Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/683 E. 2023/62 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/683 Esas
KARAR NO : 2023/62
DAVA : Ecrimisil Alacağı
DAVA TARİHİ : 31/05/2022
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ecrimisil alacağı davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 20/08/2020 tarihinde tanzim ve imza edilen “Hazır Yemek Tedarik Taşeron Sözleşmesi”nin 12/02/2022 tarihinde sonlandırıldığını, davacı şirketin verdiği hizmetin doğası gereği ücret ve masrafları kendine ait olmak üzere prefabrik yemekhane sistemi kurduğunu, davacı şirkete ait olan bu yapının iş sözleşmesinin bittiği tarih olan 12/02/2022 tarihinden beri davalı firma tarafından kullanıldığını, davalı ile sözleşmenin bitim tarihinde, prefabrik yapının akıbeti hakkında görüşme sağlanılmış olup karşılıklı görüşmelerin neticesiz kalması sebebi ile 13/04/2022 tarih … yevmiye nolu ihtarnamenin gönderildiğini, davacıların, kullanma veya yararlanma konusunda aylardır davalı tarafından intifadan men edildiklerini, bu zamana kadar davacılara hiçbir ecrimisil bedelinin ödenmediğini beyanla, şimdilik 1.000,00-TL ecrimisil alacağının ihtar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davanın usulden reddi gerektiğini, müvekkili şirket ile davacı arasında tedarik taşeron sözleşmesi imzalandığını ve buna ilişkin olarak prefabrik yemekhane sistemi kurduğunu beyan ettiğini, bu yapının müvekkilinin kullanımında olduğu beyanının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin inşaat yaptığı alanda bu prefabrik yapının durduğunu, cami inşaatına bundan ötürü başlanılamadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; ecrimisil alacak istemine ilişkindir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/… esas, 2022/… karar sayılı görevsizlik nedeni ile davanın usulden reddine dâir kararı üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği, davanın haksız kullanım nedeniyle mülkiyet hakkına dayalı ecrimisil istemli olduğu, tarafların tacir olup, alacak ilişkisinin tarafların ticari işletmesini ilgilendirdiği, bu nedenle davanın nispi ticari dava olup TTK’nın 4. maddesi kapsamında mahkememizin görevli olduğu saptanmıştır.
Huzurdaki dava ticari dava niteliğinde olmakla, somut olaya tatbiki gereken 09/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre; ”Madde 5/A-(1) Bu Kanunun 4. maddesinde verdiğinde kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ”
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile; “Dava şartı olarak arabuluculuk” ”MADDE 18/A- (1) İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükümlerinin yürürlükte olduğu tespit edilmiştir.
Anılı yasal düzenlemeler ışığında dava dosyanın tetkiki neticesinde; huzurdaki davanın konusu bir miktar paranın ödenmesine yönelik ticari dava olmakla dava açılış tarihi itibari ile zorunlu arabuluculuk yoluna tâbi olduğu, mahkememizce ihtar edilmesine rağmen dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulduğunu gösterir tutanak aslı ibraz edilmediği gibi dava tarihinden önce arabulucuya başvurulmadığı duruşma sırasındaki beyanlardan anlaşılmıştır. Bu hâli ile davanın zorunlu arabuluculuk başvuru yolu tüketilmeden ikame edildiği anlaşılmakla; davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-TTK’nın 5/A, HMK’nın 114/2 ve 115.maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu sonucu kalan 99,20 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmekle karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır