Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/702 E. 2021/129 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/702 Esas
KARAR NO : 2021/129
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 02/12/2020
KARAR TARİHİ : 11/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … San. A.Ş. (…) unvanlı şirketin (Sicil No. …, MERSİS No. …), 12/01/2015 tarihinde …’na kaydolarak ticari faaliyetine başladığını, şirketin 01/06/2017 tarihinde alınarak 14/06/2017 tarihinde tescil, 20/06/2017 tarihinde ise ilan edilen Genel Kurul Kararı ile tasfiye sürecine girdiğini, 27/03/2018 tarihinde yapılan 12/04/2018 tarihinde tescil ve 18/04/2018 tarihinde ilan edilen Genel Kurul ile de tasfiye sürecinin tamamlandığını, tasfiye memurluğu görevinin davalılardan … tarafından yürütüldüğünü, müvekkili tarafından yurtdışında mukim … Ltd. ile … ve Türkiye’de mukim … San A.Ş. ile … San. ve Tic. Şirketleri aleyhine açılan ve halihazırda … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde derdest bulunan bayilik sözleşmesinden kaynaklanan denkleştirme tazminatı talepli 2019/… Esas sayılı davasının görülmesi sırasında … firmasının 2018 yılında tasfiye olduğunun anlaşıldığını, taraf teşkilinin sağlanması adına bu şirketin ihyasını talep ettiklerini beyanla … San. A.Ş.’nin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 547. madde hükmü uyarınca …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/ … Esas sayılı dava dosyası ile sınırlı olmak üzere ihyasına, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu şirketin 01/06/2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurul kararı ile tasfiye edilme kararı alındığını ve kendisinin tasfiye memuru olarak atandığını, bu kararın Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde 20/12/2017 tarihinde tescil ve ilan edildiğini, 12/01/2017 tarihinde görevi kabul ettiğini, şirketin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlanan şirket yönetim kurulu karaı ile önce 12/04/2018 tarihinde tescil ve ilan edildiğini, tasfiye memuru olması sebebi ile her iki tasfiye işlemlerinin de tarafınca gerçekleştirildiğini, ayrıntılı gelir ve işletme bilançosu düzenlendiğini, şirketten alacaklı kimsenin olmadığını, alacaklılar için Ticaret Sicil Gazetesi’nde üç kez birer hafta arayla ilan yapıldığını, tasfiyenin gerekliliklerini usulüne uygun olarak yerine getirdiğini, 27/03/2019 tarihli Olağan Genel Kurul toplantısında şirkete ait tüm defter ve evrakların tarafına teslim edildiğini ve tarafınca gereği yapılarak Ticaret Sicil ve diğer resmi kayıtların terkin edildiğini, davacı tarafın alacaklı olarak kendisine başvuruda bulunmadığını, şirketin tasfiye edilerek sicil kaydının kapatıldığını, daha sonra yapılan araştırmalarda Tasfiye Halinde … San. A.Ş.’nin banka hesaplarının bulunduğunun tespit edildiğini, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlanan ve tasfiye sonu kati bilançosunda yazılanın aksine mal varlığında aktif bulunduğunu, bu nedenle … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyası ile, şirketin aktifini oluşturan ve bankada bulunan hesaplarının tasfiye işlemlerini yapmak üzere şirket tüzel kişiliğinin TTK uyarınca yeniden tescil edilerek ihyası gerektiğinden dava açıldığını, dava sonucu şirketin ikinci bir tasfiye sürecine girdiğini, bu tasfiyenin de usulüne uygun şekilde tamamlandığını ve şirketin tekrar tasfiye edildiğini, tarafının tasfiye edilen şirket veya şirket ortakları ile hukuki ve fiili bağının bulunmadığınn üçüncü bağımsız kişi olduğunu, açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, tasfiyenin usulüne uygun şekilde yapıldığını beyanla davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı … Sicil Müdürlüğü davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasfiye sonucu ticaret sicilden terkin edilen şirketin derdest dava bulunması sebebiyle Türk Ticaret Kanunu’nun 547. maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin ihyası talebine ilişkindir.
Mahkememizce, …’nden, ihyası talep edilen Tasfiye Halinde … Sanayi Anonim Şirketi’nin sicil dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; şirketin 12/06/2017 tarihinde tasfiye sürecine girdiği, tasfiye kararının tarihinde 14/06/2017 tescil edildiği, alacaklılara çağrı ilanlarının Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde 22/06/2017, 29/06/2017 ve 06/07/2017 tarihlerinde yayınlandığı, tasfiyenin 27/03/2018 tarihinde tamamlandığı ve şirketin 12/04/2018 tarihinde sicilden terkin edildiği, tasfiye memurunun davalı … olduğu anlaşılmıştır. …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… Esas sayılı dosyanın celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından ihyası talep edilen şirkete karşı tazminat talebiyle açıldığı, Mahkemece 16/10/2020 tarihli celsede davacıya Tasfiye Halinde … Sanayi Anonim Şirketi’nin ihyası için dava açmak üzere süre ve yetki verildiği anlaşılmıştır.
547. Maddesinde “tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veyan birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” denilmek suretiyle ek tasfiyenin kimler tarafından talep edilebileceği, yetkili ve görevli mahkemenin neresi olduğu düzenlenmiştir. Eldeki davada, ihyası talep edilen şirketin son sicil adresinin “… Mahallesi … Caddesi No: … D: … Şişli İstanbul” olması sebebiyle Mahkememiz görevli ve yetkili olup davacı tarafça açılmış ve derdest davanın bulunması sebebiyle aktif husumetinin bulunduğu, şirketin tasfiyesinin tamamlanmadığı ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması için yeniden sicile tescil edilmesi gerektiği kanaatine varıldığından davanın kabulü ile Tasfiye Halinde … Sanayi Anonim Şirketi’nin ihyasına, son tasfiye memuru davalı …’in tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, davalı … Sicil Müdürlüğü yasal hasım konumunda olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş, yine davalı tasfiye memurunun tasfiye işlemlerini usulüne uygun olarak yürüttüğü, Ticaret Sicil Gazetesi’nde üç kez ilan yapılmasına rağmen davacı tarafça tasfiye memuruna alacak başvurusunda bulunulmadığı ve bu şekilde davanın açılmasına davalı tasfiye memuru …’in sebep olmadığı anlaşıldığından aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-…’nün … sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye sonucu terkin edilmiş olan TASFİYE HALİNDE … SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ’nin TTK’nın 547. maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin İHYASINA,
2-Tasfiye memuru olarak …’in ( TC. No: … )’nın atanmasına,
3-Şirketin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına ilişkin kararın kesinleştiğinde ticaret sicilde tescil ve ilanına, karardan bir suretin …’ne gönderilmesine, ilan ve müzekkere masraflarının davacı tarafça karşılanmasına,
4-Karar ve ilam harcı 59,90 TL’den peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile kalan 4,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
11/03/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır