Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/195 E. 2022/532 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/195 Esas
KARAR NO : 2022/532
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin şirketin doğal gaz dağıtım ve tedarik sağladığını, davalı tarafça aboneliği kapsamında tüketilmiş olan doğal gaz nedeni ile tahakkuk edilen 28.804,41 TL bedelli 17.12.2020 tarihli vade tarihli faturanın ödenmediğini, söz konusu faturaların ödenmemesi nedeniyle, müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla, … ‘nin 2021/… MTS sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına , % 20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, ancak davaya karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
UYAP üzerinden yapılan incelemede Merkezi Takip Sisteminde yapılan 2021/v numaralı dosyasında özetle; … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ tarafından Şevket Şabanoğlu aleyhine başlatılan icra takibinde 28.804,41 TL Asıl Alacak , 506,96 TL Faiz- 91,25 TL KDV olmak üzere toplam 29.402,62 TL alacağın tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince görev hususu; kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olmakla, davanın her aşamasında resen nazara alınması gereklidir.
TTK’nın 4 ve 5. maddeleri ile ticari davaların; ” Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, b) Türk Medeni Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ila 969 uncu maddelerinde, c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ila 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ila 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ila 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ila 554, havale hakkındaki 555 ila 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ila 580 inci maddelerinde, d) Fikri mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” şeklinde tanımlandığı görülmüştür. Anılı kanuni düzenlemeye göre, bir uyuşmazlığın ticari dava sayılması için TTK 4/1.maddesine göre her iki tarafında tacir olması ve ticari işletmeleri ilgili hususlardan doğması, yahut tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın “a-f” bentlerinde sayılan hususlardan doğmasının gerektiği açıktır.
Dosya kapsamının incelenmesinde, aboneliğe dayalı fatura alacağına ilişkin eldeki davada mutlak ticari bir davanın söz konusu olmadığı, mahkememizce celbedilen vergi dairesi ve ticaret sicil müdürlüğü müzekkere cevaplarında görüldüğü üzere davalı gerçek kişinin tacir olmadığı, bu nedenle nispi ticari dava da bulunmadığı, davacı karşısında davalı gerçek kişinin tüketici vasfını haiz olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın esasının tüketici mahkemesinde görülmesinin gerektiği, bu nedenle mahkememizin görevli olmadığı, tüketici mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından davanın, HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca aynı Kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi takdirde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır