Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/862 E. 2022/620 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/862 Esas
KARAR NO : 2022/620
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde kasko sigortalı … plakalı araca, … tarihinde davalı sigorta şirketinin trafik sigortacısı olduğu … plakalı aracın çarparak hasarına sebebiyet verdiğini ve … plakalı araç sürücüsünün kusuruyla meydana gelen kaza sonucunda hasara uğramış olduğunu, müvekkili şirketin yapılan ekspertiz sonucunda tespit edilmiş olan 3.012,00 TL hasar bedelini 28.07.2020 tarihinde ilgililerine ödemiş olduğunu, TTK.’nun 1472. maddesi gereğince sigortalısının haklarına halef olduğundan rücu hakkının doğduğunu, ayrıca sigortalısının dava, alacak ve talep haklarını temellük etmiş olduğunu, bu nedenle ödenen tazminatın rücuen tahsili amacıyla davalı sigorta şirketi aleyhine icra takibi yapılmışsa da yapılan itiraz sonucunda takibin durduğunu, arabuluculuk başvurusu anlaşma sağlanamadığından sonuçlandığını ve bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; KTK.’nun 97. maddesi gereğince, müvekkili şirkete dava ikame etmeden önce davacıya ait araçla ilgili herhangi bir hasar ihbarında bulunulmadığını, hasar dosyası dahi açılmamış olduğunu, davacının yahut vekilinin dava ikame etmeden önce müvekkil şirkete herhangi bir başvuru yapmadığını, müvekkili ihbar etmediğini, kazayla ilgili hiçbir bilgi/belgeyi müvekkile iletmediğini ve bu konudaki yasal yükümlülüğünü yerine getirmemiş olduğundan, müvekkili şirketin talep ile ilgili herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, TTK.’nun 1472. maddesi uyarınca davacının ödediğini iddia ettiği bedelin rücuen tazminini talep edebilmesi için, poliçe teminatları kapsamındaki bir zararın varlığının ve bu zararın tazminine ilişkin yapılan tazminat ödemesinin varlığını ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin sigortalının kusuru oranında sorumlu olacağından ve sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması sebebiyle başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle davacı tarafın aracında oluşan hasar bedelinin rücuen tahsili talebiyle başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
UYAPtan yapılan incelemede; …. İcra Dairesi’nin 2020/… sayılı takip sayılı dosyasında; davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, 3.012,00 TL asıl alacak, 82,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.094,08 TL’nin tahsilinin talep edildiği, davalı tarafça icra takibine itiraz edildiğini ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Bilirkişiler … tarafından hazırlanan raporda;
“…
1. Davacı şirkete kasko sigortalı … plakalı araç sürücüsü … ’ın kazanın oluşumunda kusursuz olduğu,
2. Davalı şirkete ZMS/Trafik sigortalı … plakalı araç sürücüsü … ’ın kazanın oluşumunda % 100 oranında kusurlu olduğu,
3. Davacı aracındaki toplam hasar onarım bedelinin 3.013.-TL olduğu ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı şirket nezdinde kasko sigortalı … plakalı araca, 27.06.2020 tarihinde davalı sigorta şirketinin trafik sigortacısı olduğu … plakalı aracın çarparak hasarına sebebiyet verdiği, davacı tarafın sigortalısına ödediği bedelin tahsili istemi ile başlattığı takibe yapılan itiraz üzerine eldeki davanın ikame edildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporu uyarınca davalı aracının kendisini sıkıştıran araç nedeniyle sağa doğru manevra yaptığı ancak bu sırada sağ tarafı kontrol etmeden kontrolsüz çıkışı nedeniyle davacı aracına çaptığı ve % 100 oranında kusurlu olduğu, 3.012 TL hasar bedelinin rayiç değerlere uygun olduğu yönünde görüş bildirildiği, taraflarca anılan bu rapora itirazda bulunulmadığı, dosyaya sunulan mail kayıtları ve görüşmeler uyarınca davadan önce davalı şirkete başvuru yapıldığı ancak olumlu bir sonuç alınamadığı anlaşılmakla sadece asıl alacak üzerinden ikame edilen iş bu davanın kabulüne, hem dava dilekçesinde talep edilmemiş olması hem de alacağın yargılamayı gerektirip likit olmaması nedeniyle icra inkar tazminatının reddine dair miktar itibariyle kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
…. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan toplam 3.012-TL asıl alacak tutarı kadar alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek faiz yasal faiz olarak belirlenmek suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
Alacak yargılamayı gerektirmekle likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 205,75 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 146,45 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 2.000,00 TL bilirkişi ücreti ile 60,45 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.060,45 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.012 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine YEROLMADIĞINA,
7- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
8- Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Devletçe karşılanan 1.320 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır