Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/99 E. 2020/63 K. 10.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/99 Esas
KARAR NO : 2020/63
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 05/02/2020
KARAR TARİHİ : 10/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … bankası Eminönü Şubesi … seri nolu 30/09/2019 keşide tarihli 32.000,00-TL bedelli çek, müvekkil … lehine, keşidecisi … Ltd. Şti. Tarafından keşide edildiğini, müvekkil vadesi gelemmiş çekin süresini beklerken, çek arkası cirolanmış şekilde, rızası dışında elinden çıkmış, kaybolmuş veya çalınmış, bu sebeple müvekkil tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını, … bankası … Şubesi … seri nolu 30/09/2019 keşide tarihli 32.000,00-TL bedelli çekin davalıdan istirdat edilerek müvekkile geri verilmesini, dava süresinde de çek için ödeme yasağı tedbirin konulmasını ve mevcut icra takibinin durdurularak, hesaplardaki blokelerin kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; çekin istirdadı istemine ilişkindir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre; ” MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile; “Dava şartı olarak arabuluculuk” ”MADDE 18/A- (1) İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükümlerinin cari olduğu tespit edilmiştir.
Bu noktada emsal alınan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 2019/2152 esas, 2019/1681 karar sayılı 31/12/2019 tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Dava konusu bir miktar para alacağı” olan tüm talepler hakkında, alacaklı ve borçlu açısından bir ayırım yapılmadan ve bir sınırlama getirilmeden dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması, dava şartı olarak düzenlenmiştir. Elbetteki “menfi tespit” talebi ile “alacak” talebi hukuken aynı kavramlar değildir ve bu davalar sonucunda netice-i talepler ile kurulacak hükümler de farklıdır. İster alacak, ister menfi tespit, ister istirdat, ister itirazın iptali, ister tazminat talebi olsun bu davaların ortak noktası “dava konusunun bir miktar para alacağı” olduğudur. Sınırlayıcı bir yorum yaparak maddenin sadece “alacak” veya “tazminat” davalarıyla sınırlı olduğu kabülünün kanun koyucunun iradesine aykırı olacağı muhakkaktır.”
Anılı yasal değişiklikler ve istinaf kararı ışığında dava dilekçesi ile dosyanın tetkiki neticesinde; dava konusunun 32.000-TL bedelli çekin istirdadı istemine yönelik, konusu bakımından bir miktar paranın ödenmesine ve para alacağına ilişkin olup bu bakımından zorunlu arabuluculuk dava şartı mevcut olmakla birlikte davacı yanın davadan önce arabuluculuk yoluna başvurmadığı tespit edilmekle davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-TTK’nın 5/a, 6325 sayılı Kanun’un 18/a-2, HMK’nın 114/2, 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40-TL red harcından peşin alınan 546,48-TL harcın mahsubu ile artan 492,08-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair; HMK’nın 320. maddesi uyarınca dosya üzerinden, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır