Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/143 E. 2021/514 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/143 Esas
KARAR NO:2021/514

DAVA:Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ:24/02/2021
KARAR TARİHİ:06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin …/…’da Ticari Faaliyette bulunduğunu, Yolcu Taşıma işiyle iştigal ettiğini, müvekkil şirketin taşıma işinde yeni bir araca ihtiyaç duyması üzerine davaya konu edilen araç olan … Plakalı aracı İnternet üzerinden görüp fiyatı uygun bulunca almaya karar verdiğini, Müvekkili şirketin davaya konu … Plakalı aracı … ilinde bulup satın aldığını, aracı satın almadan önce davalı … … şirketinde muayene ettirdiğini, araçta herhangi bir arızanın olmadığının tespit edildiğini, ekspertiz Raporu üzerine davaya konu aracı 20/03/2020 trihinde 117.000 TL bedelle satın aldığını, müvekkilinin aracı İstanbul’a getirirken … kadar herhangi bir sıkıntı yaşamadığını ancak Feribot’tan çıktıktan sonra yokuşa tırmandıktan yaklaşık 5 dakika sonra davaya konu aracın hararet göstergesinin yanmaya başladığını, harareti durdurmak için gerekli işlemleri yaptıklarını, … İline gelene kadar araç 7 kez hararet yaptığını, hararet göstergesinin sürekli yandığını, 7 kez durup aracı soğuttuklarını, aracın …’de sanayiye gittiğini, 23/03/2020 Tarihinde aracı …’da başka bir sanayiye gittiklerini, buradaki ustanın Ekspertiz Raporlarına bakarak Müşir’in bozuk olduğunu, …’dan ses geldiğini söylediğini, müvekkilinin müşiri değiştirdiğini, bu parça değiştikten sonra yine araç yokuşa dayanınca tekrardan aracın hararet göstergesi yanmaya başladığını, başka bir ustaya gittiklerini ve bu ustanın da devir daimin bozuk olabileceğini söylediğini, yine müvekkili tarafından parçanın değiştirildiğini, aracın … motorundan ses gelmesi üzerine müvekkilinin aracın … MOTORUNU da değiştirdiğini, yapılan tüm bu tadilatlara rağmen aracın yokuşa tırmandığında hala davaya konu araçta arızanın baş gösterdiğini ve aracın hararet yapmaya devam ettiğini, müvekkilinin en son çare olarak bahse konu aracı … Servisine götürdüğünü, buradaki ustaların araçtaki sorunun daha büyük olabileceğini söylediklerini, Bunun üzerine müvekkili tarafından … 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin … Değişik İş dosyasında zarar kar kaybı/müspet zarar talebine ilişkin dava açıldığını, Müvekkilinin aracını … SERVİSİNE götürdüğünü, servisin müvekkile ait dava konusu araca ait Araç Proformasını çıkardığını, aracın tamiratının 86.449,84 TL’ye mal olacağını söylediklerini, Davalılara masrafların tazmini için ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye dönüş yapılmadığını, arabuluculuğa başvurulduğunu ancak görüşme sonunda anlaşamama ile neticelendiğini beyanla Bedel oranında indirim hakkı çerçevesinde 26.411,2 TL, 3.650 TL masraf 100 TL değer kaybı , 100,00 TL kazanç kaybı olmak üzere toplamda 30.261,2 TL belirsiz alacağının temerrüt tarihi olan 12/11/2020 tarihi itibariyle ticari temerrüt faizi uygulanmak suretiyle davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsili ile müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle öncelikle davalıların yerleşim yerinin … olduğundan ilgili mevzuat hükümleri uyarınca iş bu davada ‘… MAHKEMELERİ’ yetkili olduğunu, esasa ilişkin olarak ise davacı tarafın bahse konu aracı satın almadan önce aracı ekspere götürdüğünü ve ekspertiz raporu neticesinde araçta herhangi bir arıza vb. mevcut olmadığının açıklığa kavuştuğunu, bahse konu aracın davacı tarafından satın alındığını, bu sebeple davacının sırf kendi lehine haklılık yaratabilmek adına halihazırda kendi kullanımından kaynaklı oluşan arızanın gizli ayıp neticesinde meydana geldiğini iddia ettiğini, davacının müvekkil-davalıdan haksız kazanç elde edebilmek adına bu yönde yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli iddialarının reddi gerektiğini, delil tespiti dosyasında yer alan ve alanında uzman bilirkişiler tarafından hazırlanan 21.07.2020 tarihli raporda bahse konu araçta gizli ayıp olmadığının sübuta erdiğini ,davacının dosyaya sunmuş olduğu faturaları kabul etmediklerini beyanla davacı tarafından haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve kötüniyetli olarak ikame edilen davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, haksız eylemden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … vekilinin kanuni süresinde ibraz ettiği tespit edilen cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisine yönelik olarak yetki ilk itirazında bulunması üzerine iş bu itiraz HMK’nın 117. maddesi uyarınca dava şartlarından sonra inceleme konusu yapılmıştır.
Mahkemelerin yetkisine ilişkin kanuni düzenleme noktasında HMK’nın 6/1. maddesi; “(1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” şeklinde düzenlenmiş olup HMK’nın 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği, Kanunun 19/2. maddesinin; “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içerdiği, birden fazla mahkemenin yetkili olması hallerinde davacıya seçimlik hak tanınmış olması göz önüne alındığında, davacının, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahip olduğu, davacının, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmadığı ve yetkisiz bir mahkeme de açtığı taktirde seçme hakkının davalı tarafa geçeceği anlaşılmıştır. Ayrıca hukuki ilişkinin haksız fiil kaynaklı olması nedeni ile HMK 16 uyarınca haksız fiilin işlendiği, zararın meydana geldiği, gelme ihtimalinin bulunduğu yerler ile zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğunun düzenlendiği görülmüştür.
Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; huzurdaki davada, araç satışının …’da gerçekleştiği, dava dilekçesinde iddia edilen hasarın henüz … gelmeden ortaya çıktığı ve aracın …’de sanayiye götürüldüğünün belirtildiği, o halde aracın en son İstanbul’da tamir edilmesinin mahkememizi yetkili hale getirmeyeceği, zira … gelmeden iddia edilen zararın meydana gelmiş olduğu, davalıların yerleşim yerinin … , davacının yerleşim yerinin ise …/… olduğu, bu hali ile işbu davanın davacı tarafından anılı yetkili mahkemelerde ikame edilmediği, böylece seçme hakkının davalı tarafa geçtiği, davalı yanın yetkili mahkemeyi usulüne uygun olarak … Asliye Ticaret Mahkemeleri olarak belirttiği anlaşılmakla; mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davacının açtığı davada, mahkememizin yetkili olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 116-117. maddeleri uyarınca Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ve yetkili … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli ve yetkili Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere … Asliye Ticaret Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verilmesine,
5-Harç ve masrafların görevli ve yetkili mahkemede nazara alınmasına,
Dair ; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır