Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/305 E. 2023/663 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/305 Esas
KARAR NO : 2023/663
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/04/2022
KARAR TARİHİ : 28/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 01/01/2018 tarihli satın alma esas sözleşmesi gereği yıllardan beri davalıya verilen sipariş üzerine mal tedariki sağladığını, müvekkili firmanın davalı tarafından talep edilen ticari malları faturalandırmak sureti ile kendisine satarak teslim tarihini izleyen 30 günün sonunda bedelini tahsil ettiğini, taraflar arasında bu şekilde yıllardır cari hesap ilişkisi bulunduğunu, ancak davalı tarafın 2020 yılında yapılan bir kısım satışların bedeli ile 2021 yılında yapılan satışların bedelini yapılan bir kısım mutabakatlara rağmen bu güne kadar ödenmediğini, 2020 yılından bakiye alacak ile 2021 yılında yapılmış satışların toplam bedelinin 140.386,32-TL olduğunu, ödeme yapılmadığından … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… takip sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itirazı sonrası takibin durduğunu ve iş bu davanın açıldığını belirterek, itirazın iptali ile takibin devamını, asıl alacağın en az %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana hükmedilmesini arz ve beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle yasaların emredici hükmü gereği davacı dava dilekçesinde iddia ve beyanlarını ispat ile mükellef olduğunu, delillerini sunması gerektiği halde dava dilekçesi içinde, davaya konu olayı ve taleplerini ispatlayan yeterli belge ve delil sunmadığını, müvekkilinin perakende sektöründe faaliyet gösterdiğini, davacının müvekkilinin şirketinin mağazalarında satılmak üzere ürün tedarik ettiği firmalardan birisi olduğunu, müvekkili vadeli , sat – öde , konsinye, ve toplu alım şeklinde ürün tedarik ettiği birden farklı tür tedarik sözleşmesi tipi olduğunu, bu yapılan sözleşmelerin müvekkili ile davacı arasında ortak mutabakat kapsamında düzenlendiğini, sözleşmeye göre taraflar arasında çalışma ve ödeme şeklinin satıştan ödemeli 30+30 şeklinde olacağı kararlaştırıldığını, bu sisteme göre, ay içinde satılan ürünleri ödemesi , satıldığı ayın son günü vade kabul edildiğini ve bu tarihten 30 gün sonra sadece satılan malın ödemesi yapıldığını, ödeme ürünün satışına bağlandığını , bu nedenle davalının satmadığı ürünün bedelini davacıya ödemesi söz konusu olamayacağını, davacı tarafça düzenlenen faturaların vadelendirmeye esas teşkil etmeyeceği, vade ve ödenecek tutarın ise sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde uygulanacağı taraflar arasındaki sözleşme ile tartışma dışı olduğunu, icra dosyasında taraflar arasındaki sözleşmeye göre, tahakkuk etmiş borcu bulunmadığını bu sebepten borca itiraz edildiğini, taraflar arasındaki ilişki uzun süredir devam ettiğini, davacının iade alınmayan ürünlerin mülkiyetinin davalıya geçeceğini bildiğini, likit olmayan alacak için icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini beyan ile davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana hükmedilmesini arz ve beyan etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce celp edilen ….İcra Müdürlüğü’nün 2022/… takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine fatura alacağına istinaden faizler dahil toplam 140.288,32-TL alacağın değişen oranlarda faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce delillerin celbi sonrası bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda özetle;
”..Raporumuz içerisinde yapılan açıklamalar muvacehesinde, dosyaya mübrez belge, bilgi , takip dosyası , davacı yana ait incelenen ticari defterleri ile sınırlı olarak yapılan tespit inceleme ve değerlendirmeler neticesinde;
Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın 11/02/2022 tarihinde borçlu aleyhine … İcra Dairesi’niN 2022/… E.sayılı dosyası ile; 140.288,32-TL asıl alacağı için icra takibi başlatması karşısında , davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu,
Davacı şirkete ait 2018-2019-2020-2021-2022 yılına ait tüm ticari defterlerinin 6102 sayılı yeni TTK.ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu,
Davalı taraf inceleme günü incelemeye katılmamış ve ticari defterleri de sunulmamış olduğundan , davalı taraf defterleri üzerinde davaya konu ihtilafa yönelik olarak bir inceleme gerçekleştirilememiştir.
Rapor muhteviyatında açıklamalar ışığında davacının davalıdan (tamamıyla davacı yanın sunduğu açık cari hesap ilişkisinden hareketle 11/02/2022 takip tarihi itibari ile hesap bakiyesi tutarı olan 121.215,39-TL alacaklı gözüktüğü,
Temerrüt tarihi icra takip tarihi olan 11/02/2022 dir. İcra takibinde takip tarihi öncesi işlemiş faiz talebinin olmadığı görülmektedir.
Tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdirleri içerisinde kaldığı, sonuç ve kanaatine varılmıştır.”şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı tarafça ödenmeyen fatura bedelleri ve cari hesap alacağı nedeniyle davalı aleyhine takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerinde takibin durduğu ve işbu davanın ikame edildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile yapılan incelemede davacının sunmuş olduğu defterlerde 121.215,39 TL davalı yandan alacaklı olduğunun belirlendiği, davalı taraf alınan bu rapora kendi defterlerinin incelenmediğini beyan ederek itiraz etmiş ise de davalı vekilinin de katıldığı ilk celsede taraflara ticari defterlerin ibraz edilmemesi halinde ibrazdan kaçınmış sayılacağı, HMK’nun 222/3. maddesi gereğince karşı tarafa ait eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve birbirini doğrulayan defter kayıtlarının karşı taraf lehine delil olarak kabul edilebileceği hususunun ihtarına rağmen davalı tarafın defter ve kayıtlarını belirlenen inceleme gününde incelemeye sunmadığı ve yerinde inceleme talebinin de bulunmadığı, bu nedenle davacı defter kayıtlarının lehine delil olacağı, taraflar arasındaki sözleşmenin 3.27 ve 3.28 maddeleri uyarınca davalı tarafın iade yapılacak bir ürün bulunması halinde durumu e-posta, faks, ihtar vb bir yolla davacı yana bildirmesi gerektiği, mahkememizce davalı yana cevap dilekçesinde belirtilen ve sözleşmenin 3.27 ile 3.28 maddeleri uyarınca davacı yana yapılan bir bildirim ve iade talebi var ise buna ilişkin belgeleri ve yine var ise davacı tarafça verilen cevabı sunmak üzere 1 aylık kesin süre verildiği ancak verilen kesin sürede davalı tarafça iddialarını ispata yarar bir bilgi ve belge sunulmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne ve alacak faturaya dayalı belirlenebilir olmakla icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne, taraflar tacir olmakla uygulanacak olan faizin avans faizi olarak belirlenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
…. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 121.215,39-TL asıl alacak tutarı kadar alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazının iptaline, uygulanacak olan faiz avans faizi olmak suretiyle ,takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın % 20’si oranındaki 24.243,08-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 8.280,22-TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 1.696,01-TL harcın mahsubu ile bakiye 6.584,21-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 2.057,50-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 1.776,45-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 19.394,46-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6-Devletçe karşılanan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin, davanın kabul oranına göre hesaplanan 1.346,90-TL ‘sinin davalı taraftan, bakiye 213,10-TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
8-Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL başvurma harcı ve 1.696,01-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.776,71-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … e Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır