Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/677 E. 2021/162 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/677 Esas
KARAR NO : 2021/162
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2020
KARAR TARİHİ : 24/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil bankanın İstanbul Sirkeci Şubesi ile dava dışı borçlu … arasında; 300.000 TL limitli 20/03/2017 tarihli … numaralı Genel Kredi Sözleşmesi tanzim ve imza olunduğunu, dava dışı asıl borçluya ticari ihtiyaç kredileri kullandırıldığını ve ticari nitelikli kredili mevduat hesabı tahsis edildiğini, davalı … ise 20/03/2017 tarihli kefalet sözleşmesi ile, … numaralı Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında kullandırıldığını veya kullandırılacak nakdi ve gayrinakdi kredi borçlarına 185.000 TL limit dahilinde 10 yıl süre ile müteselsilen kefil olduğunu, 20/03/2017 tarih ve … numaralı Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında kredi alanın kullandığı ve/veya kullanacağı nakdi ve/veya gayrınakdi kredilerden kaynaklanan doğan ve doğacak tüm borçlar ile her ne surette olursa olsun asaleten veya kefaletcn doğan ve doğacak tüm borçlara Kefil’in Kredi Alan ile beraber kefil olması işbu Sözleşme’nin konusunu oluşturmakta olduğunu, dava dışı borçlu … ‘e Müvekkil Banka tarafından ticari nitelikli kredili mevduat hesabı tahsis edildiğini, ancak borçlu kredili mevduat hesabı borcunu müvekkil bankaya geri ödemediğini, davalı kefil de imzaldığı kefalet sözleşmesi ile asıl borçlunun kullandığı ve/veya kullanacağı nakdi ve/veya gayrınakdi kredilerden kaynaklanan doğmuş ve doğacak tüm borçlar yönünden kefalet limiti dahilinde sorumluluk altına girdiğini, dolayısıyla davalı, kefalet tarihi itibari ile mevcut olan veya ileride doğacak olan borçlardan da sorumlu olduğunu, 5.542,28 TL alacağın karşılığından davalı borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde, teminatsız mahkeme aksi kanaatte ise teminat mukabilinde ihtiyati haciz talebimizin kabulünü, itirazının iptali ile takibin devamın talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacak istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı vekilinin 24/03/2021 tarihli celse kapsamındaki beyanı doğrultusunda, davanın açılmasından sonra davanın konusuz kaldığı, davacı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin de mevcut olmadığı anlaşılmakla; HMK’nın 331. maddesi uyarınca davanın esası hakkında karar tesisine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Talep edilmediğinden yargılama masraflarının davacı taraf üzerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yatırılan 912,37-TL peşin harçtan alınması gereken 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 853,07-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. Bendine göre; arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda anlaşamamaları hallerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinde ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre hazineden ödenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır