Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/169 E. 2023/316 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/390 Esas
KARAR NO : 2023/308

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2021
KARAR TARİHİ : 08/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Mahkemelerinin iş bu davada yetkili olduklarını, müvekkili havayolu şirketi ile davalı şirketler arasında acente ilişkisi bulunduğunu, davalı şirketlerin müvekkili nam ve hesabına bilet satışı gerçekleştirmekte ve 15 günlük periyodlarda da bilet satış bedellerini… sistemine ödeme borcu altında olduklarını, davalıların müvekkili havayolu şirketine ait biletleri sattıklarını, bilet satış bedellerini müvekkili havayolu şirketi nam ve hesabına tahsil etmiş olmalarına rağmen bu bilet bedellerini kendi bünyelerinde tutmaya devam etmekte olup bakiyeyi müvekkili havayolu şirketine ödemekten kaçındıklarını, davalıların ödemediği bedeller nedeni ile… tarafından teminat mektuplarının bozdurulduğunu ve tüm havayolu şirketlerine ödeme yapıldığını ancak ödenen miktar düşüldükten sonra davalıların müvekkili şirketin de aralarında bulunduğu havayolu şirketlerine ödemesi gereken toplam 28.702.375 USD borçlarının bulunduğunu, nitekim davalıların da, havayollarına borçlu olduklarını Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş dosyasına sundukları dilekçe ile açıkça ikrar ettiklerini, müvekkili şirket tarafından davalılar aleyhine başlatılan icra takibine, davalı şirketler tarafından kötü niyetli ve hukuka aykırı olarak itiraz edildiğini, icra takibinin çabuk bitirilmesine engel olunarak müvekkili şirketin likit ve belirli olan alacaklarına kavuşmasının önüne geçildiğini, davalı şirketlerin ödeme güçlüğü içerisinde olduklarını ve müvekkili havayolu şirketinin alacağını alabilme ihtimalinin günden güne imkânsız hale gelmekte olduğunu, davalı borçlular hakkında birçok icra takibi yapıldığını, davalı şirketlerin mallarını kaçırma tehlikesi bulunduğunu, bu nedenle teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini beyanla davalı borçluların İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyasındaki ödeme emrine karşı yapmış oldukları haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile icra takibinin devamına, borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden davalı borçluların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu Beyoğlu … Noterliği’nin 03.02.2020 tarihli ve …yevmiye numaralı vekaletnamesi incelendiğinde vekaletnamenin ilgili şirketin İstanbul Şubesi tarafından verildiğinin görülmekte olduğunu, vekaletname incelendiğinde vekalet veren kişinin vekalet vermeye yetkili olup olmadığının anlaşılamadığını, ayrıca kesinlikle taraflar arasındaki borç ilişkisini kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının dava dilekçesinde alacaklı olduğu iddia edilen Ürdün şirketi…’nin, TTK’nın 40. maddesi gereğince İstanbul şubesi bulunduğuna dair tescil ve ilan bilgisine ilişkin belgeye rastlanılamadığını, bu hususların mahkemece…Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden sorulması ve mevzuata aykırılık olması durumunda dava şartı yokluğundan davanın reddedilmesi gerektiğini, müvekkili şirketlerden biri İstanbul merkezli olup diğer iki müvekkili şirketin Antalya merkezli olduğunu, davacının aynı dava ile müvekkili şirketlere husumet yöneltmesinin mümkün olmadığını, öncelikle birden fazla davalıya karşı dava açılabilmesi için davalılar arasında ihtiyari ya da mecburi dava arkadaşlığı olması gerektiğini, somut olayda mecburi dava arkadaşlığı hükümlerinin uygulanamayacağının ortada olduğunu, bununla birlikte müvekkili şirketler açısından ihtiyari dava arkadaşlığının da söz konusu olmadığını, öncelikle yetkili yerde geçerli şekilde başlatılmış bir icra takibinden söz edilemeyeceğinden davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, her ne kadar…, havacılık sektöründeki sorunları çözmek ve sektörde yeknesaklığı sağlamak için kurulmuş bir birlik olsa da ilerleyen süreçte acentelerin kendisine bağımlı hale gelmesinden yararlanarak, acentelere tek taraflı dayatmalarda bulunmaya başladığını, gelinen son noktada…’nın fonksiyonunu yitirdiğini ve ticari hareket eden bir yapıya büründüğünü, davalının her fırsatta elinde bulunan teminat mektuplarını bir tehdit aracı olarak kullanarak mektupları tanzim etme baskısını müvekkillerine sürekli olarak yaşattığını, davacının teminat mektuplarını tanzim etme tehdidini içeren 01.11.2019 tarihli e-postası ile müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri iyi niyetli bir şekilde yerine getirmesine rağmen…’nın, müvekkillerinin ihtiyati tedbir taleplerinden vazgeçmesini fırsat bilerek nezdinde bulunan 23.078.000 USD tutarlı teminat mektuplarını kötü niyetli bir şekilde hatta müvekkillerine haber dahi vermeksizin tanzim ettiğini, satış ekranlarını da daha önce kapatarak müvekkillerinin ticari faaliyetlerini yerine getirmesini engelleyen davalının kötü niyetinin bir kez daha ortaya çıktığını, müvekkillerini felç etmek için bütün kozlarını kullandıktan sonra da nihayetinde müvekkilleri ile olan sözleşmeyi feshettiğini beyanla davanın usulden, bu talepleri kabul görmemesi durumunda esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizde açılan işbu dava, İİK 267 Maddesine dayalı itirazın iptali davası olup, mahkememizin … esasında kayıtlı iken, tefrik sureti ile yine mahkememizin 2022/153 esas sayılı dosyası haline gelerek işbu dosyada icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın kabul edilerek davanın usül yönünden, yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
Mahkememizden verilen 08/03/2022 tarih ve 2022/153 Esas 2022/153 sayılı kararı, davacı tarafından istinaf edilmekle, İstanbul BAM 13.Hukuk Dairesi’nin 29/05/2023 tarih ve 2022/1174 Esas-2023/881 Karar sayılı ilamıyla KALDIRILMAKLA dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelendi:
Mahkememiz işbu dosyası ile İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/427 Esas sayılı dosyasında, Mahkememizce yapılan inceleme neticesinde; … HAVAYOLLARI İST.ŞB. tarafından DAVALILAR … ANONİM ŞİRKETİ ,… ANONİM ŞİRKETİ ve …ANONİM ŞİRKETİ aleyhine alacağını tahsil etme amacıyla İstanbul …İcra Müdürlüğü 2020/8409 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup borçlu şirketler tarafından ödeme emrine itiraz edildiği, itirazın iptali davası açıldığı, yargılama devam ederken davalılardan ,… ANONİM ŞİRKETİ ve… ANONİM ŞİRKETİ yönünden dava tefrik edilmek sureti ile mahkememizin 2022/153 esas sayılı dosyası haline gelerek işbu iki davalı yönünden 08/03/2022 günlü tefrik ara kararı ile tefrik işlemi yapılmış ve yargılamaya işbu dosya üzerinden devam edilerek mahkememizin 2022/153- 2022/153 sayılı kararı ile davacı …HAVAYOLLARI İST.ŞB. Tarafından açılan davanın, davalıların süresinde icra takibinde takibe karşı yetki itirazında bulunduğu, İstanbul icra dairelerinin yetkili olmadığı ve Antalya icra dairelerinin yetkili olduğu kabul edilerek, yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibi bulunmadığından, itirazın iptali davasını usul yönünden reddedildiği, iş bu kararın davacı tarafından istinafı üzerine, İstanbul BAM 13.Hukuk Dairesi’nin 29/05/2023 tarih ve 2022/1174 Esas-2023/881 Karar sayılı ilamı ile, yerel mahkememizin kararı kaldırılarak, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın ,”İhtiyari dava arkadaşlığı HMK. 57 maddesinde düzenlenmiş olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 57.maddesinde;
“Birden çok kişi, aşağıdaki hallerde birlikte dava açabilecekleri gibi aleyhlerine de birlikte dava açılabilir:
a) Davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması,
b) Ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri,
c) Davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması”
şeklinde düzenleme getirilmiştir.
HMK’nın 57.maddesi gereğince, birden çok kişi hakkında maddede sayılan durumların bulunması halinde birlikte dava açılabileceği, bu kapsamda davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olmasını ihtiyari dava arkadaşlığı sebebi olarak görüldüğü anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki belgelerden davalıların grup şirketleri olduğu ve dava dışı… ile yaptığı sözleşmeler kapsamında birçok hava yolu şirketi ile birlikte davacı şirkete ait biletleri sattıkları bu nedenle ticari ilişkinin bir bütün olarak değerlendirilerek borç ve alacak miktarının belirlenmesi gerektiği anlaşılmakla, davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı olması nedeniyle aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu ve davaların birlikte görülmesi gerektiği anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır. İtirazın iptali davasında, icra dairesinin yetkisine itiraz halinde, yetkili icra dairesinden ödeme emri tebliğ edilmesi, HMK’nın 114/2. maddesi anlamında özel dava şartıdır.
İcra dairesinin yetkisi İİK’nın 50. maddesinde düzenlenmiş olup, HMK’daki mahkemelerin yetkisini düzenleyen hükümler çerçevesinde, ön sorun (hadise) şeklinde incelenip karara bağlanması gerekir. İcra müdürlüğünün yetkisine vaki itirazın haklı olduğu sonucuna varılması halinde, mahkemece, davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekecektir. Çünkü, itirazın iptali davalarında, icra dairesinin yetkisine itiraz halinde, yetkili icra dairesince ödeme emri tebliğ edilmiş olması, HMK’nın 114/2.anlamında özel dava koşuludur. Somut uyuşmazlıkta, davası tefrik edilen …Turizm AŞ’nin yerleşim yerinin Şişli/İstanbul olduğu anlaşılmıştır. Diğer davalıların yerleşim yeri ise Antalya ilidir. Davalılar vekili takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını belirterek icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiştir. HMK’nın 6. maddesi gereğince her dava (takip) dava tarihindeki davalının yerleşim yerinde açılmalıdır. Davalının (borçlunun) birden fazla olması halinde bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde dava (takip) açılabilir. Ancak, dava sebebine göre Kanun’da davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmiş ise, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hallerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir. Somut olayda davalılarla…arasındaki sözleşme ve davalıların ortaklık yapısı nedeniyle HMK. 57 madde kapsamında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, ilk derece mahkemesinin davaların ayrılmasına ilişkin kararı yerinde değildir. Takibin yapılmış olduğu, İstanbul İcra Müdürlüğü İİK’nın 50.maddesi yollamasıyla HMK’nın 6. ve 7. maddeleri gereğince yetkili olduğundan tüm davalılar yönünden takibin yetkili icra müdürlüğünde yapıldığının kabulü gerekir.
Bu nedenle, ilk derece mahkemesince davası tefrik edilen iki davalı yönünden, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine yönelik verilen kararın yerinde olmadığı ve tüm davalılara yönelik davanın birlikte görülmesi gerektiğinden, tefrik (ayırma) kararının HMK’nın 353/1.b.5.maddesine aykırı olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1.a.4 maddesi gereğince kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiş olup işbu kararın kesin olarak verildiği , görev ve yetkiye ilişkin kararların mahkememizi bağladığı, mahkememizce benimsenmiştir.
Mahkememiz tarafından, İstanbul BAM 13.Hukuk Dairesi’nin 29/05/2023 tarih ve 2022/1174 Esas-2023/881 Karar sayılı dosyası kapsamında, yargılaması devam etmekte olan davada, dava konusu İstanbul… İcra Müdürlüğü… E. Sayılı icra takibinde borçlu ,işbu davada davalı borçlular ile mahkememizin işbu davanın tefrik edildiği mahkememizin 2021/427 esas sayılı dosyasında davalı …ANONİM ŞİRKETİ icra takibinin borçluları olup, borçluların arasında 6100 sayılı HMK 57 maddesi gereğince, “davaların temelini oluşturan vakaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması” ihtiyari dava arkadaşlığı sebebi olarak kabul edilmiş olup, dava konusu olayda dosyadaki belgelerden dava konusu icra takibinin borçlularının grup şirketler olup, dava dışı …ANONİM ŞİRKETİ ile bu davanın davalıların ile davacı arasında yaptığı sözleşmeler ile hava yolu şirketine ait biletlerin birlikte satıldığı, bu nedenle ticari ilişkinin bir bütün olduğu değerlendirilerek, borç ve alacak miktarının belirlenmesi gerektiği, davaların temelini oluşturan vakaların ve hukuki sebeplerin aynı olması nedeniyle icra takibi borçluları ve işbu davanın davalıları ile mahkememizin … esas sayılı dosyasındaki davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, anlaşılmakla mahkememizdeki işbu davanın, birlikte açıldığı ve tefrik edilen mahkememize ait … esas sayılı dava dosyası ile Mahkememizin işbu 2023/390 esas sayılı dava dosyasının 6100 sayılı HMK’nın 166 maddesi uyarınca birleştirilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Dosya incelendi. Araştırılacak başka bir husus kalmadığı anlaşılmakla, açık yargılamaya son verildi.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin iş bu dosyası ile mahkememiz 2021/427 Esas sayılı dosyasının tarafları, maddi olayı, hukuki sebebinin aynı olduğu, birisi hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği, dosyamızın diğer dosya ile hukuki ve fiili bağlantısı bulunduğu anlaşılmakla, Mahkememizinsas sayılı dosyasının mahkememiz 2021/427 Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
3-Esas defterinin bu şekilde KAPATILMASINA,
6100 sayılı HMK’nın 166-168 madde hükümleri gereğince tarafların yokluğunda ancak esas hükümle birlikte İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere tensiben oy birliğiyle karar verildi. 08/06/2023

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır