Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/847 E. 2023/44 K. 01.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/847 Esas
KARAR NO : 2023/44
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/12/2021
KARAR TARİHİ : 01/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait … plakalı aracın 03/09/2016-30/03/2017 tarihleri arasında müvekkili şirkete ait köprü ve otoyollardan 59 kez ücret ödemeksizin geçtiğini, yasal süresi içerisinde de geçiş bedellerini ödemediğini, geçiş ücretlerinin tahsili amacıyla asıl alacak geçiş bedeli , işlemiş faiz, ceza bedeli, faiz KDV si olmak üzere toplam 13.783,71 TL üzerinden …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini ve icra takibinin durduğunu beyanla itirazın iptali ile, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı, ancak davaya karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; geçiş ihlali sebebine dayalı geçiş bedeli ile yasadan kaynaklı para cezasının ferileri ile birlikte tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından ihlalli geçiş tablosu, geçiş bildirim sureti, geçiş görüntülerini içerir belgelerin ibraz edildiği, İşbankası ile … Müdürlüğü yazı cevapları, araç tescil kayıtlarının celp edildiği görülmüştür.
Davalı yönünden tacir olup olmadığının tetkik edilmesi amacı ile adresi itibari ile yetkili Ticaret Sicili Müdürlüğü ile Vergi Müdürlüklerine yazı yazılmış olup gelen yazı cevaplarının tetkikinde davalının gerçek kişi tacir sıfatını hâiz olduğu saptanmış, böylece TTK’nın 4. maddesi kapsamında nispi ticari dava yönünden mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali istemine konu …. İcra Dairesinin 2018/… esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiş olup davacı tarafından davalı aleyhine 2.115,05 TL geçiş ücreti, 6.021,60 TL para cezası, 1.534,09 TL faiz , 276,14 TL KDV tutarı olmak üzere toplam 9.986,88 TL üzerinden takip başlatıldığı, takibe vâki itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin huzurdaki itirazın iptali davasının hak düşürücü süre içinde açılmadığı yönündeki itirazları noktasında yapılan değerlendirme sonucunda; İİK’nın 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davalarının takibe yönelik itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılmasının gerektiği, ancak itiraz dilekçesinin tebliğ edilmediği müddetçe 1 yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamayacağı, somut olayda takip dosyası içeriğinden davalı takip borçlusunun itiraz dilekçelerinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediğinin tespit edildiği, bu nedenle 1 yıllık dava açma süresinin dolmadığı anlaşılmakla; hak düşürücü süre yönünden yapılan usuli itirazın reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı vekili husumet ve davacı yanın taraf ehliyetine sahip olmadığı yönündeki itirazlarını ileri sürmüş ise de davacı yanın tüzel kişi tacir olup sicil kayıtları itibari ile ticaret sicilinden terkin edildiğini gösterir herhangi bir delile rastlanmadığı, bu hâli ile taraf ehliyetini haiz olduğu, davacı yanın alacak istemine dayanak geçiş tarihi itibari ile araç malikinin davalı olup husumetin araç malikine yöneltildiği görülmekle bu yöndeki husumet itirazının da yerinde olmadığı anlaşılmakla, yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan bilirkişi …raporda özetle; “…Davalı Mehmet Uzun tarafından … plakalı araç ile 03.09.2016-30.03.2017 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin 59 adet ihlalli geçiş yaptığı dosyada mübrez CD kayıtlarından anlaşılmış olup, otoyolu kullandığı anlarda … / hesapları müsait olmadığı, geçiş ücretini ödemeye yetecek bakiye bulundurmak davalı ( borçlu ) tarafın sorumluluğunda olduğunun değerlendirilmesi takdirlerindendir.
Davacı … A.Ş. …. İcra Dairesi 21.09.2018 tarih 2018/… Esas sayılı dosyası ile talep ettiği; 8.176,65 TL asıl ( 2.115,05 TL geçiş ücreti + 6.021,60 TL para cezası ) , 1.534,09 TL faiz, 276,14 TL KDV tutarı olmak üzere toplam 9.986,88 TL alacaklı bulunmaktadır… ” şeklinde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Dosyanın ve bilirkişi raporunun tetkikinde; davacı talebinin 2.115,05-TL geçiş ücreti ile 6.021,60-TL ceza bedeli olmak üzere toplam 8.136,65-TL olarak gösterilmesine karşın bilirkişi raporunda asıl alacak miktarının hatalı olarak 8.176,65-TL olarak belirtildiği ve bu miktar üzerinden işlemiş faiz ve KDV hesabı yapılmış ise de işlemiş faiz hesabının dayanak ve sürelerinin dosya ve rapor kapsamında somutlaştırılmadığı, bu hali ile raporun hesaplama yöntemi yönünden denetime elverişli olmadığı anlaşılmakla; davacı vekiline talebine konu asıl alacak miktarı (2.115,05-TL geçiş ücreti ile 6.021,60-TL ceza bedeli olmak üzere toplam 8.136,65-TL) ile işlemiş faiz talebini (1.526,45-TL) tarih ve miktar üzerinden somutlaştırmak, faiz isteminin hangi tarih esas alınarak hangi oran üzerinden talep edildiğini açıklamak sureti ile beyanda bulunmak üzere 2 haftalık süre verilmesine, beyan dilekçesinin sunulmasına müteakip denetime elverişli ve maddi hatadan uzak şekilde inceleme yapılması amacı ile ek rapor tanzim etmek üzere dosyanın önceki bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin anılı ara karar gereğince talep açıklama dilekçesi ibraz ettiği, neticeten 2.115,05 TL geçiş ücreti ve 6.021,60 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 8.136,65 TL asıl alacak, 1.526,45 TL işlemiş faiz ve 274,77 TL KDV olmak üzere toplam 9.937,87 TL üzerinden itirazın iptali ile takip talebinde gösterilen şartlarda devamına, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanun’un 2.maddesi uyarınca işlemiş ve işleyecek dönem için takip tarihinde yürürlükte olan %19,75 faiz oranı, takip tarihi sonrasında 29.06.2018 tarihinde yapılan değişiklikle %19,75 oranı doğrultusunda kabul edilen alacak üzerinden faiz işletilmesine, devamında değişen oranlarda faiz işletilmesine, hüküm kurulan işlemiş faize 3065 sayılı KDV Kanunu gereğince %18 KDV uygulanmasına dair karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Dosya kapsamına alınan bilirkişi … Okutucu tarafından hazırlanan ek raporda özetle; “…Değerlendirme : Davacı vekili ; 2.115,05 TL geçiş ücreti, 6.021,60 TL ceza tutarı olmak üzere toplam 8.136,65 TL asıl alacak, 1.526,45 TL işlemiş faiz ve 274,77 TL KDV olmak üzere toplam 9.937,87 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin avans faiz oranlarında yapılan değişiklikler uyarınca faizin değişen oranlarda kademeli olarak hesaplanması gerektiği göz önünde bulundurularak ek rapor talep etmiştir.
Dava; geçiş ihlalli alacak için … İcra Dairesi’nin 21.09.2018 tarih ve 2018/… Esas sayılı dosyası ile yürütülen icra takibine, yapılan itirazın iptali davasıdır.
Dava itirazın iptali olduğundan, ihlalli geçişle borcun doğduğu tarihten 21.09.2018 takip tarihine kadar değişen avans faiz oranları uygulanarak faiz hesaplanmıştır.
Sonuç : Davacı …A.Ş.’nin …. İcra Dairesi 21.09.2018 tarih 2018/… Esas sayılı dosyası ile ihlalli geçişten kaynaklanan toplam 9.937,87 TL alacak talep etmiştir.
Kök raporda da detaylı açıklamalar yapılmış olup, 1.526,45 TL faiz hesabı; ihlalli geçişle borcun doğduğu tarihten, 21.09.2018 takip tarihine kadar değişen avans faiz oranları uygulanarak yapılmıştır.
Faiz hesaplama tablosunda görüldüğü üzere; davalı Mehmet Uzun’un ihlalli geçişlerle borcun doğduğu tarihlerden takip tarihine kadar ” Değişen Avans Faiz Oranları” uygulanarak 1.526,45 TL faiz hesaplanmış olup, davacı şirketin toplam alacağı 9.937,87 TL olmaktadır…” şeklinde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Huzurdaki davada itirazın iptali istemine konu olan icra takibine dayanak alacağın, davacı tarafından işletilen köprü/otoyoldan araç maliki davalıya (gerçek kişi tacir) ait … plakalı aracın 03/09/2016 ile 30/03/2017 tarihleri arasında ücret ödemeden geçiş yapması iddiasına dayalı olduğu saptanmış olup davalı /gerçek kişi tacirin takibe vâki itirazı üzerine huzurdaki davanın ikame edildiği anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlığa tatbiki gereken 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrasına göre; “4046, 3465 ve 3996 sayılı Kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Ücretin dört katı fazlası olarak tahsil edilen ceza tutarının yüzde altmışı, tahsilini izleyen ayın yedinci günü mesai bitimine kadar, işletici şirket tarafından Hazine payı olarak, yıllık kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine şekli ve içeriği Maliye Bakanlığınca belirlenen bir bildirimle ödenir. İşletici şirket tarafından Hazine payının eksik bildirilmesi veya hiç bildirilmemesi ya da bildirildiği halde süresinde ödenmemesi halinde, Hazine payının ödenmesi gerektiği tarih ile tahsil edildiği tarih arasında geçen süreye 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre uygulanacak gecikme zammı ile birlikte ilgili vergi dairesince 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip ve tahsil edilir.” 6. fıkrasına göre; “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından ücretsiz geçiş yapan araçlar, işletici şirket tarafından bu maddenin yedinci fıkrasında öngörülen sürenin bitimini takip eden ilk iş gününde en yakın trafik kuruluşuna bildirilir.” 7. fıkrasına göre; “Geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan, ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin birinci fıkrası ile beşinci fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz.” düzenlemesi geçerli olup araç maliklerinden geçiş ücreti ve ceza tutarının tahsil edileceği öngörülmüştür. Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya … yahut … sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmekte olup ve … kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır. (Emsal ilam: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 2019/105 esas, 2022/389 karar sayılı kararı.)
Dosyada mübrez kamera/fotoğraf kayıtları, bildirim evrakları, … ile … Müdürlüğü yanıtları, provizyon ve geçiş tablosu kapsamında huzurdaki davada, işletmesi davacıya ait köprü/otoyoldan davalının maliki olduğu aracın geçiş ihlali yaptığının sabit olduğu, aksinin tüm dosya kapsamında ispatlanamadığı, davalının araç maliki olmakla sorumluluğunun bulunduğu, nitekim anılı 6001 sayılı Kanun’un 30/5. fıkrasına göre araç maliklerinin geçiş ücretleri ve cezalardan sorumlu olduğu anlaşılmıştır. 6001 sayılı Kanun’un 30/5. fıkrasına göre araç maliklerinin geçiş ücretleri ve cezalardan sorumlu olduğu gibi anılan hükme göre tebliğ edilmesi dâhi öngörülmediğinden kanuni 15 günlük sürenin geçmesine müteakip mütemerrit olunmakla davacı alacağının sübut bulduğu anlaşılmıştır. Nitekim Anayasa Mahkemesinin 2017/166 Esas- 2018 / 8 Karar sayılı kararında da açıklandığı gibi, işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarında işletici şirketlerce işletme hakkının bir uzantısı olan kontrolsüz geçişlerde takdir edilen para cezalarının geçiş ücreti ile ve işletme gelirleriyle bağlantılı olduğu, bu nedenle klasik anlamda idari para cezası niteliğinde olmadığı, kendine özgü bir yaptırım olup geçiş ücreti ve bununla irtibatlı para cezasının tahsilinin özel hukuk hükümlerine tâbi kılındığı anlaşıldığından geçiş ücreti ve ihlalli geçiş cezasının toplamı asıl alacak olarak değerlendirilerek faiz hesaplaması yapılmasının ve 3065 sayılı Kanunun 24/c maddesi gereği KDV hesaplaması yapılmasının hukuka uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Tüm bu nedenlerle; davacı yanın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 2.115,05-TL geçiş ücreti ve 6.021,60-TL ceza tutarı olmak üzere toplam 8.136,65-TL asıl alacak, 1.526,45-TL işlemiş faiz, 274,77-TL faizin KDV’si (3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu 24. maddesi uyarınca) olmak üzere toplam 9.937,87-TL alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vâki itirazının haksız olduğu sonucuna varılmıştır.
Son olarak icra inkar tazminatı yönünden inceleme yapılmış olup somut olayda takip konusu alacak miktarının tespiti yargılamayı gerektirmediğinden, bir başka ifade ile alacak, dava tarihi itibariyle likit ve muayyen olduğundan, davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği (Emsal karar: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 2020/1586 esas, 2020/80 karar sayılı kararı) anlaşılmakla; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
… İcra Dairesinin 2018/… esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 8.136,65-TL asıl alacak, 1.526,45-TL işlemiş faiz, 274,77-TL KDV olmak üzere toplam 9.937,87-TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin, asıl alacak 8.136,65-TL takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2- Alacağın % 20’si oranındaki 1.987,57-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 678,86 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 119,79 TL harcın mahsubu ile bakiye 559,07 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 800,00 TL bilirkişi ücreti ile 130,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 930 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
7- Davacı tarafça yatırılan 119,79 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 179,09 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Devletçe karşılanan 1.320 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır