Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/521 E. 2021/810 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/521
KARAR NO : 2021/810

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 21/09/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yönetimine, CMK’nın133. maddesi uyarınca FETÖ/PYD terör örgütü soruşturması kapsamında, İstanbul Anadolu …. Sulh Ceza Hakimliği’nin 22/12/2015 tarih ve …D iş sayılı dosyasından verilen karar ile kayyım atanmasına karar verildiğini, Resmi Gazete’nin 01/09/2016 tarihli ve 29818 sayılı 2. mükerrer nüshasında yayımlanan 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 19. maddesi uyarınca kayyumların yetkisi sonlandırılarak, tüm yetkilerin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devrine karar verildiğini, T.C. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu İştirakler ve Gayrimenkuller Daire Başkanlığı’nın 23/11/2016 tarih ve 31514179-100-E. 17013 sayılı yazısı ile müvekkilinin yönetim yetkisinin TMSF”ye devredildiğini ve işbu hususun Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlandığını, davacı müvekkili şirket 29/04/2017 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 690 sayılı KHK’nın 73/6 maddesi gereğince harçtan muaf olup davanın harçsız olarak ikame edilmesinin kabul edilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirket ile davalı taraf arasında ticari iş ilişkisi mevcut olup müvekkili şirketin davalı taraftan, 25/06/2019 tarihli cari hesaptan kaynaklanan 756.057,81 TL miktarlı alacağının bulunduğunu, tüm tahsilat çabasına rağmen iş bu alacağını tahsil edemediğini ve arabuluculuk görüşmelerinin de olumsuz sonuçlandığını, bu nedenle alacağını tahsil amacı ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …Esas. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, davalı tarafın mezkur dosyada bulunan alacağa ve fer’ilerine itiraz ettiğini ve takip durduğunu, davalı borçlu tarafından ileri sürülen itirazlar haksız ve mesnetsiz olup alacağının tahsili, itirazın iptali ve takibin devamı için davayı ikame etmek zorunda kalındığını beyanla takibi geciktirmeye yönelik itirazın iptaline, kötü niyetli davalının, alacağının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, cari hesap bakiyesi alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce İstanbul … İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine 25/06/2019 tarihinde, 756.057,81 TL cari hesap bakiyesi alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 02/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 05/07/2019 tarihli itiraz dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, davacı tarafından arabuluculuk kurumuna başvurulduğu, taraflar arasında anlaşma sağlanamadığına dair 16/07/2020 tarihli arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Davacı şirketin kayyımlık yetkilerinin TMSF’ye devredildiği, bu nedenle 690 sayılı KHK uyarınca harçtan muaf olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça sunulan faturalar, icra dosyası ve tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak, takip tarihi itibariyle davacının alacaklı olup olmadığı ve varsa alacağın miktarı hususunda rapor tanzim edilmek üzere dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi 25/06/2021 tarihli raporunda özetle; davacı yanın sunmuş olduğu e-defter bilgileri belirtilen 2019-2020 yıllarına ait ticari defterlerinin incelemeye tabi tutulduğunu, incelenen davacı şirkete ait 2019-2020 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdik/beratlarının yasal süresinde yaptırılmış olduğunu, bu anlamda ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacı şirket ticari defterlerinde, davalı ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muhasebe hareketlerinin… numaralı “alıcılar” ve 320.T0687 “satıcılar “hesabında takip edildiğini, …numaralı cari hesapta 29/03/2019 tarihinde 14.135,15 TL’lik faturanın alacak kaydı yapıldığını ve 31/03/2019 tarihinde …hesaba virman yapılarak hesabın kapatıldığını,…numaralı hesap ekstresi incelendiğinde, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2019 yılı öncesine dayandığını, 2018 yılından 1.687.439,55 TL borç bakiyesinin devrettiğini, davalı adına düzenlenen fatura kayıtları, alınan çek ve iade çeklere ilişkin kayıtların bu hesap altında yer aldığı görülmekle takibe konu edilen 25/06/2019 tarihli cari hesap ekstresi bakiyesine göre davacının, davalıdan 1.250.287,81 TL alacaklı olduğunu ancak bu tarihten sonra davacının 27/06/2019 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasında karşılıksız çekler için 494.230,00 TL ve huzurdaki dava için 756.057,81 TL’lik takip başlatmış olduğunun, anılan bakiyenin…hesaba virman yapıldığını, davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden herhangi bir inceleme yapılamadığını, takdirin Mahkememize ait olduğunu, sonuç olarak; davacının kendi kayıtlarına nazaran, takibe konu edilen 25/06/2019 tarihli cari hesap bakiyesine göre davalıdan 1.250.287,81 TL alacaklı olduğunu, bu tarihten sonra davacının 27/06/2019 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında karşılıksız çekler için 494.230,00 TL tutarlı ve 756.057,81 TL’lik alacağı için de iş bu dosyaya konu takibi başlattığını, buna göre davacının huzurdaki davaya konu takibe dayalı olarak 27/06/2019 takip tarihi itibarıyla davalıdan 756.057,81 TL alacaklı olduğunu tespit ve mütalaa etmiştir. Raporlar taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap bakiyesi alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere davacının 25/06/2019 tarihi itibariyle davalıdan, cari hesap nedeniyle 1.250.287,81 TL alacaklı olduğu, cari hesap alacağının fatura ve çek iade bedellerinden oluştuğu, bu davaya konu icra takibinin cari hesabın faturaya ilişkin 756.057,81 TL’lik kısmının tahsili için başlatıldığı, faturanın tek başına alacağın varlığını ispat etmeyeceği, alacağın varlığını ispat yükünün davacıda olduğu ancak davalının icra takibine itiraz dilekçesinde davacıya cari hesap borcu nedeniyle çekler verdiğini ve alacak temlik ettiğini, davacının söz konusu çek ve temlikleri alacaktan mahsup etmediğini, bu nedenle de borçlu olmadığını beyan ederek borcun varlığını kabul ettiği ancak ödeme savunmasında bulunduğu, bu şekilde borcun ödendiği yönünden ispat yükünün davalıda olduğu, davalı tarafından davaya cevap verilmediği, herhangi bir delil sunulmadığı, bilirkişi incelemesinin davacının ticari defterleri üzerinde yapıldığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi uyarınca ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması ile diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması, diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi veya defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği, davalının usulüne uygun ihtara rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının usulüne uygun şekilde tutulmuş olan kendi kayıtlarına göre davalıdan takipte talep edilen tutarda alacaklı olduğu, alacağın gerek HMK’nın 222. maddesi uyarınca davacının ticari defterleri ile gerekse davalının vasıflı ikrarı ile ispat edildiği ancak davalı tarafından borcun ödendiğinin ispat edilemediği, bu nedenlerle itirazın haksız olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin talep edildiği şekilde devamına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalının hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile davalının İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına itirazının iptaline, takibin talep edildiği şekilde devamına,
2-Hüküm altına alınan 759.057,81 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 151.811,56 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar ve ilam harcı 51.851,23 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 123,60 TL posta ve tebligat masrafı, 850 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 973,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarına hesaplanan 55.002,89 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabuluculuk ücreti olarak Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.18/11/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır