Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/28 Esas
KARAR NO : 2023/147
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/01/2022
KARAR TARİHİ : 05/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait araçların 26/09/2019-30/10/2020 tarihleri arasında müvekkilinin işletmesinde bulunan köprü ve otoyol gişelerinden defalarca geçiş ücreti ödemeksizin geçtiklerini, söz konusu ihlaller nedeni ile ücretlerin ödenmemesinden dolayı alacağın tahsili için müvekkili tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, ancak takibe haksız olarak itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın dava konusu edilen ihlalli geçiş ve geçiş ücretlerinin ödenmemesi hakkında davalı şirketten talep edebileceği herhangi bir alacak hakkı bulunmadığını, davacı yan tarafından yasal süre içerisinde … ve … hesap bakiyelerinden gerekli ücret kesinti süreci de işletilmediğini, davacı tarafın dava konusu ettiği geçişler hakkında davalıya cezai ücret yansıtabilecek durumda olmadığını ve yansıtılan ceza bedellerinin haksız olarak oluşturulduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; geçiş ihlali sebebine dayalı geçiş bedeli ile yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından ihlalli geçiş tablosu, geçiş bildirim sureti, geçiş görüntülerini içerir belgelerin ibraz edildiği, Karayolları 1 ve 4. Bölge Müdürlüğü yazı cevapları, araç tescil kayıtlarının celp edildiği görülmüştür.
İtirazın iptali istemine konu …. İcra Dairesinin 2021/… esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiş olup davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi toplam 191,25 TL üzerinden takip başlatıldığı, takibe vâki itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı yanın icra müdürlüğünün yetkisine vaki itirazının tetkikinde; İİK’nın 50. maddesi atfı kapsamında uygulanması gereken HMK’nın 10 ve TBK’nın 89. maddeleri gereğince davacı yanın adresi itibari ile İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu anlaşılmakla; yerinde görülmeyen yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunda özetle; “…Takibe konu … çıkış gişesi bariyerlidir. İhlalli geçiş bildirim formu araç sürücüsüne tebliğ edilemeden bariyer açılmayacaktır. Bu nedenle olay günü itibariyle araç sürücüsüne ihlalli geçiş bildiriminin yapılmış olduğuna kanaat getirilmiştir. Otoyolda araçların … / … hesapları üzerinden geçiş tahsilatları yapılmakta olup, geçişler esnasında … / … cihaz ve etiketlerinin takılı ve hesaplarda yeter bakiye bulunması gerekecektir. Davalı tarafça bu hususta (yeter bakiye üzerinden ödemenin yapıldığı) belge sunulmamıştır. …-… bakiye bilgilerinin hesabın açıldığı … AŞ veya ilgili bankanın internet sitesinden görülebildiği, araç sürücüsü veya davalı tarafça internet ortamı ve mobil uygulamalar ile ihlalli geçiş sorgulamaları yapılabilmekte, ihlal tarihinden 15 gün içerisinde ödeme yapılabilmektedir. İhlalli geçişi takip eden 15 gün içerisinde davalı tarafça sunulmuş ödeme yapıldığına ilişkin belge de görülememiştir.
… Başkanlığı’nın yazısı içeriğinden, … plakalı aracın … ürününde 05/11/2019-15/11/2020 tarihler arasında 0,10 TL bakiye bulunduğu belirtilmiştir. Bu tutar takibe konu gişe geçiş bedellerini karşılamaya değildir. … Bankası ve … yazı içeriklerinden, … plakalı aracın ihlalli geçiş tarihlerine ait dönemde … hesap hareketi bulunmadığı anlaşılmaktadır.
İhlalli geçişlere esas gişelerdeki …/ … tahsilatı hususunda davacı tarafa herhangi bir kanuni yükümlülük, yasal düzenleme ve protokol ile … arasında yapılmaktadır ayrıca ihlalli geçişlerden haberdar olan davalı şirketin ihlalli geçişleri takip eden 15 gün içerisinde geçiş bedelleri cezasız ödenebilecekken ödenmemiştir. Açıklanan nedenlerle; ihlalli geçişler esnasında davalı araçların …-… hesaplarında gişe geçiş bedelini karşılar yeter bakiye bulunsa bile takibe konu ihlalli geçişlerin tamamı için davalı şirketin 4 kat ceza bedelleri toplamından da sorumlu tutulabileceği kanaatine varılmıştır.
Takibin 38,25 TL geçiş bedeli, 153,00 TL ceza bedeli = 191,25 TL toplam tutar üzerinden davalı … A.Ş:-(yeni unvan … AŞ) adına devam edebileceği…” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Huzurdaki davada itirazın iptali istemine konu olan icra takibine dayanak alacağın, davacı tarafından işletilen köprü/otoyoldan davalıya ait araçların ücret ödemeden geçiş yapması iddiasına dayalı olduğu saptanmış olup davalı şirketin takibe vâki itirazı üzerine huzurdaki davanın ikame edildiği anlaşılmıştır. Somut olaya tatbiki gereken 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrasına göre; “4046, 3465 ve 3996 sayılı Kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Ücretin dört katı fazlası olarak tahsil edilen ceza tutarının yüzde altmışı, tahsilini izleyen ayın yedinci günü mesai bitimine kadar, işletici şirket tarafından Hazine payı olarak, yıllık kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine şekli ve içeriği Maliye Bakanlığınca belirlenen bir bildirimle ödenir. İşletici şirket tarafından Hazine payının eksik bildirilmesi veya hiç bildirilmemesi ya da bildirildiği halde süresinde ödenmemesi halinde, Hazine payının ödenmesi gerektiği tarih ile tahsil edildiği tarih arasında geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre uygulanacak gecikme zammı ile birlikte ilgili vergi dairesince 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsil edilir.” 6. fıkrasına göre; “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından ücretsiz geçiş yapan araçlar, işletici şirket tarafından bu maddenin yedinci fıkrasında öngörülen sürenin bitimini takip eden ilk iş gününde en yakın trafik kuruluşuna bildirilir.” 7. fıkrasına göre; “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.” düzenlemesi câri olup araç maliklerinden geçiş ücreti ve ceza tutarının tahsil edileceği öngörülmüştür. Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya … yahut … sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmekte olup … ve … kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır. (Emsal ilam: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2019/105 esas, 2022/389 karar sayılı kararı.)
Dosyada mübrez kamera/fotoğraf kayıtları, bildirim evrakları, provizyon ve geçiş tablosu kapsamında huzurdaki davada, işletmesi davacıya ait köprü/otoyoldan davalının maliki olduğu araçların geçiş ihlali yaptığının sabit olduğu, aksinin tüm dosya kapsamında ispatlanamadığı, yukarıda anılan 6001 sayılı Kanun’un 30/5. fıkrasına göre araç maliklerinin geçiş ücretleri ve cezalardan sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle; davacı yanın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 38,25-TL geçiş ücreti, 153,00-TL ceza tutarı olmak üzere toplam 191,25-TL alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vâki itirazının haksız olduğu sonucuna varılmıştır.
Son olarak icra inkar tazminatı yönünden inceleme yapılmış olup somut olayda takip konusu alacak miktarının tespiti yargılamayı gerektirmediğinden, bir başka ifade ile alacak, dava tarihi itibariyle likit ve muayyen olduğundan, davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği (Emsal karar: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 2020/1586 esas, 2020/80 karar sayılı kararı.) anlaşılmakla; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
…. İcra Dairesi’nin 2021/… E. sayılı icra dosyasına yönelik davalı itirazının iptali ile takibin aynen devamına,
2-Alacak likit olmakla alacağın %20’sine tekabül eden 38,25-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 179,90 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 557,60 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 191,25 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
8-Devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
9- Davacı tarafça yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ile 80,70 TL peşin harcın toplamı 161,40-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/04/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır