Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/214 E. 2022/228 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/214 Esas
KARAR NO : 2022/228
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/08/2011
KARAR TARİHİ : 29/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı … Tic. Ltd. Şti. (“…”) ve Garantör sıfatıyla Davalı … ile 11.09.2009 tarihinde … Sosyal Merkez Hizmet Alım ve İşletme Sözleşmesi’nin akdedildiğini, dava dışı … 21.09.2010 tarihli ihtarname ile Sözleşme’yi haksız şekilde feshettiğini, davacının 21.09.2010 tarihli cevabi ihtarında feshin haksız olduğunu ve Sözleşme kapsamında hak kazandığı minimum tutar olan 2.464.110 USD’nin beş gün içinde ödenmesini, haksız fesihten doğan ve bu meblağı aşan meblağ ile itibar kaybı ve marka değerinin düşmesinden doğan manevi zarar da dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere diğer tüm zararları talep hakkının saklı tutulduğunu, ödemenin beş gün içinde yapılmaması halinde yasal yollara başvurulacağını ihtar ettiğini, ihtara cevap verilmemesi üzerine dava dışı … ve Garantör Davalı … aleyhine dava açıldığını, davalı ve dava dışı … da maddi ve manevi zararlara uğradığı iddiası ile Şirket aleyhine karşı dava açtığını, o tarih itibariyle …. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2011/… E. sayısıyla görülen davada Mahkemenin karar verdiğini ve 15.03.2013 tarih, 2011/… E. 2013/… K. sayılı kararı ile özetle “asıl davanın kısmen kabulü ile 10.000.- USD maddi tazminatın ve 10.000.- USD manevi tazminatın faiziyle birlikte Davalı’dan alınarak Davacı’ya verilmesine ve kanıtlanamayan karşı davanın reddine” karar verdiğini, kararın taraflarca temyiz edildiğini, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 05.10.2017 tarihli 2016/… E. 2017/… K. sayılı bozma kararı ile karar usul yönünden re’sen bozulduğunu, bozma sonrası yeni esas alan dosyada, … Asliye Ticaret Mahkemesi 11.09.2018 tarihli 2018/ … E. 2018/ … K. sayılı kararıyla, bozmaya uyulmakla yeniden karar verildiğini, kararın taraflarca temyiz edildiğini, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 18.02.2021 tarihli 2021/ … E. 2021/ … K. sayılı kararıyla, temyiz incelemesine konu kararın gerekçesinin eksik olduğundan bahisle usul yönünden bozulduğunu, yargılamanın … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… E. sayılı dosyasından devam ettiğini, davacı şirketin …. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2011/… E. sayılı dosyasında verilen ve alacağını teyid eden karar ışığında maddi tazminat talebinin yalnızca 10.000 USD kadarını tazmin edebildiğini, anılan yargılama sürecinde maddi tazminat talebine dair hükümün bozulmadığını, Yargıtay incelemesinin usule ilişkin meseleler üzerinden ilerlediğini, gelinen noktada Bilirkişi Raporu ile ortaya konan alacağın kalan kısmının Davalı’dan tahsili maksadıyla dava açılması gereğinin doğduğunu, davanın kabulüne, davacı Şirket’in mahrum kaldığı kârın tespitine ve daha sonra talebimizi artırma hakkımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 USD’lik kısmının, 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi uyarınca işletilecek faiziyle birlikte davalı’dan tahsiline, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talep ettiği alacağın zamanaşımına uğradığını, uyuşmazlığın 01.09.2009 tarihli sözleşmeden kaynaklandığını, bu sözleşmenin 21.09.2010 tarihinde feshedildiğini, davacı tarafın iddia ettiği gibi “kesin hüküm” niteliğinde bir karar bulunmadığını, esas yönünden temyiz incelemesinin henüz yapılmadığını, kesin hüküm niteliğini kazanmayan bir dosyada düzenlenen bilirkişi raporunun hiçbir şekilde “kesin delil” olma özelliği bulunmadığını, müvekkilinin garantör olmadığını, sözleşme metninde müvekkili davalı tarafından … Ltd. Şti lehine verilmiş somut, bağımsız ve müstakil bir taahhüt bulunmadığını, ayrıca sözleşmenin feshine davacının neden olduğunu, … Ltd. Şti’nin yaptığı ruhsat başvurusuna karşı … tarafından verilen 16.09.2010 tarihli yazıda “itfaiye raporundaki eksikliklerin tamamlanması” gerektiğinin bildirildiğini ve harç ikmalinin talep edildiğini, … tarafından hazırlanan 22.01.2010 tarihli raporda ise “yangın merdiveni yaptırılması gerektiği” nin belirtildiğini, davacının kendisine bildirim yapıldığı halde yangın merdiveni yaptırmadığını ve gerekli harçları tamamlamadığını, davacının herhangi bir gelirden yoksun kalmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/ … Esas 2021/ … Karar sayılı dosyasının mahkememizin 2021/ … Esas sayılı dosyası ile birleştirildiği, 29/03/2022 tarihinde mahkememizdeki esas dosyanın karar aşamasında olması nedeniyle karara bağlandığı ve birleşen dosyanın ise henüz ön inceleme aşamasında olması nedeniyle usul ekonomisi nazara alınarak, ayrıca birleşen dosyada görev yönünden inceleme yapılmak üzere mahkememiz dosyasından tefrikine karar verilerek, birleşen dosyanın yukarıdaki esasa kaydı yapılmıştır.
Dava, taraflarca ve dava dışı şirket ile yapılan sözleşmede davalının garantör olduğundan bahisle maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince görev hususu; kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olmakla; mahkememizce davanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden, dosya görev noktasında incelenmiştir.
TTK’nın 4 ve 5. maddeleri ile ticari davalar tanımlanmış olup anılı kanuni düzenlemeye göre, bir uyuşmazlığın ticari dava sayılması için TTK 4/1.maddesine göre her iki tarafında tacir olması ve ticari işletmeleri ilgili hususlardan doğması, yahut tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın “a-f” bentlerinde sayılan hususlardan doğmasının gerektiği açıktır.
Somut olayda mahkememizce davalının bağlı bulunduğu Vergi Dairesine ve Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkereler yazılmış ve davalının tacir olmadığı şeklinde cevap verilmiştir. Mahkememizde dava dışı şirket ve davalı … aleyhine açılan 2021/… esas sayılı dosyada dava dosyası karara bağlanmış olup, davalının tacir olmadığı birleşen eldeki davada mahkememizin görevli olmadığı, tacir olmayan kişinin tacir olan kişilerce birlikte imzalanan sözleşmede yer almasının kişiyi tacir kılmayacağı, 2021/… eas sayılı dosyanın karara çıktığı nazara alındığında eldeki davanın mahkememizde görülemeyeceği, davanın mutlak ticari dava da olmadığı, uyuşmazlığın niteliği itibariyle görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi takdirde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tensiben karar verildi.29/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır