Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/870 E. 2023/672 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/870 Esas
KARAR NO : 2023/672
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVACININ TALEBİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… esas sayılı dosyası ile müvekkili … … aleyhinde kambio senetlerine özgü haciz yoluyla 28/09/2020 tarihince icra takibi başlatıldığını, dosyaya konu takip dayanağı belgede yer alan imzaların davacıya ait olmaması sebebiyle senedin sahteliği iddiası ve bir hakkın ortadan kaybolması tehlikesinin bulunması dolayısıyla takibin devamının telafisi mümkün olmayacak sonuçlara yol açmaması için takibin durdurulmasını, davanın kabulü ile takibin iptalini ve borçlu olmadığının tespitini, HMK 209 gereğince takibin teminatsız olarak durdurulmasını, alacağın %20 sinden az olmamak üzere davalıya kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALININ CEVABI :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın imza itirazında samimi olmadığını, imzaların mukayese edilebileceği hiçbir imza örneği sunmadıklarını ve imza örneğinin celp edilebileceği kurum ve kuruluş ismini de bildirmediklerini, davacı tarafa karşı başlatılan çok sayıda icra icra takibi bulunmakta olduğunu, davacı tarafın bütün dosyalara karşı aslı astarı olmayan sebeplerle dava açıldığını, davacı tarafın işbu haksız ve mesnetsiz davasının reddini, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ:
Dava; İcra takibine konu edilen bonolar üzerinde bulunan imza inkarına dayalı menfi tespit davasıdır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
…. İcra Müdürlüğü’ne 2020/… E. sayılı yazılan yazımıza yanıt verildiği, 2 adet bono aslının mahkememize gönderildiği, kasaya alındığı anlaşıldı.
… Tapu Müdürlüğü’ne yazılan yazımıza yanıt verildiği, tapu evrak aslının kasaya alındığı anlaşıldı.
…. İcra Müdürlüğü’ne 2020/… E. Sayılı yazımıza yanıt verildiği, ödeme emri ve takip talebinin gönderildiği anlaşıldı.
…. İcra Müdürlüğü’ne 2020/… E. Sayılı yazımıza yanıt verildiği, 3 adet bono aslının mahkememize gönderildiği, kasaya alındığı anlaşıldı.
… İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne yazılan yazımıza yanıt verildiği anlaşıldı.
… ATM’ye 2021/… E. Sayılı dosyasına yazılan yazımıza yanıt verildiği, noterlik evrak asıllarının gönderildiği anlaşıldı.
… Adli Tıp … İhtisas Kurumundan alınan raporda özetle;
”…İnceleme konusu belgede sorulan husus doğrultusunda sağlıklı bir değerlendirme yapılarak sonuç bildirir rapor tanzim edilebilmesi için; … …’in inceleme konusu belgenin düzenlenme tarihine yakın ve tercihen bu tarihten önce başka amaçlarla atmış olduğu bol ve samimi imzalarını içerir belgelerin; muhtarlıklar, noterler, bankalar, seçim kurulları, tapu ve vergi daireleri, nüfus müdürlükleri, evlendirme dairesi, dernekler ve vakıflar, vb. gibi çeşitli kurum ve kuruluşlardan temin edilerek, mevcutlar ve adli dosya ile birlikte tekrar gönderilmesi buna müteakip inceleme yapılabileceğini…” mütalaa ettikleri görülmüştür.
Davacı vekilinin 21/11/2023 tarihli sulh olduğunda dair dilekçesinde özetle; mahkeme dosyasında, davacı ve davalı arasında, dosyaya konu ihtilafın karşılıklı olarak uzlaşma neticesinde çözümlendiğini, 15/11/2023 tarihli protokol doğrultusunda, sulh sebebiyle, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini, tarafların birbirinden karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını beyan etmiştir.
Sulh görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir (HMK m.313/1,2). Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir (HMK m. 315).
Vekilin sulh olabilmesi için bu hususta vekaletnamesinde özel yetkisinin bulunması gerekir. Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri daha sonra olursa üçte ikisi alınır.( Harçlar Kanunu m.22/1) Anlaşmazlık sulh nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. (AAÜT m.6). Sulh olunmuş olmasından dolayı tarafların yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden genel kurallardan farklı uygulamayı gerektiren kendi aleyhlerine bir beyanı olduğu takdirde bu beyana göre işlem yapılır.
Tarafların sulh beyanları belirtilen kurallarla birlikte değerlendirildiğinde sulh doğrultusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi isteminde bulunulduğu, sulh kapsamında birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin de bulunmadığının bildirildiği görülmüştür. Dava konusunun tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği haklardan olduğu anlaşılmakla HMK’nın 315. Maddesi gereğince sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Taraflar arasında imzalanan sulh anlaşması gereği konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Taraflar arasında imzalanan sulh protokolü gereği taraf vekilleri lehine avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yatırılan 3.084,43-TL harçtan 269,80-TL’in mahsubu ile arda kalan 2.814,63-TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca talep edilmediğinden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır