Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/709 E. 2023/481 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/709 Esas
KARAR NO : 2023/481
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2021
KARAR TARİHİ : 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait … plakalı araç ile ücret ödenmeksizin 24/12/2016-14/08/2017 tarihlerinde ihlalli geçişler yapıldığını, geçiş ücretlerinin tahsili amacıyla borçlu hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… takip sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun yapılan icra takibine itiraz ettiğini beyanla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini , %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya karşı yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER , TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; ihlalli geçişe dayalı olarak başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde taleplerini, icra dosyası ile bağlantılı olacak şekilde 1.006,45 TL geçiş ücreti ve 4.025,80 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 5.032,25 TL asıl alacak, 235,33 TL işlemiş faiz ve 42,36 TL KDV olmak üzere toplam 5.309,94 TL olarak belirtmiştir.
UYAP üzerinden yapılan inceleme sonucunda …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… takip sayılı dosyası ile ; davacı şirketçe davalı-borçlu aleyhine asıl alacak, işmiş faiz ve KDV’si olmak üzere toplam 11.679,98 TL tutarındaki alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, davalının takibe itiraz ettiği görülmüştür.
Mahkememizce taraf delilleri toplanarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Bilirkişi … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle;
”..Dosya muhteviyatının tamamı analiz edilp, incelenip ve yapılan değerlendirmeler neticesinde aşağıda tabloda ayrıntılı belirtildiği üzere ;
Anapara Kaçak Geçiş Bedeli 1.006,45
Kaçak Geçiş Bedeli 4 Katı Ceza Tutarı 4.025,80
Anapara + 4 Katı Ceza Tutar Toplamı 5.032,25
3095 Sayılı Faiz Yasası Dönemlik Yığılmış Avans Faiz Tutarı 3.482,77
Kaçak Geçiş + 4 Katı Ceza + Faiz Toplamı 8.515,02
Kdv %18 626,90
Takiple İstenebilir Güncel TOPLAM ALACAK BEDELİ 9.141,92
Davalı … …’dan takiple istenebilir güncel toplam alacağın 9.141,92-TL olduğu kanaatine varılmıştır.
6100 HMK’nun 282.madde hükmü gereğince nihai karar ve hukuki takdirin Yüce Mahkemeye ait olmak üzere bilgi ve tensiplerine sunarım. “şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Bilirkişi … tarafından hazırlanan bilirkişi ek raporunda özetle;
”..Dosya muhteviyatının tamamı analiz edilp, incelenip ve yapılan değerlendirmeler neticesinde aşağıda tabloda ayrıntılı belirtildiği üzere ;
Anapara Kaçak Geçiş Bedeli 1.006,45
Kaçak Geçiş Bedeli 4 Katı Ceza Tutarı 4.025,80
Anapara + 4 Katı Ceza Tutar Toplamı 5.032,25
3095 Sayılı Faiz Yasası Dönemlik Yığılmış Avans Faiz Tutarı 3.482,77
Kaçak Geçiş + 4 Katı Ceza + Faiz Toplamı 8.515,02
Kdv %18 626,90
Takiple İstenebilir Güncel TOPLAM ALACAK BEDELİ 9.141,92
Davalı … …’dan takiple istenebilir güncel toplam alacağın 9.141,92-TL olduğu kanaatine varıldığı,
5.032,25-TL’ye takip tarihi itibari ile T.C. Merkez Bankasının değişen oranlarda işlemiş faiz yürütüleceği,
Davalı … …’ın 06.04.2022 tarihli davaya cevap, beyan ve delillerinin bildirilmesi konulu dilekçesinde ….İcra Müdürlüğü’nün 2017/… takip sayılı dosyası gereğince asıl alacak olan 1.006,45-TL’lik borca karşılık 06/04/2022 tarihli tahsilat makbuzunda 1.007,00-TL olarak ödeme yaptığı dosya muhteviyatında belirtildiği , yapılan hesaplamalar neticesinde oluşan güncel toplam alacak tutarından düşürülmesinin uygun olduğu,
Davacının İcra İnkar Tazminatı talebinin Sayın Mahkememin takdirinde olduğu, yapılan hesaplamalar ve incelemeler neticesinde kanaatine varıldığı “şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25.05.2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.05.2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, 27.03.2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin 18.01.2018 tarih, 2017/166 E. 2018/8 Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…… kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…..” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/1124 Esas, 2021/347 Karar sayılı ilamı)
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; ihlalli geçiş görüntüleri ile provizyon kayıtları incelenmek suretiyle hazırlanmakla ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli olan bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere, davalının sahibi olduğu … plakalı araç ile davacıya ait ücretli otoyollardan … hesap bakiyesinde yeterli meblağ bulundurmadan 24.12.2016-14.08.2017 tarihleri arasında ihalli geçişler yaptığı ve geçiş ücretlerini 15 günlük süre içinde ödemediği, yasa gereğince geçiş bedelinin 4 katı tutarında ceza bedelini de ödemekle mükellef olduğu, ihlalli geçiş yapan aracın, ihlallerin yapıldığı tarihte davalıya ait olduğu hususunun tescil kayıtları ile sabit olduğu, bilirkişi raporunda tespit edilen geçiş ücreti ve 4 katı ceza bedeli toplamı 5.032,25 TL kadar davacı yanın davalı yandan alacaklı olduğu, davalı taraf kendisine bildirim yapılmadığını beyan etmiş ise de yukarıda açıklandığı üzere davalı yanın asıl alacak tutarı bakımından bildirim yapma yükümlülüğünün bulunmadığı, böylece davacının 5.032,25 TL tutar yönünden talebinde haklı olduğu, davacı yanın takip dosyası ve dava kapsamında işlemiş faiz ve faizin KDV’si talepleri de bulunmakla; ihlalli geçişte bulunana bildirim yapma zorunluluğunun olmayışının geçiş ücreti ve ceza bedelinin talep edilebilmesine ilişkin olduğu ve ihlalli geçiş tarihi itibariyle faizin işlemeye başlayacağı anlamına gelmediği, temerrüt faizi talep edilebilmesi için TBK’nun 117. maddesi uyarınca alacaklının ihtarı ile borçlunun temerrüde düşürülmesinin gerektiği, anılı hüküm uyarınca davalı yanın takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından davacı yanın alacağa işlemiş faiz ve faizin KDV’si taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, davanın asıl alacak tutarı üzerinden kısmen kabulüne, alacak davalı tarafça belirlenebilir olmakla takibe yapılan haksız itiraz nedeniyle alacağına geç kavuşan davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair miktar itibari ile kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
…. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 5.032,25 TL asıl alacak tutarı kadar alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazının iptaline, takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davadan sonra davalı tarafça yapılan kısmi ödemenin infazda nazara alınmasına,
Alacağın % 20’si oranındaki 1.006,45-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 343,75-TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 284,45-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 1.426,05-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına bakılmaksızın 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 11. Bendine göre; tamamının arabuluculuk görüşmelerine katılmayan davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 5.032,25-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
7-Davacı tarafça peşin yatırılan 59,30-TL peşin harç ve 59,30-TL başvurma harcı olarak toplam 118,60-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. Bendine göre; arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda anlaşamamaları hallerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinde ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre hazineden ödenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin yine aynı kanunun 11. Bendi uyarınca davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır