devamına karar verildiği görülmüştür.
… esas sayılı dosyasındaki taşıma farklı bir taşıma olsa da dosyaların taraflarının aynı olduğu, dosyaların benzer hukuki zeminde olup, davacının 2 ayrı fatura için tek bir takip yapmak yerine iki ayrı takip yapıp iki ayrı dava ikame ettiği dosyamızda mevcut raporlar ile … esas sayılı dosyada verilen kararın çeliştiği anlaşılmakla mevcut hukuki uyuşmazlık kapsamında yeni bir heyetten rapor aldırılmasına verilmiş olup mahkememizce aldırılan 04/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı ile davalı arasında bir ticari ilişkinin bulunduğunun açık olduğu, dava konusu zaman çarteri sözleşmesinin kurulduğuna ilişkin bağlantı notunun teyit mektubu niteliğinde olduğu ve süresinde itiraz edilmediğinden sözleşmenin notta belirtilen şartlarla kurulduğunu ortaya koyduğu, dava dışı … aracılığıyla kurulmuş olsa da zaman çarteri sözleşmesinin tahsis olunan tarafının davalı … olduğu, dava dışı … tarafından, dava konusu gemiye kira giriş ve çıkış ihbarları ile sefer talimatlarının gönderildiği; … limanına ait yükleme ordinolarının bulunduğu, davalı defterlerinde davacı tarafa yapılan birçok ödemelerin bulunduğu, hesap mutabakatının davalı ile davacı arasında yapılmış olduğu, bu hususların dava konusu zaman çarteri sözleşmesinin ifa edildiğini gösterdiği, bu değerlendirmeler neticesinde davalının dava konusu fatura bedeli olan 7.926,44 USD’den sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Dava, İİK md 67 anlamında itirazın iptali davası olup 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle 04.03.2019 tarihli bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, açılan davanın itirazın iptali davası olduğu, davacı tarafından 7.926,44 USD asıl alacak ve 160,92 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.087,36 USD alacağın faiz ve masrafları ile tahsili 22.01.2014 tarihinde … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalıdan talep edildiği, alacağa dayanak olarak … gemisi navlun bedeline ilişkin 05.11.2013 tarihli … seri numaralı 7.926,44 USD tutarındaki fatura, navlun sözleşmesi ve ihtarnamelerin dayanak gösterildiği, fatura konusunun “… Mersin/… Navlun Bakiyesi” şeklinde olduğunun görüldüğü, dosyada “MV … – … – …” bağlantı notunun mevcuttur. Buna olduğu, buna göre; işleteninin davacı firma olduğu … isimli geminin, 3 ay + 3 ay (+/- 10 gün) olarak 24 Haziran – 04 Temmuz tarihleri arasında kançello ile Split limanında pilotu bırakması akabinde davalı tarafından zaman esaslı kira sözleşmesi ile kiralanacağı, “…” olarak adlandırılan bağlantı notunun imzalanmadığı gerekçesiyle davalı tarafın ticari ilişki içerisinde olmadığı iddiaları mevcut ise de, uygulamada bu tip bağlantıların e-posta yoluyla yapılmakta olup imza edilmesine gerek olmadığı, mahkememiz tarafından … Denizcilik Ticaret’ e gönderilen ve konusunun “… gemisinin davalı … End. ve İşi. A.Ş.’ ye zaman esaslı olarak kiralanmasına ve bu kira dönemi içerisinde verilen sefer talimatlarına ilişkin tüm yazışma ve belgelerin gönderilmesi” talebi olan müzekkereye cevap verilmediği, mahkememizin … E sayılı emsal dosyasında, bağlantı notunda davalının imzasının olmamasına ve davalının lehine bilirkişi raporlarının bulunuyor olmasına rağmen, taraflar arasındaki ticari ilişki gerekçeleriyle ortaya konduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki yazışmaların ve delillerin değerlendirmesinde; davacının 1 Aralık 2014 tarihli dilekçesi ekinde yer alan yazışmalar arasında dava konusu gemiye … tarafından sefer talimatı gönderildiğinin görüldüğü, bunun yanı sıra, sefer talimatında; yükün … Limanından, 6.000 MT çelik mamulleri + … Limanından çeşitli proje yükü ve konteyner + … Limanından 4×40, 1×20 imo ve 1.350 MT metal ağ olduğu, tahliye limanlarının … + … + … + … olduğu, ilk yükleme limanı … kançellosunun 3 Temmuz 2013 olduğu, limanlara ait bilgiler ile yükleme ve tahliye limanı acentelerinin bildirildiği, davacının 20 Şubat 2018 tarihli dilekçesi ekinde yükleme ordinoları bulunduğu, davacının 01 Aralık 2014 tarihli dilekçesi ekinde yer alan yazışmalar arasında dava konusu gemiye … tarafından 10.10.2013 tarihinde gönderilen kira bitiş ihbarında; “… adına kiralanmış olan … gemisinin kira süresinin 10.10.2013 tarihinde İtalya saati 16:00 da sona erdiği” bildirildiği, bu ihbarın aynı zamanda…@….com.tr e-posta adresine de gönderildiğinin görüldüğü, davacının 18 Ekim 2016 tarihli dilekçesi ekinde davalı … tarafından, davacı … Tic. Ltd. Şti.’ne gönderilen, tarih bilgisinin yer almadığı “Hesap Mutabakatının Sağlanması Hakkında” konulu bir belge yer aldığı, belgede;hesap mutabakatının sağlanmasının istendiği, belge altında davalının imza ve kaşesi yer aldığı, dosyada mevcut bilirkişi raporlarında ortaya konduğu üzere, davalı tarafından, davacı tarafa bir çok ödemenin yapıldığı, bu ödemelerin davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, faturanın davalı tarafından alındığı ancak itiraz edilmediği, taraflar arasında süre gelen ticari ilişkinin açık olduğu, tebellüğ edilen faturaya itiraz edilmemesine karşın ticari kayıtlarına almadığı, itiraz da etmediği ve faturayı iade de etmediğinin görüldüğü, tüm bu husular birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı arasında bir ticari ilişkinin bulunduğunun açık olduğu, davalının brokeri olan … tarafından, dava konusu gemiye kira giriş ve çıkış ihbarları ile sefer talimatlarının gönderildiği, … limanına ait yükleme ordinolarının bulunduğu, davalı defterlerinde davacı tarafa yapılan birçok ödemelerin bulunduğu, hesap mutabakatının yapılmış olduğu, bu değerlendirmeler neticesinde davalının dava konusu fatura bedeli olan 7.926,44 USD den sorumlu olduğu kanaatine ulaşılmaktadır.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 7.926,44 USD asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faiz talebinin davalının temerrüte düşürüldüğüne ilişkin belge sunulmadığından REDDİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a madde ve fırkası gereğince faiz uygulanmasına,
2-Asıl alacağın %20’si olan 3.566,86 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 1.217,67 TL’den peşin alınan 203,80 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.013,87 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 203,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 4.635,50 TL’nin ( 25,20 TL başvurma harcı, 160,30 TL posta gideri ve 4.450,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 4.543,26 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı yargı gider toplamı olan 22,90 TL’nin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 0,45 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı için takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davalı vekili için takdir edilen 361,88 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
9-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır