Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/518 E. 2021/654 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/518 Esas
KARAR NO : 2021/654
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2020
KARAR TARİHİ : 05/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yıllardan beri turizm sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı şirket ile de aralarında ticari ilişki söz konusu olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete konaklama seyahat hizmeti sunulduğunu, müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki ve buna istinaden cari hesap ilişkisinin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin aradaki ticari ilişki gereğince davalıya karşı yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalıya konaklama ve bilet satış hizmetleri sunulduğunu, bunlara ilişkin fatura kestiğini ve yine davalıya tebliğ edildiğini, aradaki ticari ilişkiye dayalı cari hesap ilişkisi dolayısıyla davalının müvekkili şirkete 24.677,12 TL bakiye borcu bulunduğunu, müvekkili şirketin bu alacağını defalarca talep etmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından … İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe ve borca itiraz ederek takibi durdurduğunu beyan ederek davanın kabulü ile haksız itirazın iptali ve takibin devamına, icra takibine haksız itiraz eden davalının %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya karşı herhangi bir beyanda bulunulmamıştır.
DELİLLER , TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap ilişkisine dayanılarak başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosya arasına celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasında özetle; 30.10.2019 tarihinde davacı … AŞ tarafından 31.681,71 TL asıl alacak üzerinden davalı … AŞ aleyhine icra takibi başlatıldığı, takip dayanağının ödenmemiş faturalar olarak gösterildiği, davalı vekilinin yasal süresi içerisinde takibe, borca , faize ve ferilerinin tümüne itirazı ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce delillerin celbine müteakip davacı tarafın, taraf defterlerinde alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında takip dosyası ile bağlantılı olacak şekilde mali müşavir bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan 12.07.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“..
Davacı defter ve kayıtlarının HMK 222 uyarınca delil olabileceği,
Davacının, davalı adına düzenlediği tüm faturaları BS formu ile vergi dairesine bildirdiği,
Davacı … AŞ kanuni defter kayıtlarında davalı … AŞ’den takip tarihi 31.10.2019 itibariyle 24.677,12 TL alacaklı olduğu,
Davalı … AŞ’nin … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmi iptali ile takibin 24.677,12 TL asıl alacak üzerinden devam etmesi gerektiği ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı olarak düzenlenen faturalar yönünden bakiye cari hesap alacak istemi ile davacı tarafça icra takibinin başlatıldığı, davalı tarafın itirazı üzerine işbu davanın takip konusu asıl alacak üzerinden ikame edildiği, davalı tarafça davaya cevap verilmediği ve faturaya konu hizmetlerin alınmadığı yönünde bir iddianın ileri sürülmediği, davalı tarafça belirlenen inceleme gününde ticari defterlerin ibraz edilmemesi nedeni ile yalnızca davacı tarafın ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme yapılabildiği, alınan ve taraflarca itiraza da uğramayan raporda davacı yanın davalı taraf ile olan ticari ilişkisini usulüne uygun tutulan defterleri kapsamında takip ettiği, davalı adına tanzim edilen faturaların bu hesabın borcuna kaydedilmiş olduğu ve vergi dairesine bildirildiği, davacı ticari defterleri kapsamında davalının 24.677,12 TL borçlu olduğu, HMK’nın 222/3 maddesinde;
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir… (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) ” hükmünün yer aldığı ve davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmemekle davacı ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil teşkil ettiği, davacı yanın anılı delilini hükümden düşürecek şekilde aksi yönde başkaca bir delil ibraz edilmediği görülmekle davacı yanın takip tarihi itibari ile davalı şirketten 24.677,12 TL asıl alacak yönünden icra takibi başlatmakta haklı olduğu, davalı takip borçlusunun asıl alacak yönünden vaki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılarak davanın ve alacağın faturalara dayalı, likit olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-…. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı takip dosyasında, davalının itirazının iptali ile; takibin 24.667,12 TL asıl alacak üzerinden, değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynı kayıt ve şartlarla devamına,
Alacağın % 20’si oranındaki 4.933,42-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 1.685,01 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 263,02 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.421,99 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 971,00 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
5-Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
6-Devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
7- Davacı tarafça peşin yatırılan 263,02 TL harç ile 54,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 317,42 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır