Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/425 E. 2022/591 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/104 Esas
KARAR NO : 2022/552
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/02/2021
KARAR TARİHİ : 27/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; 03/08/2019 tarihinde, … ilçesi, … İstanbul karşısı, … Caddesi adresinde davalı /taşeronu şirketler tarafından yapılan çalışma sırasında davacı tesislerine hasar verildiğini, davacı şirket personelinde arızanın giderilmesi ve enerji verilmesine müteakip hasara maruz kalan tesislerin onarımı için kullanılan malzeme ve işçilik gibi bedeller için davalı/borçlu tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine 5.801,05-TL. hasar bedeli, 287,51-TL. işlemiş faizi olmak üzere toplam 6.088,56-TL.’nin tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/ … sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, borca ve icra takibine itiraz edildiğini bu nedenle takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekilinin süresinden sonra sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın alacak iddiasına ilişkin tek dayanağının kendi personelleri tarafından tanzim edilen tutanaklar olduğunu, tespit edilen hasar onarım bedellerinin piyasa koşullarından fahiş olduğunu, takip tarihinden önce alacak miktarına faiz işletilmesinin yasal olmadığını, kötü niyet tazminatının yasal dayanağı bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; hasar bedeline dayalı olarak başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya arasına alınan …. İcra Dairesi’nin 2020/… sayılı dosyasında; … tarafından … Anonim Şirketi aleyhine icra takibi başlatıldığı, 5.801,05 TL hasar bedeli ve 287,51 TL faiz olmak üzere toplam 6.088,56 TL nin tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda özetle;
“..
Dosya kapsamına sunulan hasar tespit tutanağı ve yazışmalar kapsamında hasarın varlığının sabit olduğu, davacı şirkete müterafik kusur bakımından yeterli delil bulunmadığı. Kopartılan kablo için kullanılan kablo ve EK mufları teknik anlamda mutlaka kullanılması gereken malzemelerdir. Hasarın onarımı için 5 adet 1×240/25 mm2 kablo ek mufu ve 6 metre 1×240/25 mm2 kablo kullanıtdığı anlaşılmaktadır. Hasar için talep edilen yukarıda çizelgeler halinde detayı verilen malzeme bedeli kadri maruf değerdir. Hasar tutarı belirlenirken Tedaş Birim Fiyatlarının dikkate alındığı anlaşılmaktadır. Yine yukarıda ayrı başlık açılarak yapılan değerlendirme kapsamında, davacı tarafça 1.238,90 TL. (malzeme) * KDV – 1.461,90 TL. malzeme bedeli talep edilebileceği,
Davacı Bedaş tarafından arızanın KENDİ ELEMANLARI DIŞINDA özel adam tutularak onarımının yapıldığı hususunun belgelendirilemediği kanaatine varılmıştır. Nihai karar sayın Mahkemenize ait olmak üzere yukarıda detayı verilen emsal ilam gereği işçilik-montaj-araç-personel giderlerinin davacı kurumca TALEP EDİLEMEYECEĞİ kanaatine varılmıştır.
… nce dosya kapsamına sunulan yazı doğrultusunda, Çalışmalara Alt Yapı Kazı Ruhsat izni alınmadan başlandığı anlaşılmaktadır.
Hasar adresindeki çalışma davalı Şirket yüklenicisi tarafından yapılmış olsa dahi gerek idarenin (… Proje) gerekse idare tarafından görevlendirilen yapı denetim görevlilerinin yüklenici şirket üzerinde denetim gözetim yetkisi olacağı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Takibin, 1.461,90 TL. (KDV dahil malzeme bedeli) + 72,45 TL. (takip tarihine kadar işlemiş faiz) = 1.534,35 TL. üzerinden davalı … A.Ş. adına devam edebileceği ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; Davalının yaptığı çalışmalar sırasında davacıya ait tesislere zarar verildiği, davalının süresi içinde cevap dilekçesi sunmadığı, davacı tarafça olay yerinin fotoğraflarının sunulduğu, bu nedenle davalının oluşan zarardan sorumlu olacağı, mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda malzeme tutarı zarar toplamının 1.461,90 TL olarak hesaplandığı , davacının müterafık kusuru bulunmadığı, haksız eylem ile başkaca bir ihtara gerek kalmaksızın temerrüt oluşacağından kazı tarihi ile icra takibine kadar geçen süre için işlemiş faizin 72,45 TL olacağı, toplamda 1.534,35 -TL üzerinden davanın kısmen kabulünün gerektiği, davacı tarafça personel ve araç giderleri talebi yönünden yapılan tespitlere itiraz ileri sürülmüş ise de Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2018/5364 esas, 2020/162 karar sayılı, 2018/1089 esas, 2018/5527 karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere tazminat hukuku alanında gerçek zarar ilkesi geçerli olup zarar görenin, ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebileceği, zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı işçilerine ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araç giderleri genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderler olduğu, özel olarak işçi tutulup çalıştırıldığı kanıtlanmadıkça haksız fiil meydana gelmeseydi dahi yapılacak bu nitelikteki giderlerin zarar kapsamına dâhil edilemeyeceği, dosya kapsamında davacı arıza onarımı ile ilgili dava dışı bir şirket ile yaptığı anlaşmayı sunmuş ise de sözleşme uyarınca aylık ve sabit bir ödemenin belirlendiği, bu nedenle davaya konu kazı için dava dışı şirkete sözleşme gereği sabit olarak her ay ödenecek bedel dışında haricen bir bedel ödenmeyeceği, bu nedenle personel ve araç giderleri yönündeki davacı talebinin yerinde olmadığı, yine davacı tarafın dağıtılamayan enerji /etüd koordinasyon bedeli ve elektrik eşik kesinti süre aşım bedeli talebi yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; yukarıda bahsi geçen gerçek zarar ilkesi ışığında dağıtılamayan enerji yönünden gerçek bir zarardan bahsedilmesinin mümkün olmadığı saptanmakla anılı talebin reddi gerektiği, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği kapsamında ise davacı tarafça abonelerine ödeme yapıldığını gösterir delil ibraz edilmediği gibi davacı şirketin
orta gerilimde bildirimsiz kesintilerde 24 saate kadar, alçak gerilimde bildirimsiz
kesintilerde 48 saate kadar abonelerine tazminat ödememe hakkına sahip olup dava
konusu arıza için bu süreler dahilinde çalışma yapıldığı, bahse konu arıza için davacı
şirketin eşik kesinti süre aşım bedeli talep edemeyeceği, anlaşılmakla davanın 1.534,35 -TL tutar üzerinden kısmen kabulüne, dava konusu alacak miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden ve alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine dair miktar itibari ile kesin nitelikte aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
…. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… takip sayılı dosyasında davalı yanın itirazının kısmen iptali ile takibin 1.461,90 TL asıl alacak, 72,45- TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.534,35 TL üzerinden aynı kayıt ve şartlarla devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Takip konusu alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 104,81 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 73,54 TL harcın mahsubu ile bakiye 31,27 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 800,00 TL bilirkişi ücreti ile 81,75 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 881,75 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 222,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 1.534,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.554,21 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
8- Devletçe karşılanan 1.320 TL arabuluculuk ücretinin, davanın kabul oranına göre hesaplanan 332,64 TL ‘sinin davalı taraftan, bakiye 987,36 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
9- Davacı tarafça yatırılan 73,54 TL peşin harç ve 59,30 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 132,84 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır