Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/172 E. 2023/369 K. 14.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2022/172 Esas
KARAR NO:2023/369

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/03/2022
KARAR TARİHİ:14/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı davacı müvekkilinin saha operasyonları alanında faaliyet gösteren, ,yerinde destek hizmetleri kapsamında , büyük ölçekli şirketlere Montaj /Yerinde Teknik Destek /Kurulum ve … Danışmanlığı yapan bir firma olduğu, davalı-borçlu ile davacı müvekkil arasında imza edilen 13.11.2020 Tarihli Saha Hizmetleri Sözleşmesinden kaynaklı müvekkili ile davalı-borçlu firmaya hizmet sağladığı , sağladığı bu hizmetlerden kaynaklı, … takip öncesi işlemiş ticari temerrüt faizi ile birlikte 6.239,50TL , … takip öncesi işlemiş ticari temerrüt faizi ile birlikte 7.286,50TL,… takip öncesi işlemiş ticari temerrüt faizi ile birlikte 6.620,32TL 3 adet hizmet faturası düzenlediği, fakat davalı borçlu bu faturalara süresinde TTK 21/2 Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılacağı. davalının itiraz etmediği, 18 Kasım2021 tarihinde kendilerine gönderilen ihtarnameye sessiz kaldığı ve takip öncesi işlemiş faizi ile birlikte davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya üzerinden 24.090447TL asıl alacak miktarı değerinde icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinde yer alan 3.674,82 TL, KDV kalemi sehven eklendiği, talepteki sadece Kdv alacağından kısmi olarak feragat talepleri olduğu, takipteki dikkate Kdv bedeli alınmadan asıl alacak ile takip öncesi faizi ile birlikte toplam 20.415,65TL üzerinden itirazın iptali ,%20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile takibin devamına karar verilmesine ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; merkezi …’de bulunan internet sağlayıcısı müvekkili davalı şirketin, davacı …’den farklı illerde bulunan internet abonelerinin evde kurulum, yerinde teknik destek, evrak alımı, evde kurulum işlemi, iç tesisat sorunları, evrak toplama ve yükleme işlemlerini gerçekleştirmek amacı ile sözleşme yaptığı, bu özleşmenin 5.Ödemeler başlıklı 5.2 ve 5.3 . Maddelerine göre evrak toplama ve yükleme bedeli için 45 TL , evde kurulum, yerinde teknik destek, evrak alımı ve diğer bütün işlemlerin içinde yer aldığı işlemlerin … İletişim tarafından yerine getirilmesi halinde ise ödenecek tutar 65 TL olduğu, bu bedelin ödenmesi her iki tarafın da tacir olarak yer aldığı hizmet sözleşmesinde söz konusu işlemlerin 72 saat içerisinde gerçekleştirilmesi koşuluna bağlandığı, cevap dilekçesi ekinde sundukları elektronik posta mesajlaşma kayıtlarından da anlaşılabileceği üzere davacı … İletişim sözleşmede kendisine yüklenen internet abonesi ile iletişime geçme ve kurulum yapma edimlerini süresinde gereği gibi ifa etmediği, her iki tarafa karşılıklı borç yükleyen dava konusu hizmet sözleşmesinde edimini süresinde, gereği gibi ifa etmeyen … İletişim’e karşı müvekkili davalı şirketin ödemezlik def’i talebi olduğu, müvekkil şirket tarafından sunulan elektronik posta kayıtları kesin delil niteliğinde olduğu,bu durumda davacı şirketin kendi edimini ifa etmemesi nedeniyle ödemezlik definde bulunan müvekkil şirket ile davacı arasındaki ihtilafın aralarında gerçekleşen delil sözleşmesi nedeniyle müvekkil şirket tarafından sunulan e posta mesaj kayıtları dikkate alınarak çözümleneceği, ayrıca, her ne kadar davacı şirket TTK m.21/2 gereği fatura alan müvekkilin 8 gün içerisinde faturayı itiraz etmediğini ileri sürmüşse de bu durum gerçeği yansıtmadığı, e fatura uygulaması ile müvekkil şirkete 11/10/2021 tarihinde gönderilen 7.600 TL bedelli fatura 11/10/2021 tarihinde; 30/09/2021 tarihinde gönderilen 9.470 TL bedelli fatura 07/10/2021 tarihinde; 31/08/2021 tarihinde gönderilen 6.800 TL bedelli fatura 07/09/2021 tarihinde müvekkil şirket tarafında e fatura uygulaması üzerinden reddedildiği, 4 Nisan 2015 tarihli 447 No’lu VUK Tebliğ’nin 3. Bendinin son fıkrasında “Elektronik fatura uygulamasına dâhil olan mükelleflerin, elektronik fatura uygulamasına kayıtlı olan diğer mükellefler tarafından gönderilen elektronik faturaları almaları zorunludur. Bu zorunluluğa uymayan mükellefler hakkında Vergi Usul Kanununun ilgili hükümlerinde belirtilen fatura almayan mükelleflere tatbik olunan cezai hükümlerin uygulanacağı tabiidir.” hükmü yer aldığı, bu nedenle müvekkil şirket bu elektronik faturaları alıp inceledikten sonra TTK m21/2 hükmü gereği faturaları reddedildiği, müvekkil şirket 26/10/2021 tarihinde davacı şirkete hizmet sözleşmesi kapsamında yerine getirilen iş ve işlemlerden dolayı 26/10/2021 tarihinde 6.000,00 TL, bedelli ödeme yaptığı, davacı şirketin edimini gereği gibi ifa etmediği için e fatura üzerinden gönderilen faturalar aynı uygulama üzerinden reddedildiği ve sözleşme hükümleri gereği müvekkil şirket ödemezlik definde bulunduğu ve de sözleşmeden döndüğü delil sözleşmesi ile Rüzgarnet’e ait delillerin kesin delil niteliğinde olduğu belirtilen sözleşme maddesi nedeni ile her türlü delil ile ispatlayabilecek durumda olduğundan davacı şirketin hiçbir hak ve alacağı bulunmadığı beyan edilerek davanın reddi, dava değerinin %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahküm edilmesine karar verilmesini talep etmiş ve savunmuştur.
DELİLLER:
Tarafların sunduğu deliller ( mail çıktıları vs ) dosya arasına alınmıştır.
…. İcra Dairesi … Esas sayılı icra dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları ile fiziki dosya ve uyap sisteminde kayıtlı belgeler üzerinde inceleme yapılarak mali müşavir bilirkişi … 05/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı … … Ltd.şti.’nin davaya konu dönem 2021 yılı ticari defter ve kayıtları tetkik edildiğinde; Davacını 2021 döneminde E-DEFTER mükellefi olduğu, 2021 envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin TTK. Md. 64 ve devam eden maddeleri ile VUK 220-226 maddeleri hükmü uyarınca yasal sürede usule uygun şekilde yaptırıldığı, 2021 yılı defterleri “yevmiye ve defter-i kebir”in 13.12.2011 tarih ve sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “ ELEKTRONİK DEFTER TUTMA TEBLİĞİ” hükümleri uyarınca ticari defter tekil numaralarını zamanı içerisinde oluşturduğu, defter bildirimlerini zamanı içerisinde yapmış olduğu, 6102 sayılı TTK 64. maddesinde sayılan ve tutulması zorunlu olan ticari defterlerinin HMK 222/2. mad. hükmüne uygun yasaya uygun tutuğu ve defterlerin birbirini doğruladığı görülmüş olup davacının ticari defterlerinin sahibi lehinde delil niteliği hususunda hukuki ve nihai takdirin mahkemenin emrinde olduğu, dosya davalı … … Sanayi Ticaret Ltd.şti.yönüyle incelendiğinde, davalı şirketin … ilinde olduğu, davalının ticari defter ve belgelerini Sayın Mahkemenizin 14/06/2022 tarihli duruşmasında alınan karar gereği bilirkişi incelemesine sunulmuş ticari defter bulunmadığından davalının ticari defterlerinin ve kayıtlarının tetkik edilemediği, Davalı vekilinin davacının sözleşmede kendisine yüklenen internet abonesi ile iletişime geçme ve kurulum yapma edimlerini süresinde yerine getirmediğinden ödenmezlik def’i beyanı olduğu, davaya cevap dilekçesi ekinde bu yönde sunduğu 2021 Mayıs-Temmuz aylar arasında muhtelif günlerde davacı ile – (20 sayfadan ibaret) e-posta yazışmaların dosya içeriğinde mevcut olduğu, ancak iş bu e-postaların içeriğinin modem kurulumu vb. gibi sektörel teknik konular içerdiğinden mali müşavir bilirkişi olarak tarafımca değerlendirilemediği, TTK m.21/2 gereği faturayı alan müvekkilinin 8 gün içerisinde fatura) müvekkilinin e-Fatura uygulaması üzerinden faturalara itiraz ettiği hususu tetkik edildiğinde, davalı vekilinin dosyaya sunduğu RED EDİLDİ olarak görülen üç adet fatura bilgileri incelendiğinde, söz konusu bu faturaların 31.08.2021 Tarih … nolu 6.800 TL, 30.09.2021 Tarih … nolu 11.174,60 TL, 11.10.2021 Tarih … nolu 8.968 TL.lik faturalar olduğu, iş bu faturaların davacının takipte talep ettiği faturalar olmadığı, farklı faturalar olduğu, davacının ticari defter kayıtlarında da söz konusu red edilmiş faturaların yer almadığı, bu yönüyle değerlendirildiğinde takipteki fatura tarihlerinden sonra düzenlendiği görülen söz konusu red edilmiş faturaların davalı tarafından kabul edilmediğinden (red edildiğinden) davacının da ticari defterlerine kaydetmemiş olduğu, farklı bir ifade ile söz konusu davalı tarafından e-Fatura uygulamasında red edilmiş bu faturaların hem davacının ticari defter ve kayıtlarında yer almadığı, hemde bu faturalar nedeniyle davalıya yansıtılmış bir borçlandırma olmadığının tespit edildiği,526 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliğiyle 509 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğine elektronik fatura uygulamasına kayıtlı olan mükellefler tarafından gönderilen elektronik faturaları almaları zorunluluğu bulunduğu, ancak 8 gün içerisinde e-Fatura portal siteminden faturaları “Kabul” veya “ Red” edebilecekleri, bu uygulamanın Gelir İdaresi tarafından vergi mükelleflerinin kestikleri faturaları denetlenmesi, mükelleflerin vergiye uyum düzeylerinin ölçülmesi, uyumsuz mükelleflerin tespiti, kayıt dışı ekonomi ile mücadele ve elektronik ortamda yapılan iade sistemlerinin analizine yönelik vb. konuların takibinde kullanıldığı, faturanın kabulü halinde karşı tarafın faturayı inceleyerek uygun bulduğu vede kabul ettiği ‘anlamına celeceği. ancak fatura kabul edilmediğinde (E Fatura uygulamasından RED edildiğinde) ise faturanın TTK faturaya itiraz hükümlerinin halen geçerli olduğu, bu yönüyle davacının ticari defterler ve kayıtları tetkik edildiğinde, davacının e-Fatura sistemlerinde takibe konu faturaların davalı tarafından kabul edilmediğine dair bir kayda, bilgiye rastlanmadığı, raporumuzda yukarda detaylı tetkik edildiği üzere davalının dosyaya sunduğu e-Fatura Uygulaması E-fatura RED raporundaki 3 adet fatura bilgileri incelendiğinde, söz konusu bu faturaların davacının takipte davalıdan talep ettiği faturalar olmadığı, neticeten davalıya düzenlenen takibe konu faturaları davalının reddettiğine dair davacının kayıtlarında bir bilgiye rastlanmadığından vede davalının kendisine düzenlenen takibe konu faturalara karşı Vergi Usul Kanunu tanzim, teslim, bildirme-tebliğ, itiraz süreleri ile Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunu’nun ilgili düzenlemelerine göre 8 günlük yasal sürede davalı tarafından Noter, KEP vb. yollar ile iş bu davaya konu faturalara bir itirazı olduğuna dair bilgi, belgeye rastlanmadığından davalının söz konusu takibe konu faturalara itirazının olmadığı hususunda kanaate varıldığı, davalı vekilinin davacının sözleşmede kendisine yüklenen internet abonesi ile iletişime geçme ve kurulum yapma edimlerini süresinde yerine getirmediğinden ödenmezlik def’i — beyanı hususunda Taporumuzda yukarıda ifade edildiği üzere verilen hizmetin sözleşmeye uygun olup olmadığı gibi sektörel teknik konular tarafımızca değerlendirilemediğinden bu hususta tümüyle takdir mahkemenin emrinde olmak üzere;
Faturalar mali yönüyle tetkik edildiğinde; Sözleşmenin mali hükümlerinde, sözleşmede faturanın ödeme vadesi faturayı takip eden ay sonu olarak belirlendiği, ancak sözleşmede faturanın gecikmesi halinde uygulanacak gecikme faizi hususunda bir bilgiye rastlanmadığı vede faturalarda da gecikme halinde uygulanacak gecikme faizine dair bilgisi yer almadığından, davacının alacağına faiz uygulanması, faizin başlangıcı türü, nisbeti gibi hususlarda takdir tümüyle Mahkemenin takdirinde olmak üzere, tüm incelemelerimiz neticesinde; davacının ticari defterleri envanter kapanış kayıtlarında yukarıda belirtilen davalıya düzenlenen satış faturalarından davalının tüm ödemeleri mahsup edildiğinde, (Fatura toplamı 75.031,24-TL, davalının ödeme toplamı 56.946,54-TL —) hem takip tarihinde (T.T: 03.12.2021), hemde dava tarihinde (D.T: 15/03/2022) davalı … … Sanayi Ticaret Ltd. Şti. den 18.084,70 TL alacaklı olduğuna dair, Davacının … 3. Noterliğinden davalıya keşide ettiği 18.11.2021 tarih- … Yev.nolu “Taraflar arasında akdedilen Saha Hizmetleri Sözleşmesine ve feshine ilişkin itirazımızı içerir” konulu ihtarname için makbuz karşılığı yaptığı noter ihtar masrafının 269,33-TL.olduğu, davalının talep ettiği bu masrafın davalıya iade edilip edilmeyeceği husunun Mahkemenin takdirinde olduğu” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mali müşavir bilirkişi … 23/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin davacı lehinde delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek Mahkemenin takdirinde olduğu, davalı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin davalı lehinde delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek Mahkemenin takdirinde olduğu, Rapor içerisinde belirttiğimiz üzere;
Davacının davalıdan 18.084,70 TL alacaklı olduğu, takip talebinde 24.090,47 TL asıl alacak talep etiğini, ancak takip talebinden sonra davalı 6.000,00 TL ödeme yaptığından 18.090,47 TL alacak kaldığını, davalı tarafın Muavin defter dökümünde yer alan 51.258,00 TL muhtelif ödemenin hangi ödeme kalemlerinden olduğunu yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini, icra takip tarihinden itibaren davacının talepleri doğrultusunda %18,25 ticari temerrüt faizi uygulanması gerektiği, talep edilen icra inkar tazminatı, yargılama masrafları ve diğer taleplerin ise Mahkemenin takdirinde olduğu” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Dosyaya rapor sunan mali bilirkişi yanına telekominikosyan alınında uzman bilirkişi eklenerek davalının iddialarının dosyada mevcut e posta yazışmaları ve sözleşme esas alınarak tetkiki ile mali müşavir … ve elektrik mühendisi … tarafından hazırlanan 17/05/2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davacı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin davacı lehinde delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek takdiri Mahkemeye ait olduğu, davalı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin davalı lehinde delil niteliği taşıdığı, HMK 222 hükmü gözetilerek takdiri Mahkemeye ait olduğu, konu Saha Hizmetleri Sözleşmesinde tarafların yerine getireceği hizmetler için faturalama şartı SLA (Servis Hizmet Seviyesi) süre ve fiyat olarak belirtilmiş olmakla beraber, detayda bu sürenin nasıl ve ne şekilde hesaplanacağı, ne şekilde raporlanacağı ve/veya mutabakat sağlanacağına ilişkin bir bilginin tespit edilemediği, konu eposta yazışmalarında belirtilen talep ve şikayetlerin iş süreçlerine ilişkin olarak yapılmış olduğunun değerlendirildiği, işlemlerin faturalama ve sözleşmeye esas olarak SLA şartlarına ilişkin olarak raporlandığı ve/veya bir hesaba konu edildiği ve bu sürece dair karşılıklı mutabakatlarını gösteren bir bilginin tespit edilemediği, yazışmalara konu edilen toplamda 17 adet abonelik işlemlerinin, dava konusu faturalamaya esas edilmiş toplamda 205 işlem içinde nasıl ve ne miktarda yeraldığı ve ücretlendirildiğinin dosya ve sözleşme kapsamından tespit edilemediği, dolayısıyla davalının beyan ettiği, davacının sözleşmede kendisine yüklenen internet abonesi ile iletişime geçme ve kurulum yapma edimlerini süresinde yerine getirmediğinden ödenmezlik def’i talebine ilişkin olarak mevcut faturalama ve eposta yazışmalarından bir tespit yapılamadığı, kök Raporda verilen hesap ve değerlendirmelerimiz doğrultusunda; Davacının davalıdan 18.084,70 TL alacaklı olduğu, takip talebinde 24.090,47 TL asıl alacak talep etiğini, ancak takip talebinden sonra davalı 6.000,00 TL ödeme yaptığından 18.090,47 TL alacak kaldığını, davalı tarafın Muavin defter dökümünde yer alan 51.258,00 TL muhtelif ödemenin hangi ödeme kalemlerinden olduğunu yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini, icra takip tarihinden itibaren davacının talepleri doğrultusunda %18,25 ticari temerrüt faizi uygulanması gerektiği, talep edilen icra inkar tazminatı, yargılama masrafları ve diğer taleplerin ise Mahkemenin takdirleri içinde kaldığı,” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizde görülmekte olan dava; …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında faturaya dayalı alacak istemi ile başlatılan icra takibine davalının vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce …. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı … … Limited Şirketi tarafından davalı … … Sanayi Ticaret Limited Şirketi aleyhine 02/12/2021 tarihinde 20.415,65TL alacak yönünden ilamsız takip başlatıldığı, davalının yasal süresi içerisinde takibe ve borca itirazı
ile takibin durduğu akabinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davaya konu somut olay incelendiğinde; davacı, davalı ile aralarında 13/11/2020 tarihli Saha Hizmetleri Sözleşmesi imzalandığı, sahada davalı adına montaj, yerinde destek, kurulum gibi hizmetler sunulduğu bunun karşılığında oluşturulan faturaların ise bir kısmının ödendiğini geriye kalan 20.415,65 TL tutarındaki faturanın ise ödenmediğini belirterek …. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasında cari hesaba dayalı takip başlattığını, davalının itirazı ile takibin durduğunu beyan etmiş ve işbu vaki itirazın kaldırılmasını uyuşmazlık konusu olarak ileri sürmüştür. Davalı ise cevap dilekçesinde taraflar arasında davacının belirttiği sözleşmenin imzalandığını ancak davacının edimlerini sözleşmeye aykırı olarak 72 saatlik süresinde ve gereği gibi ifa etmediğini bu nedenle sözleşmenin 7. maddesi esas alınarak ihtara gerek kalmadan sözleşmeden dönüldüğünü, davacıya karşı ödemezlik def’inde bulunulduğunu ve taraflar arasındaki delil sözleşmesi gereği davalının delillerinin esas alınması gerektiğini belirtmiştir. Taraf dilekçelerinin incelenmesi sonucu uyuşmazlığın; yanlar arasında imzalanan sözleşme gereği davacının sahada hizmet verip vermediği, hizmet vermiş ise süresinde ve gereği gibi ifa olup olmadığı, verdiği hizmetten kaynaklı bir alacağı olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Dava kapsamında dilekçeler teatisi aşamasında delil olarak davacı yan sözleşmeye, faturalara , ticari defterlere, davalı yan ise sözleşme, ödeme dekontları, e posta kayıtlarına dayanmıştır. Davacı ve davalı şirketin ticari defterleri üzerinde iki farklı mali müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme icra edilmiştir. Yapılan incelemeler sonucu anılı bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun, ayrıntılı ve gerekçeli olarak hazırlanmakla hükme esas alınmaya elverişli olduğu, ibraz edilen ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve delil vasfını haiz olduğu görülmüştür. Defterlerin incelenmesinde, taraflar arasında cari hesaba benzer bir ilişki olduğu, davacı tarafın takibe konu alacak istemine dayalı faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraf defterleri arasındaki farklılığın davalı muavin dökümünde yer alan muhtelif ödemelerden kaynaklandığı ancak bu ödemelerin kime niçin yapıldığının. anlaşılamadığı ve davalı yanca takipten sonra kısmi ödeme yapıldığı, davacının davalıdan 18.090,47 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Alınan bilirkişi raporu ve davalının cevap dilekçesinde de belirttiği üzere yanlar arasında sözleşme imzalandığı ve ticari hizmet ilişkisinin mevcut olduğu hususunda bir ihtilaf yoktur. Burada irdelenmesi gereken husus davalı yanın davacının edimini gereği gibi süresinde yerine getirmediğine ilişkin iddiasıdır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 15. maddesi gereği davalı kayıtlarının delil olarak esas alınabileceği düzenlenmiş ve davalı yanın sunduğu e posta yazışmalarının teknik bilirkişi tarafından incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi tarafından varılan sonuç özetle davacı tarafından davalıya hizmet verildiği, davalı lanın birtakım eksikleri davacıya bildirdiği ancak akabinde söz konusu eksikliklerin giderilip giderilmediği, giderilmiş ise sözleşmede belirlenen 72 saatlik süreçte mi giderildiği hususunun tespit edilemediği şeklindedir. Mahkememizce de sunulan mail yazışmaları incelendiğinde davalının arızaların 72 saatte giderilemediğine ilişkin iddiasını ispatlayamadığı keza yazışmaların sadece problemlerin varlığına ilişkin ibarelerden oluştuğu görülmektedir. Açıklanan nedenlerle davalının, davacının edimini süresinde ve gereği gibi ifa etmediğine ilişkin iddiasını kendi delilleriyle dahi ispat edemediği bu iddiaya ilişkin başkaca herhangi bir delili sunmadığı, yine defterlerinin incelemesinde birtakım muhtelif ödemeler yaptığı ancak davacıya faturalar karşılığı kısmi ödeme hariç ödeme yaptığını ispat edemediği anlaşılmıştır. Bu nedenle delil sözleşmesi gereği davalı delilleri esas alındığında dahi davalının borcunu ödediğini ispat edemediği, davalı yanca kısmi ödeme yapıldığı, faturalara yasal süresi içerisinde itiraz edildiğine ilişkin bir delil de ileri sürülmediği göz önüne alındığında bu durumun cari hesaba konu hizmetin alındığına dâir karine teşkil ettiği, davalının bu karinenin aksini dava değeri de dikkate alındığında usulüne uygun yazılı deliller ile ispatlaması gerekmekte iken ispatlayamadığı saptanmış olup davacının davalıdan alacaklı olduğunun sabit olduğu görülmekle alınan hukuki denetime elverişli raporlar doğrultusunda davacının KDV alacağından feragat ettiği de göz önüne alınarak belirlenen bedel üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
İcra inkar tazminatı yönünden yapılan değerlendirmede; alacağın faturaya dayalı ve likit olduğu anlaşılmakla asıl alacağın % 20’ı oranındaki 3.3-616,94 -TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜ K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
…. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında, davacının davalıdan asıl alacak olmak üzere 18.084,70 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki İTİRAZIN İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %18,25’i geçmemek üzere değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanması suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacağın likit olduğu anlaşılmakla takip tarihindeki haklılık durumu gözetilerek 3.616,94 TL icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.235,36TL karar ve ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 228,20TL harcın mahsubu ile 1.007,16TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 228,20TL peşin harç ve 80,70TL başvurma harcı toplamı 308,9TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 2.330,95TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.169TL ve yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 1.035,52TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 4.000TL ve yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 456,69TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, arta kalan bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Devletçe karşılanan 1.560TL arabuluculuk ücretinin, davanın kabul oranına göre hesaplanan 178,12TL’sinin davacı taraftan, kalan bakiye 1.381,88TL’nin davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize verilecek ya da gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır