Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/587 E. 2022/504 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/587 Esas
KARAR NO : 2022/504
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/03/2022
KARAR TARİHİ : 12/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine ….İcra Müdürlüğünün 2022/… E.sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini ve kendilerine Ödeme Emri gönderildiğini, borçlu Bankanın süresi içinde borçlu olmadıklarını iddia ederek borca itiraz edip takibi durdurduklarını, borçlunun itirazının haksız olduğunu, Müvekkilin oğlu … ‘nun , … A.Ş.’de 2019-2020 döneminde öğrenci olduğunu, okulun öğrenim ücretlerinin davalı banka üzerinden ödendiğini, müvekkilinin de davalı … A.Ş. … Şubesindeki … İban numaralı hesabına öğrenim ücretlerini … Bankasından banka dekontlarında görüleceği üzere; 15/05/2019 tarihide 2.070.-TL, 17/06/2019 tarihide 2.065.-TL, 16/07/2019 tarihide 2.065.-TL, 15/08/2019 tarihide 2.065.-TL, 16/09/2019 tarihide 2.065.-TL, 15/10/2019 tarihide 2.065.-TL olmak üzere Toplam 12.395.-TL ödediğini, davalı bankanın ise öğrenim ücreti olarak kendi şubesine yatan paraları ekli hesap ekstresinden de görüleceği üzere hesaba paranın geçtiği günün ertesi günü … nolu kanuni takip hesap kesintisi olarak mahsup ettiğini, anlaşmalı olduğu eğitim kurumuna öğrenim ücretlerini ödemediğini, müvekkilin oğlunun okulu öğrenim bedellerini müvekkilden yeniden isteyince durum ortaya çıktığını, konu araştırılınca müvekkilin eşi … … ‘nun şahıs şirketi için davalı bankadan kredi kullandığı, davalı bankanın da müvekkili bu krediye kefil olmasını istemiş olduğunu, kredi kullandırıldıktan sonra müvekkilden kefalet ile senet ve ipotek verilen evin muvafakatı için imza istenilmiş, fakat müvekkil kabul etmeyerek imzalamadığını, davalı banka şubesi çalışanlarınca taklit imza atılarak eksikliğin giderilmeye çalışıldığı anlaşıldığını, müvekkil aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2019/ … E. sayılı dosyası ile kambiyo senedine dayalı icra takibi yapıldığını, senetteki imzaya itiraz edildiğini ve senet altındaki imzanın müvekkile ait olmadığı tespit edilerek … İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/… Esas- 2021/… Karar sayısı ile takibin durdurulmasına karar verildiğini, yine davalı banka tarafından müvekkilin meskenine konulan ipoteğin iptali için de yine müvekkil eşin muvafakati olmaması ve muvafakatname altındaki imzaya itiraz etmesi nedeniyle … Aile Mahkemesinin 2019/… Esas sayılı dosyasından “aile konutu şerhi konulması ve konulmuş olan ipoteğin de iptali ile kaldırılması için 05/07/2019 tarihinde dava açıldığını belirterek, haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini, borçlunun %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, mahkeme harç ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı … ile müvekkili … arasında kredi sözleşmeleri imzalanarak krediler kullandırıldığını, davacı … … da kredilerin müşterek ve müteselsilen kefili olduğunu, söz konu krediye ilişkin olarak düzenli ödemeler yapılmamış olması sebebi ile dava dışı … … nun hesapları kat edilmiş olup alacakların tahsil edilememesi sebebi ile müvekkil banka tarafından 06.08.2019 tarihinde … İcra müdürlüğü 2019/… esas sayılı dosyası ile Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, davacının söz konusu kredilerin kefili konumunda olduğunu, kefalet gereğince sorumlu olup borçtan dolayı takibe geçilmesi olağan olduğunu, dolayısı ile davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu borçlu olmadığı halde kendi hesaplarından tahsilat sağlanmış olması hususunda herhangi hukuki engel olmadığını, ayrıca alacağını tahsil edemeyen müvekkil banka asıl borçlu ve davacı kefile … Noterliği 18.06.2019 tarihli … yevmiye numarası ile ihtarname gönderilmiş ve davacı kefil bizzat teslim aldığını, davacının dava dışı … ‘na kefaleti bulunduğunu 20.02.2018 tarihli ve 1.000,000,00 TL bedelli kefaletnameye bizzat kendisi imza atmış ve bu sorumluluğu da kabul ettiğini belirterek, davanın esastan reddine , mahkeme aksi kanaatte ise davacının itirazın iptali talebinin ve icra -inkar tazminatı talebin reddine, davacının icra takip konusu meblağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
… Tüketici Mahkemesi’nin 2022/ … Esas 2022/ … Karar sayılı 31/05/2022 tarihli kararı ile; “dava dilekçesinin görevsizlik nedeni ile REDDİNE, görevli mahkemelerin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna” dair karar verilmiş, dosya kesinleşmiş ve mahkememize tevzi edilerek yukarıdaki esasa kaydı yapılmıştır.
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığı’nın 25/11/2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı ile; “26/09/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir. Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiştir. Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davaları olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir. Bu itibarla;
1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7)20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan, Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;
…,
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, (Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına),
Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine” şeklinde karar verilerek finans davaları bakımından ihtisas mahkemelerinin belirlendiği görülmüştür.
Somut olayda davalının banka olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava dışı … … ‘nun davalı bankadan kullandığı ticari kredilere davacının müştereken ve müteselsilen kefil olup olmadığı ve bu bağlamda davacı tarafça eğitim ödemesi amacıyla yapılan ödemenin davalı bankaca krediye mahsuben kesilmesinin mümkün olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu, bu nedenle eldeki davanın finans davası olduğu, yukarıda anılan HSK kararı uyarınca İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerince görülmesi gerektiği anlaşılmakla dosyanın ilgili mahkemeye tevzii edilmek üzere tevzii bürosuna gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Dosyanın Mahkememize sehven tevzi olduğu anlaşılmakla İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde karar verildi. 12/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır