Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/461 E. 2023/475 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/461 Esas
KARAR NO : 2023/475

MAHKEMEMİZ DOSYASINDA VE BİRLEŞEN İSTANBUL …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN… E.SAYILI DOSYASINDA;

.
.
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 03/10/2011
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 18/02/2013
KARAR TARİHİ : 21/09/2023
.

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ‘in 17.3.2011 tarihinde …plakalı kamyoneti ile Kocaeli Tem Otoyolu’ndan Ankara istikametine doğru seyir halinde iken, yol çalışması sebebi ile yavaşlayan ve bir süre sonra tamamen duran araçların arkasında nizami bir biçimde durmuş, el frenini çekmiş ve trafiğin açılmasını beklerken, arkadan … yönetimindeki … Kömür Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şirketi adına kayıtlı …plakalı aracın çarpması ile ağır derecede yaralandığını, iki bacağının birden kırıldığını, tendonlarının koptuğunu, dokuların parçalandığını, çarpmanın etkisi ile müvekkilinin aracının öndeki yabancı plakalı… plakalı tıra çarpıp iki tır arasında sıkıştığını, meydana gelen kaza neticesinde 6 adet aracın birbirine girdiğini, Trafik Kazası Tespit tutanağında da belirtildiği üzere kazaya, …’ in kullandığı tırın aşırı hızlı olması ve hızını araca ve yük durumuna uygun şekilde ayarlamamasının sebep olduğunu, …’in olayda asli kusurlu olarak bildirildiğini, meydana gelen kaza nedeniyle… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma nolu dosyası ile işlem yapıldığını, Kocaeli … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını, davalı … Kömür Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şirketinin,…’in iş vereni ve… plakalı aracın maliki- işleteni olduğunu, bu nedenle kazadan dolayı BK ve KTK’ daki adam çalıştıranın ve araç işletenin kusursuz sorumluluğu kurallarına göre meydana gelen zarar ve ziyanın tamamından diğer davalılarla birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu olduklarını, davalı …Sigorta A.Ş’ nin… plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasını yapan sigortacı olduğunu, yine davalı …A.Ş’nin … plakalı aracın kasko sigortasını yaptığını, kazadan dolayı müvekkilinin hastanede tedavi gördüğünü, protez ve benzeri tıbbi malzemeyi kendi parası ile aldığını, devlet hastanesinde tedavi olduğunu, hastaneye gelip giderken masraflar yaptığını, müvekkilinin kaza öncesi evden eve nakliye işi yaptığını aylık gelirinin 3.000,00 TL olduğunu, kazadan sonra çalışamadığını, ailesi tarafından bakıldığını, kaza nedeniyle müvekkilinin malül hale geldiğini, iş gücünü büyük oranda yitirdiğini, kaza esnasında ve kazadan sonraki tedavi süresince müvekkilinin bedeni açılar çektiğini, kazada yaşadığı şok, kaza sonrasında müvekkilinin sakat ve bakıma muhtaç kalması, günlük ihtiyaçlarını karşılayamadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000,00 TL tedavi masrafı, yol bakım ve iade gideri alacağının, 5.000,00 TL mahkum kalınan kazanç kaybının, 30.000 TL iş görmezlik tazminatının, 100.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari-avans faizleri ile birlikte tahsiline, davalı sigorta şirketlerinin sigorta poliçeleri limitleri ile diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olmaları kaydıyla davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı … Sigorta A.Ş. vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle,… plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde kasko sigortalı olduğunu bildirmiş ise de bu hususun gerçeği yansıtmadığını, aracın 9.4.2010/2011 tarihleri arasında trafik sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olup, bedeni zarar görülmesi halinde, şahıs başına azami poliçe teminat limitinin 175.000 TL ile sınırlı olduğunu, maluliyet oranının Adli Tıp kurum Başkanlığı tarafından hesaplanması gerektiğini, sigortacı tarafından tanzim edilecek olan gerçek zararın davacının vücut bütünlüğü kaybı oranı değil, meslekte kazanma gücünün daimi kaybı oranındaki gerçek maddi zarar olduğunu, müvekkili şirketin temerrüde düşmediği gibi davanın açılmasına da sebebiyet vermediğini, tedavi giderleri istenmiş ise de, söz konusu talebin yasal bir dayanağı olmadığını, 6111 sayılı kanunun 59. maddesi gereğince, tedavi giderlerinden ve geçici iş gücü kayıplarından Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumlu olduğunu, sigorta şirketlerinin manevi tazminat sorumlulukları bulunmadığını manevi tazminat taleplerinin reddi gerektiğini, savunmuştur.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davanın …’ in maluliyet tazminat talebine ilişkin olup, maluliyet tazminatının kişinin uğradığı kalıcı sakatlık halinin kişinin çalışma gücünü etkilediği oranda tazminine ilişkin olduğunu, maluliyet tazminatı talep hakkı kişinin ölümü ile son bulduğunu, ölenin mirasçıları tarafından istenemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini, sigorta araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olup, söz konusu sorumluluğun aynı zamanda davacıların yoksun kaldıkları gerçek destek miktarı ile de sınırlı bulunduğunu, ZMMM poliçesinde ölüm halinde maddi tazminat talepleri için azami poliçe teminat limitinin ölen kişi başına 200.000 TL ile sınırlı olduğunu, poliçe limiti azami limit olup, ödenmesinden söz edilemeyeceğini, poliçeden kaynaklanan sorumluluğun gerçek zararla sınırlı olduğunu, davacıya SGK tarafından bir ödeme yapılmış ise, bu ödemenin tazminat miktarından mahsubu gerektiğini, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Ltd. Şirketi vekili, mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazanın müvekkil şirketin sürücünün kusurlu davranışı sonucunda meydana gelmediğini, müvekkil şirketin sürücünün kusurlu olduğu kabul edilecekse, davacının talebi doğrultusunda yapılacak olan maddi tazminat hesaplamasında meydana gelen kaza nedeniyle bir yarar elde edilip edilmediğinin dikkate alınması gerektiğini, davacının talep etmiş olduğu manevi tazminatın tayininde ise, davacının bir kısım özellikleri ve geride kalanların yaşamları etkili olacağını, davacı tarafından da belirtildiği üzere, müvekkil şirketin sürücüsü … hakkında ikame edilmiş bir ceza davası bulunduğunu, kazada kusurlu olmadıklarını, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davaya dahil edilen SGK Başkanlığı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle iş bölümü itirazı olduğunu, davanın Ticaret Mahkemesinde değil de Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini, 6111 Sayılı Kanunun Yürürlük Tarihinden sonra verilen hizmetler başlıklı maddesinde, trafik kazası nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin (tedavi, tıbbi malzeme, ilaç, refakatçi, yol giderleri) sağlık uygulama tebliği kapsamında kurumca karşılanmakta olup, iş göremezlik, maddi, manevi tazminat ve bakıcı giderleri gibi kurumca karşılanmayan talepler için sigorta şirketlerinin sorumluluklarının devam ettiğini, açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas sayılı dava dosyasının birleştirilmek suretiyle mahkememiz dosyasına gönderildiği, dosyanın tetkikinde; davacı …’in 9.11.2011 tarihinde vefat etmesi üzerine, davacının mirasçıları Nurdagül, Gamze, Emine Hatun ve … vekili tarafından yine mahkememiz davalıları aleyhine açılan maddi-manevi tazminat isteminden ibaret olduğu, dava konusu kaza nedeniyle meydana gelen ölüm nedeniyle müvekkillerinin murisin maddi ve manevi desteğinden yoksun kaldıklarını, hür türlü hakları saklı kalmak kaydı ile…için 1.000 TL, … için 1.000 TL, … için 1.000 TL, …için 1.000 TL olmak üzere toplam 4.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının, yine …için 100.000 TL, … için 50.000 TL, …için 50.000 TL., …için 50.000 TL olmak üzere toplam 250.000 TL manevi tazminatın murisin vefat ettiği 09.12.2011 tarihinden itibaren işleyen en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan (Sigorta şirketleri poliçe kapsamında bulunmayan manevi tazminattan sorumlu olmamak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen tahsili isteminden ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece dinlenen davacı tanığı … yeminli olarak vermiş olduğu beyanında özetle; …’ in nakliyat işi ile uğraştığını, evden eve nakliyat işi yaptığını, kamyonun kendi adına tescilli olduğunu, hem maaş hem de prim aldığını, aylık ortalama gelirinin ölmeden nce 3.000 TL civarında olduğunu, bazı aylarda 3.000 TL‘ yi geçtiğini, ifade etmiştir.
Diğer davacı tanığı… yeminli olarak vermiş olduğu beyanında özetle; … ‘ in evden eve nakliye işi yaptığını aylık gelirinin 3.000 TL veya 3.500 TL olarak bildiğini, ifade etmiştir.
HSYK’ nın 26/8/2014 tarih ve 1876 sayılı müstemir yetkilere ilişkin kararı gereğince, Kapatılan İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyası mahkememize devredilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava; 17/03/2011 günü davalı sürücü … yönetiminde bulunan ve davalı … Ltd. Şti’ nin maliki olduğu, davalı …A Ş.’ne kasko poliçesi, diğer davalı… Sigorta A,Ş. ’ne de_ZMS (Trafik) poliçesi ile sigortalı …çekici plakalı araç ile seyir halinde iken meydana gelen kaza sonucu …’ in önce yaralandığından maddi-manevi tazminat,birleşen dava ise;yargılama aşamasında ölmesi nedeniyle mirasçılarınca açılan destekten yoksunluk ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış ve kusur durumu ile zarar hesabı hususlarında tarafların talep ve itirazları da gözetilerek bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememiz tarafından taraf delilleri toplandıktan sonra dosya kendilerine tevdi edilen bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporlarda;
Bilirkişiden alınan 30.1.2013 tarihli raporda özetle;
“17.3.2011 günü davalı sürücü … yönetiminde bulunan ve davalı …Ltd. Şti’nin maliki olduğu, dayalı …A Ş. ’ne kasko poliçesi, diğer davalı … Sigorta A,Ş. ’ne de_ZMS (Trafik) poliçesi ile sigortalı …çekici plakalı’ tır aracı ile Kocaeli Sakarya istikametine giderken, bulunan rampayı inerken yolun sol şeridi üzerinde daha önce meydana gelen kaza sebebiyle konvoy halinde duraklamış olan araçlardan davacıların miras bırakanı …’in yönetimindeki … plakalı kamyona arkasından çarpıştığını, bu çarpışmadan sonra davacı tarafa ait kamyon 10 m sürüklenip önünde bulunan …’nun sürücüsü olduğu … plakalı tır aracına , bu araç sürüklenip…”m sürücüsü olduğu … plakalı …marka otomobile, bu araç sürüklenip önünde bulunan …’un sürücüsü olduğu … plakalı kamyonete, kamyonet de sürüklenerek önümde bulunan …’ın sürücüsü olduğu … plakalı otomobile arkasından çarptığını, meydana gelen kazada, Kocaeli … Asliye Ceza Mahkemesi’ne ait … numaralı suret dosyadaki belge ve bilgilere göre 6 aracın kavşağı ve 5 çarpışmadan oluşan zincirleme kaza niteliğindeki olayın, zincirleme kazada, en arkadan gelen davalı tarafa ait tır aracının daha önce meydana gelen bir kaza sebebiyle sol şerit üzerinde arka arkaya duraklayıp beklemekte olan araçlardan arkada olan davacıların miras bırakanı …”in sürücüsü olduğu … plakalı kamyona arakasından çarpması ile başladığını, ve araçların sürüklenip önlerindeki araca çarpması ile zincirleme kaza oluştuğunu, olaya ait Trafik Kazası Tespit Tutanağında, rampa inişi olan kaza yerinde bölünmüş ve her yöne üç şeritli yolun sağ şeridinin asfalt yama çarpması sebebiyle trafiğe kapatılmış olduğu, kalan iki şeritten sağda olan şeritte ön tarafta meydana gelen kaza sebebiyle araçların arka arkaya duraklamış oldukları, arka taraftan gelen davalı sürü …’in sağ şeritten sol şeride geçerek burada duraklamış olan araçlardan davacıların miras bırakanı … sürücü kamyona fren izi bırakmaksızın arkasından çarptığını , bu çarpışmayı takiben de diğer çarpışmaların meydana geldiğinin ifade edildiğini, kazaya karışan araç sürücülerinin birbirleri ile örtüşen ifadeleri de kazanın bu şekilde meydana geldiğini gösterdiğini, kaza sırasında davalı tarafa ait araçta 22 ton yük olup takeometre kaydına göre kaza yerindeki hızı 85 km/sa olarak belirlendiğini, alay yerinde fren izi görülememiş, davalı aracı önündeki … ’e ait kamyona arkasından çarpıp 10,0 m sürüklediğini, Trafik Polis Memuru … tarafından … C. Başsavcılığına verilen 18.04.2011 tarihli bilirkişi raporunda, davalı sürücü …tam kusurlu, diğer sürücüler kusursuz gösterildiğini, Kazaya karışan 6 araçtan en arkadan gelen davalı tarafa ait araç dışındaki araçlar, yol ve trafik şartlan sebebiyle sol şerit üzerinde arka arkaya durup yolun açılmasını bekledikleri sırada, davalı taraf aracın önünde bulunan davacıların miras bırakanı …’ in sürücüsü olduğu … plakalı kamyona arkasından çapması ile sürüklenip birbirlerine çarptıklarını, davacıların miras bırakanı … dahil yol ve trafik şartlarına uyarak duraklamış olan bu araç sürücülerinin kazada bir rolleri ve arkadan gelen davalı taraf aracına karşı alabilecekleri bir önlem olmadığından kazada kusurlu sayılmaları için bir sebep bulunmadığını, Davalı şirketlerin maliki ve sigortacısı olduğu… çekici plakalı tır aracının sürücüsü davalı …, ifadelerinde, aracında meydana gelen fren arızası sebebiyle duramadığım beyan etmiş ise de, kazadan sonra araç üzerinde yapılan teknik inceleme ile fren sisteminde arıza meydana geldiğinin belirlenemediğini, dolayısıyla bu savunması geçerli görülmediğini, Kaldı ki, böyle bir arıza meydana gelmiş olsa da, Yargıtay içtihatlarına göre fren patlaması aracın periyodik bakımının zamanında layığı veçhile yapılmamış olmasından kaynaklanan bir durum olduğu, bunun araç sahibi için bir kusur teşkil ettiği kabul edilerek bunun sonucundan aracın maliki/işleteninin sorumlu olduğunun kabul edildiğini, Kazanın oluş şekli, kazadan sonra aracın takeometre kaydına göre hızın m 85 km/sa olarak belirlenmesi, davalı sürücü …’ in 22 ton yükü bulunan aracı ile rampa inişini yüksek hız ile yapmak istediğini, bir başka deyişle yük ve yol durumuna göre rampayı uygun vitesle inmediğini, böylece önünde gidişine açık mesafe içinde emniyetli olarak durabileceği dikkat, tedbir, hız ile araç sevk etmediğini gösterdiğini, davalı sürücü Trafik Kanunu’nun 52/b maddesine aykırı düşen bu seyir şekli sonucu ön tarafında yol ve trafik şartlarına uyup mecburen duraklayıp beklemekte olan davacıların miras bırakanı …’in yönetimindeki kamyona arkasından çarpıp sürükleyerek ön taraftaki araçların da birbirlerine çarpmasına sebep olduğundan aynı kanunun 84/d maddesi uyarınca (arkadan çarpma) asli ve tam (%100) kusurlu bulunduğunu, kazanın meydana gelmesinde, davalı … Ltd. Şirketi’nin maliki/işleteni olduğunu, davalı …A.Ş.’ne kasko, diğer davalı … Sigorta A.Ş.’ne de ZMS (Trafik) poliçesi ile sigortalı … çekici plakalı aracın sürücüsü davalı …’in tam kusurlu ( % 100 ) olduğunu, davacıların eşi ve babası olan ve kazada yaralanıp bilahare ölen … plakalı aracın sürücüsü … ile, diğer araçların sürücülerinin kusursuz bulunduklarını, maddi tazminatın hesabı yönünden, 16.03.1977 D. lu olan davacı … 17.03.2011 kaza tarihi itibariyle (34) yaşında olduğu kabul edilerek P.M.F.1931 işaretli yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (34) yıl ve bu olay sebebiyle ölmeyip sağ kalmış olsa idi muhtemelen (68) yaşına kadar yaşayacağı, davacı vekili tarafından dosyaya mübrez 10.01.2012 tarihli dilekçe ve anılan dilekçeye ekli Mirasçılık Belgesinde davacı …’in 09.12.2011 tarihinde vefat ettiğinin belirtildiği, davaya mirasçıları adına devam edildiğini, davanın müteveffanın sağlığında açılan Sürekli işgücü kaybı ve Maluliyet sebebiyle uğranılan Maddi ve manevi tazminatın tahsilini ilişkin ölüm sebebiyle davacı hak sahipleri bakımından ayrıca Destekten Yoksunluk Tazminatına ilişkin ayrı bir talep olmadığından biz zarur kaza tarihinden itibaren müteveffanın 09.12,2011 tarihine kadar geçen dönem için kazanç kaybı sebebiyle maddi zarar tesbiti ve hesap yapılacağını, Müteveffa davacının 30.6.2011 tarihinden sonraki dönemle ilgili başkaca Hastane Sağlık Kurumu raporu mevcut olmadığını, müteveffa davacının dava konusu trafik kazası sebebiyle vefat tarihine kadar çalışamadığı ve mesleğini icra edemediğinin mahkemece de kabulü halinde 17.03.2011 kaza tarihinden itibaren 09.12.2011 tarihine kadar geçen (8) Ay (22) geçici iş göremezlik dönemi için %100 kazanç kaybı sebebiyle maddi zararın tespit edileceğini, müteveffa davacının kazan durumunun, davacı vekili tarafından dosyaya mübrez 12.09.2012 tarihli dilekçede müteveffa davacı …’in …’ın yanında (…) Sigorta Sicil No. ile SGK.ya kaydının yapıldığı kendisine ait vergi kaydının olmadığı, ancak (…) Plakalı araçla kendi nam ve hesabına Nakliyecilikle iştigal etmekte ve Aylık gelirinin (3.000,00)TL olduğu belirtildiğini, diğer yandan davacı vekilinin yukarıda belirtilen dilekçedeki iddia dışında dava dosyasın da müteveffanın kazanç durumuna ilişkin herhangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığından ve mahkemece ilgili Meslek kuruluşlarına müzekkere yazılarak müteveffa emsali Kamyon Şöförleri’nin 2011 yılında ele geçen Net Aylık ücretleri sorulmadığından bizzarur müteveffa davacının geçici işgöremezlik dönemi içinde memleketimizde uygulanan Yasal Asgari ücretlere göre değerlendirme yapılacağını, bu duruma göre; memleketimizde kaza tarihi itibariyle uygulanmakta olan (796,50)TL. olup 01.07.2011’den itibaren aylık brüt yasal asgari ücret (837,00)TL olarak tespit ve belirlenmiş olup kamu düzenine ilişkin olan anılan yasal asgari ücretlerin netleştirerek hesaba esas alınması yerleşmiş Yargıtay içtihatları gereğidir. Diğer yandan; asgari geçim indirimi dikkate alınarak yukarıda belirtilen brüt yasal asgari %15 sigorta primi, vergi muafiyeti dışında kalan vergi matrahlarından %15 gelir vergisi ve 0/006.6 damga resmi tenzil edilerek kalan Net Aylık Yasal asgari ücretler hesaba esas alınacağını, bu duruma göre; müteveffa davacı …’in 8 ay, 22 günlük kazanç kaybı sebebiyle nihai ve gerçek maddi zarar tutarının 5.968,55 TL net olduğunu,
a) Dava konusu (…) Plakalı araç dosyada mevcut 27.10.20101-27.11.2011 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile davalı…Sigorta A.Ş.’ye sigortalı olup, anılan Poliçede Ölüm ve Daimi Maluliyet limiti (175.000,Ö0)TL olarak belirlenmişse de; b) Hazine Müsteşarlığı tarafından Zeyilname yapılmasına bakılmaksızın kaza tarihini de kapsayan 01.01.2011 -31.12.2011 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçelerinde kişi başına Teminat tutan (200.000,00)TL. olarak belirlendiğini, davalı (4) … Sigorta Şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunun, davacı tarafın evde bakım masrafı, yol masrafı, bakan ve iade gideri olarak 5.000.-TL, İş göremezlik tazminatı olarak 30.000.~TL, Manevi Tazminat talebi olarak 100.000.-TL (… hariç) talepte bulunduğu anlaşıldığı, 17.03.2011 tarihinde gerçekleşen trafik kazasında sakat kaldığı belirlenen … için 8 ay 22 günlük iş göremezlik tazminatı olarak 5.968.55 TL hesaplandığını, Trafik kazasının gerçekleştiği 17.03.2011 de hastaneden taburcu olduğu tarihten sonraki döneminde müteveffa …’in olum tarihine (09.12.2011) kadar geçen süreçte tedaviye gidiş geliş, yol masrafı ve evindeki bakım için 5.000.-TL talepte bulunulduğunu, Hastanede tedavi süreci : 17.03,2011-25.05.2011 ; Evinde tedavi süreci : 26.05.2011- 09.12.2012 tarihine kadar 197 gün olduğunu, davacı tarafın talebine ilişkin olarak herhangi bir belge ibraz edemediğini, Yargıtay Kararları ve kararı mahkemeye ait olmak üzere yol hariç iaşe ve evde hasta bakım masrafları için günlük 20,00 TL olmak üzere 197 gün karşılığının 3940 TL ödenmesinin hakkaniyet ilkeleri ışığında uygun olacağını, SGK tarafından mahkemeye yazılan 13.06.2012 tarihli yazıdan da anlaşılacağı gibi 6111 Sayılı Kanunun 59.maddesi ile 2918 Sayılı KTK’nun 98. Maddesi Aynı kanunun geçici 1. Maddesi gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu yalnızca tedavi masrafları, tıbbi malzeme ilaç ve yol giderlerini karşıladığını, …Sigorta Şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunun Maluliyete bağlı olarak Geçici İş göremezlik bedelinin 5.968,55 TL, Yol hariç, iaşe ve evde hasta bakım masraflarının 3.940.00 TL olmak üzere toplam 9.908.55 TL olduğunu, davacı taralın davalı … Sigorta şirketinden trafik sigorta poliçesi kapsamında değerlendirilen 9.90855 TL için ödeme sorumluluğunun bulunduğu bu anlamda da davacı tarafın davalı …Sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunabileceğini, davalı …Sigorta Şirketinin temerrüdü ve direnim faizi ödeme sorumluluğunun Karayolları 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunun 99/1 nci maddesinde sigortacının zarar giderim yükümlülüğü; rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortalıya iletildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde yerine getirmek şeklinde belirlenmiş bulunduğunu, davacı tarafın söz konusu talebine ilişkin olarak davalı … Sigorta şirketine müracaat ettiği ve gerekli belgelerin tamamım ibraz ettiği yönünde bir belgeler bulunmadığını, bu nedenle davalı …sigorta şirketi dava tarihi olan 03.10.2011 tarihi itibari ile temerrüdünden söz edilebileceğini, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgeler kapsamında davacı tarafın davalı…Sigorta şirketinin 03.10.2011 tarihinde temerrüde düşmüş olacağı bu anlamda da davacı tarafın davalı taraftan 9.908.55 TL üzerinden avans direnim faizi talep edebileceğini, … plakalı araç malik/işleteni davalı …Nakliyat Firması ile… plakalı araç sürücüsü davalı …’in tazminat ödeme, temerrüdü ve direnim faizi ödeme sorumluluğu, KTK Madde 85 : Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veyahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” diğer yandan sürücü kusuru ile bir zarara sebep olmuş ise, zarar gören B.K. 41 ’e göre ona karşı da tek başına ya da işleten ve teşebbüs sahibi ile birlikte B.K. 51 uyarınca müteselsil olarak tazminat davası açabileceğini, diğer yandan çekişmeye konu zarar haksız fiilden kaynaklandığına göre haksız fiil failinin de zararın gerçekleştiği anda temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerektiğini, bu durumda davalı (1) ve davalı(2) …’nin 17.03.2011 tarihi itibari ile temerrüde düşmüş olduklarını davacı tarafın davalı (1) (2) taraftan manevi tazminat talebinin ise mahkemenin takdirinde olduğunu, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgeler kapsamında davacı tarafın davalı (1) T… Şirketi ve … plakalı araç sürücüsü …’in 17.03.2011 tarihinde temerrüde düşmüş olduğunu bu anlamda da davacı tarafın davalılar (1) (2) taraftan 9.908.55 TL üzerinden …Nakliyat için avans, … için yasal direnim faizi talep edebileceğini, Davalı …Sigorta Şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunun, 2918 Sayılı KTK’nun 100 Maddesi kapsamında Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesinin limitinin üzerinde kalan zararlar için güvence vermektedir. Somut olayda, davalı …sigorta şirketinin… plakalı araç için düzenlemiş olduğu kasko sigorta poliçesi kapsamında 30.000.-TL limitli İhtiyari Mali Mesuliyet teminatı kapsamında daimi sakatlık güvencesi verilmiş olduğunu, somut olayda daimi maluliyete bağlı iş göremezlik tazminat miktarı davalı… sigorta şirketinin poliçe limiti dahilinde kaldığından bu kesitte davalı … sigorta şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunun bulunmadığını” mütalaa ve beyan etmişlerdir.
Bilirkişi heyetinden alınan ek raporda, bilirkişiler özetle; olayın meydana gelmesinde müteveffanın kusurunun söz konusu olmayıp, davalı … Sigorta A.Ş.’ye Kasko, diğer davalı …Sigorta A.Ş.ye Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan (…) plakalı araç sürücüsü davalı…’in tamamen ve %100 kusurlu olması hasebiyle davacı hak sahiplerinin hesaplanan Maddi Tazminat miktarlarından bu hususta bir indirim yapılacağını, hak sahibi eş … davacı halen (35) yaşında olup, (12) ve (8) yaşlarında (2) kız ve (6) yaşında (1) erkek olmak üzere bakıma muhtaç toplanı (3) çocuk annesi olduğunu, diğer yandan kaza tarihinden itibaren günümüze kadar aradan (3) yıla yakın bir süre geçtiği halde yeniden evlendiğine dair bilgi ve belge mevcut olmadığını, gerek açıklanan bu hususlara, gerekse yaşı, yaşadığı çevre, fiziki durumu çocuk sayısı ve çocuklarının yaşı da dikkate alındığında yeniden evlenme şansı ve ihtimalini önemli ve büyük ölçüde yitirmiş olmakla birlikte AYİM araştırmaları da dikkate alındığında %2 yeniden evlenme şansı ve ihtimali olduğu kabul edilerek hesaplanan Maddi Tazminat miktarından %2 yeniden evlenme şansı ve İhtimaline isabet eden tutarda indirim yapılarak kalacak olan %98 tutarındaki miktar hak sahibi eş yararına Maddi Tazminat olarak nazara alınacağını, öte yandan SGK tarafından davalı tarafa rücu edilebilecek şekilde davacı hak sahiplerine Gelir Bağlandığına dair dava dosyasında herheangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığından davacı hak sahiplerinin hesaplanan Maddi Tazminat miktarlarından bu hususta bir indirim yapılamayacağını, diğer yandan davalı Sigorta Şirketleri tarafından davacı hak sahiplerine ödeme yapıldığına dair bilgi ve belge mevcut olmadığından bizarur davacı hak sahiplerinin hesaplanan Maddi Tazminat miktarlarından bu hususta bir indirim yapılmayacağını, bu duruma göre, A” Davacı hak sahiplerinin indirime tabi tutulmayan Nihai ve Gerçek Maddi zararlarının; Müteveffa …’in (8.5) ayIık Geçici İş göremezlik dönemine ait Nihai ve gerçek Maddi zararının 17.000,00 TLY, yol hariç İaşe ve Evde Hasta bakım gideri (önceki raporda tesbit gibi) = 3.940,00 TL.; tedavi giderinden Nihai ve Gerçek Maddi zararının 2.300,00 TL. davacı eş …’in nihai ve Gerçek Maddi zararının 316.915,84 TL. x %98= 310.577,52 TL.; davacı kızı …’in Nihai ve Gerçek Maddi zararının 46.523.80 TL.; davacı oğlu …’in Nihai ve Gerçek Maddi zararının 61.509,10 TL. davacı kızı …’in Nihai ve gerçek Maddi zararı tutarı 73.497,34 TL, Davacı hak sahiplerinin nihai ve gerçek maddi zararları toplamının 492.107,76 TL olduğunu, mülkiyeti davalı …Ltd.Şti.’ne ait olan (…) Plakalı araç kaza tarihini de kapsayan 27.11.2010-27.11.2012 tarihleri arası geçerli olan dosyada mevcut Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile davalı… Sigorta A.Ş.ye sigortalı olup anılan Poliçede ölüm halinde kişi başına Teminat tutarı (175.000,00)TL. olarak belirtilmiş ise de; Hazine Müsteşarlığı tarafından Zeyilname yapılmasına bakılmaksızın 01.01.2011-31.12.2011 tarihleri arası geçerli olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçelerinde Sakatlık ve ölüm halinde kişi başına Teminat tutarı (200.000,00)TL. olarak belirlendiğini, davacı hak sahipleri bakımından yukarıda tesbit ve hesaplanan Maddi tazminat tutarı toplamı (492.107,76)TL. olup Poliçe ile belirlenen (200.000.00)TL. tutarındaki Teminatı aştığını, bu duruma göre davalı … Sigorta A.Ş. davacı hak sahiplerine karşı (200.000,00)TL. tutarındaki Teminatla sınırlı olarak sorumlu olduğunu, yine Mülkiyeti davalı …Ltd.Şti. ne ait olan (…) Plakalı aracın kaza tarihini de kapsayan 30.03.2010-30.03.2011 tarihleri arası geçerli olan dosyada mevcut Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile davalı … Sigorta A.Ş.ye sigortalı olup anılan Poliçede ölüm halinde kişi başına Teminat tutarı (30.000,00)TL. olarak belirtildiğini, mütalaa ve beyan etmişlerdir.
Aktüer bilirkişi…, mahkememize vermiş olduğu ek raporunda özetle; “17.03.2011 tarihinde meydana gelen Trafik kazası sonucu yaralanan ve 09.12.2011 tarihinde vefat eden müteveffa davacı …’ in ; geçici İş göremezlik dönemine ait kazanç kaybı sebebiyle Nihai ve Gerçek Maddi zararının (17.000,00)TL. den ibaret bulunduğunu, evde Hasta Bakım giderinden Nihai ve Gerçek Maddi zararının (3.940,00)TL. den ibaret bulunduğunu, tedavi giderinden Nihai ve Gerçek Maddi zararının (2.300,00)TL. den ibaret bulunduğunu, destekten yoksunluk sebebiyle davacı hak sahiplerinden eşi …in Nihai ve Gerçek Maddi zararının (257.078,01)TL. den ibaret bulunduğunu, kızı …’in Nihai ve Gerçek Maddi zararının (32.056,89)TL. den ibaret bulunduğunu, …’in Nihai ve Gerçek Maddi zararının (45.546,27)TL. den ibaret bulunduğunu, kızı …’in Nihai ve Gerçek Maddi zararının (56.127,83)TL. den ibaret bulunduğunu” mütalaa ve beyan etmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 13.5.2015 tarihli 2058 sayılı raporunda;”17.3.2011 tarihinde araç içi trafik kazası sonucu yaralandığı tibia ve fibula fraktürleri nedeniyle opere edildiği postop genel durumu düzelmesi üzerine, taburcu edildiği, daha sonraki takiplerinde değişik tarihlerde önceki kırıklara yönelik cerrahi müdahaleler ve medikai tedavi için hastaneye gittiği, 28.11.2011 tarihinde baş ağrısı bulantı kusma, şikayetiyle geldiği subdural hematom nedeniyle öpere edildiği 09.12.2011 tarihinde hastanede öldüğü bildirilen 1977 doğumlu … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerin incelenmesinde; Adli dosyada mevcut belgelere göre, 17.03.2011 tarihinde araç içi trafik kazası sonrası bilateral tibia açık kırığı nedeniyle öpere edildiği, takiplerinde dolaşım problemi nedeniyle Kalp-Damar Cerrahisi ve Ortopedi uzmanları tarafından tekrar ameliyata alındığı, dorsalis pedis arterium akımının olduğu gözlendiği, kırıklar redükte edilerek kas rüptürü tamirinin yapıldığı, alçı atel yapılarak klinik stabil hale geldikten sonra taburcu edildiği, 03.10.2011 tarihinde sağ dizde dönme, yürüyememe şikayetiyle başvurduğu ön çapraz bağ nedeniyle 24.11.2011 tarihinde öpere edildiği ancak 28.11.2011 tarihinde baş ağrısı, tansiyon yüksekliği olduğu, çekilen BBT de subdural hematom tespit edildiği nöroşirürji uzmanları tarafından acil ameliyata alındığı takipleri yoğun bakım ünitesinde takipler devam ederken 09.12.2011 tarihinde öldüğü otopsisinde sol temporo parietal bölgede 8×8 cm lik kemik defekti ve bu defekten beynin duvarı boşluğunun görüldüğü beyin kıvamının ileri derecede yumuşamış olduğu, histopatolojik incelenmesinde akciğerlerde bronkopnömoni tespit edildiği de dikkate alındığında kişinin ölümünün beyin kanaması ve gelişen komplikasyonlar sonrası meydana gelmiş olduğunu, kişinin 17.03.2011 tarihinde araç içi trafik kazasına bağlı yaralanma ile ölümü arasında illiyet bağı bulunmadığının” mütalaa edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili 27/11/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile, asıl davası yönünden maddi tazminat talebini 17.000 TL geçici işgörmezlik tazminatının her bir müvekkil için ayrı ayrı 4.250,00 TL’sinin, 3.940 TL iaşe ve hasta hasta bakım gideri tazminatının her bir müvekkil için ayrı ayrı 985,00 TL’sinin, 2.300 TL tedavi gideri tazminatının her bir müvekkil için ayrı ayrı 575 TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile (SGK sadece tedavi giderinden, sigorta şirketleri ise poliçe kapsamında ve limitleri ile sorumludurlar) müvekkiline verilmesini, manevi tazminat yönünden her bir müvekkil için ayrı ayrı 25.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketleri poliçe kapsamında bulunmayan manevi tazminattan sorumlu değildir. SGK ‘da manevi tazminat talebinde sorumlu değildir) tahsili ile müvekkiline verilmesini, birleşen dava yönünden ise; maddi tazminat talebini fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı salmak kaydı ile 09/12/2011 tarihinden itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte müvekkil …için 310.577,52 TL, … için 46.523,80, …için 61.509,10 TL, … için 73.497,34 TL destekten yoksun kalma tazminatının (Bu talepten sadece SGK sorumlu olmayıp, … Sigorta A.Ş. 200.000 TL Poliçe limit ile,…Sigorta A.Ş. 30.000 Poliçe limiti, diğer davalılar ise tamamından sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, manevi tazminat talebini … için 100.000 TL, müvekkil .. için 50.000 TL, müvekkil …için 50.000 TL, müvekkil … için 50.000 TL olmak üzere toplam 250.000 TL manevi tazminatın müvekkillerin murisi vefat ettiği 09/12/2011 tarihinden itibaren en yüksek banka mevzuat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili (Sigorta şirketleri poliçe kapsamında bulunmayan manevi tazminattan sorumlu değildir, SGK’da manevi tazminat talebimizden sorumlu değildir) yönünde taleplerini yükseltmişlerdir.
Mahkememizce 2011/402 Esas, 2015/688 Karar sayılı ilam ile
A)Asıl davada;
1-Asıl davada; maddi tazminat isteminin davalılar … Ltd. Şti, … ve … Sigorta A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile, 17.000 TL geçici iş görmezlik tazminatı, 3.940TL evde hasta bakım giderinden ibaret toplam 20.940TL maddi tazminatın davalılardan (davalı sigorta şirketi 200.000 TL sigorta limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) sigorta şirketi yönünden 03/10/2011 temerrüt tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden, 17/03/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras hisseleri oranında dahili davacılara ödenmesine,
2-Asıl davada; dahili davalı SGK’ya yönelik açılan tedavi giderine ilişkin maddi tazminat davasının 2.300 TL dava değeri üzerinden dosyadan tefrik edilmek suretiyle mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine, kararın kesinleşmesini müteakip iki haftalık kesin süre içinde talep halinde dosyanın Sosyal Güvenlik davalarına bakan İstanbul İş Mahkemesine gönderilmesine,
3-Asıl davada; davalı …A.Ş.’ye ilişkin maddi tazminat isteminin pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
4-Asıl davada, yargılama sırasında ölen davacı … yönünden manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, takdiren 70.000TL manevi tazminatın 17/03/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … Ltd. Şti. ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile dahili davacılara miras payları oranında ödenmesine,
5-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
B) Birleşen İstanbul… ATM’nin… esas sayılı dava dosyasında;
1-Birleşen davada; destekten yoksun kalma isteminden ibaret maddi tazminat talebinin reddine,
2-Birleşen davada; dahili davalı SGK’ya yönelik açılan tedavi giderine ilişkin maddi tazminat davasının 2.300 TL dava değeri üzerinden dosyadan tefrik edilmek suretiyle mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine, kararın kesinleşmesini müteakip iki haftalık kesin süre içinde talep halinde dosyanın Sosyal Güvenlik davalarına bakan İş Mahkemesine gönderilmesine,
3-Birleşen davada, evde hasta bakım gideri giderinden ibaret 3.940 TL maddi tazminat istemi asıl davada dava konusu edildiğinden ve birleşen davada derdest olduğundan derdestlik nedeniyle usulden reddine,
4-Birleşen davada; manevi tazminat isteminin reddine, dair verilen karar YARGITAY 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/12902 esas ve 2018/4434 karar sayılı ilamı ile
”.. Somut olayda davacı müteveffa Ali yaralanması nedeniyle 100.000,00 TL manevi tazminat talep etmiş, mahkemece 70.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı Ali’nin iki bacağının kırılması, iki ayak bileğinin çıkması, kaza tarihi (17/03/2011) gibi hususlar dikkate alındığında davacı Ali için hükmedilen manevi tazminatın miktarı fazla olup hakkaniyet ve adalete uygun düşmediğinden, hükmün bozulması gerekmiştir.
.. Mahkemece manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiş olup, manevi tazminattan talep ve poliçe gereği davalı …A.Ş.’nin de davalı sürücü ve malikle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken, sadece maddi tazminat bakımından değerlendirme yapılarak manevi tazminattan sorumluluğuna hükmedilmemesi doğru görülmemiştir.
.. Bu durumda mahkemece Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan davacı müteveffa Ali’ye davaya konu 17.3.2011 tarihli kazayla ilgili olarak; iş kazası nedeniyle işgöremezlik geliri bağlanıp bağlanmadığı, bağlanmış ise rücuya tabi olup olmadığı ve ilk peşin sermaye değeri sorulmak suretiyle, rücuya tabi ise ilk peşin sermaye değerlerinin hesaplanan tazminattan mahsubu için ek rapor aldırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
…Esasen adli yardım talepli de olsa birleşen davada 5.000,00 TL tedavi masrafı, yol, bakım ve iaşe giderinin harca esas değere dahil edilmediği, usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığı anlaşıldığından anılan gerekçelerle birleşen davadaki bu taleplerin reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru değildir.
.. Oysa ki dahili davalı SGK yönünden de 6111 Sayılı Yasa gereği tarafların sorumluluk durumları değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi (dava tarihi de gözetilerek) gerekirken, iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın tefrik edilerek iş mahkemesine gönderilmesi doğru görülmemiştir.” denilmek suretiyle bozulmuş ve yine davacı tarafın karar düzeltme talebinin kısmen kabulü ile ”.. Mahkemece Adli Tıp Genel Kurulu’ndan davaya konu trafik kazası ile ölüm arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı hususunda rapor alınarak sonucuna göre birleşen davadaki destek tazminatı ve manevi tazminat talepleri hakkında bir karar verilmesi için de birleşen davadaki hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. ” denilmek suretiyle bozulmuş ve dosya yukarıdaki esasa kaydedilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş ve bozmada belirtilen hususlarda değerlendirme yapılmak üzere bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememiz 25/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Tüm delillerin takdir ve değerlendirilmesi Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, 17/03/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu …’in yaralanması ve 09/12/2011 tarihinde vefat etmesi nedeniyle ;
A)…’İN YARALANMASI NEDENİYLE;
a)Kazalının geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararının: 17.000,00 TL,
b) Davalılar …Sigorta,…Madencilik Ltd.Şti ve …’in sorumluluğunda olan belgesiz iaşe ve evde bakım masrafı ile belgeli yol masrafı zararının (3.940+1.400) = 5.340,00 TL,
C) SGK’nın sorumlu olduğu tedavi gideri zararının 621,60 TL olduğu,
d)Bütün bu hususlara göre; Kazalı …’in yaralanmasına bağlı oluşan maddi zararlarının zorunlu trafik sigortasındaki poliçe limitleri içinde kalması nedeniyle yukarıda belirlenen maddi zararların toplam (17.000,00+340,00)= 22.340,00 TL.sından (taleple bağlı kalınarak 17.000,00+3.940,00 = 20.940,00 TL) davalı …Sigorta, , … Madencilik Ltd.Şti ve …’in birlikte sorumlu olacağı, 621,60 TL.lık tedavi gideri zararından ise sadece davalı SGK’nın (Talep: 2.300,00 TL) sorumlu olacağı,
e)Sayın Mahkemece …’in yaralanması nedeniyle takdir edilecek manevi tazminat tutarından davalı …-… Sigorta(100.000,00 TL.lık İMM teminatı kapsamında), …Ltd.Şti ve …’in birlikte sorumlu olacağı,
f)Sigorta şirketleri bakımından temerrüt tarihi işbu davanın açıldığı 03.10.2011 tarihi, araç sürücüsü ve işleten bakımından 07.03.2011 olay tarihi olacağı,
B)…’İN VEFATI NEDENİYLİ
Yargıtay bozma ilamı sonrasında ATK tarafından düzenlenen raporda …’in vefatı ile bu olay arasında illiyet bağının bulunmadığı belirlenmiş olmakla, anılan rapora göre davacıların …’in vefatı nedeniyle talep edilebilir maddi zararları söz konusu olmayacaktır. Ancak; Sayın Mahkemenin ara kararı doğrultusunda bir an için bu olay ile …’in vefatı arasında illiyet bağının bulunduğunun kabulü halinde ise …’in vefatı nedeniyle;
a)Güncel verilere göre yapılan hesaplama sonucu davacıların talep edilebilir destek zararlarının aşağıdaki gibi olduğu;
Hak Sahipleri Destek Zararları
Eş …’in destek zararı 3.250.412,43 TL
Kızı …’in destek zararı 407.732,97 TL
Oğlu …’in destek zararı 268.788,66 TL
Kızı…’in destek zararı 111.948,13 TL
TOPLAM 4.038.882,19 TL
b)Her ne kadar Sayın Mahkemece bozmadan önce verilen kararda destek zararlarının reddedilmiş olması nedeniyle davacıların destek zararları güncel verilere göre yeniden hesaplanmış ise de;
Davacı vekili tarafından dosyada mevcut önceki hesap raporlarına itiraz edilmeyerek raporda belirlenen tutarların ıslaha konu edilmesi ve buna göre davacı tarafından ıslaha konu edilen tutarların kesinleştiğinin kabulü halinde ise davacıların talep edilebilir destek zararlarının aşağıdaki gibi olacağı;
Hak Sahipleri Islah ile Sınırlı Tutarlar
Eş …’in destek zararı 310.577,52 TL
Kızı ..’in destek zararı 73.497,34 TL
Oğlu …’in destek zararı 61.509,10 TL
Kızı …’in destek zararı 46.523.80 TL
TOPLAM 492.107,76 TL
c)…’in vefatı nedeniyle gerek bu raporda gerekse davacı tarafında ıslaha konu edilen raporda belirlenen destek zararları zorunlu trafik sigorta poliçesindeki limiti aştığından Sayın Mahkemece hükmedilecek destek zararlarından;
Davalı …Sigorta 200.000,00 TL limit ile sınırlı olarak, Davalı …(…) sigorta ise Sayın Mahkemece …’in yaralanması nedeniyle takdir. edilen manevi tazminat tutarının 100.000,00 TL limitten tenzili sonuca sonra geriye kalan tutarla sınırlı olarak sorumlu olacağı, Davalı araç sürücüsü ve işletenin belirlenen zarar tutarları ile manevi tazminat tutarlarının tamamından sorumlu olacağı,
d)Davalı sigorta şirketleri bakımından temerrüt tarihi birleşen davanın açıldığı 18.02.2023 tarihi, araç sürücüsü ve işleten bakımından 09.12.2011 vefat tarihi olacağı,” mütalaa edildiği anlaşılmaktadır.
Adli Tıp Üçüncü Üst Kurulunun 07/06/2022 tarihli raporunda özetle;”17/03/2011 tarihinde araç içi trafik kazası sonucu yaralandığı, tibia ve fibula fraktürleri nedeniyle opere edildiği, operasyon sonrası genel durumunun düzelmesi üzerine taburcu edildiği, daha sonraki takiplerinde farklı tarihlerde önceki kırıklara yönelik cerrahi müdahaleler ve medikal tedavi için hastaneye başvurduğu, 28/11/2011 tarihinde baş ağrısı, bulantı ve kusma şikayetleriyle başvurması üzerine subdural hematom nedeniyle opere edildiği ve 09/12/2011 tarihinde hastanede öldüğü bildirilen Mehmet ve Emine oğlu, 13/06/1977 doğumlu … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerin 12/05/2022 tarihinde Adli Tıp 3. Üst Kurulunca yeniden değerlendirilmesinde;
1. 17/03/2011 tarihinde geçirdiği araç içi trafik kazası sonrası sevk edildiği … Hastanesinde bilateral tibia açık kırığı nedeniyle opere edildiği, takiplerinde dolaşım problemi nedeniyle Kalp-Damar Cerrahisi ve Ortopedi uzmanları tarafından tekrar ameliyata alındığı, …akımının olduğunun gözlendiği, kırıkların redükte edilerek kas rüptürü tamirinin yapıldığı, alçı-atel yapılarak klinik olarak stabil hale geldikten sonra taburcu edildiği, 03/10/2011 tarihinde sağ dizde dönme ve yürüyememe şikayetiyle başvurduğu ön çapraz bağ nedeniyle 24/11/2011 tarihinde opere edilen kişinin 28/11/2011 tarihinde baş ağrısı şikayeti ve tansiyon yüksekliği olduğu, çekilen beyin BT incelemesinde subdural hematom tespit edildiği, Beyin ve Sinir Cerrahisi uzmanları tarafından acil ameliyata alındığı, ameliyat sonrası takipleri Yoğun Bakım Ünitesinde devam ederken 09/12/2011 tarihinde öldüğü, yapılan otopsisinde sol temporoparietal bölgede 8×8 cm’lik kemik defekti ve bu defektten beyin duvarı boşluğunun görüldüğü, beyin kıvamının ileri derecede yumuşamış olduğunun tespit edildiği, histopatolojik incelenmesinde akciğerlerde bronkopnömoni tespit edildiği de dikkate alındığında;
Kişinin ölümünün beyin kanaması ve gelişen komplikasyonlar sonrası meydana gelmiş olduğu,
2. Kişinin 17/03/2011 tarihinde araç içi trafik kazasına bağlı yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağı bulunmadığı “mütalaa edildiği anlaşılmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu …Sosyal Güvenlik Merkezinin mahkemeye gönderdiği 04.02.2014 tarih 1609494 sayılı yazısı ekinde, 17/03/2011 tarihli iş kazası sonucu vefat eden …’in hak sahipleri …, …, …ve … için bağlanan gelirin peşin sermaye değer tablosu yer almaktadır.
Mahkememizce bozmaya konu olmayan ve bu nedenle kesinleşen hususlarda yeniden hüküm tesisine yer olmadığına dair karar verilerek ;sadece bozma konusu yapılan hususlarda ve tarafların önceki raporlara itiraz durumlarına göre kazanılmış hak durumlarına dikkat edilerek inceleme yapılmıştır.
Asıl davada müteveffa …’in 17/03/20211 tarihinde davalı … yönetimindeki diğer davalı … Ltd. Şirketi adına kayıtlı … plakalı aracın çarpması ile ağır derecede yaralandığından bahisle maddi manevi tazminat isteminde bulunulduğu, mahkememizce alınan kusur ve hesap raporları doğrultusunda davalı …’in %100 oranında kusuruna isabet eden 17.000 TL geçici işgöremezlik maddi tazminat talebinin, miktar yönünden bozmaya konu olmaması da nazara alınarak, müteselsil sorumlular araç sürücüsü…, maliki diğer davalı … İnşaat ve … Ltd. Şirketi ve ZMMS sigortacısı olan davalı Euroko Sigortadan talep edebileceği anlaşılmakla talebin anılan tutar üzerinden kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan incelemede SGK yönünden tefrik edilen taleplerin ayrı bir esasa kaydedilmediği, önceki kararın kesinleşmesinin beklenildiği görülmüştür. Dava tarihi itibari ile yürürlüğe girmiş bulunan 6111 sayılı Kanun ile değiştirilen KTK’nin 98’inci maddesi uyarınca, tüm tedavi giderlerinden değil, ancak söz konusu madde kapsamında kalan tedavi giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğu, belgeye dayanmayan tedavi giderlerinin (geçici iş göremezlik, bakıcı gideri, tedavi yol gideri vb.) 6111 sayılı Kanun kapsamında bulunmadığı, bu nedenle belgeli olmayan tedavi giderleri ile geçici iş göremezlikten kaynaklanan zarardan SGK sorumlu olmayıp zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesini düzenleyen sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğunun devam ettiği, [Aynı yönde Yargıtay 4 üncü Hukuk Dairesi 2021/11627 (E) – 2022/6346 (K) sayılı kararı ve benzer nitelikteki diğer kararları)] bozma sonrası alınan bilirkişi raporu uyarınca davalı SGK’nın sorumlu olacağı tedavi giderlerinin 621,60 TL hesaplandığı anlaşılmakla SGK yönünden anılan tutar üzerinden talebin kabulüne karar verilmiştir.
Diğer evde bakım ve sağlık giderleri yönünden davacı tarafça bozma öncesi bilirkişi raporuna itiraz edilmediği ve bu durumun davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluşturacağı nazara alınarak 3.940,00 TL evde hasta bakım ve sağlık giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğu 621,60 TL düşülmek suretiyle kalan 3.318,40 TL sinin müteselsil sorumlular araç sürücüsü davalı …, maliki diğer davalı … Nakliyat İnşaat ve Odun Kömür Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şirketi ve ZMMS sigortacısı olan davalı …Sigortadan talep edebileceği anlaşılmış ve talebin anılan tutar üzerinden kabulüne karar verilmiştir.
Yargılama sırasında vefat eden davacı … yönünden manevi tazminat isteminin incelenmesinde tarafların sosyo ekonomik durumları, davacının yaralanmasının niteliği, manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olamayacağı hususları ile hakkaniyet gözetilerek, çektiği acı ve ızdırabın bir nebze hafifletilmesi amacıyla takdiren 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş ve bu tutardan poliçe gereği kasko sigortacısı … Sigorta ( Yeni adı: … Sigorta A.Ş.) da davalılar …Ltd. Şti., … ile birlikte sorumlu tutulmuştur.
Birleşen davada yargılama sırasında vefat eden Müteveffa …’in yakınları tarafından müteveffanın desteğinden yoksun kalındığından bahisle destekten yoksun kalma maddi tazminatı ve manevi tazminat istemi ile dava ikame edildiği, ancak mahkememizce alınan ATK raporu ile sabit olduğu üzere müteveffanın ölümü ile davaya konu kaza arasında illiyet bağının bulunmadığı anlaşılmakla; davacıların destekten yoksun kalma maddi tazminat istemi ve manevi tazminat istemi taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davada tedavi, yol bakım ve iaşe giderlerine yönelik talepler bakımından ; anılan giderlerin harca esas değere dahil edilmediği, dava dilekçesinde 7 numarada tazminat talepleri açıklanırken sadece destekten yoksun kalma maddi tazminat istemi ve manevi tazminat isteminden bahsedildiği ve bu nedenle tedavi, yol bakım ve iaşe giderlerine yönelik usulünce açılmış bir dava bulunmadığı anlaşıldığından anılan talepler yönünden hüküm tesisine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … tarafından açılan ve vefatı nedeniyle mirasçıları tarafından takip edilen asıl davada;
A) MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN
a)Geçici işgöremezliğe dayalı maddi tazminat isteminin davalılar …Ltd. Şti, … ve .. A.Ş. yönünden kısmen kabulü ile, 17.000,00 TL geçici iş görmezlik tazminatının davalılardan (davalı sigorta şirketi 200.000,00 TL sigorta limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) sigorta şirketi yönünden 03/10/2011 temerrüt tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden, 17/03/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras hisseleri oranında dahili davacılara ödenmesine,
b) Davacı tarafça bozma öncesi bilirkişi raporuna itiraz edilmediği ve bu durumun davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluşturacağı nazara alınarak 3.940,00 TL evde hasta bakım ve sağlık giderlerinden 621,60 TL sinin dahili davalı SGK’dan dava tarihi olan 03/10/2011 tarihinden itibaren, kalan 3.318,40 TL sinin davalılar … Ltd. Şti, …ve … A.Ş.den (davalı sigorta şirketi 200.000,00 TL sigorta limiti ile sorumlu olmak kaydıyla) sigorta şirketi yönünden 03/10/2011 temerrüt tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden, 17/03/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras hisseleri oranında dahili davacılara ödenmesine,
c) ”Davalı …A.Ş.’ye ilişkin maddi tazminat isteminin pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,” ilişkin karar bozmaya konu olmayarak kesinleşmekle yeniden hüküm tesisine yer olmadığına,
B) MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN
a)Yargılama sırasında vefat eden davacı … yönünden manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, tarafların sosyo ekonomik durumları, davacının yaralanmasının niteliği, manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olamayacağı hususları ile hakkaniyet gözetilerek, çektiği acı ve ızdırabın bir nebze hafifletilmesi amacıyla takdiren 50.000,00 TL manevi tazminatın 17/03/2011 olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …Ltd. Şti., … ve kasko sigortacısı … Sigorta ( Yeni adı: … Sigorta A.Ş.) den müştereken ve müteselsilen tahsili ile dahili davacılara miras payları oranında ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2) Birleşen İstanbul… ATM’nin… esas sayılı, müteveffa …’in mirasçıları tarafından açılan maddi manevi tazminat istemli dava dosyasında;
A)Müteveffa …’in ölümü ile davaya konu kaza arasında illiyet bağının bulunmadığı mahkememizce dosyaya kazandırılan ATK raporu ile sabit olmakla; davacıların destekten yoksun kalma maddi tazminat istemi ve manevi tazminat istemi taleplerinin reddine,
B)Tedavi, yol bakım ve iaşe giderlerine yönelik talepler bakımından ; anılan giderlerin harca esas değere dahil edilmediği ve bu nedenle usulünce açılmış bir dava bulunmadığından anılan talepler yönünden hüküm tesisine yer olmadığına,
3-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
a) Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.845,92 TL karar-ilam harcının davalılardan tahsili ile Hazine’ye gelir KAYDEDİLMESİNE,
b) Maddi tazminat yönünden; davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ÖDENMESİNE,
c) Maddi tazminat yönünden; kendilerini vekil ise temsil ettiren davalılar Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara ÖDENMESİNE,
d) Manevi tazminat yönünden; davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacılara ÖDENMESİNE,
e) Manevi tazminat yönünden; kendilerini vekil ise temsil ettiren davalılar Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara ÖDENMESİNE,
4-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
a)Alınması gereken 269,85 TL karar-ilam harcının davacılardan tahsili ile Hazine’ye gelir KAYDEDİLMESİNE,
b) Maddi tazminat yönünden; kendilerini vekil ise temsil ettiren davalılar Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara ÖDENMESİNE,
c) Manevi tazminat yönünden; kendilerini vekil ise temsil ettiren davalılar Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara ÖDENMESİNE,
5-YARGILAMA GİDERİ YÖNÜNDEN YAPILAN HESAPLAMADA;
a) Davacı tarafça yapılan 1.822,00 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 173,24 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
b) Davalı Turna Madencilik … Şirketince yapılan 50,00 TL yargılama giderinden davanın red oranına göre hesaplanan 45,25 TL yargılama giderinin davacılardan alınıp davalı Turna Madencilik … Şirketine ödenmesine, kalan kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
c)Devlet Hazinesinden karşılanan (suçüstü ödeneğinden) 14.657,50 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 1.393,64 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine, kalan 13263,86 TL’nin davacılardan tahsil edilerek Hazine’ye gelir KAYDEDİLMESİNE,
d) Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından İADESİNE,
Dair davacı vekili ile davalılardan turna mühendislik vekilinin yüzüne karşı, diğer taraf vekilleri ve taraf asillerinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük kesin süre içinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2023

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır