Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/279 E. 2022/306 K. 22.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/279 Esas
KARAR NO : 2022/306
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/07/2021
KARAR TARİHİ : 22/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 07/11/2017 tarihinde akdedilmiş bir Kaba İnşaat Sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmede davalının işveren, müvekkilinin ise yüklenici olduğunu, sözleşmenin konusunun, İstanbul ili, … ilçesi, … Mahallesinde bulunan, tapuda 680 ada, 1 parsel (387/27) sayılı yere ait onaylı projesine uygun olarak hafriyat + kaba inşaat yapım işi olduğunu, davalı tarafın sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu nedenle müvekkili tarafından hakedişlerin onaylanmadığını ve ödenmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin süresinin 7 ay olarak belirlendiğini, davalının vaadettiği tarihte aldığı işi bitiremediği, bu nedenle fiyat artışlarından davalının sorumlu olduğunu, bu zarara karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500 TL talep ettiklerini, ayrıca davalının işi ayıplı ve eksik yaptığını, bu zararlarına karşılık da fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500 TL talep ettiklerini, davalının işi sözleşme süresinde bitirememesi ve ayıplı-eksik ifası nedeniyle sözleşmede öngörülen cezai şart bedelini ödemeye ve tazminata mahkum edilmesi gerektiğini, bu sebeple müvekkilinin zararının %6 faizi ile birlikte ve sözleşmede belirlenen ifaya eklenen zarar olarak %30 nispetinde cezai şarttan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500 TL talep ettiklerini, müvekkilinin inşaat ruhsatının iptal edildiğini, yeniden ruhsat çıkarılması için harcanan masraflardan da davalının sorumlu olduğunu, bu sebeple de fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500 TL talep ettiklerini beyanla şimdilik 2.000 TL tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinin gereği gibi ve süresinde ifa edilmemesi sebebiyle doğduğu iddia edilen zararlar ile cezai şartın tahsili talebine ilişkindir.
7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiş ve anılan kanun hükmü ile 01/01/2019 tarihi itibari ile ticari davalarda “Arabuluculuk” dava şartı olarak kabul edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesi “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde düzenlenmiş olup, anılan hükme göre ticari davalardan; konusu paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Somut olayda dava tazminat talebine ilişkin olup davanın konusunu para oluşturmaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığın dava şartı olan arabuluculuk kapsamında olduğu kabul edilmiştir. Davacı vekiline davadan önce arabuluculuğa başvurduğuna dair arabuluculuk son tutanağını sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde arabuluculuk son tutanağı aslı sunulmamış ve böylece dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığı anlaşıldığından 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk kanununun 18/A maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Karar ve ilam harcı 80,70 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair tarafların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere tensiben oybirliği ile karar verildi. 22/04/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır