Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/281 E. 2023/268 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/281 Esas
KARAR NO : 2023/268

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 22/07/2019
KARAR TARİHİ : 07/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı asil dava dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı ile aleyhine yapılan icra takibine süresi içerisinde gerekli itirazını yaptığını, İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin… esas dosyası ile icra takibinin durdurulduğunu, takibe konu senedin sahte olup olmadığı hususunda dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği ve senedin sahte olduğu bilirkişi raporunda tespit edildiği ancak İcra Mahkemesi gerekçeli kararında senetin sahte oluşturulduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiş ise de yargılamanın genel mahkemeye ait olduğu görülmekle talebinin reddine karar verildiğini, huzurdaki davaya konunun sahte senet kendisi gibi 40 kişiye aynı şekilde icra takibi başlattığını, senedin sahte olmasından dolayıda herhangi bir borcunun bulunmadığını, aynı kooperatifte üye …adına,… adına imza sirküsü formalarında oynama yapılarak sahte bir bono oluşturulduğunu, kooperatife ait tüm evrakların davalı eski Başkan … tarafından alıkonulduğunu ve kooperatife teslim edilmediğini, …Kooperatifinin genel kurul toplantılarında kullanılmak üzere imzalamış olduğu imza sirküsü formu içeriği sahte şekilde doldurularak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile aleyhine takip başlatıldığını, yapılan genel kurulda azil edilerek hakkında görevi kötüye kullandığını, kooperatife ait 101 daireyi zimmetine geçirdiğini, nitelikli dolandırıcılık ve inşaat şirketine ortak olmak ve kooperatifin inşaat işlerini bu firmaya vermek işlemlerinden dolayı …Cumhuriyet Başsavcılığı … sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, alacaklının vasıtası ile üye olduğunu, …’ın kooperatif üyesi olan…’a aynı sahte şekilde oluşturulan bono ile İstanbul … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, takibin iptali ve tedbiren durdurulması talebiyle … İcra Hukuk Mah. … E. Sayılı dava açtığını ve mahkemenini kararında davanın kabulü ile takibin durulmasına karar verildiğini, imza taklit etmek suretiyle yapılan bilirkişi incelemesi ile imzanın …’a ait oladığının anlaşıldığını, diğer bir üye …’ın senedinin üzerinde oynama yaparak haksız şekilde 3. Kişilere İst. … İcra Müd. … E. Sayı dosya ile borçlandırıldığı takip başlatıldığını, takibin iptali ve tedbiren durdurulması talebi ile… İcra Hukuk Mah. … E. Sayılı dava açıldığı ve düzenlenen bilirkişi raporunca evrak üzerinde oynama yapıldığını, davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiğini, haksız olarak başlatılan takip iptal edilmiş olduğu ve kendi başına gelen olayın aynısı olduğu için haciz tahdidi altında olması sebebiyle takibin durdurulması ile takibin iptalini, öncelikle teminatsız olarak mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise İstanbul … İcra Müd. … esas sayılı dosyasına yatırmış olduğu 8.500,00-TL tutarındaki teminatının dikkate alınarak uygun bir teminat bedeli ile ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasını, yargılama giderinin karşı tarafa yüklenmesine dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu alacağın kambiyo senedinden kaynaklandığı ve ticari dava nitelik taşıdığı için Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, davacının borçlu olmadığını ispatlayamadığını, davacının iddiasında senetteki borcun olmadığını bildirmiş ise de dava konusu bonoda görüleceği üzere müvekkili tarafından bedelin nakden verildiği ve borç ilişkisinin meydana geldiğini, borç ilişkisi doğmamış olasıydı bile senetten dolayı ortaya çıkan borç ilişkisinin asıl ilişkisinden mücerret olduğunu, kıymetli evrakın bir defa doğduktan sonra doğumuna sebep olan ilişkideki bir aksaklık veya bozuğun kıymetli evrakın geçerliliğinde etkili olmayacağını, senet incelemesinin hangi resmi kurum inceleme laboratuvarında incelendiğinin belirtilmediğini resmi olmayan bir inceleme aracı ile bireysel olarak yapılan inceleme olması münasebetiyle ilgili raporun mahkememce dikkate alınmamasını, bilirkişinin hisleri ile hareket ederek mahkemeyi davacı taraf lehine yönlendirme sonucu doğurduğunu, bilirkişi raporunu kabul etmediğini, ilgili delil ve dosyaların mahkemeye sunulmadan acele şekilde ihtiyati tedbir kararı verildiğini, yeterli araştırma ve değerlendirme yapılmadan verilen bu kararın kaldırılmasını, mahkemenin aksi kanaatte olunması halinde ise inceleme yapılana kadar kararın uygulanmasını ertelemesini, davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, ihtiyati tedbire konu ara kararın kaldırılmasını, davacı aleyhine asıl alacak miktarının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; bonoya vâki menfi tespit istemine ilişkindir.
Dosyanın İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas,… karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
İstanbul… İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası fiziken ve takibe dayanak bono aslı ile birlikte celp ve tetkik edilmiştir.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı/takip alacaklısı … tarafından davacı/takip borçlusu … aleyhine 29/01/2015 düzenleme tarihli, 29/04/2015 vade tarihli , 85.000-TL bedelli bonoya dayalı olarak bono bedeli ile birlikte 25.706,10-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 110.706,10-TL alacağın tahsiline yönelik icra takibinin başlatıldığı görülmüştür.
İstanbul … ATM’nin … esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiştir.
İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin… esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiştir.
İstanbul … Ağır Ceza Mahkemesinin …esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp ve tetkik edilmiştir.
Menfi tespit istemine konu bono aslı celp edildiğinde dosyanın belge asılları ve bono ile birlikte Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek, imzalı belgenin sonradan ekleme yapılarak bono haline dönüştürülüp dönüştürülmediği hususunda inceleme yapılarak rapor düzenlenmesi talep edilmiştir. Bu kapsamda mahkememizce dosya kapsamına alınan Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Kurulunun 20/10/2022 tarihli raporunda özetle; “6.1. İnceleme konusu senet mutat matbu senetlerden olmayıp senedin üst kenarının forme kesim olmadığı, alt kenarının A4 ebadında kağıdın kısa kenar uzunluğu ile uyumlu olduğu, “Adı Soyadı”, “Adresi” ve “Telefon” bilgilerini içerir bölüm ile üç adet imzayı içerir bölüm arasında kalan ve senet bilgilerini içerir bölümdeki yazıların aynı paralel hattı takip etmedikleri, ayrıca senet bilgilerini içerir metnin bilgisayar ve ekipmanı aracılığıyla oluşturulmuş diğer yazılara göre daha küçük puntolarla ve bulunduğu konuma sıkıştırılmış olarak faklı zamanlarda, farklı toner dağılımına sahip bilgisayar ve ekipmanı aracalığıyla oluşturulmuş oldukları cihetle söz konusu belgenin evvelce mevcut yazı ve imzalardan yararlanılarak senet haline dönüştürülmüş olduğu hususlarını bildirir KANAAT RAPORUDUR.” şeklinde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi ve varılan vicdani kanaat neticesinde; somut uyuşmazlık yönünden davacı yanın kooperatif üyeliği için verdiği imza sirkülerinin davalı tarafça senede/bonoya çevrilmesi sebebiyle davalı yana borçlu olmadığı iddiasında bulunduğu ve davalı yanın ise bononun zorunlu unsurları tam olmakla hukuken geçerli bir bono olduğunu savunduğu huzurdaki davada, davalı yanca yasal cevap verme süresi içinde senedin geçerli bir hukuki ilişkinin karşılığı olarak düzenlendiğinin ileri sürülmediği gibi mahkememizce imzalı belgenin sonradan ekleme yapılarak senet/bono haline dönüştürülüp dönüştürülmediği yönünde ATK Fizik İhtisas Kurulu marifeti ile alınan mübrez raporda “dava konusu bononun üzerinde senetle ilgili inceleme konusu senet mutat matbu senetlerden olmayıp senedin üst kenarının forme kesim olmadığı, alt kenarının A4 ebadında kağıdın kısa kenar uzunluğu ile uyumlu olduğu, “Adı Soyadı”, “Adresi” ve “Telefon” bilgilerini içerir bölüm ile üç adet imzayı içerir bölüm arasında kalan ve senet bilgilerini içerir bölümdeki yazıların aynı paralel hattı takip etmedikleri, ayrıca senet bilgilerini içerir metnin bilgisayar ve ekipmanı aracılığıyla oluşturulmuş diğer yazılara göre daha küçük puntolarla ve bulunduğu konuma sıkıştırılmış olarak faklı zamanlarda, farklı toner dağılımına sahip bilgisayar ve ekipmanı aracalığıyla oluşturulmuş oldukları cihetle söz konusu belgenin evvelce mevcut yazı ve imzalardan yararlanılarak senet haline dönüştürülmüş olduğu kanaatinin bildirildiği, yine İstanbul 17. İcra Hukuk Mahkemesinin dosyasında alınan bilirkişi raporunun da senedin davacının imzalarından faydalanılmak suretiyle oluşturulduğu kanaatini haiz olduğu, senedin sahteliği iddiasının mutlak defilerden olduğu ve herkese karşı ileri sürülebileceği nazara alındığında davacı yanın iddiasında haklı olduğu ve senet nedeniyle davalıya borçlu bulunmadığı, senedin sahteliğinin tespit edilmiş olması karşısında davalı yanın ceza mahkemesindeki yargılamasında ceza alıp almamasının eldeki davanın neticesini etkilemeyeceği, imzalı belgenin sonradan sahtecilikle senede çevrilmesinde davalı yanın kötü niyetli olduğu açık olduğundan davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin gerektiği anlaşılmakla, davanın kabulü ile davaya konu takip ve takibe dayanak senet nedeniyle davacı yanın davalı yana borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası ve bu dosyaya dayanak 29/01/2015 keşide tarihli, 29/05/2015 ödeme tarihli, 85.000 TL bedelli bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Bono bedelinin % 20’si oranındaki 17.000 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 7.562,33 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 1.890,59 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.671,74 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 2.488,80 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
5-Davacı tarafça peşin yatırılan 1.890,59 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacı tarafça yatırlan teminatın HMK’nın 392/2. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden yahut ihtiyati tedbirin kaldırılmasından itibaren 1 ay içerisinde tazminat davası açılmaması halinde davacı tarafa iadesine,
Dair; tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır