Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/87 E. 2020/43 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/87 Esas
KARAR NO : 2020/43
DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/01/2020
KARAR TARİHİ : 04/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı bankanın İstanbul ili … şubesinden ticari kredi kullanmış ve bu ticari krediyi kullanma esnasında kendisine ait taşınmazına tesis edilecek ipotek işlemine muvafakat etmek suretiyle konutunu teminat olarak göstermiş ve ilgili ticari kredi kendisine kullandırılmış, kredi taksitlerini vadesinde gecikmeskizin bir süre ödeyen müvekkil iş bu kredisi için yapılandırma yoluna gitmiş, yapılandırma esnasında da müvekkilin emekli maaş hesabına bloke konulması yönünde davalı banka şubesi tarafından işlem yapıldığını, davalı banka tarafından hukuka aykırı şekilde, sözleşme özgürlüğü ve kanunun emredici hükümlerine aykırı şekilde sözleşme yapılmak suretiyle müvekkilin mağdur edildiğini, kredi taksitlendirmesinde vadesi geldiğinde ödemenin geciktiği her durumda davalı banka şubesi, müvekkilin emekli maaşındaki bloke sebebiyle bu maaş hesabından ödeme almaya başladığını, davalı banka şubesi müvekkile ait gayrimenkule ipotek işlemi tesis etmesine rağmen ipoteğin para çevrilmesi yoluna değil müvekkilim emekli maaş hesabındaki bloke ile alacağının tahsili yoluna girdiğini, ancak davalı banka tarafından müvekkile emekli maaş hesabına konulan bloke hukuk aykırı konulan bu bloke ve hukuka aykırı yapılan sözleşmede yer alan hususlar genel işlem şartlarına göre yazılmamış oluo sözleşme özgürlüğü ve kanunun emredici hükümlerine aykırılık teşkil etmesi sebebiyle müvekkilin emekli maaş hesabındakli blokenin ve müvekkilin bu yönde vermiş olduğu muvafakatin kaldırılmasının gerektiğini, öncelikle dava sonuçlanıncaya kadar müvekkilin daha fazla zarar görmesini önlemek amacıyla … bankası … Şubesi tarafından müvekkilin emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması yönündenki ihtiyatı tedbir kararı verilmesini, davanın kabulüyle birlikte müvekkilin … A.Ş’ye ait İstanbul ili … şubesinden kullanmış olduğu kredi ilişkin olarak emekli maaş hesabına uygulanan blokenin dava tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; ticari kredi ilişkisi kapsamında emekli maaş hesabına konulan blokenin hukuka aykırı olduğundan bahisle bloke konulan hesap yönünden İİK’nın 72. maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre; ” MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile; “Dava şartı olarak arabuluculuk” ”MADDE 18/A- (1) İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükümlerinin cari olduğu tespit edilmiştir.
Bu noktada emsal alınan … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … esas, … karar sayılı 31/12/2019 tarihli kararında da belirtildiği üzere; “Dava konusu bir miktar para alacağı” olan tüm talepler hakkında, alacaklı ve borçlu açısından bir ayırım yapılmadan ve bir sınırlama getirilmeden dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması, dava şartı olarak düzenlenmiştir. Elbetteki “menfi tespit” talebi ile “alacak” talebi hukuken aynı kavramlar değildir ve bu davalar sonucunda netice-i talepler ile kurulacak hükümler de farklıdır. İster alacak, ister menfi tespit, ister istirdat, ister itirazın iptali, ister tazminat talebi olsun bu davaların ortak noktası “dava konusunun bir miktar para alacağı” olduğudur. Sınırlayıcı bir yorum yaparak maddenin sadece “alacak” veya “tazminat” davalarıyla sınırlı olduğunu kabül kanun koyucunun iradesine aykırı olacağı muhakkaktır.”
Anılı yasal değişiklikler ve istinaf kararı ışığında dava dilekçesinin tetkiki neticesinde; dava konusunun menfi tespit talebine yönelik, konusu bakımından bir miktar paranın ödenmesine ve para alacağına ilişkin olup bu bakımından zorunlu arabuluculuk dava şartı mevcut olmakla birlikte davacı yanın davadan önce arabuluculuk yoluna başvurmadığı tespit edilmekle davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-TTK’nın 5/a, 6325 sayılı Kanun’un 18/a-2, HMK’nın 114/2, 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair; HMK’nın 320. maddesi uyarınca dosya üzerinden, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır