Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/392 E. 2023/282 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/417 Esas
KARAR NO : 2023/337

DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 19/06/2023
KARAR TARİHİ : 23/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kazakistan-… Bankası A.Ş. bundan böyle ile borçlu … arasında Z000007/10/20 sayılı Banka Kredisi Sözleşmesi akdedilmiş olup buna göre banka borçluya teminat verilmesi, aciliyet, faiz ödenmesi, geri ödenmesi ve kullanım amacına uygun kullanılması şartlarında yıllık %16’lık bir faiz ile 125.000.000 tenge miktarında 17/01/2026 tarihine kadar kredi kullandırdığını, sözleşmedeki yükümlülüklerin teminatı olarak …’ın kefaleti verilmiş olup buna göre Kefil, Borçlu tarafından Kredi Sözleşmesi ile öngörülen ödeme planının ihlali durumunda ve ayrıca Borçlunun Kredi Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini uygunsuz olarak yerine getirmesi durumunda, gayri kabili rücu ve koşulsuz olarak anapara borcu, kredinin kullanım faizi ve ceza dahil olmak üzere mevcut borç tutarını gecikmeksizin ve alacaklının ilk talebi üzerine geri ödeme yükümlülüğünü 17.01.2020 tarih ve Q0000033/10/20 sayılı Kefalet Sözleşmesi ile üstlendiğini, Kazakiztan yerel mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde tahsil ettirilecek tutarı … ve …’dan Z000007/10/20 nolu 17 Ocak 2020 tarihli banka kredi sözleşmesi gereği 150.266.414 Tenge (Yüz elli milyon iki yüz altmış altı bin dört yüz on dört Tenge) tutarındaki borcun Kazakistan-… İştirak Bankası A.Ş. lehine müştereken tahsiline karar verildiğini, yine, aynı kararda … ve …’dan 4.507.993 Tenge (Dört milyon beş yüz yedi bin dokuz yüz doksan üç Tenge) tutarındaki dava talebi sırasındaki devlet harcı giderlerinin Kazakistan-… Bankası A.Ş. paylarına göre tahsiline karar verildiğini, uyuşmazlık banka kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup MÖHUK’un 50. maddesine göre, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş olan ve Kazakistan kanunlarına göre de kesinleşmiştir. Yine MÖHUK’un 54. maddesine göre alacak davası konusunda verilen mahkeme kararı, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş bir karar olduğundan tenfize engel bir durum da bulunmadığını, işbu karar yasa yollarından geçerek 06.06.2022 tarihinde kesinleşmiş olup 06/06/2022 tarihi itibariyle yasal yaptırım gücüne sahip olduğunu ve derhal yerine getirilmesi gerektiğini belirten, İcra Emri başlıklı belgenin de yine apostil şerhi içeren Rusça aslı ve apostil şerhi içeren Türkçe tercümesi ile birlikte sunulduğunu, davalıların müvekkile olan borcunu, işbu mahkeme ilamına rağmen ödemediğini, davalıların Türkiye’de ikamet etmesi ve Türkiye’de birçok menkul ve gayrimenkul mallara sahip olması nedeniyle alacağımızın tahsil kabiliyetinin bulunması ve Türkiye’de icra takibi yapabilmek amacıyla ve Kazakistan-… lehine ipotekli taşınmazların Türkiye bulunması nedeniyle davaya konu … İlçe Mahkemesi’nin 03/05/2022 tarihli, 7514-21-00-2/686 sayılı mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini talep zarureti hasıl olduğunu, Kazakistan Cumhuriyeti ile Türkiye arasında karşılıklılık olduğundan Türkiye ve Kazakistan Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli Yardım Sözleşmesi’nin 14. maddesi hükmü gereği müvekkil Banka teminattan muaf tutulması gerektiğini, tenfiz istemine dair davalar, eda davası değil tespit davası davası niteliğinde olması sebebiyle yargılama harcı maktu olarak takdir edilmesi gerektiğini, sonuç olarak; …İlçe Mahkemesi’nin 03/05/2022 tarihli, 7514-21-00-2/686 sayılı yabancı mahkeme kararının ve söz konusu kararın 05.05.2022 tarihi itibariyle yasal yaptırım gücüne sahip olduğunu ve derhal yerine getirilmesi gerektiğini belirten, 7514-22-00-2/686-1 ve 7514-22-00-2/686-2 sayılı İcra Emri başlıklı belgenin Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanununun 50 vd maddeleri gereğince tanınmasına ve tenfizine, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememiz tarafından tarafların delil listesinde gösterdikleri tüm deliller celp ve incelenmiş, mahkemece değerlendirilmiştir.
Mahkememizde açılan işbu dava; Mahkememizde açılan dava, MÖHUK 50-54 maddesinde düzenlenmiş olan yabancı Mahkeme kararının tenfiz ve tanınmasına ilişkindir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığı’nın 25/11/2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı ile; “26/09/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir. Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiştir. Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davaları olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir. Bu itibarla;
1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7)20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan, Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;
…,
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, (Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına),
Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine” karar verilmiş ve verilen karar 30/11/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Eldeki dava tenfizi istenilen Almaty Büyükşehir Bostandyk İlçe Mahkemesi’nin 03/05/2022 tarihli, 7514-21-00-2/686 sayılı yabancı mahkeme kararı konusunun bankayla müşteri arasında kaynaklanan kredi sözleşmesinden kaynaklanmış olup, dava konusu tenfiz isteminin dayanağı ilamın niteliği itibariyle finans Mahkemelerinin dava konusu kapsamında kaldığı tespit edilmiş olmakla; dosyanın görevli mahkemenin İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla;
Aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizlik nedeniyle işbu davalılar yönünden görev yönünden HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın USULDEN REDDİNE,
2-HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul 6, 7, 8 ve 9. Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, aksi takdirde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar VERİLMESİNE,
3-HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar VERİLMESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.23/06/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır