Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/16 E. 2022/107 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/16 Esas
KARAR NO : 2022/107
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Vekâlet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Vekâlet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki süresince, davalı tarafa işlem başına 944,00.-TL üzerinden marka ve patent hizmeti verildiğini, davalının bir kısım hizmet bedelini ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını beyanla, müvekkilin alacağının tahsili için takibe vaki davalının haksız itirazını iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalının usulüne uygun tebligata rağmen davaya yanıt vermediği görülmüştür.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine açık hesap alacağına istinaden faizler dahil toplam 7.619,71 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde, iddia ve savunma doğrultusunda mali müşavir bilirkişi … marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 24/06/2021 tarihli bilirkişi raporu teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi anılı raporunda özetle;
“Tüm dava dosyası, iddia, savunma, taraf ticari defterleri ile dava konusu muhasebe hesap ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde;
Bu raporun 5. Ve 6. Maddelerinde ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
Davacı tarafından davalıya tüm marka ve patent hizmetinin verildiği, davacı tarafından talep edilen ücretin makul olduğu ve TTK 1530 a göre talep edilen Temerrüt faizinin kabulü halinde; davacının davalıdan ödeme emri tarihinde 6.690,80.TL asıl alacak 928,91.-TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 7.619,71.-TL alacağının olacağı,
Davacı tarafından davalıya tüm marka ve pantent hizmetinin verildiği, davacı tarafından talep edilen ücretin makul olduğu ancak TTK 1530 a göre talep edilen Temerrüt faizinin reddi halinde davacının davalıdan ödeme emri tarihinde 6.690,80.TL asıl alacağının olacağı,
Davacı tarafından davalıya tüm marka ve pantent hizmetinin tam olarak verilmediği Türk Marka ve Patent yazısına göre) eksik olarak verildiği, davacı tarafından talep edilen ücretin makul olduğu ve TTK 1530 a göre talep edilen Temerrüt faizinin kabulü halinde davacının davalıdan ödeme emri tarihinde 4.425,20.-TL asıl alacak 562,43.-TL temerrüt faizi olmak üzere toplam 4.987,63.-TL alacağının olacağı,
Davacı tarafından davalıya tüm marka ve pantent hizmetinin tam olarak verilmediği, (Türk Marka ve Patent yazısına göre)yani eksik hizmet verildiği, davacı tarafından talep edilen ücretin makul olduğu ve TTK 1530 a göre talep edilen Temerrüt faizinin reddi halinde davacının davalıdan ödeme emri tarihinde 4.425,20.-TL asıl alacağının olacağı,
Davacı tarafından davalıya verilen hizmet için herhangi bir fatura düzenlenmediği, bu nedenle kendi ticari defter ve kayıtlarında davalıdan herhangi bir alacağı olmadığı” şeklinde mütaalada bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın bu defa dosyanın marka vekili bilirkişi … ‘e tevdii ile, tarafların iddia ve savunmaları ile dosya üzerinde tescil edilen ve tescili yapılamayan başvurulara ve devir bedeline ilişkin davacı yanın alacak talebinin haklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti hususlarında inceleme icra edilmesi istenilmiş ve konuya ilişkin 19/01/2022 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişinin anılı raporunda özetle;
“… İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasına konu olan alacağın
2019/ … başvuru no.lu … ”, 2019/ … başvuru no.lu “ … ”, 2019/… başvuru no.lu “… ”, 2019/… başvuru no.lu “… ”, 2019/ … başvuru no.lu “ … ”, 2019/ … başvuru no.lu “ … ”, 2019/ … başvuru nolu “…”, 2019/… başvuru nolu “ … ” ve 2019/… başvuru no.lu “ … ” markaları olmak üzere 9 adet markanın tescil ve devir işlemlerinden kaynaklandığı;
Marka başvurularının dava dışı … SAN. VE TİC. A.Ş. adına yapıldığı ve tescil işlemleri devam ederken markaların davalı … SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.’ye devredildiği; ancak yazılı olarak yapılması şart olan devir sözleşmesinin dosyaya sunulmamış olduğu; devir işleminin TÜRKPATENT nezdindeki marka siciline kaydedilmesi işleminin hangi tarafın (devreden veya devralan taraf) talebiyle yapıldığı ve TÜRKPATENT’e ödenen devir ücretinin kim tarafından ödendiğinin dosya kapsamında tespit edilemediği;
Davacının, müddet olan 2019/ … no.lu “… ” ibareli başvuru ile ilgili olarak davalı şirkete gerekli bildirimi yaptığını gösterir bir belgenin ibraz edilmemiş olduğu;
Davacının, müddet olan 2019/ … no.lu “ … ” ibareli başvuru ile ilgili olarak davalıya gönderdiği belirtilen yazının dosyaya sunulmamış olduğu;
Davacının, müddet olan 2019/ … no.lu “ … ” ibareli başvuru ile ilgili olarak davalı şirkete gerekli bildirimi yaptığını gösterir bir belgenin ibraz edilmemiş olduğu;
Marka vekilinin atanmasında herhangi bir şekil şartı bulunmadığı; somut olayda davacı ile davalı arasındaki ilişkiyi gösterir yazılı bir vekaletname sunulmadığı ancak taraflar arasında vekalet ilişkisi olduğunu ispat edecek başkaca bir delil de sunulmamış olduğu;
Davacı, dava konusu markaların tescil ve devir süreci ile ilgili olarak davalının yetki verdiğini ve talimatları davalıdan aldığını beyan etmişse de bu beyanı ispat eder delillerin dosyaya sunulmamış olduğu;
Davacıya, dava konusu markaların tescil ve devir süreci ile ilgili olarak talimat verenin dava dışı … SAN,. VE TİC. A.Ş.’nin yönetici ortağı … … olduğu; davalı şirket ile … … arasında ne tür bir hukuki bağın olduğunun dosya kapsamında tespit edilemediği” şeklinde mütaalada bulunduğu görülmüştür.
Dava; marka devir ve tescil bedeli alacağına dayalı takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali isteminden ibarettir.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince, davacı tarafın açık hesaba dayalı alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin davalı şirketin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, her ne kadar davalı yan ticari defter ve belgelerini ihtara rağmen sunmamış ise de, davacı tarafça takibe konu alacağına ilişkin fatura kesilmediğinden davalının defterlerini sunmadığından bahisle davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre HMK’nun 222/3. Maddesine dayanarak davanın kabul edilemeyeceği, davacı tarafça markaların dava dışı … şirketinden davalı şirkete devir/tescil işlemleri sebebiyle alacak talebinde bulunulmakta ise de, dosyaya sunulan delillere göre marka vekilliği hizmetinin dava dışı … şirketinin davacı şirkete verdiği vekaletnameye istinaden bu şirketin yetkilisi ile görüşülerek verildiği, işlemlerin … …’ın talimatları ile yapıldığı, davacı şirket kayıtlarında her iki şirketin yetkilisi olarak … … kaydedilmiş ise de, ticaret sicil kayıtlarına göre şirket ortak ve yetkilileri farklı olduğundan davalı şirket ve dava dışı … şirketleri arasında organik bağ bulunduğundan bahsedilemeyeceği, nitekim bir dönem her iki şirketin adresi aynı ise de davalı şirketin kurulduğu 10/01/2019 tarihinden sonra dava dışı şirketin 20/03/2019 tarihinde bu adresten taşındığını ticaret sicil gazetesinde ilan ettirdiği ve dava tarihi itibarıyla davalı şirket ile dava dışı şirketin ticaret sicil adreslerinin farklı olduğu, davalı şirketin davacı şirketle akdi bir ilişkide bulunduğu dosya kapsamı ile ispatlanamadığından davalı şirketin sırf marka devir sözleşmesinin tarafı olmasına dayanarak bu hizmet bedelinin davalı şirketten talep edilemeyeceği anlaşılmakla, davanın davalı şirkete yöneltilmesinin hatalı olduğu, davalı şirketin pasif husumet ehliyetinin noksan olduğu tespit edildiğinden açıklanan gerekçelerle davanın usulden reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın HMK’nun 114/1-d ve 115/2. maddeleri uyarınca pasif husumet ehliyeti dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 130,13 TL peşin harçtan 59,30-TL’in mahsubu ile fazla yatan 70,83 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14. maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26. maddesine göre; Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan taraftan karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza