Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/646 E. 2022/798 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/646 Esas
KARAR NO:2022/798

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:30/09/2021
KARAR TARİHİ:28/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacıdan satın aldığı makine parçası niteliğindeki ürünler karşılığında düzenlenen faturalardan kaynaklanan davacının ticari defterlerinde mevcut 2.684,27-TL’yi ödemediğini, faturalara konu borç ödenmediği için davalı hakkında …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının takibe itiraz ettiğini ve durdurduğunu, davalının, davacıya 4 adet faturaya istinaden doğan borcunun bir bölümü olan 10.000,00-TL’yi … bankasının … numaralı çeki ile ödediğini, işbu davaya konu
faturalara yasal süresi içerisinde itiraz etmediğini ve faturaları kabul etmiş olduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu icra takibi olduğu iddia edilen malların davalıya usulüne göre teslim edilmediğini, davalının davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, işbu davanın her türlü hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, iddia edilen alacağın faturaya dayanmakla birlikte davalıya usulüne göre teslim edilmediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; mal satımına ilişkin ticari ilişki kapsamında 4 adet fatura bedelinden kaynaklı bakiye alacağın tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
İtirazın iptali istemine konu ….İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiş olup davacı … … Şirketi tarafından davalı … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine 2.687,27 TL alacağın tahsili talebi ile ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davalı tarafça takibe itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Takip dosyasına konu alacak istemine dayanak 4 adet fatura sureti ile ve tahsilat makbuzunun ibraz edildiği görülmüştür.
Tahsilat makbuzunda betimlenen çek yönünden … … şubesine yazı yazılarak … hesap numaralı, … çek numaralı, 06/08/2019 tarihli, 10.000TL bedelli çekin ödeme ve ibraz bilgileri ile çekin önlü arkalı görüntüsüne ilişkin kayıtlar celp ve tetkik edilmiştir.
Dava dilekçesi ekindeki faturalar eklenmek sureti ile Vergi Müdürlüklerine yazı yazılarak davalının BA, davacının BS kayıtları celp ve tetkik edilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda özetle; “..MALİ YÖNDEN İNCELEME, DEĞERLENDİRME VE TESPİTLER: Davaya konu ihtilafın tespit ve değerlendirmesi bakımından Sayın Mahkemenizin görevlendirmesi çerçevesi içerisinde dosya kapsamında yer alan belgeler ve davacı tarafın yerinde inceleme talebi doğrultusunda ibraz etmiş olduğu yasal defter kayıt belgeleri aşağıdaki şekilde incelenmiştir. Davalının da yerinde inceleme talebinde bulunduğu görülmüş, davalı vekili ile telefon ve e-mail aracılığıyla iletişime geçilmiş ve müvekkillerinin yerinde inceleme talebine istinaden yasal defter kayıtlarının incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Davalı vekilinin, müvekkili şirkete durumu bildirdiği ve şirketin, ilgili birimlerinin, telefonla arayacaklarını beyan etmişse de makul bir süre içerisinde iletişime geçilmemiştir. Gelinen en son durumda, şirketin muhasebesini dışarıdan yürüten … tarafından, 31.03.2022 tarihinde telefonla aranılmış, yoğun bir iş programı sebebiyle iletişime geçilemediğini ve şirketin yasal defterlerinin hazırlanabilmesi için bir haftalık süre verilmesini talep etmiştir. Fakat Sayın Mahkemenizin, raporu hazırlayabilmem için tarafıma vermiş olduğu sürenin sona ermesi sebebiyle, davalı muhasebecisinin bu talebine olumlu yanıt verilmediğinden, davalının yasal defter kayıtlarının incelemesi yapılamamıştır.
2.1. İcra Dosyası ve Taraflar Arasındaki İlişkinin Mahiyeti; Dava dosyası içerisindeki ….İcra Dairesi ‘nin … esas sayılı dosyasına ilişkin belgeler incelendiğinde, davacı tarafından, davalı aleyhine, 06.07.2021 tarihinde toplam 2.687,27.TL tutarındaki toplam alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık avans faizi ile tahsil talebi olduğu görülmüştür. Takipte borcun sebebine “Müvekkil şirket ile borçlu şirket arasında ticari ilişkiden kaynaklanan müvekkil şirketin ticari defterlerinde görünen 2.687,27.TL alacağın tahsili talebidir.” denilmiştir.
Dosya kapsamı içerisinde yer alan belgeler ve davacı yasal defter kayıtları incelendiğinde; taraflar arasında açık hesap şeklinde yürütülen bir ticari ilişkinin mevcut olduğu anlaşılmıştır.
2.2. Davacı Yasal Defterlerinin Usul Yönünden İncelenmesi; Tacirler ticari işletmesi ile ilgili olarak yasalarda belirtilen zorunlu defterleri yasalarda öngördüğü şekilde tutmak zorundadır. Bu husus 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 64-65-88 maddelerinde1 ve HMK-222 maddesinde defterlerin sahibi lehine delil olması şartlarını düzenlemiştir. Belirtilen kanun maddeleri ışığında, aşağıdaki tabloda incelenen, davacıya ait 2019-2020-2021 dönemi yasal defterleri fiziki olarak tutulmuş, açılış noter tasdikleri ve yevmiye defteri kapanış noter tasdikleri zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmıştır. …
2.3. Davacı Yasal Defterlerinin Hesap ve Kayıt Yönünden İncelenmesi;
İcra takibinde, davacının talep ettiği alacağın, kendi yasal defterlerinde mevcut olup olmadığına ilişkin, inceleme yapılmış ve davacının, davalı ile olan ticari ilişkisini (…– …
… San. Tic. Ltd. Şti.) hesabında takip etmiş olduğu tespit edilmiştir. … Davacı tarafından, davalıya 16.05.2019 tarih D-… no.lu KDV Dahil 9.026,67.TL tutarında, 27.12.2019 tarih G-… no.lu KDV Dahil 560,50.TL tutarında, 11.03.2020 tarih C-… no.lu KDV Dahil 2.360,00.TL tutarında ve 11.03.2020 tarih C-… no.lu KDV Dahil 268,10.TL tutarında, olmak üzere (4) adet irsaliyeli fatura düzenlenmiştir. Söz konusu faturalar, davacı yasal defterlerinde, davalı hesabına borç kaydedilmiştir.

Davacı faturalarına karşılık, davalı tarafından 04.05.2019 tarih 004269 no.lu tahsilat makbuzu ile 10.000,00.TL tutarında 06.08.2019 vade tarihli … no.lu çek alınmıştır. Söz konusu bu
işlem de davacı yasal defterlerinde davalı hesabına alacak kaydedilmiştir. …
Diğer taraftan 04.05.2019 tarih […] yevmiye madde numarasında kayıtlı 472,00.TL tutarlı işleme göre; 120.02.136 … San. Tic. hesabındaki bakiye (472,00.TL)
davalının (120.05.866) no.lu hesabına virmanlandığı ve borç kaydedildiği görülmüştür. Bu işleme ilişkin, davacı şirket unvan ve bilgilerinin olduğu antetli bir belge sunulmuştur. …
Fakat bu belgede, söz konusu işlemi izah edebilecek bir hususa rastlanmamıştır. Yapılan işlem ve antetli belge, davacı şirkete sorulduğunda ise, “Antetli kâğıtta bulunan hareketler virman
hareketidir. Genç Karbon firması ile başladı. Daha sonrasında … ile devam edilmesi istendi. Kalan bakiye (472.TL) genç karbondan, as sınai firmasının isteği üzerinde virmanlandı. 10bin TL’lik çek girişinden sonra as sınai alacaklı konumdaydı. Genç karbon firmasında 472 TL borcu vardı. Bu borç alacağından düşülerek, cari devam edildi. Bu virman sonrasında, Genç karbon firması ile çalışmamız bitti. As sınai üzerinden devam edildi.” Denilmiştir. Dolayısıyla, davacı tarafından, anlatıldığı üzere, söz konusu işlemin bir virman işlemi olduğu ve bu işleminin de davalı isteğinden kaynaklandığı belirtilmiştir. Bu bakımdan, davacı, söz konusu işlemin davalının isteğinden kaynaklandığını iddia etmekteyse de davalı tarafın bu işlemi kabul ettiğine dair yazılı bir muvafakatinin olup/olmadığı ve dolayısıyla söz konusu işlemde davalının kabulünün olup olmadığının, beyanları ve yasal defterlerinin incelenmesi sonrasında ortaya çıkabileceği anlaşılmıştır.Netice olarak, davacı yasal defterlerindeki, davalı hesabı, takip tarihi itibariyle (06.07.2021) 2.687,27.TL tutarında (Borç) bakiyesi ile sonuçlanmış ve takip talebinde talep edilen asıl alacak tutarı ile uyumlu olduğu tespit edilmiştir.
2.4. BA-BS Beyannameleri;
Davacının mükellefi olduğu … Vergi Dairesi tarafından 07.10.2021 tarihli yazı ekinde BS görüntüleme ekranı sunulmuştur. Söz konusu ekran görüntüsünün incelenmesine
geçilmeden önce, davacının, davalıya 2019 ve 2020 döneminde düzenlemiş olduğu faturaların BS beyannamesi karşısındaki durumunun irdelenmesi gerekmektedir.

Tablo incelendiğinde, yalnızca yeşil renkle belirtilen 16.05.2019 tarih D-… no.lu KDV hariç 7.649,72.TL tutarlı faturanın, KDV hariç 5.000,00.TL üstünde olması sebebiyle BS beyannamesinde bildirilme zorunluluğu bulunmaktadır. Fakat diğer sarı renkle belirtilmiş (3) adet faturanın, ait oldukları dönemde KDV hariç 5.000,00.TL altında kaldığı ve bu sebeple
beyan etme zorunluluğu bulunmamaktadır. Netice olarak, davacının, 2019 döneminde, davalıya ilişkin (1) adet belge, KDV hariç 7.649,00.TL tutarını beyan etmiş olduğu ve dolayısıyla doğru ve eksiksiz bildirimde bulunduğu tespit edilmiştir. Davalının mükellefi olduğu … Vergi Dairesi tarafından 30.12.2021 tarihli yazı ekinde BA görüntüleme ekranları gönderilmişse de ekinde, 2019 dönemine ilişkin BA görüntüleme ekranının mevcut olmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla davalı yönünden 2019 dönemine ilişkin herhangi bir inceleme ve değerlendirmeye gidilmemiştir.
2.5. Faturalar;
Davalı, cevap dilekçesinde, davaya ve icra takibi dayanağı olduğu iddia edilen malın ve faturanın kendilerine teslim edilmediğini beyan etmiştir. Buna mukabil, davalının, faturaya
veya fatura içeriğine ilişkin davacıya yasal süre içerisinde yapmış olduğu herhangi bir itirazı da bulunmamaktadır. Davalının bu itirazına ilişkin, aşağıdaki tabloda görülen ve davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalar incelenmiştir.

Salt fatura düzenlenmesi, adına fatura düzenlenen kişiyi borçlu kılmaz. Adına fatura düzenlenen kişinin, fatura düzenleyene borçlu sayılabilmesi için, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 21.Maddesi (2.) bendinde2 belirtildiği üzere, düzenlenen faturayı tebliğ aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde fatura ve içeriğine itiraz etmemiş olması veya faturanın ihtiva ettiği mal veya hizmetin, tarafına tesliminin yapılmadığını ispatlamalıdır. Dolayısıyla, belirtilen faturalar incelendiğinde;
• Usulüne uygun düzenlenmiştir.
• Davacı tarafından, davalıya, düzenlenmiştir.
• Fatura muhteviyatları açık bir şekilde yazılmıştır.
• Bedelleri, ödenmemiş, yani açık faturalardır.
• Faturalar, davacı yasal defterlerinde kayıtlıdır.
• Faturaların, mal teslimi esnasında, davalıya elden teslim edildiği, davacı tarafından beyan edilmiştir.
• Faturalarda yer alan malların teslimine dair 16.05.2019 tarih … no.lu KDV dahil 9.026,67.TL tutarlı fatura dışındaki diğer (3) adet faturanın teslim alan kısımlarında ad soyad ve imzanın mevcut olduğu, 27.12.2019 tarih … no.lu 560,50.TL tutarlı fatura dışındaki diğer (3) adet faturada teslim eden kısmının boş olduğu görülmüştür.
3. SONUÇ:
3.1. Dosya kapsamı, icra dosyası, yasal defter kayıt ve belgelerin incelenmesi neticesinde;
a) Davacı tarafından, davalı aleyhine ….İcra Dairesi ‘nin … esas sayılı dosyası ile 06.07.2021 tarihinde toplam 2.687,27.TL tutarında asıl alacak için icra takibi başlatmıştır.
b) Usul yönünden incelenen, davacı 2019-2020-2021 dönemi yasal defterleri fiziki olarak tutulmuş, açılış noter tasdikleri ve yevmiye defteri kapanış noter tasdikleri zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırılmıştır. Davalı, yerinde inceleme talebinde bulunmuştur. Bu talebine istinaden, incelemenin yapılması konusunda kendisinden, geri cevap beklenmiş fakat makul süre içerisinde geri cevap alınamamış ve son durumda, yasal defterlerini hazırlayabilmek için kendisine bir haftalık süre verilmesini talep etmişse de Sayın Mahkemenizce tarafıma verilen
süre sona erdiği için davalı incelemesi yapılamamıştır.
c) Hesap ve kayıt yönünden incelenen davacı yasal defterlerine göre; davalı 2.687,27 tutarında borçludur ve söz konusu bu tutar, takip talebi tarihinde (06.07.2021) talep edilen asıl alacak tutarı ile uyumludur. Borcun kaynağını teşkil eden, (4) adet toplam 12.215,27.TL tutarındaki fatura ve bu faturalara karşılık davalı tarafından yapılan 10.000,00.TL tutarındaki çek ödemesi, davacı yasal defterlerine kaydedilmiştir.
d) Davacı yasal defterlerinde, davalıya ilişkin 04.05.2019 tarihinde kayıtlı (472,00.TL-Borç) işleme göre; … San. Tic. hesabındaki bakiye (472,00.TL) davalı hesabına virmanlandığı ve borç kaydedildiği görülmüştür. Bu işleme ilişkin, davacı şirket unvan ve bilgilerinin olduğu antetli bir belge sunulmuştur. Fakat bu belgede, söz konusu işlemi izah edebilecek bir
hususa rastlanmamıştır. Davacı taraf beyanına göre; söz konusu işlemin, davalı talebinden kaynaklanan bir virman işlemi olduğu iddia edilmekteyse de davalı tarafın bu işlemi kabul ettiğine dair yazılı bir muvafakatinin olup/olmadığı ve dolayısıyla söz konusu işlemde davalının kabulünün olup/olmadığının, beyanları ve yasal defterlerinin incelenmesi sonrasında ortaya çıkabileceği anlaşılmıştır.
e) Davacı tarafından 2019 döneminde, davalıya ilişkin (1) adet belge, KDV hariç 7.649,00.TL tutarını beyan etmiş olduğu ve dolayısıyla doğru ve eksiksiz bildirimde bulunduğu tespit edilmiştir. Davalının mükellefi olduğu … Vergi Dairesi tarafından 30.12.2021 tarihli yazı ekinde BA görüntüleme ekranları gönderilmişse de ekinde, 2019 dönemine ilişkin BA görüntüleme ekranının mevcut olmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla davalı yönünden 2019 dönemine ilişkin herhangi bir inceleme ve değerlendirmeye gidilmemiştir.
f) Davalı, cevap dilekçesinde, davaya ve icra takibi dayanağı olduğu iddia edilen malın ve faturanın kendilerine teslim edilmediğini beyan etmiştir. Buna mukabil, davalının, faturaya veya fatura içeriğine ilişkin davacıya yasal süre içerisinde yapmış olduğu herhangi bir itirazı da bulunmamaktadır. Davalının bu itirazına ilişkin, davacı tarafından, davalıya düzenlenen faturalar incelendiğinde, usulüne uygun düzenlendiği, davacı tarafından, davalıya, düzenlendiği, muhteviyatlarının açık bir şekilde yazılmış olduğu, bedellerinin, ödenmemiş, yani açık fatura oldukları, davacı yasal defterlerinde kayıtlı oldukları, faturaların, mal teslimi esnasında, davalıya elden teslim edildiğinin, davacı tarafından beyan edilmiş olduğu, faturalarda yer alan malların teslimine dair 16.05.2019 tarih … no.lu KDV dahil 9.026,67.TL tutarlı fatura dışındaki diğer (3) adet faturanın teslim alan kısımlarında ad soyad ve imzanın mevcut olduğu, 27.12.2019 tarih … no.lu 560,50.TL tutarlı fatura dışındaki diğer (3) adet faturada teslim eden kısmının boş olduğu görülmüştür.
3.2. Netice olarak; davacı yasal defter kayıt ve belgeleri dikkate alınarak haklı olduğuna
karar verilmesi ve davalının, ….İcra Dairesi ‘nin … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın, iptali halinde, a) Davacı yasal defterlerinde, davalı hesabına kayıtlı 472,00.TL tutarlı işlemin teyit edilememesi sebebiyle, 2.687,27.TL tutarındaki alacaktan düşülerek (2.687,27.TL-472,00.TL) kalan tutar üzerinden (2.215,27.TL) itirazın kısmen iptali ve takibin devamı,
b) Takip sonrası faiz talebine ilişkin, takip talebi tarihinden (06.07.2021), dava tarihine (30.09.2021) kadar geçen (86) gün için %16,75 oranında avans faizi 88,64.TL tutarında hesaplanmıştır.
c) Davacının talep ettiği icra inkar tazminatı 443,05.TL (2.215,27.TL X %20) tutarında hesaplanmıştır…” şeklinde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.Mahkememizce dosya kapsamına alınan mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda özetle; ” …
Çek Ödeme Bilgileri:
… … ortaklığı, 30.12.2021 Tarihli yazı ile İlgide kayıtlı yazınızda bahsi geçen … seri numaralı çeke ait talep edilen bilgi ve belgeler Genel Müdürlüğümüz ve tüm Şubelerimiz nezdinde araştırılmış olup, söz konusu çekin … Şubemiz nezdinde … Vergi kimlik numaralı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. adına … numaralı hesabında kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
İlgili çek … Bankası A.Ş. takas merkezi aracılığı ile tahsil edilmiş olup, takas banka bilgileri tablosu yazımız ekinde tarafınıza gönderilmektedir, Çeki ibraz eden hâmile ait bilgilerin ve çekin arkalı önlü görüntüsünün ilgili banka genel merkezinden Sayın Mahkemenizce talep edilmesi gerektiğini bilgilerinize sunarız.
Bilgilerinize arz ederiz.
Davacı tarafından, davalı şirketten alındığı iddia edilen ve muhasebe hesap ve kayıtlarına alınan … numaralı 06.08.2019 Vadeli, 10.000,00.-TL bedelli çekin keşidecisinin davalı şirket olduğu ve çekin … A.Ş. takas merkezi aracılığı ile tahsil edildiği, ancak hamil bilgilerinin ilgili bankanın genel merkezinden talep edilmesi yönünde olduğu tespit edilmiştir.
5- İcra Dosyası: Davacı tarafından, davalı aleyhine ….İcra Dairesi ‘nin … esas sayılı dosyası ile 06.07.2021 tarihinde toplam 2.687,27.TL tutarında asıl alacak için icra takibi başlatıldığı, Davalı vekili tarafından “Müvekkil şirketin alacaklı olduğunu iddia eden firmaya hiçbir şekilde borcu bulunmamaktadır. Bu itibarla borcun tamamına itiraz ederiz.” Yönünde itiraz edildiği ve takibin durduğu tespit edilmiştir.
6- Davalı …San ve Tic. Ltd. Şti Yetkilisi: Davalı …San ve Tic. Ltd. Şti ile dava dışı … İnş. Taah. Ve Tic. Ltd. Şti ortaklarının aynı kişiler olduğu, iki şirketi de …’isimli kişinin münferiden temsil ve ilzam ettiği, tespit edilmiştir.
Gerekli sonuç:
Tüm dava dosyası, iddia savunma, bilirkişi raporu ve davalı ticari defterleri ile dava dosyasına toplanan tüm deliller üzerinde; yapılan inceleme, denetim, tahlil ve değerlendirmeler neticesinde: Uyuşmazlığın; Taraflar arasında ticari bir ilişki olup olmadığı, davacı şirketin davalı şirket adına düzenlediği, faturaların davalıya tebliğ edilip edilmediği, fatura içeriği mal/hizmetin davalıya verilip verilmediği, davalının ise fatura bedellerini tam olarak ödeyip ödemediği, davacının davalı aleyhine başlattığı takip nedeniyle alacaklı olup olmadığı hususlarında toplandığı, davacı şirket tarafından, davalı şirket adına düzenlenen tüm faturaların davalı ticari defterlerinde yer aldığı, Davalı …San ve Tic. Ltd. Şti ile dava dışı … İnş. Taah. Ve Tic. Ltd. Şti ortaklarının aynı kişiler olduğu, iki şirketi de … isimli kişinin münferiden temsil ve ilzam ettiği, ayrıca davalı ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde 17.06.2019 tarihinde… Şti’ nin 472,00.-TL borcu davalı … Gazlarına devir virmanı yapılarak kapatıldığı, davacı şirketin, davalı şirket adına tuttuğu kayıtlarla davalı şirketin davacı şirket adına tuttuğu kayıtların birbiri ile örtüştüğü, taraflara ait 2019 ve 2020 ticari defterlerinde yer alan, dava konusu muhasebe kayıtlara göre; davacı şirketin ödeme emri tarihinde davalı şirketten 2.687,27.-TL alacağının olduğu…” şeklinde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Huzurdaki davada; ticari/ satım ilişkisinden kaynaklanan faturalara dayalı bakiye alacak istemi ile başlatılan ilamsız icra takibine vâki itirazın iptali isteminin ileri sürüldüğü, davalının takibe itirazında borcunun bulunmadığı itirazını, cevap dilekçesinde ise faturalara konu malların teslim edilmediği itirazını yönelttiği görülmekle somut olaydaki uyuşmazlığın; davacı yanın satım ilişkinden kaynaklı 4 adet faturaya dayalı bakiye açık hesap alacağının mevcut olup olmadığı, fatura ve içeriklerinin kesinleşip kesinleşmediği, davalıya mal tesliminin sübut bulup bulmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı ve davalı tarafın faturalar konusu malların teslimini ve dolayısıyla borcun varlığını inkar ettiği görülmüştür.
Nitekim satış sözleşmesinde satıcı malın teslim edildiğini, alıcı da teslim edilen ürünün bedelini ödediğini ispat etmekle yükümlüdür. 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesi ile 4721 sayılı TMK’nın 6. maddesi uyarınca, herkes iddiasını ispatla yükümlüdür. Takip konusu fatura bedelleri tanıkla ispat sınırının (HMK’nın m. 200) üzerinde olduğuna göre, alacağın varlığının HMK’nın 200. maddesi uyarınca yazılı delil ile ispat edilmesi gerekmektedir. Kural olarak; fatura konusu malların teslimini ispat külfeti davacı satıcıya ait olup, davacı faturaların konusu malların davalıya teslim edildiğini, faturaların da bu akdi ilişki nedeni ile düzenlendiğini kanıtlamak zorundadır.
Bu kapsamda delil olarak ticari defterlere dayanılmakla tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi icra edilmiş olup taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, her iki tarafın ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulduğu, alacak istemine dayanak faturaların tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, yine faturaların davacı şirket tarafından BS (bilanço satış), davalı şirket tarafından BA (bilanço alış) beyannameleri ile ilgili Vergi Dairelerine beyan edildiği belirlenmiştir.
Anılı açıklamalar ve yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; her iki ayrı bilirkişi incelemesi ile taraf ticari defterlerinin ayrı ayrı tetkik edildiği, tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulup birbirini teyit ettiği, ticari defterlerin HMK’nın 222. maddesinde belirtilen usule uygun olarak tutulduğundan tarafların lehine delil oldukları, buna göre; davacı şirketin, davalı şirketten 2.684,27-TL tutarında alacaklı bulunduğu, davalı şirket faturalara konu malların teslim edilmediğini ileri sürmüş ise de satıma ilişkin faturaların kendi ticari defterlerinde kayıtlı olduğu gibi davalı şirket tarafından alıma ilişkin faturaların BA (Bilanço alış) beyannameleri ile Vergi Dairesine bildirildiğine göre; faturalara yasal süresinde itiraz edildiğine ilişkin bir delil de ileri sürülmemesi hususları birlikte göz önüne alındığında, bu durumun satıma/faturalara konu malların teslim alındığına karine teşkil ettiği, davalı şirketin bu karinenin aksini dava değeri de dikkate alındığında usulüne uygun yazılı deliller ile ispatlayamadığı gibi davacı faturalarının davalı tarafça benimsenerek kendi ticari defterlerine kaydedilmiş ve BA kayıtları ile bildirilmiş olması karşısında davacı yanın takip tarihi itibari ile (dava değeri itibari ile taleple bağlılık ilkesi ışığında) 2.684,27-TL alacaklı olduğu sonucuna varılması gerekmiştir. Davalı tarafça cevap dilekçesinde faturalara konu malların teslim edilmediği savunulmuş iken tahkikat aşamasında fatura bedellerinin rayiç değere uygun olmaması nedeni ile bu hususta inceleme yapılması talep edilmiş ise de işbu savunmanın önceki savunma ile çeliştiği ve savunmanın değiştirilmesi/ genişletilmesi mahiyetinde olduğu anlaşılmakla, HMK’nın 141. maddesinin birinci fıkrası gereğince; “Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia ve savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. Ön inceleme duruşmasına taraflardan biri mazeretsiz olarak gelmezse, gelen taraf onun muvafakati aranmaksızın iddia veya savunmasını genişletebilir yahut değiştirebilir. Ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra ise diğer tarafın açık muvafakati ve ıslah dışında iddia ve savunma genişletilemez yahut değiştirilemez.” hükümleri kapsamında inceleme yapılması gerekmiştir. Bu düzenlemelere göre; yargılamanın ilk kesiti olan dilekçelerin teatisi aşamasında iddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı söz konusu değildir. Savunmayı genişletme veya değiştirme yasağı basit yargılama usulünde dava ve cevap dilekçelerinin verilmesi ile başlamaktadır. Ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia/savunma genişletilebilmektedir. Bu nedenle tahkikat, ön incelemede saptanan çekişmeli hususlar üzerinden yürütüleceğinden, ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddia veya savunmanın genişletilmesi yahut değiştirilmesi yasaktır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davalı yanın savunmalarının genişletilmesine yönelik olarak davacı tarafın açık muvafakatinin bulunmaması nedeni ile anılı savunmaya itibar edilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Kabul edilen hukuksal olgu neticesinde; davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle toplam 2.684,27-TL (asıl alacak) alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı/ takip borçlusunun vâki itirazının haksız olduğu, alacağın faturalara dayalı olup likit olduğu görülmekle; davanın kabulüne, davacı yararına %20 icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
… İcra Dairesinin … E. sayılı icra takip dosyasına davalı yanın itirazının iptali ile takibin 2.684,27-TL asıl alacak üzerinden takibin diğer kayıt ve şartlarda devamına,
2-Alacak likit olmakla alacağın %20’sine tekabül eden 536,85-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 183,36 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 124,06 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 1.600,00 TL bilirkişi ücreti ile 220,70 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.820,70 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 2.684,27 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
7- Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvuru harcı ve 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Devletçe karşılanan 1320 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/12/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır