Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/665 E. 2022/694 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/665 Esas
KARAR NO : 2022/694
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2022
KARAR TARİHİ : 16/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri … Ltd ve … Ltd, 2008 yılından beri doksandan fazla ülkede konaklama operatörleri için bulut tabanlı otel rezervasyon motoru ve kanal yönetimi hizmeti vermekte olduğunu, müvekkillerinden … Ltd ile davalılardan … Tekstil San. ve Tic. A.Ş. ( … ) arasında 18.04.2011 tarihinde … Uygulamasına İlişkin Bayi, Lisanslama ve Pazarlama Sözleşmesi (… ) (“Sözleşme”) imzalandığını, sözleşme kapsamında müvekkili … Ltd Muhataba üç yıl süreli olarak … Türkiye’de pazarlama ve satış yetkisi verdiğini, söz konusu sözleşme, üç yıllık sürenin sonunda Sözleşme’nin 2. maddesi gereğince üç yıl süreyle yenilendiğini, akabinde akdedilen Ek Protokol ile Ek Protokol tarihi olan 16.10.2017 tarihinden itibaren geçerli olmak kaydıyla üç yıl daha uzatıldığını ve son olarak Ek Protokol’ün 1. maddesi uyarınca üç yıl süreyle 16.10.2023 tarihine dek yenilendiğini, sözleşmenin 6. maddesi uyarınca davalı …Uygulaması’na ilişkin olarak nihai kullanıcılardan elde ettiği gelirlerin yüzde ellisini aylık bazda Müvekkillerine ödemekle yükümlü olduğunu, Ek Protokol’ün 4. maddesinde bu aylık ödemelerin gelirin elde edildiği ayı takiben en geç 60 gün içerisinde ödeneceğinin düzenlendiğini, müvekkillerine yapılması gereken aylık ödemelerin geçmişte davalı … Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirildiğini, ancak Mart 2021 itibariyle davalıların ödemelerini aksatmaya başlattığını, davalıların, aşağıda tarih ve sayıları belirtilen faturalar uyarınca ödenmemiş olan toplamda 18.425,00.-Euro tutarında borcu biriktiğini, söz konusu faturaların davalı şirkete gönderildiğini, yasal 8 günlük süre içerisinde davalı tarafından fatura içeriğine ve miktarına herhangi bir itiraz edilmediğini, bununla birlikte söz konusu faturalardan doğan borcun müvekkili şirkete ödenmemiş olup müvekkili şirketin davalı şirketi ödeme hususunda defalarca e-posta aracılığıyla uyardığını, ek olarak uyuşmazlığı sulhen çözmeye çalıştığını, davalıların müvekkillerinin e-postalarına herhangi bir cevap vermemesi üzerine müvekkili tarafından … Noterliği aracılığıyla 06.04.2022 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarname keşide edildiğini, ancak davalılar tarafından … Noterliği aracılığıyla gönderilen 12.04.2022 tarih ve … yevmiye ve … sayılı cevaplar ile taleplerinin herhangi bir hukuki gerekçe bulunmaksızın reddedildiğini, müvekkilleri adına uyuşmazlığın sulhen çözülmesi amacıyla yapılan arabuluculuk görüşmeleri de 11.08.2022 tarihinde anlaşılamaması üzerine sonlandırıldığını, TBK 117/2 hükmü uyarınca davalı taraf her bir fatura alacağı bakımından ilgili faturada ödeme tarihi olarak belirtilmiş olan belirli vadede ihtara gerek olmaksızın kendiliğinden temerrüde düşürüldüğünü, … nolu 30.03.2021 tarihli 2.145,00 Avro tutarlı fatura bakımından 29.05.2021,… nolu 30.04.2021 tarihli 2.195,00 Avro tutarlı fatura bakımından 29.06.2021, … nolu 30.05.2021 tarihli 2.225,00 Avro tutarlı fatura bakımından 29.07.2021, … nolu 30.06.2021 tarihli 2.205,00 Avro tutarlı fatura bakımından 29.08.2021, … nolu 30.07.2021 tarihli 2.215,00 Avro tutarlı fatura bakımından 28.09.2021, … nolu 30.08.2021 tarihli 1.890,00 Avro tutarlı fatura bakımından 29.10.2021, … nolu 30.09.2021 tarihli 1.450,00 Avro tutarlı fatura bakımından 29.11.2021, … nolu 15.01.2022 tarihli 8.245,00 Avro tutarlı fatura bakımından 28.02.2022, tarihlerinde ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşürüldüğünü, alacağın varlığının faturalara yasal süresi içerisinde itiraz edilmeyerek ikrar ve ispat edildiğini, tüm bu nedenlerle dava konusu alacağa ilişkin olarak 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu 257.maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, davalı taraflarla müvekkili şirket arasında mevcut sözleşme uyarınca kesilen ve davalılarca yasal süresinde hiçbir itiraz ileri sürülmeyen faturalardan doğan alacağa istinaden müvekkil tarafından …. İcra Müdürlüğü 2022/… E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup davalı tarafın borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, somut olayda davalı şirketler başlatılan icra takibine tamamen haksız ve sebepsiz olarak itiraz ettiğini, bununla beraber davalı tarafın içeriğine ve miktarına itiraz etmemiş olduğu faturalardan kaynaklanan dava konusu alacağın likit olduğunu, talep konusu alacağın likit olması ve davalı tarafın itiraz etmediği faturalara ilişkin açık borç ikrarı niteliğinde cari hesap mutabakatı bulunmasına rağmen icra takibine tamamen haksız ve sebepsiz itiraz ettiği hususlar bir arada değerlendirilerek davalı tarafın aleyhine asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, … İcra Müdürlüğü 2022/… E. sayılı icra dosyasına davalılar tarafından yapılmış haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacak tutarı olan 29.217,61 Avro bakımından davalının borca yetecek miktarda menkul, gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, davalı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflar üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … Ltd. tarafından düzenlenen faturaların ve iddia edilen borç bakiye verilen hizmete ve hizmet içeriğine uygun olmadığını, tek başına faturanın düzenlenmiş olması, davacı … Ltd. ni alacaklı göstermeyeceğinin açık olduğunu, davacı … Ltd.’nin düzenlemiş olduğu faturalara karşılık olarak hizmet verdiğini ispat etmesi gerekmekte olduğunu, taraflar arasındaki sorunun, bu davacının hatalı kestiği faturaları kontrol etmemesi, düzeltmeleri yapmaması, hizmet verilmeyen otellere fatura kesmesinden kaynaklandığını, davacı … Ltd. düzeltmeleri yapmadığı gibi bu kontrolleri yapmak için önce talep edilen ve hatalı olduğu da açık olan faturaların tamamının ödenmesini şartına bağladığını ve haksız şekilde sistem kapanışını yaptığını, davalılar aleyhine haksız yere icra takibi başlatılmış olduğundan, davalılar lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalılardan … A.Ş.’ne hiçbir dönem hizmet verilmediğini, sözleşmesel bir ilişki kurulmadığını, davacı … Ltd.’nin düzenlemiş olduğu faturalardaki tarafların gösteriliş şekli ile bu durumun açık olduğu hususlarının da dikkate alınması ve tazminata hükmedilmesi gerekmekte olduğunu, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında kanun kapsamında dava değerinin EURO olarak gösterilmesinin de kanuna aykırı olduğunu, gerek icra takibinin gerekse itirazın iptali davasında Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkındaki kanuna aykırı olduğu için bu yönüyle de davanın reddi gerektiğini, öncelikle ihtiyati haciz talebinin kısmen kabul kararına itirazlarının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, cevaplarının kabulü ile davacılar … Ltd. Yönünden öncelikle aktif husumetten davanın reddine, davalılardan … Anonim Şirketi yönünden öncelikle pasif husumet yönünden davanın reddine, her iki davalı yönünden davanın esastan reddine, davacı şirketlerin yabancı olduğu hususu gözetilerek MÖHUK 48. Madde doğrultusunda gerekli teminatın alınmasına, davacılar aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememiz tarafından tarafların delil listesinde gösterdikleri tüm deliller celp ve incelenmiş, dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizde açılan iş bu dava; davacının davalıdan faturadan kaynaklı alacağının tahsili için yapılan takibe vaki davalının yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkindir.
Davacılar vekilinin talep dilekçesinde; davalılar ile uzlaşmaya varıldığını, mahkememiz nezdinde işbu dava dosyası ile görülen itirazın iptali davasında kayıtsız ve şartsız olarak feragat ettiklerini, feragat beyanı doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği anlaşıldı.
Davalılar vekilinin feragat dilekçesine karşı beyan dilekçesinde; taraflar arasında harici olarak uzlaşma yapıldığını, davacı şirketler tarafından davadan feragat dilekçesi dosyaya sunulduğunu, davalı şirketler yönünden vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını, yine davacılar tarafından dosyaya yatırılan teminatın iadesine muvafakat ettiklerini, taraf beyanları doğrultusunda karar verilmesini talep ettikleri anlaşıldı.
Davacı vekilinin sunduğu 11/11/2022 tarihli feragat dilekçesi doğrultusunda dosya ve kapsamının incelenmesinde, davacı vekilinin dosyada bulunan vekaletnamesinde feragat yetkisi bulunduğu anlaşılmıştır.
Ayrıca davalı vekilinin de feragat ve vazgeçme yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın incelenmesinde; davacı vekilinin 11/11/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği, davalılar vekili 12/11/2022 tarihli dilekçesi ile davacı tarafın davadan feragat etmesine ilişkin beyanı doğrultusunda davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığı ve dosyaya yatırılan teminatın iadesine muvafakat ettiklerine ilişkin beyan dilekçesi ibraz ettikleri anlaşılmakla, 6100 sayılı HMK’nun 307, 309 ve 311.maddeleri gereğince davacı vekilinin davadan feragat etmesi ve davadan feragatın kesin hüküm sonuçlarını doğurduğu mahkememizce tespit edilmekle, davacı yanın açtığı davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK’nun 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Peşin alınan 6.550,40 TL harçtan alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile fazla yatan 6.469,70 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekilinin vekalet ücreti talebi bulunmadığından bu hususta ara karar kurulmasına YER OLMADIĞINA,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14. maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
6-Davacının HMK 120 maddesi gereğince yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde … Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 16/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır