Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/15 E. 2022/39 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2022/15 Esas
KARAR NO:2022/39

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:07/01/2022
KARAR TARİHİ:19/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Temlik alan davacı müvekkili banka sigortalısı olan dava dışı (temlik eden) satıcı …A.Ş. ile davalı sevkiyat alıcısı … arasında, 15.03.2016 tarihli satım sözleşmesi imzalandığını, dava dışı (temlik eden) satıcı …A.Ş. ile davalı arasında imzalanan 15.03.2016 tarihli sözleşme kapsamında doğacak her türlü ihtilafta İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığını, …A.Ş.’nin, …’da yerleşik alıcısı davalı … … firmasına yönelik ihracatını müvekkili Banka’ya sigortalattığını, davalıya 12.07.2016 ve 13.07.2016 tarihinde sevkiyatların yapıldığını, karşılığında 12.07.2016 tarihli B-… Seri-Sıra Nolu 160.802,00 USD bedelli ve 13.07.2016 tarihli B-… Seri-Sıra Nolu 16.642,60 USD bedelli toplam 177.444,60 USD bedelli iki adet fatura düzenlendiğini, davalının borcunu kabul ettiğini ancak finansman ihtiyaçları olması sebebiyle ödeme yapmalarının mümkün olmadığını beyan ettiğini, dava dışı sigortalı … tarafından iletilen 09.09.2016 tarihli, Vadesi Geçmiş Alacaklar Aylık Bildirim Formu dahilinde, …’da yerleşik davalıdan, sevkiyatlardan doğan 99.873,60 USD tutarında bakiye alacağın bulunduğu ve alacağın ödenmediğinin bildirildiğini, sevkiyatlara aracılık eden … Bankası A.Ş.’den alınan 03.10.2016 tarihli ve 07.06.2017 tarihli yazılar ile, 30.03.2016 tarihinde 26.627,78 USD ve 10.06.2016 tarihinde 50.943,22 USD olmak üzere 2 adet peşin ödemenin yapıldığının, daha sonra 08.02.2017 tarihinde ise 25.000,00 USD ödeme yapıldığının bildirildiğini, 08.02.2017 tarihinde gelen 25.000 USD tutarlı ödemenin mahsubu sonrası davaya konu 2 adet faturadan kaynaklı bakiye alacak tutarının 74.859,60 USD olduğunu, müvekkili bankanın sigortalısı …A.Ş.’nin alacağının, davalı şirketin vade tarihinde ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle sigorta poliçesi kapsamında müvekkili sigortacı bankaca tazmin edildiğini, sigortalı …San ve Tic. A.Ş.’nin de, 13.07.2017 tarihinde işbu ticari ilişkiden kaynaklanan 74.863,60 USD bakiye tutarlı alacağını, yasal yola başvurma dahil tüm haklarıyla beraber … 11. Noterliği’nin … yevmiye nolu temliknamesi ile davacı müvekkili bankaya temlik ettiğini beyanla davalı tarafından ödenmeyen 177.444,60 USD bedelli ve 74.863,60 USD bakiyeli alacağın ve bu alacak tutarına faturalardaki vade tarihi olan sırasıyla 02.09.2016 ve 05.09.2016 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek olan Kamu Bankalarınca USD cinsi dövize uygulanan en yüksek yıllık mevduat faizinin, fiili ödeme tarihindeki TCMB, USD efektif satış kuru üzerinden Türk Lirası karşılığının davalıdan tahsil edilerek davacı müvekkili bankaya ödenmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı bankanın sigorta poliçesi kapsamında tazmin ettiği ve dava dışı sigortalısından temlik aldığı toplam 74.863,60 USD alacağın davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığı’nın 25/11/2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı ile; “26/09/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 5. maddesinin beşinci fıkrasında, özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak daireler arasındaki iş dağılımının Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebileceği düzenlenmiştir. Asliye ticaret mahkemelerine gelen işlerin vasıf ve mahiyeti itibarıyla çeşitli olması, bu çerçevede finans davalarının yoğunluğu ve niteliklerinin farklı olması göz önünde bulundurularak, gerek uygulama birliğinin sağlanması, gerekse etkinlik ve verimliliğin artırılması ile ihtisaslaşmanın önemi nazara alınarak, finans davalarında iş dağılımı bakımından iki veya daha fazla dairesi bulunan mahallerde ihtisaslaşmaya gidilmesinde fayda olacağı değerlendirilmiştir. Kanuni düzenlemelerden ya da Hâkimler ve Savcılar Kurulunun kararlarından kaynaklı olarak, asliye ticaret mahkemesinin hangi dairelerinin iflâs ve konkordato, deniz ticareti ve deniz sigortaları gibi davalar dolayısıyla gelecek işlere ilişkin ihtisas mahkemesi sıfatıyla bakacağı gözetilerek, aynı dairelerde iş yoğunluğu oluşmaması bakımından finans davaları olabildiğince farklı dairelerde bakılmak üzere ihtisas mahkemeleri belirlenmiştir. Bu itibarla;
1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden,
2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinden,
3) 19.10.2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’ndan (142. Maddesinde düzenlenenler hariç),
4) 23.02.2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’ndan,
5) 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’ndan,
6) 06.12.2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’ndan,
7)20.06.2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’dan, Kaynaklanan ve asliye ticaret mahkemesinin görev alanına giren ticari davalara ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı kapsamında gelecek işlere;
…,
f) Yirmi veya daha fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına, (Örneğin asliye ticaret mahkemelerine bu kapsamda gelecek dava ve işlere;

f) İstanbul’da yirmi bir asliye ticaret mahkemesi bulunması nedeniyle 6, 7, 8 ve 9 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin bakmasına),
Bu kapsamda görülmekte olan dava ve işlerin iş bölümüne dayanılarak mezkûr mahkemelere gönderilmemesine, 15.12.2021 tarihinden itibaren gelecek yeni dava ve işlerin ise anılan ihtisas mahkemelerine tevzi edilmesine ve dosya sayısına göre genel tevziden de iş verilmeye devam edilmesine” karar verilmiş ve verilen karar 30/11/2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Eldeki dava 5411 sayılı Bankacılık Kanunu ile Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-f maddesinden kaynaklanan bir uyuşmazlığa ilişkin olup 07/01/2022 tarihinde açılmış olduğundan görevli mahkemenin İstanbul 6, 7, 8 ve 9 numaralı Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul 6, 7, 8 ve 9. Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine, aksi takdirde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.19/01/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır