Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/615 E. 2022/742 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/615 Esas
KARAR NO : 2022/742

DAVA : Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/10/2020
KARAR TARİHİ : 30/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı dava dilekçesinde özetle; davalılardan … AŞ ile çalıştığını , kendilerine müşteri çeki vererek ticari kredi kullandırıldığını, en son ticari kredi için vermiş olduğu çeklerden …’na ait …numaralı 15.03.2009 keşide tarihli 12.825 TL bedelli çek ile … Bankası ‘na ait… numaralı 30.03.2009 keşide tarihli ve 12.150,00 TL bedelli çekleri ödemediğinden bahisle kendisinin , şirketin ve ortaklarının aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün8 2009-…Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, Gürcistan’da bulunduğu sırada usulsüz yapılan tebligat sonucu ilam eline geçmeden takibin kesinleştiğini, üzerine kayıtlı gayrimenkullerin haczedildiğini ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden satılarak paraya çevrildiğini, bu sebeple İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nde… Esas sayılı dosyası üzerinden menfi tespit davası açıldığını, davanın reddedildiğini ve BAM ilamı ile istinaf talebinin kesin olarak reddedildiğini, davalıların sebepsiz zenginleşme yolu ile haksız kazanç elde ettiklerini, çeklerle ilgili üç adet gayrimenkulünün icra yoluyla satılarak bedellerinin tahsil edildiğini, davaya konu olayda şirket ile yapılan ve davacının kefil olarak imzaladığı sözleşmede ihbarsız tek taraflı faiz artırımı ve hesap katına olanak tanıyan bir sözleşme hazırlandığını, bu hususun BK madde 177 ye aykırı olduğunu, işlemlerde %140 fahiş faiz uygulandığını ve aslında olmayan bir alacaktan dolayı mağdur edildiğini, sebepsiz zenginleşme nedeni ile fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 TL maddi ve 150.000 TL manevi tazminatın davalılardan dava tarihi itibari ile işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının da beyan ettiği gibi İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında işbu dava davalısı müvekkili bankanın davacı-borçludan alacağı yargılamaya konu edildiğini ve karara bağlandığını, dava içeriğinin tamamen aynı olduğunu ve HMK 114 maddesi gereği dava şartı bulunmadığını, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasındaki icra takibine konu alacağı 2010 yılında diğer davalı … AŞne temlik ettiğini, davacının bankaya verdiğini iddia ettiği çeklerle ilgili olarak keşide tarihinden itibaren 11 yıl geçtiğini, zamanaşımı oluştuğunu, kendilerinin davalı sıfatının kalmadığını, davacının ikame ettiği menfi tespit davasının karara bağlandığını, kararda davacıdan fazla tahsilat yapıldığına dair tespitli karar bulunmadığını, davanın öncelikle dava şartı ve zamanaşımı nedeniyle reddine, usul itirazlarının yerinde görülmemesi halinde davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dışı … Limited Şirketi ile banka arasında imzalanan GKS’ne istinaden kredi kullandırıldığını, davacının da bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, borç geri ödemelerinde temerrüt üzerine asıl borçlu ve kefillerine banka tarafından Beyoğlu … Noterliği’nin 06.02.2009-32358 tarih ve yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine asıl borçlu davalı aleyhinde olmak üzere İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davacı borçlu ile dava dışı asıl borçluya ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, itiraz olmaması üzerine takibin kesinleştiğini, davacı tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası kapsamında açılan menfi tespit davasında da işbu davaya ilişkin iddialarının aynen ileri sürüldüğünü, açılan davanın yerel mahkeme tarafından reddedildiğini, istinaf talebinin BAM ilamı ile reddedildiğini, kararın kesinleştiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; sebepsiz zenginleşmeye iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
… Bankasının … çek nolu 15/03/2009 keşide tarihli 12.825,00-TL bedelli çek ile … Bankasının … çek nolu 30/03/2009 keşide tarihli 12.150,00-TL bedelli çeklerin ibraz edilip edilmediği araştırılarak bu hususta bilgi verilmesi, ibraz edilmiş ise çeklerin önlü arkalı görüntülerinin mahkememize gönderilmesi istenilmiş, gelen yazı cevapları tetkik edilmiştir.
Davacı tarafa … Bankasından olumsuz gelen yazı cevabına yönelik olarak çek bilgileri ile ilgili ayrıntılı beyanda bulunması amacı ile 2 haftalık süre verilmesine, beyan sunulması halinde çek ve ödeme bilgilerinin ilgili bankadan celbi için yazı yazılmasına karar verilmiş ise de yeni ve somut bir beyanda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
Davacının ekonomik ve sosyal durumunun tespiti amacı ile emniyet müdürlüğü marifeti ile inceleme yapılmıştır.
İstanbul …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, İstanbul …İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası tetkik edilmiş olup anılı İstanbul …İcra Dairesinin takip dosyasının devamı mahiyetinde olup gayrimenkullerin haciz ve satış işlemlerinin gerçekleştirildiği görülmüştür.
UYAP üzerinden yapılan incelemede İstanbul … İcra Dairesinin… esas sayılı icra takip dosyası kapsamında; davalı takip alacaklısı banka tarafından, takip borçlusu … Limited Şirketi, davacı …, … ve … aleyhine icra takibinin başlatıldığı, 19.333,22 TL asıl alacak, 10.151,46 TL işlemiş faiz, 507,57 TL BSMV ve 167,02 TL masraf olmak üzere toplam 30.159,27 TL nakit ve 1.410,00 TL gayri nakdi alacak olmak üzere toplam 31.569,27 TL alacağın tahsili talebinin mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyası arasına alınan İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas, … karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı …A.Ş aleyhine İstanbul … İcra Dairesinin ve … İcra Dairesinin takip dosyaları kapsamında menfi tespit isteminin ileri sürdüğü, mahkememin gerekçeli kararı kapsamında ”…Davacı yanın, dava dışı temlik eden … A.Ş’ye verdiği çekler karşılığında kredi çektiği, çektiği kredi miktarında bankaya verdiği çek bedelini geçemediği, bu nedenle aleyhine başlatılan icra takibinin haksız olduğunu ileri sürerek davayı açtığı, mahkemece bilirkişiden rapor aldırıldığı, alınan raporun davaya konu icra takibinin dava dışı temlik eden banka tarafından tahsil edilemeyen çeklere ilişkin olduğunu, davacının davaya ve icra takibine konu borçtan kefil sıfatıyla sorumlu olduğunu, asıl borçlu tarafından itiraza uğramayan borçlar yönünden kefilin borcun ferileriyle birlikte borçtan sorumlu olacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği” davacı yanın istinaf talebinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 13. Hukuk Dairesinin 2018/1457 esas, 2019/1908 karar sayılı kararı ile tetkik edildiği ve istinaf talebinin reddine karar verilerek kararın 25/12/2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davalı banka vekili tarafından cevap dilekçesi kapsamında zamanaşımı savunması ileri sürülmüş ise de her ne kadar davacı taraf sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanmış ise de yanlar arasında sözleşme ilişkisinin mevcut olması nedeni Mülga BK’nın 125 ve TBK’nın 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olup yanlar arasındaki icra takip dosyaları ile birlikte kesilen zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başlaması ile birlikte somut olayda 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmıştır.
Davalı taraflarca davacı yanın iddia ve itirazlarının İstanbul … ATM’nin … esas,…karar sayılı dosyası kapsamında tetkik edildiği ve dosyanın kesinleştiği, bu nedenle huzurdaki davanın kesin hüküm/hukuki menfaat dava şartı nedeni ile reddi talep edilmiş ise de İstanbul 15 ATM’nin anılı dosyasının icra takibine yönelik menfi tespit davası olup huzurdaki davanın iki adet çekin (… çek nolu 15/03/2009 keşide tarihli 12.825,00-TL bedelli çek ile … Bankası … çek nolu 30/03/2009 keşide tarihli 12.150,00-TL bedelli çek) davalılarca tahsil edilmesine rağmen icra takibine konu borçtan mahsup edilmemesi iddiasına dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemli olmakla dava konuları ve netice-i taleplerin farklı olması nedeni ile diğer davanın kesin hüküm teşkil etmediği, bu nedenle davacının huzurdaki davayı ikame etmekte hukuki menfaatinin mevcut olduğu anlaşılmış olup yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan bilirkişiler … , …ve … tarafından hazırlanan raporda; “…DAVAYA KONU OLAY İLE İLGİLİ İRDELEME VE DEĞERLENDİRME:
1-)Davaya konu olayla ilgili olmak üzere;
Davalı banka ile dava dışı firma … Limited Şirketi arasında akdolunan ve davacı tarafından müşterek ve borçlu müteselsil kefil olarak imzalanan sözleşmeye istinaden dava dışı asıl borçlu firmaya
-kullandırılan krediler
-kredilerdeki aksaklıklar
-kredi hesaplarının kat edilmesi,
-ihtarname keşidesi ile
-temerrüt ve
-icra takibi
Konuya aydınlık getirmesi açısından yukarıdaki bölümlerde tespit edilmiş olmakla birlikte;
2-)Davaya konu olay;
Bu kredilerin kullandırılması aşamalarında;
Dava dışı asıl borçlu firmanın (… Limited Şirketinin) kefili olmak yanında; ayrıca yetkilisi de olan davacı …’in; kredi kullandırılması aşamalarında, kredinin teminatı olarak davalı bankaya vermiş olduğu;
… Bankasına ait … nolu 15.03.2009 keşide tarihli 12.825 TL bedelli çek
… Bankasına ait … nolu 30.03.2009 keşide tarihli 12.150 TL bedelli çek
Çeklerden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
3-)Davacı ; dava dışı borçlu firmanın kullanmış olduğu kredilerin teminatı olarak; bankaya “çek tevdi bürosu”na dökerek imza karşılığı vermiş olduğu bu iki çekin (kendisine iade de edilmemiş olmakla) bedellerinin (davalı) banka tarafından tahsil edildiği halde (dava dışı) asıl borçlu firmanın borçlarına mahsup edilmediğini, …dolayısıyla; işbu iki çeki tahsil eden davalı bankanın çek bedelleri miktarında (12.825 TL + 12.150 TL=) 24.975,00 TL sebepsiz zenginleştiğini, işbu miktarın, faizi ile birlikte tazmini talep ettiği, görülmektedir.
4-)Davaya konu olay ile ilgili tespitler;
4/1-)Çeklerin bankaya teminat olarak tevdiinin tespiti;
Dava dışı asıl borçlu firmaya kredilerin kullandırılmaları aşamasında;
Davaya konu olay ile ilgili;
… Bankasına ait … nolu 15.03.2009 keşide tarihli 12.825 TL bedelli çek
… Bankasına ait … nolu 30.03.2009 keşide tarihli 12.150 TL bedelli çek
Çeklerin;
Dava dışı asıl borçlu firma yetkilisi davacı tarafından ; şirket kaşesini üzerindeki imzası ile 30.12.2008 tarihli “çek tevdi bordrosu”na dökerek,… hesap no ile bankaya tevdi ettiği “çek tevdi bordrosu”ndan görülmektedir.
4/2-)Çek Bedellerinin Tahsilleri Hakkında Sunulan çek fotokopilerinden ve çek tevdi bordrosundaki dökümlerden de görüldüğü üzere;
12.825 TL bedelli çekin keşide vade tarihi 15.02.2009 …ve
12.150 TL bedelli çekin keşide vade tarihi 30.03.2009 olup;
Dava dışı asıl borçlu firmanın bu döneme ait 80810403 nolu ticari mevduat cari hesabı tetkik edildiğinde;
… nolu 15.03.2009 tarihli 12.825 TLlik ve
… nolu 30.03.2009 tarihli 12.150 TLlik bir tahsilata rastlanılmadığı görülmektedir.
4/3-)Çeklerin Akıbeti ile İlgili Tespitler;
A-)Davaya konu işbu iki adet çekin tahsiline / tahsil edildiğine dair bir kayda; dava dışı asıl borçlu firmanın banka nezdindeki kayıtlarında rastlanılamamış olmakla birlikte;
Sunulan çek fotokopilerinden; çeklerin karşılıksız olduğuna dair; çek arkalarına düşülmüş bir şerhe / kayda da rastlanılmamış,
B-)Celp olunan 15 ATM dava dosyasındaki yazışmalarda; işbu iki çekin sahte düzenlenmiş çekler olduğu / karşı bankalar ile varılan sözlü mutabakat ile belirlendiği, belirtilmekle birlikte; bu konuda resmi bir belge veya bilgiye / suç duyurusuna da dosya muhteviyatında rastlanılamamış,
C-)Takas Merkezinden “Çeklerin uygun olmaması nedeniyle iade edildiği…” ifade edilmekle birlikte; bu konuda da bir belgeye de rastlanılamamış,
D-)Davalı banka alacağı davalı … Yönetim Şirketine temlik edilmiş olmakla birlikte; davaya konu işbu iki çekin de alacak kapsamında davalı … Şirketine temlik edildiğine dair bir belgeye de rastlanılamamış,
E-)Çeklerin karşılıksız olduğu belirtilmekle birlikte; herbir çek ile ilgili olmak üzere; davalılar tarafından yapılmış bir kambiyo takibine de rastlanılamamış,
F-)Yine celp olunan 15 ATM dava dosyasındaki yazışmalarda; “her iki çekin de; sistemde muamelesiz iade (sistem çıkışı yapılmış çek) olarak görüldüğü” belirtilmekle birlikte; çeklerin çıkış kaydına ve (çekleri bankaya tevdi eden) dava dışı asıl borçlu firmaya veya yetkilisi (davacı) …’e iade ile teslim edildiğine dair bir belgeye de rastlanılamamıştır.
SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME-İRDELEME VE DEĞERLENDİRME;
Tarafımıza tevdi olunan görev;
Davaya konu bu iki çekin, davalılar tarafından tahsil edilerek; davalıların sebepsiz zenginleşip zenginleşmedikleri konusu üzerinde olup;
Davalı bankanın ve davalı … Yönetim Şirketinin davaya konu işbu iki çeki tahsil ettiklerine ve teminat olarak verilen dava dışı asıl borçlu firmanın borçlarına mahsup etmediklerine dair; bir belgeye, bilgiye, kaydı, rastlanılamamış olmakla;
Davalıların işbu çeklerden dolayı; davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiğinin söylenemeyeceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
GÖRÜŞ VE KANAAT;
Tarafımıza tevdi olunan görev doğrultusunda yapılan inceleme tespit irdeleme ve değerlendirmeler sonucunda;
1-)Davalı bankanın ve davalı … Yönetim Şirketinin davaya konu işbu iki çeki tahsil ettiklerine ve teminat olarak verilen dava dışı asıl borçlu firmanın borçlarına mahsup etmediklerine dair; bir belgeye , bilgiye , kayda , rastlanılamamış olmakla;
Davalıların işbu çeklerden dolayı; davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiğinin söylenemeyeceği,
2-)Tarafların sair taleplerinin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan bilirkişiler … , … ve … tarafından hazırlanan ek raporda; “…1-)Davalı bankanın ve davalı … Yönetim Şirketinin davaya konu işbu iki çeki tahsil ettiklerine ve teminat olarak verilen dava dışı asıl borçlu firmanın borçlarına mahsup etmediklerine dair; bir belgeye , bilgiye , kayda , rastlanılamamış olmakla;
Davalıların işbu çeklerden dolayı; davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiğinin söylenemeyeceği,
2-)Tarafların sair taleplerinin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Huzurdaki davada; iki adet çekin (… çek nolu 15/03/2009 keşide tarihli 12.825-TL bedelli çek ile … Bankası …çek nolu 30/03/2009 keşide tarihli 12.150-TL bedelli çek) davacıya iade edilmeyip davalılarca tahsil edilmesine rağmen icra takibine konu borçtan mahsup edilmemesi iddiasına dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı maddi ve manevi tazminat isteminin ileri sürüldüğü, dava dışı …. Ltd. Şti’ne temlik eden davalı banka ile imzalamış oldukları genel kredi sözleşmesine istinaden kredi kullandırıldığı, davacının da işbu genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı hususlarında ihtilafın bulunmadığı görülmüştür.

Dosya kapsamındaki deliller ile kesinleşen İstanbul 15 ATM’nin anılı dosyası kapsamındaki delil ve tespitler ışığında; kredi kullanımından doğan borçların ödenmemesi üzerine temlik eden davalı banka tarafından Beyoğlu … Noterliği’nin 16 Şubat 2009 tarih, … yevmiye sayılı hesap kat ihtarnamesi keşide edilerek borcun ödenmesinin talep edildiği, borç ödenmeyince davacı ile diğer borçlu dava dışı şirket hakkında temlik eden davalı …Ş. tarafından Genel Kredi Sözleşmelerinden kaynaklanan alacağının tahsili için İstanbul …İcra Dairesinin… esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinin başlatıldığı, davacı tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi …E. … K. sayılı dosyası ile de icra takibine yönelik menfi tespit davasının açıldığı, açılan davanın yerel mahkeme tarafından reddedildiği, davacının istinaf talebinin İstanbul 13. Bölge Adliye Mahkemesinin 2018/1457 E. 2019/1908 K. sayılı dosyası üzerinden yapılan inceleme ile kesin olarak reddedildiği, borcun ödenmediğinin banka kayıtları ile sabit olup davacının borcun ödendiğine yönelik delili olmadığı gibi iddialarının soyut ve yasal dayanaktan yoksun olduğunun belirtildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür. Dolayısıyla davacının genel kredi sözleşmesindeki müteselsil kefaleti nedeni ile icra takibine konu borç yönünden davalı banka ile temlik neticesinde davalı temlik alana borçlu olduğu kesinleşen anılı mahkeme kararı ile kesin olarak tespit edilmiş olup huzurdaki dava kapsamında; iki adet çekin davalılarca tahsil edilip edilmediği, tahsil edilmiş ise davacı borcundan mahsup edilmesi gerekirken edilmemesi nedeni ile davacının maddi ve manevi zararının oluşup oluşmadığı hususlarının aydınlatılması gerekmiştir.
Bu kapsamda ibraz / celp edilen taraf delilleri ile kök ve ek bilirkişi raporları tetkik edilmiş olup davaya konu olay ile ilgili … Bankasının… nolu 15/03/2009 keşide tarihli 12.825-TL bedelli çek ile … Bankasının…nolu 30/03/2009 keşide tarihli 12.150-TL bedelli çeklerin dava dışı asıl borçlu firma yetkilisi davacı tarafından, şirket kaşesi üzerindeki imzası ile 30/12/2008 tarihli “çek tevdi bordrosu” kapsamında … hesap numarası ile bankaya tevdi ettiği tespit edilmiş ise de çek bedellerinin tahsilleri hakkında sunulan çek fotokopilerinden ve çek tevdi bordrosundaki dökümlerden de görüldüğü üzere; 12.825-TL bedelli çekin keşide vade tarihinin 15/03/2009 ve 12.150 TL bedelli çekin keşide vade tarihinin 30/03/2009 olup dava dışı asıl borçlu firmanın bu döneme ait … nolu ticari mevduat cari hesabı tetkik edildiğinde; … nolu 15.03.2009 tarihli 12.825 TL’lik ve … nolu 30.03.2009 tarihli 12.150 TL’lik bir tahsilata rastlanılmadığı görülmüştür. Davaya konu işbu iki adet çekin tahsiline / tahsil edildiğine dair bir kayda; dava dışı asıl borçlu firmanın banka nezdindeki kayıtlarında rastlanılamamış olmakla birlikte; sunulan çek fotokopilerinden; çeklerin karşılıksız olduğuna dair; çek arkalarına düşülmüş bir şerhe / kayda da rastlanılmamış, ayrıca İstanbul 15. ATM dava dosyasındaki yazışmalarda; işbu iki çekin sahte düzenlenmiş çekler olduğu / karşı bankalar ile varılan sözlü mutabakat ile belirlendiği belirtilmekle birlikte; bu konuda resmi bir belge veya bilgiye / suç duyurusuna da dosya muhteviyatında rastlanılamamıştır. Takas Merkezinden “Çeklerin uygun olmaması nedeniyle iade edildiği” ifade edilmekle birlikte; bu konuda da bir belgeye de rastlanılamadığı gibi davalı banka alacağı davalı … Yönetim Şirketine temlik edilmiş olmakla birlikte; davaya konu işbu iki çekin de alacak kapsamında davalı … Şirketine temlik edildiğine dair bir belgeye de rastlanılamamıştır. Çekler yönünden başlatılan herhangi bir icra dosyasının bulunmadığı , ayrıca İstanbul 15. ATM dava dosyasındaki yazışmalarda; “her iki çekin de; sistemde muamelesiz iade (sistem çıkışı yapılmış çek) olarak görüldüğü” belirtilmekle birlikte; çeklerin çıkış kaydına ve (çekleri bankaya tevdi eden) dava dışı asıl borçlu firmaya veya yetkilisi (davacı) …’e iade ile teslim edildiğine dair bir belgeye de rastlanılamamıştır. Dolayısıyla yapılan inceleme ve tetkikler neticesinde; davalı bankanın ve davalı … Yönetim Şirketinin davaya konu işbu iki adet çeki tahsil ettiklerine ve tahsil edilmesine rağmen teminat olarak verilen dava dışı asıl borçlu firmanın borçlarına mahsup etmediklerine dair; ispata elverişli delil, belge yahut bilginin mevcut olmadığı anlaşılmıştır. Nitekim, Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere; ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşmektedir. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı ispatlaması gerekmekle somut olayda davacı taraf davalıların kendisi aleyhine sebepsiz zenginleştiklerini ispat yükü altında olup tüm dosya kapsamında davacı iddialarının sübut bulmadığı görülmüştür. Bu hali ile ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça peşin yatırılan 2.578,71 TL harçtan, maddi tazminat yönünden 80,70 TL karar ve ilam harcı ile manevi tazminat yönünden 80,70 TL karar ve ilam harcının düşümü sonucu (80,70+80,70=161,40 TL) bakiye 2.417,31 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Maddi ve manevi tazminat talepleri ret ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı … tarafından yapılan 22,30 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı …’ne ödenmesine,
5- Manevi tazminat yönünden; Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Maddi tazminat yönünden; Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
8-Devletçe karşılanan 1.360 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair; davacı asil ile davalı … Yönetim A.Ş vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır