Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/294 Esas
KARAR NO : 2022/128
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2021
KARAR TARİHİ : 22/02/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ: 22/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalıya ait … ve … plakalı araçlar ile 01.05.2018-04.06.2019 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin ihlalli geçişler yaptığını, geçiş ücretlerinin tahsili amacıyla davalı borçlu hakkında icra takibine girişildiğini beyanla davalının haksız itirazını iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi, tensip zabıtları ve duruşma gününün usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı ve duruşmaya da katılmadığı anlaşılmıştır.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine otoyol geçiş ücreti alacağına alacağına istinaden faizler dahil toplam 12.088,55 TL alacağın avans faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; icra müdürlüğünün yetkisine, ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı yan icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiş ise de, davacının otoyolları kullandırmak davalının da ücret ödemesi suretiyle aralarında kurulan sözleşme ilişki kapsamında HMK’nun10. maddesi delaletiyle TBK’nun 89 maddesi kapsamında değerlendirileceği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi’nin 2021/960 Esas, 2021/836 Karar sayılı ilamı uyarınca sözleşmenin ifa yerinin davacının hizmet aldığı köprü ve otoyol gişelerinin bulunduğu yargı çevresi olduğu, davalının ihlalli geçiş yaptığı gişeler arasında bulunan … gişesi … ilçesine bağlı olmakla … İcra Müdürlüğü yargı çevresi dahilinde olduğu anlaşıldığından, davalı yanın yerinde görülmeyen icra müdürlüğünün yetkisine itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Adli trafik uzmanı bilirkişi Uğur Karadavut tarafından düzenlenen 22/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Davalının dosya muhteviyatında bulunan CD içeriğinin incelenmesi üzerine aşağıda tabloda ihlalli geçiş kayıtları ve tutarları belirtilmiştir;
Ayrıca dosya içeriğinde bulunan iligili plakaların … ürünlerinin tanımlı olduğu banka hesap
hareketleri çizelgelerinin incelendiği, ihlalli geçiş kayıtlarının belirlenmiş olduğu tarihlerde banka
hesap hareketleri kayıtlarında bu geçişlerin görünmediğinin tespit edildiği belirlenmiştir.
Dosyaya sunulan belirtilen tarih aralığındaki plakaların İhlalli Geçiş Bilgileri içeriğinin tetkiki
neticesinde;
… ve … plakalı 2 adet araçların geçiş görüntüleri ile giriş-çıkış istasyonu,
çıkış tarih saati ve işlem no bilgilerinin yer aldığı bilgilerin, belgeler ile birlikte CD ortamında
dosya içerisinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Takibe konu ihlalli geçiş ve ceza tutarlarının … ve … plakalı araçların aşağıda yapılan tabloda hesaplamalara göre Toplam 11.383,80 TL olduğu tespit edilmiştir.
İşlemiş faizin 6.637,77 TL olduğu, kaçak geçiş + 4 katı ceza + faiz toplamının 18.021,57 TL olduğu, %18 KDV’nin 1.194,80 TL olduğu toplamda davalı, … Anonim Şirketi’nden takiple istenebilir güncel toplam alacağın 19.216.37 TL olduğu kanaatine varılmıştır.” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince davacının geçiş ihlalinden kaynaklı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe karşı davalı itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davanın dayanağını oluşturan 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesinde “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. …” hükmü düzenlenmişken 25.05.2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.05.2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, 27.03.2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin 18.01.2018 tarih, 2017/166 E. 2018/8 Karar sayılı kararında “…. İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/1124 Esas, 2021/347 Karar sayılı ilamı)
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi sonucunda, ihlalli geçiş görüntüleri ile provizyon kayıtları incelenmek suretiyle hazırlanmakla ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli olmakla mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere, davalı şirketin sahibi olduğu araçlar ile davacı işletimindeki ücretli otoyollardan … hesabında bakiye bulundurmaksızın 01/05/2018-04/06/2019 tarihleri arasında ihlalli geçiş yaptığı ve geçiş ücretlerini 15 günlük süre içinde ödemediği, bu nedenle yasa gereğince geçiş bedelinin 4 katı tutarında ceza bedelini de ödemekle mükellef olduğu, bilirkişi raporunda tespit edilen 12.307,80 TL geçiş bedeli, 9.076,00 TL ceza bedeli olmak üzere toplam 11.383,80 TL kadar davacı yanın davalı yandan alacaklı olduğu, takip dosyası ve dava kapsamında davacı yanın işlemiş faiz ve faizin KDV’si talepleri de bulunmakla, ihlalli geçişte bulunana bildirim yapma zorunluluğunun olmayışının geçiş ücreti ve ceza bedelinin talep edilebilmesine ilişkin olduğu, TBK’nun 117. maddesi uyarınca temerrüt faizi istenebilmesi için alacaklının ayrıca çekeceği bir ihtar ile borçluyu temerrüde düşürmesinin gerektiği, anılı hüküm uyarınca davalı yanın takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından davacı yanın alacağa işlemiş faiz ve faizin KDV’si taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, geçiş ücreti ve ceza bedelinden ibaret 11.383,80 TL yönünden itirazın iptaline, alacak likit olmakla davalı yanca da belirlenebilir olduğundan takibe haksız itiraz nedeniyle alacağına geç kavuşan davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
… İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 2.307,80 TL geçiş bedeli, 9.076,00 TL ceza bedeli olmak üzere toplam 11.383,80 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacak 11.383,80 TL’ye takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın % 20’si oranındaki 2.276,76 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 777,63 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 141,67 TL’nin mahsubu ile 635,96 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 141,67 TL peşin, 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 200,97 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre davanın kabul kısmı üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 700,00 TL bilirkişi ücreti, 82,30 TL tebligat vs.posta masrafı olmak üzere toplam 782,30 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesap edilen 752,51 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14. maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul red oranına göre hesaplanan 1.269,73 TL’sinin davalıdan, 50,27 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2022
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır