Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/126 E. 2021/928 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/126 Esas
KARAR NO : 2021/928
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2021
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava dışı sigortalı … ‘ya ait … plakalı araç, müvekkilinin sigorta şirketi tarafından 10/10/2019 başlangıç tarihli ve … numaralı kasko sigorta poliçesi ile sigorta kapsamını alındığını, sigorta şirketi tarafından sigortalı … plakalı araç 16/03/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında , davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı … plakalı araçla çarpıştığını ve neticede muhtelif yerlerinden hasarlanarak zarar gördüğünü, kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı … plakalı araç sürücüsü %50 oranında kusurlu olduğunu, ekspertiz incelemesinde toplam 12.950,77-TL zarar tespit edildiğini ve bu bedelin 06/04/2020 tarihinde sigortalı aracın onarımını yapan firmaya ödendiğini, borçlu şirketçe ödenmeyen 2.158,90-TL bakiye hasar bedelinin rücuen tazmin ve tahsili için … İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini, davalı borçlunun borca, borcun ferilerine, ödeme emrine vaki tüm itirazlarının iptaline, takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhinde alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya hükmedilmesini arz ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yazılı başvuru dava şartının yerine getirilmemesi sebebi ile davanın usulden reddinin gerektiğini, davacının müvekkili sigorta şirketine rücu edebilmesi için öncelikle sigortalısının hukuki haklarına kanunda öngörülen şekilde halef olduğunu kanıtlaması gerektiğini, haksız fiil sonucu kusur konusunda bir değerlendirme yapılabilmesi için kazanın meydana geldiği yer , kaza şekli ve nedeni hususlarının bilinmesi gerektiğini, davaya kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkil sigorta şirketi ancak ZMMS sigortası genel şartları B.2 maddesinde öngörülen şekilde belirlenecek gerçek zarar miktarında sorumlu tutabileceğini, davacının işlemiş faiz talep edebilmesi için müvekkili temerrüde düşürdüğünü ispat etmesi gerektiğini, her halükarda müvekkili şirketin temerrüdü usulüne uygun olarak yapıldığını ihbardan sonra 8.iş gününden itibaren başlayacağını, bu nedenle ancak ihbar tarihinden itibaren faiz istenebileceğinden aksi taleplerin reddini, icra inkar tazminatı taleplerinin her durumda reddi gerektiğini, davacının avans faize ilişkin taleplerinin reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; Davacı tarafça dava dışı sigortalısına ödenen hasar bedelinin davalıdan kusuru oranında rücuen tahsili talebi ile başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince görev hususu; kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olmakla; mahkememizce davanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden, dosya görev noktasında incelenmiştir.
TTK’nın 4 ve 5. maddeleri ile ticari davalar tanımlanmış olup anılı kanuni düzenlemeye göre, bir uyuşmazlığın ticari dava sayılması için TTK 4/1.maddesine göre her iki tarafında tacir olması ve ticari işletmeleri ilgili hususlardan doğması, yahut tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın “a-f” bentlerinde sayılan hususlardan doğmasının gerektiği açıktır.
6102 sayılı TTK’nın “Halefiyet” başlıklı 1481. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta tazminatını ödedikten sonra hukuken sigortalısının yerine geçer. Bu bir kanuni halefiyettir. Sigortalının, gerçekleşen zararın tazmininden sorumlu olanlara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel tutarında sigortacıya ait olur. 22/03/1944 tarih 37/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, bu noktada ilişkinin “Halefiyet” ilişkisi olduğu ve sigortacının, açacağı davanın, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibi olduğu açıklanmıştır.
Kasko sigortacısı davacı tarafından halefiyete dayanılarak açılan eldeki davanın, açıklandığı üzere sigorta poliçesinden doğmaması nedeniyle TTK’da sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı, davacının sigortalısının gerçek kişi ve … plakalı aracın kullanım amacının ticari değil hususi olduğu, uyuşmazlığın aracın hasar bedeline dayandığı ve ticari işletme ile ilgili bir husustan da doğmaması nedeniyle nispi ticari dava sayılamayacağı, bu nedenle Mahkememizin görevsiz olduğu, görevli Mahkemenin, dava konusu talebin niteliği itibariyle ve dava dışı sigortalının davalı sigorta karşısında tüketici konumunda olması nedeniyle Tüketici Mahkemesi olduğu anlaşılmakla HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı gerekçe ile;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK’nın 20/1 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi takdirde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK’nın 331/2 maddesi uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/12/2021

Katip …

Hakim …