Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/721 E. 2021/979 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/721 Esas
KARAR NO : 2021/979

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 22/09/2011
KARAR TARİHİ : 28/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı bankanın İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı ilamı ile 08.06.2005 tarihinde iflasına karar verilmiş olup, öncesinde davalı müflis bankada çalışarak müvekkili bankaya geçen personele ilişkin kesinleşen yargı kararları uyarınca ödenmek zorunda kalınan kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 93.686.08 TL’nin iflas masasına kaydının yapılması amacıyla davalı müflis bankanın iflas idaresince müvekkilince başvuruda bulunulduğunu, ancak davalı banka iflas idaresince hiçbir hukuki mesnet ve gerekçe olmadan alacağın takas ve mahsubuna yönelik taleplerinin kabul görmediğini ve tamamının red edildiğini, davaya konu sıra cetveli incelendiğinde müvekkili bankanın kayıt talebinde bulunduğu, alacaklarının sıra cetvelinin 4.sırasında yer aldığının göründüğünü, müvekkilin alacağının kıdem ve ihbar tazminatına ilişkin olup İİK.206.maddesi gereğince 1.sırada yer alması gerektiğini belirterek davalı iflas idaresince 1.sıra yerine 4.sırada değerlendirmesi sebebiyle, sıra cetvelindeki alacaklarının sırasına vaki itirazlarının kabulünü ve ayrıca 4.sırada değerlendirilen ve tamamen red edilen alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
Müflis banka vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili bankanın İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı kararı ile 08.06.2005 tarihi itibarıyle iflasına karar verilmiş olup, iflasın kesinleştiğini, müvekkili bankanın 5411 sayılı yasa gereği her türlü harçtan muaf bulunduğunu, görevli mahkemenin icra hukuk mahkemesi olduğunu bu nedenle mahkemenin görevine itiraz ettiklerini, davacı şirketin eski çalışanlarından … yönünden iş mahkemesi kararıyla 11.400,99 TL, …yönünden 4.333,30 TL’nin müvekkili bankanın iflas masasının 2.sırasına kayıt ve kabul edildiğini ve bu bedelin davacıdan talep edildiğini, ancak davacı …’ın talebi reddederek dava konusu 93.686,08 TL’nin takas mahsubu ile sıra cetveline kayıt talebinde bulunduğunu, bu talebin hukuki dayanağı olmadığından bahisle red edilerek, 15.09.2001 tarihli yazı ile davacıya bildirildiğini,teminat mektubu komisyon bedeline ilişkin 1.573,50 TL’lik davacı talebi kabul edilerek iflas masasına kaydedildiğini, red edilen kısmın mahkeme kararları ve takiplerinde muhatabı davacı … olmakla ve müvekkili müflis bankaya herhangi bir sorumluluk addedilmediğinden talebin rededildiğini, aksi düşünülse dahi bu miktarın ancak adı geçen işçilerin bankalarında çalıştıkları süre ile sınırlı olacağını belirterek öncelikle görevsizlik kararı verilmesini, aksi halde haksız ve mesnetsiz davanın reddini savunmuştur.
Davacı vekili duruşmadaki beyanında, 1.375,50 TL’lik taleplerinin masa tarafından kabul edildiğini ve buna herhangi bir itirazlarının olmadığını, 93.686,08 TL yönünden dava açtıklarını beyan etmiştir.
Mahkememizce; delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli deliller celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Davalı müflis… Bankası İflas idaresince davacının davaya konu ettiği alacak başvuru talebinin red edilerek red kararının 15.09.2011 tarihli …Gazetesinde yayınlandığı, ayrıca aynı tarihli yazı ile davacı şirkete bildirildiği ve davanın 22.09.2011 tarihinde açıldığı görülmükle; dava süresinde olduğundan esastan incelemeye geçilmiştir.
Mahkememizce dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda İcra İflas Hukukçusu Yard. Doç.Dr. … ve mali müşavir …marifetiyle inceleme icra edilerek 21.05.2012 tarihli rapor teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Davacı tarafından 93.686,08.TL alacağın masaya 1. Sıra alacağı olarak kaydı amacıyla huzurdaki dava açılmıştır.
1.Seçenek; Davalı bankanın kıdem tazminatlarının ödenmesinden sorumlu olduğu sonucuna varılması halinde, davacının ödediği tüm tazminat bedelinden (ana para, faiz ve yargılama masrafları) sorumlu olduğu sonucuna varılırsa; davacı banka tarafından davalı banka iflas masasına 4. Sıra alacağı olarak 5 çalışan için ödenen ve talep edilen toplam 93.686,08.TL nin kayıt ve kabulüne karar verilebilecektir.
2.Seçenek ise, davalı banka tazminattan sorumlu olduğu, ancak yar… masraflarının doğmasına davacı bankanın sebep olduğu sonucuna varılması halinde davalı banka yargılama masraflarından sorumlu olmadan yapılan hesaplamaya göre, Bu halde; davalı banka iflas masasına 4. Sıra alacağı olarak kayıt ve kabulü gereken alacak miktarı;
…: 3.747,56.TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı) davası olarak açıldığından icra dosyası da dava dosyasında olmadığından takip tarihindeki faize göre hesaplama yapılmıştır) , 2.474,04 faiz ( 31.05.2004-15.02.2007 tarihi itibariyle)
… : 8.305,00.TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı),323,63 faiz ( 17.09.2004 tarihi itibariyle) (itirazın iptali)
…: 11.473,82.TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı),7.726,00 faiz ( 22.04.2004-16.04.2007 tarihi itibariyle)
…: 3.071,03.TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı) 17.659,53 faiz (19.07.1996-12.12.2007 tarihi itibariyle)
…: 9.886,90.TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı) 10.623,26 faiz (06.08.2004-20.10.2008 tarihi itibariyle)
Toplam : 75.290.77.TL
Arz edilen sebeplerle, hukuki niteleme ve takdir sayın mahkemeye ait olmak üzere, tarafımıza tevdi edilen ve incelenen dava dosyası ve ekleri kapsamında yapmış olduğumuz incelemenin neticesinde;
a)Davacının talep ettiği alacağın kayıt ve kabulüne karar verilmesi halinde, alacağın iflas tarihinde geriye doğru 1 yıllık süre içinde doğmamış olması nedeniyle 4. Sıra alacağı olduğu,
b)Rapor içeriğinde gerekçesi açıklandığı üzere, davalı bankanın davacının mahkeme kararına istinaden yaptığı ödemeden sorumlu olması yönünde değerlendirme yapılması halinde;
aa) Davalı bankanın davacı tarafından ödenen ve yargılama giderleri dahil talep edilen 93.686,08.TL den sorumlu olacağı ve bu tutarın masaya kayıt ve kabulüne karar verilebileceği,
bb) davalı bankanın yargılama giderlerinin doğumuna sebep olmadığı bu nedenle de sorumlu tutulmaması gerektiği yönünde değerlendirme de bulunlması halinde ise, davalı iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilebilecek olan alacak tutarı toplamının 75.290.77.TL olarak hesaplanabileceği ve bu tutarın masaya kayıt ve kabulüne karar verilebileceği” şeklinde mütalaada bulundukları görülmüştür.
Mahkememizce heyete iş müfettişi …’ın da heyete dahili ile itirazlarının da değerlendirilmesi babında 13.10.2012 tarihli ek rapor alınarak dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
“Arz edilen sebeplerle, hukuki niteleme ve takdir sayın mahkemeye ait olmak üzere, tarafımıza tevdi edilen ve incelenen dava dosyası ve ekleri kapsamında yapmış olduğumuz incelemenin neticesinde:
a)Davalı … Bankasının, davacı … tarafından 5 çalışanı için davalı bankada çalıştıkları dönemle ilgili olarak ödenen kıdem tazminatları ve yargılama giderleri dahil talep edilen 93.686.08.-TL.’ndan sorumlu olacağı ve bu tutarın masaya kayıt ve kabulüne karar verilebileceği.
b)Bu alacacın. 49.869.3.-TL.’lık kısmı imtiyazlı alacak olduğundan masada. 1.sıra cetveline, kalan alacağın 4.sıra cetveline yazılmasının gerektiği” şeklinde mütalaa ettikleri görülmüştür.
Dava, öncesinde davalı müflis bankada çalışarak davacı bankaya geçiş yapan işçilere mahkeme kararı neticesi ödenen kıdem ve ihbar tazminatlarından davalı sorumlu olduğu döneme ilişkin kısmının davalı bankanın iflas masasına rucuen kaydı isteminin reddine dair iflas masası kararının iptali ile alacağın masaya kayıt ve kabulü, ayrıca sıra cetvelinin 1.sırasına kaydı istemine ilişkindir.
Davalı yan, görevsizlik itirazında bulunduğu gibi alacağın mesnetsiz olduğunu, aksi düşünülse dahi müvekkili bankanın sorumluluğunun çalışılan döneme ait olduğunu ve alacağın birinci sıraya kaydedilecek mahiyetteki alacaklardan olmadığını belirterek davanın öncelikle görevsizlik, olmadığı takdirde esastan reddini savunmuştur.
Dava; öncelikle esas itibarıyle red edilen alacağın masaya kayıt ve kabul istemıne ilişkin olduğundan, bu taleple birlikte sıraya vaki itiraz da mahkememizce incelebileceğinden göreve yönelik itiraz mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Mübrez iş müfettişinin de yer aldığı ek bilirkişi raporuyla; davacı bankadan ayrılan davalı müflis bankanın eski çalışanlarına mahkeme kararları neticesinde ödenen ihbar ve kıdem tazminatlarına ilişkin olarak davalı bankada çalışılan döneme isabet eden toplam 93.686,08 TL olarak belirlenmiş olup, bu rakamın 49.869,35 TL’si ihbar ve kıdem tazminatı mahiyetindedir. Davacı taraf ödemiş olduğu alacak açısından halefiyet kuralları gereğince önceki alacaklıların haklarına haiz olacağından ve alacağın davacı tarafça ödenmiş olması alacağın vasfını değiştirmeyeceğinden bu anlamda bilirkişi raporundaki görüş mahkememizce de benimsenerek davanın kabulü ile 93.686,08 TL’nin davalı müflis bankanın iflas masasına kayıt ve kabulüne ,bu miktarın işçi alacağı vasfında olan 49.869,35 TL’sinin İİK 206. maddesi gereğince sıra cetvelinin birinci sırasına, bakiye kısmının ise yargılama giderine ilişkin olduğundan sıra cetvelinin 4.sırasına kaydına ve takas mahsup hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığından bu hususun infazda nazara alınmasına dair verilen hükümünün müflis davalı şirket iflas idaresi vekilinin vaki temyizi üzerine Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 2014/5038 esas, 2015/1301 karar sayılı, 02/03/2015 tarihli kararı ile;
”1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, müflis davalı şirket iflas idaresi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, İş Mahkemesi kararlarına dayalı olarak ödenen işçilik alacaklarının, müflis davalının yanında çalışılan döneme ilişkin kısmının iflas sıra cetvelindeki sırasına da itiraz edilerek, kayıt ve kabulü istemine ilişkindir. Mahkemece de, dava konusu alacak iflastan önce doğmuş bir alacak olarak nitelendirilmiş, sıraya itiraz da değerlendirilerek, kayıt ve kabule karar verilmiştir.
Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.
İflas masasının safi (net) mevcudu (masaya giren mal, alacak ve haklar), “alacakların ödenmesine tahsis olunur” (İİK m.184,I,c.1). Buradaki “alacaklar” teriminden maksat, aslında yalnız “iflas alacaklarıdır.” İflas alacağı, iflas açıldığı anda müflise karşı hukuken mevcut olan alacaklar yani müflisin iflasın açıldığı andaki borçları olup, iflas masasından istenebilir (masaya yazdırılabilir). Somut olayda, müflis şirketin 08.06.2005 tarihinde iflasına karar verildiği, dava dışı beş işçi tarafından davacı aleyhine İş Mahkemesinde açılan davalar sonucu hüküm altına alınan alacağın yine iflas tarihinden sonra ödeme yapılmak suretiyle dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan BK’nın 147. maddesine dayalı rücu hakkı (iflastan sonra) doğmuştur. Bu durumda alacak, iflastan önce doğmadığından, sırasına ve esasına itiraz edilebilecek, İİK’nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olduğu ve iflas masasının dağıttığı iflas (…) hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan bir alacak niteliğindedir. İİK’nda iflastan sonra doğan alacaklar için İİK’nın 235/2. maddesinin ilk cümlesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından, somut olayda bu mahkemenin davanın açıldığı 22.09.2011 tarihi itibariyle yürürlükte olan HMUK’nın 1 ve 8. madde hükümlerindeki parasal sınıra göre Asliye ya da Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, inceleme, şikayet yolu ile icra mahkemesine değil, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, davalı müflisten alacaklı olduğunu iddia eden alacaklı olup, davalı ise iflas idaresidir. İflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez, tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır. Ne var ki, dava tarihi itibariyle 6762 sayılı TTK’nın 5/3. maddesi yürürlükte olup, davalı tarafça süresinde iş bölümü itirazında bulunulmadığından, davanın açıldığı Ticaret Mahkemesinin iflas alacağı niteliğinde olmayan bir alacakla ilgili davaya bakabileceğinin kabulü gerekir. Dava konusu alacak, sıra cetvelinde yer alamayacağından, bunlar için iflas masası aleyhine genel mahkemede açılması gereken davada İİK’nın 235. maddesindeki süreler uygulanmaz.
Davacı tarafça dava kayıt kabul istemine İlişkin olarak nitelendirilmiş ise de, kayıt kabul isteminin belirli bir miktar alacağın iflas masasına kayıt ve kabulünün yapılması istemine ilişkin olduğu, istemin alacağın tahsili istemini içerdiğinin de kabulü gerekir.
Bu durumda mahkemece, dava konusu alacağın iflastan sonra doğan alacakla ilgili olduğu gözetilerek, tahsil hükmü kurulması gerekirken, davanın işçiye karşı müteselsil sorumlulardan biri olan davacı tacir tarafından iflastan sonra ödenen bedelin diğer müteselsil sorumlu davalı tacirden BK’nın 147. maddesine dayalı olarak rücu hakkı uyarınca tahsilinin istendiği, bu alacağın iflastan sonra bağımsız ve ayrı olarak doğan tacirler arası rücu istemine konu yeni bir alacak niteliğinde olduğu gözardı edilerek davanın kayıt kabul davası olarak ele alınması ve buna bağlı olarak işçilerin kayıt kabul istemlerinde kabulü mümkün rüçhan hakkına dayalı olarak, davanın sonuçlanması, üstelik yasal dayanağı ve koşulları açıklanmayan halefiyet ilkesinin gerekçe yapılması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Taraf vekillerinin karar düzeltme istemi üzerine Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 2015/6010 esas, 2017/2776 karar sayılı, 19/10/2017 tarihli kararı ile;
”Mahkemece, 93.686,08 TL’nin iflas masasına kayıt ve kabulüne, bu miktarın işçi alacağı vasfında olan 49.869,35 TL’sinin İİK’nın 206. maddesi gereğince sıra cetvelinin 1. sırasına, bakiye kısmın ise yargılama giderlerine ilişkin olması nedeniyle 4. sırasına kaydına dair verilen karar, davalı iflas idaresi vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 02.03.2015 tarih ve 2014/5038 E., 2015/1301 K. sayılı ilamı ile, dava konusu alacağın iflastan sonra doğan alacakla ilgili olduğu, tahsil hükmü kurulması gerekirken davanın kayıt kabul davası olarak ele alınmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, bozulmuştur.
Bu kez, taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir.
İİK’nın 206/4. maddesi, birinci sıraya; “İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları,..” alacaklarının kayıt edileceği hükmünü içerir. Bu nedenle dava konusu işçilik alacaklarının imtiyazlı olarak iflas sıra cetveline kaydedilebilmesi için, iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde doğmaları gerekmektedir.
Somut olayda mahkemece, davaya konu işçilik alacaklarının İİK’nın 206. maddesi 1. sırasındaki alacak kapsamında kalıp kalmadığı belirlenip sonucuna göre, karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır” şeklinde gerekçesi ile bozularak dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizce de usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak dosya mahkememizin …esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi Yard. Doc. Dr. …, mali bilirkişi … ve emekli iş müfettişi …’dan oluşan bilirkişi heyetinden bozma ilamı doğrultusunda dava konusu alacağın icra iflas kanununun 206 maddesi kapsamındaki alacaklardan olup olmadığı ve hangi sıraya kaydı gerektiği hususlarında ve ayrıca neticeten var ise davacı alacağının tespiti noktasında inceleme icra edilerek konuya ilişkin rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişinin ayrıntılı olarak hazırlayıp sunduğu 25/10/2018 tarihli raporda özetle;
“Dava dışı işçilerden, … …’in işten ayrılma (kıdem tazminatım hakettiği) tarihin, davalı bankanın iflasına karar verildiği tarihten geriye dönük 1 yıl içersinde, …’in işten ayrılma tarihin, iflasın açılmasından sonra olduğundan imtiyazlı alacak olup bu işçiler için ödenen asıl alacağı l.sıra cetveline, imtiyazlı olmayan yargılama giderleri ve diğer dava dışı işçilerden … ve…’ın işten ayrılma tarihlerinin, davalı bankanın iflasının karar verildiği tarihten geriye dönük l yıl içersinde olmadığından bu işçilere ödenen asıl alacak ve yargılama giderleri 4.sıra cetveline yazılacağı, o halde davacı banka alacağının, l.sıra cetveline yazılacak tutarının;
…: 8.305,00. TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı), 323,63 faiz (17.09.2004 tarihi itibariyle) (itirazın iptali davası olarak açıldığından icra dosyası da dava dosyasında olmadığından takip tarihindeki faize göre hesaplama yapılmıştır)
…: 9.886,90. TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı), 10.623,26faiz (06.08.2004-20.10.2008 tarihi itibariyle),
…: 3.071,03. TL kıdem tazminatı (Mahkeme kararı), 17.659,53faiz (19.07.1996-12.12.2007 tarihi itibariyle) toplam: 49.869.35 TL olduğu,
Geriye kalan asıl alacak ve 5 çalışan için ödenmiş olan yargılama giderleri ise imtiyazlı alacak olmadığından 4.sıra cetveline yazıldığı,
Arz edilen sebeplerle, hukuki niteleme ve takdir sayın mahkemeye ait olmak üzere, tarafımıza tevdi edilen ve incelenen dava dosyası ve ekleri kapsamında yapmış olduğumuz incelemenin neticesinde;
Davalı … Bankası’nın, davacı … tarafından 5 çalışanı için davalı bankada çalıştıkları dönemle ilgili olarak ödenen kıdem tazminatları ve yargılama giderleri dahil talep edilen 93.686,08.-TL’ndan sorumlu olacağı ve bu tutarın masaya kayıt ve kabulüne karar verilebileceği,
Bu alacağın, 49.869,35.-TL’lik kısmı imtiyazlı alacak olduğundan masada 1.sıra cetveline, kalan alacağın 4.sıra cetveline yazılmasının gerektiği…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Dava; öncesinde davalı müflis banka çalışanı iken davacı banka bünyesine geçen işçiler için davacı tarafça ödenen işçi alacaklarının rucüen tahsili için iflas masasına yapılan alacak kayıt başvurusunun reddi nedeniyle açıan kayıt kabul davasının yapılan yargılaması neticesinde, davanın kabulüne dair verilen mahkememiz hükmünün vaki temyizi üzerine karar düzeltme aşamasında bozma gerekçesi değiştirilmek suretiyle 1. sıraya kaydı yapılan miktar yönünden rüçhanlı alacak şartlarının, yani iflastan 1 yıl önce doğmuş olma şartının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekçesi ile bozulmuş olup mahkememizce bozmaya uyma sonrası icra edilen yargılama sırasında ibraz edilen ek raporda; borcun iflastan 1 yıl önce doğması ve imtiyazlı alacak olarak kaydedilme şartların gerçekleştiği ve alacakların 1. sıraya kaydının gerektiği yönünde mütalaada bulunulduğu, her ne kadar davalı müflis banka vekili; dava dışı işçilerin müvekkilinden iş çıkışlarının 1996-2000 yılları arası olduğu,bilirkişilerin işçilerin müvekkilinden değil, davacı bankadan işten çıkış tarihlerini esas aldığını ve imtiyaz şartlarının ve alacağın talep koşullarının oluşmadığını savunmakta ise de, dava dışı işçilerin akitlerinin tüm sonuçlarıyla davacı bankaya devredildiği, davacı banka devam eden iş akitleriyle dava dışı işçileri istihdam ettiğinden ve müflis davalı bankadan davacı bankaya işçilerin geçişleri işçiler aleyhine hizmet aktinde kesintiye sebep olacak şekilde sonuç doğuramayacağından, dolayısıyla alacağın doğum tarihi olarak işçilerin davacı bankadan çıkışlar tarihlerinin esas alınması gerektiği kanaatiyle bozma ilamında işaret olunan eksiklikte ikmal edilerek davanın önceki hükümde de belirtilen gerekçelere istinaden davanın kabulü yönünde karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; davanın kabulü ile 93.686,08 TL’nin 49.869,35TL’sinin sıra cetvelinin birinci (1) sırasına, bakiye kısmının dördüncü (4) sırasına yazılması kaydıyla davalı İmar Bankasının iflas masasına kayıt ve kabulüne dair verilen hükümünün davacı vekilinin ve davalı müflis İmar Bankası iflas idaresi vekilinin vaki temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2021/756 esas, 2021/790 karar sayılı, 11/02/2021 tarihli kararı ile;
“1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı iflas idaresi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Dava, İş Mahkemesi kararlarına dayalı olarak ödenen işçilik alacaklarının, müflis davalının yanında çalışılan döneme ilişkin kısmının iflas sıra cetvelindeki sırasına da itiraz edilerek, kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.
İİK’nın 206/4. maddesi, birinci sıraya; “İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları,..” alacaklarının kayıt edileceği hükmünü içerir. Bu nedenle dava konusu işçilik alacaklarının imtiyazlı olarak iflas sıra cetveline kaydedilebilmesi için, iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde doğmaları gerekmektedir.
Somut olayda, davacı tarafça dava dışı işlere ödenen işçilik alacaklarından davalı müflis şirketin sorumluluğunun doğduğu tarihin işçilerin müflis şirketteki işlerinden ayrıldıkları tarih olduğu sabittir. Dosya kapsamında tanzim edilen bilirkişi heyeti raporu tespitleri dikkate alındığından, talep konusu işçilik alacaklarının tamamının İKK’nın 206/4 maddesinde belirtilen “iflasın açılmasından önceki 1 yıl” içinde tahakkuk etmemiş oldukları anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, davalının sorumlu olduğu dönem için tespit edilmiş işçilik alacağı bedelinin tamamının, İİK 206. maddesi anlamında imtiyazlı olmaması nedeniyle, sıra cetvelinin 4. sırasına kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır” şeklinde gerekçesi ile bozularak dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizce de usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak dosya mahkememizin … esasına kaydedilmiştir.
Taraf vekillerince karar düzeltme talebinde bulunulmuş ise de, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 29/09/2021 tarih ve 2021/3949 Esas, 2021/501 karar sayılı ilamı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, davacının talebine konu işçilik alacaklarının iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmemiş olmaları sebebiyle imtiyazlı olmadıklarından sıra cetvelinin birinci sırasına alınamayacağı, dördüncü sırada kayıtlı oldukları görüldüğünden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL’den davacı tarafından yatırılan 18,40 TL’nin mahsubu ile arda kalan 40,90 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 5.100 TL maktu ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza