Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/369 E. 2020/623 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/369 Esas
KARAR NO : 2020/623
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 07/05/2013
KARAR TARİHİ : 02/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde…/… sayılı ferdi sağlık sigortası poliçesi ile sigortalı olan …’in 30/07/2011 tarihinde … plakalı araç sürücüsü davalılardan …’in kusuru ile meydana gelen trafik kazasında zarara uğradığı ve tedavi olduğu, müvekkilinin TTK’nun 1472.maddesi çerçevesinde rücuen halefiyet hakkını kazandığı, neticeden 10.586,95 TL tedavi giderinin SGK tarafından 07/07/2012 tarihinden, …Sigorta AŞ’den 09/08/2012 tarihinden, …den 17/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi, dava masrafları ve avukatlık ücreti ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, masraf ve ücreti vekalete karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının talebine konu tedavi giderlerinden 6111 Sayılı Yasanın 59.maddesi ile değiştirilen KTK’nun madde 98’deki düzenleme gereği SGK’nun sorumlu olduğu, bu bedelin Başbakanlık Hazine Müsteşarlığının 23/09/2011 tarihli genelgesi ile, 611 Sayılı Kanunun yayım tarihinden önceki dönem için Zorunlu Trafik Sigortası kapsamında aktarılacak taturarı bildirdiği ve müvekkili şirket tarafından bu bedel SGK kuruman ödendiğini ve müvekkili şirketin sorumluluğunun kalmadığını, neticeden davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı SGK vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Görev itirazında bulunarak, görevli mahkemelerin İş Mahkemeleri olduğu, müvekkiline yönelik talep hakkının özel sağlık sigorta poliçesi ya da mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesine istinaden, sigorta şirketlerin halefiyet yolu ile geçmesinin mümkün olmadığı, yönetmenlik ve genelge hükümleri çerçevesinde trafik kazası nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin sağlık uygulama tebliği kapsamında müvekkili kurum tarafından karşılanmakta olup, iş göremezlik, maddi ve manevi tazminat ve bakıcı giderleri gibi giderlerin kurumca karşılanmayan talepler için sigorta şirketlerinin sorumluluklarının devam ettiğini, neticeden davanın öncelikle husumet ve yetki itirazı nedeniyle reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … tarafından verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazada herhangi bir kusurunun olmadığı, karşı taraftan gelen aracın çok hızlı olması sebebiyle kazanın meydana geldiği, yaralının tedavisinin daha uygun fiyatlarla, devlet hastanelerinde veya başka hastanelerde yaptırması imkanı olduğu halde hastanelere ödenen fazladan ücretlerden sorumlu tutulmasının mümkün olmayacağı davacı taleplerinin haksız ve yersiz olduğundan bahisle davanın reddine, masraf ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; davacı … şirketinin ferdi sağlık sigorta poliçesi ile sigortaladığı şahsın uğradığı zarar sonucu sigortalıya ödenen tedavi giderlerinin davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin … Esas, … karar sayılı Mahkememizin görevsizliğine ve dosyanın görevli … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine dair vermiş olduğu kararın Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2014/5204 esas, 2015/12834 karar sayılı ilamı ile; ”…Ticaret Mahkemelerin görev alanı ticari davalardır. Ticari davalar ise 6102 sayılı TTK’nun 4.maddesinde gösterilmiştir. Buna göre 4.maddenin a-f fıkralarında sayılan davalar ile bazı kanunlarda özel olarak o kanundan kaynaklanan uyuşmazlıklar ticari dava sayılmıştır. Doktrinde de kabul gördüğü üzere bu davaları “Mutlak ticari dava” olarak adlandırıyoruz. İkinci grup ticari davalar “Nispi ticari davalar”dır. Bu davalar ise TTK 4.maddenin 1.fıkrasında gösterilmiştir. Mutlak ticari davalar tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın Ticaret Mahkemelerinin görevine giren davalardır. TTK 4.maddesinin (a) fıkrasında “Bu Kanunda” demekle TTK düzenlenen hususlardan kaynaklanan davaların ticari dava olduğu belirtilmiştir. Somut davada sigorta poliçesine dayalı sigorta hukukundan kaynaklanan bir davadır. Sigorta hukuku ise TTK 6.Kitap 1401.maddesinden itibaren düzenlenmiştir. Bu durumda dava TTK 4.maddenin (a) fıkrası kapsamında ticari bir dava olup Ticaret Mahkemesi görev alanında olmasına rağmen yanılgı ile görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” gerekçeleri ile bozulması üzerine 08/06/2016 tarihli celsede bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Sigortalı Beyhan Yeşil’in sağlık sigortasına ilişkin davacı şirketçe düzenlenen sağlık sigortası poliçesi, 30/07/2011 tarihli trafik kaza tespit tutanağı, sigortalının tedavisi için düzenlenen faturalar ile ödeme dekontları, davacı şirketçe düzenlenen ihtarnameler ile tebliğ tarihini gösterir mazbata suretleri ibraz edilmiş, dava dışı sigortalı’ya ait tedavi evrakları celp edilmiştir.
Davalı sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın davalı … tarafından düzenlenen poliçe örneğinin dosyada mübrez olduğu görülmüştür.
Mahkememizce görevlendirilen Kusur bilirkişi…, Sigorta uzmanı bilirkişi…, SUT aktüerya uzmanı bilirkişi Dr. … tarafından hazırlanıp mahkememize sunulan 09/09/2016 teslim tarihli heyet raporunda özetle; ”…Olay mahallinin 9 metre genişlikte çift istikametli kavşak, zemin, asfalt ve kuru, vaktin gündüz, görüşün açık, mahallin meskun dışı olduğu, olay mahallinde kaza tespit tutanağının tanzim edildiği, olay yeri kaza krokisinde davalı sürücü … idaresindeki kamyonet ile seyrettiği ve kavşağa giriş yaptığı yolun başında DUR trafik işaret levhasının bulunduğu, davalı sürücü idaresindeki kamyonetin ön kesimi ile ana yolda seyrini sürdüren otomobilin sağ orta ve arka yan kısmından çıkarttığı aracı yol dışına takla atarak devirdiği, otomobil sürücüsünün kavşağı bitirme konumunda olduğunun tespit edildiği, kaza tespit tutanağı olay anlatımında davalı sürücü … in olayda 2918 sayılı KTK nun sürücüler için asliye kusurların belirtildiği 84. Maddesinin kod 8(Kavşaklarda Geçiş Önceliğine Uymamak) bendini ihlal ettiği, dava dışı sürücü …in ise aynı kanunun 52. Maddesinin 1/A(Kavşaklara Yaklaşan Sürücüler Hızlarını Asgari Hadde Düşürmek Zorundadırlar) bendini ihlal ettiği kanaatine varıldığı, kusur durumuna göre yapılan değerlendirme sonunda dava dışı sürücü … in sevk ve idaresindeki otomobili ile normal seyri sırasında olay mahalli kavşağa geldiğinde seyir istikametine göre yolun sağından tali yol konumunda bulunan mahalden gelerek aniden DUR trafik işaret levhasına rağmen kontrolsüz şekilde kavşağa giriş yapan davalı sürücü idaresindeki kamyonet ile otomobilin görüş alanı dışında kalan sağ yan orta ve arka kısmına çarptığı olayda mevcut şartlarda olayı önlemek bakımından alabileceği bir önlem ve tedbir bulunmadığından dolayı, olayda atfı kabil kusurunun bulunmadığı, davalı sürücü … in sevk ve idaresindeki kamyoneti ile seyri sırasında yola gereken dikkati vermediği, mevcut sürati ile olay mahali kavşağı geldiği, kavşak başındaki DUR trafik işaret levhasına rağmen mevcut sürati ile aniden tali yoldan ana yola giriş yaptığı , ana yolda seyrini sürdüren ve kavşağı bitirme konumunda bulunan dava dışı sürücüye ilk geçiş hakkını vermediği, otomobilin sağ yan ve arka kısmına kamyonetinin ön kısmı orta kısmı ile çarptığı, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği, 2918 sayılı KTK nın sürücüler için asli kusurlu hallerin belirtildiği 84. Maddesi uyarınca olayda asli derecede tam kusurlu olduğu,
30/07/2011 tarihinde dava dışı… in yönetimindeki…plakalı otomobilin davalı sürücü … in yönetimindeki… plakalı kamyonet ile karıştıkları kazada otomobil içinde yolcu olarak bulunan ve davacı … şirketine sigortalı … in yaralandığı, sigortalının kazanın meydana geldiği tarihte … Hastanesine bilateral iskion pubik ve sağ sakrum kırığı nedeniyle yatırıldığı 09/08/2011 tarihinde 2 ay istirahat ve istirahat sonrasında da kontrol verilerek taburcu edildiği, 26/10/2011 tarihinde…Hastanesinde radyolojik tetkik yapıldığı, 14/11/2011 tarihinde acil durum olmaksızın kendi isteği ile SGK tarafından sevk edilmeksizin …Hastanesine yattığı, ortopedi ve travmatoloji kliniğinde 16/11/2011 ve 21/11/2011 tarihlerinde opere edildiği ve 23/11/2011 tarihinde taburcu olduğu, yine acil durum olmaksızın kendi isteğiyle SGK tarafından sevk edilmeksizin gittiği … Hastanesine 08/12/2011 tarihinde plastik cerrahı kliniğinde opere edildiği,…Hastanesinde 10/10/2011-11/11/2011 ve 12/12/2011 tarihlerinde muayene edilerek heyet raporu verildiği, sigortalının … Hastanesindeki tedavisi süresinde ambulans ve tedavi ücreti karşılığı toplam 10.586,95TL ödendiği, acil olarak gittiği SGK ile anlaşmalı …hastanesinin ve daha sonra gittiği SGK ile anlaşmalı kurumlara ait faturaların dava dosyasında bulunmadığı, SUT uygulamalarında kişinin acil durumu dışında ve SGK tarafından sevk edilmeksizin kendi isteği ile SGK ile anlaşmalı olmayan kurumlarda tedavi olduğu sürece söz konusu kurumlardaki tedavi ve ambulans giderlerinin SGK tarafından karşılanmadığı dikkate alındığında sigortalı …in …Hastanesindeki tedavisi süresince ambulans ve tedavi ücreti karşılığı ödenen toplam 10.586,95TL tutarındaki faturanın SGK tarafından ödenemeyeceği, 2918 sayılı KTK ve 25/02/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6115 sayılı kanunun 59. Maddesi ile 2918 sayılı KTK nın yeniden düzenlenen 98. Maddesi, Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) 1.5.2 maddesi, 4.3maddesi kapsamında davacı tarafça talep edilen 10.586,95TL nin SGK tarafından ödenmeyeceği, işbu sağlık giderinin poliçeyi düzenleyen davalı … tarafından ödenmesinin gerektiği…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Anılı rapora vaki itirazların tetkiki babında bilirkişi heyetinden ek rapor talep edilmiş, bunun üzerine temin edilen 23/01/2017 teslim tarihli ek raporda özetle; ”…SUT uygulamalarında SGK nın özel ambulans ücretini ödemediği, hastanın ambulans ile nakli gerektiğinde kuruma başvurulması durumunda resmi ambulans ile naklinin gerçekleştirildiği, bu nedenle 733TL ambulans ücretinin SGK tarafından ödenmeyeceği, SUT uygulamaları gereğince trafik kazaları sonucunda SGK ile anlaşmalı olmayan kurumlarda tedavi olunduğu durumunda SGK tarafından söz konusu tedavi giderleri için SUT ta belirtilen miktarlarda ödeme yapıldığı, sigortalıya yapılan tetkiklerin SUT taki toplam puanının 1.498,86 ve karşılığının 888,82TL olduğu, toplam tedavi ve ambulans giderlerinin 10.586,95TL, SUT uygulamaları gereğince SGK nın sorumlu olduğu kısmın 888,82TL , SGK nın sorumluluğu dışında kalan kısmın 9.698,13TL olduğu …” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Anılı ek rapora vaki itirazların tetkiki babında bu kez sigorta hukuku uzmanı bilirkiş…marifeti ile hazırlanan 05/09/2017 teslim tarihli raporda özetle; ”…Dava dosyasında mübrez ve davacı nezdinde açılan hasar dosyası içeriği belgeler uyarınca davacının dava dışı sigortalısına talep konusu tazminatı ödediği anlaşılmış olup davacının kaza tarihini kapsayan poliçe uyarınca talep ve dava hakkına sahip olduğu, davalı sürücü … in KTK nın 84. Maddesi uyarınca dava konusu kazaya neden olduğu,… plakalı araçta kaza sırasında yolcu olarak bulunan sigortalı… in kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacı tarafın delil listesi ile ibraz ettiği faturalar kapsamında tedavi masraf tutarının 10.586,95TL olduğu, ek bilirkişi raporunda SUT uygulamaları gereğince SGK nın sorumlu olduğu kısmın 888,82TL ,SGK nın sorumluluğu dışında kalan kısmın 9.698,13TL olduğu hususunda hekim bilirkişi tarafından değerlendirme yapıldığı, 25/02/2011 tarihli 27857 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan 6111 sayılı kanunun 59. Maddesinde trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın SGK tarafından karşılanır hükmü ile tedavi giderleri açısından tüm sorumluluğun SGK ya yüklendiği, söz konusu kanunun geçici 1. Maddesinde belirtildiği üzere, kanunun yayınlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri de SGK tarafından karşılanmasının gerektiği yönünde düzenlendiği, 27/08/2011 tarihli trafik kazaları nedeniyle ilgililere sunulan sağlık hizmet bedellerinin tahsiline ilişkin usul ve esaslar hakkındaki yönetmelik uyarınca 25/02/2011 tarihinden sonra gerçekleşen trafik kazaları nedeniyle ilgililere sunulan sağlık hizmet bedelleri için ilgili sigorta şirketlerinden tahsil edilen katılım paylarının %15 i 25/02/2011 tarihinden önce gerçekleşen trafik kazaları nedeniyle ilgililere sunulan sağlık hizmet bedelleri için ilgili sigorta şirketlerinden tahsil edilen katılım paylarının %15 inin %20 sini SGK ya Ağustos 2011 tarihinden bu yana aylık ödemeler halinde aktarılmasının gerektiğinin kabul edildiği, hekim bilirkişi tarafından detaylarına yer verilen faturalar ve tedavi giderlerine ilişkin belgeler kapsamında tedavi giderleri dolayısıyla sorumluluğunun Sağlık Uygulama Tebliği (SUT) hüküm ve ekleri esas alınarak hesaplanması gereken tazminat kadar olması gerektiği kanaatine ulaşıldığı, bu kapsamda davacı sigortacının SGK tarafından karşılanmayan tedavi gideri harcamalarını davalılardan dava konusu 30/07/011 tarihli trafik kazasının meydana gelmesindeki kusurları oranında müştereken ve müteselsilen talep edebileceği, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü … in %100kusurlu olduğu, sigortalı dava dışı… in kusursuz olduğu, 6111 sayılı kanunun 59. Maddesiyle geçici birinci maddesinde yer alan düzenleme gereğince tedavi giderleri kapsamındaki taleplerden SGK nın sorumlu olduğu, kurumun sorumluluğunun SUT hüküm ve ekleri esas alınarak hesaplanacak tazminat kadar olması gerektiği, sigortalının tedavi evrakları ve faturaların incelenmesinde tedavisine yönelik olarak yapılan 10.586,95TL nin 888,82TL lik kısmının SGK tarafından davacıya ödenmesi gerektiği, bakiye 9.688,13TL dolayısıyla davacı sigortacıya karşı 17SP354 plakalı aracın kaza tarihini kapsayacak şekilde zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi dolayısıyla davalı … şirketinin ve davalı kusurlu sürücü …’ in müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin … esas, … karar sayılı; ” …Davalı SGK yönünden davanın kısmen kabulü ile; 888,82-TL’nin 13/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine, davalı …Ş ve davalı … yönünden davanın kısmen kabulü ile; 9.698,13TL’nin davalı …Ş. yönünden 13/08/2012 tarihinden itibaren, davalı … yönünden 27/08/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine…” dair kararının Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/3655 esas, 2020/1754 karar sayılı ilamı ile ”…Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiğinde kuşku yoktur. Buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir. Somut olayda dava 07/05/2013 tarihinde 6111 sayılı Yasa’nın yürürlüğünden sonra açılmıştır. Davacı, sağlık sigortası poliçesi kapsamında sigortalının tedavisi için …Hastanesine ödemiş olduğu belgeli tedavi giderlerini talep etmiştir. Mahkemece, faturalandırılan tedavi giderleri SUT hükümlerine göre davalı SGK yönünden davanın kısmen kabulü ile;888,82-TL, davalı …Ş ve davalı … yönünden davanın kısmen kabulü ile;9.698,13 TL’ye hükmedilmiştir. Oysa ki Sağlık Uygulama Tebliği’nin 4. Maddesinin 1. Fıkrasının iptali istemiyle Danıştay 15. Dairesi 2013/7713 Esas sayılı dosya ile dava açılmış, Danıştay 15. Dairesince “2918 sayılı Kanun’un 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişik 98. maddesinde, trafik kazaları sebebiyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağının belirtilmesine rağmen,dava konusu Yönetmelik hükmüyle, tedavi giderlerinin, Kurumun sosyal güvenlik politikaları uyarınca belirlemiş olduğu Sağlık Uygulama Tebliğinde yer alan hükümler doğrultusunda karşılanacağı yönünde kısıtlama getirilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle; Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin 14/11/2013 tarihinde yürütmesinin durdurulmasına, 16/03/2016 tarihinde de “Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “…Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin iptaline karar verilmiştir. Mahkemece, Sağlık Uygulama Tebliği hükümleri uygulanarak tahsiline yönelik verilen karar, düzenleyici işlemin yürütmesinin durdurulması kararı ve sonrasında verilen iptal kararı ile söz konusu düzenlemeyi hiç tesis edilmemiş kılması, niteliği gereği isabetli görülmemiştir. Buna göre, davacı tarafından talep edilen tedavi giderleri belgeli olup davalı SGK’nın sorumluluğunda olduğu dikkate alınarak davalı …Ş ile davalı … yönünden davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir…” gerekçeleri ile bozulması üzerine usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Anılı bozma ilamında işaret edildiği üzere 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, Yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği” öngörülmüş olup sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiş olup buna karşın belgesiz tedavi giderlerinden sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumlulukları devam etmektedir.
Somut olayda davanın 6111 sayılı Yasa’nın yürürlüğünden sonra açıldığı görülmüş olup davacı, sağlık sigortası poliçesi kapsamında sigortalının tedavisi için Florence Nightingale Hastanesine ödemiş olduğu belgeli tedavi giderlerini talep etmiştir. Sağlık Uygulama Tebliği’nin 4. Maddesinin 1. Fıkrasının iptali istemiyle Danıştay 15. Dairesi 2013/7713 Esas sayılı dosya ile dava açılmış, Danıştay 15. Dairesince “2918 sayılı Kanun’un 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişik 98. maddesinde, trafik kazaları sebebiyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağının belirtilmesine rağmen,dava konusu Yönetmelik hükmüyle, tedavi giderlerinin, Kurumun sosyal güvenlik politikaları uyarınca belirlemiş olduğu Sağlık Uygulama Tebliğinde yer alan hükümler doğrultusunda karşılanacağı yönünde kısıtlama getirilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle; Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin 14/11/2013 tarihinde yürütmesinin durdurulmasına, 16/03/2016 tarihinde de “Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “…Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin iptaline karar verilmiştir. Buna göre, davacı tarafından talep edilen tedavi giderleri belgeli olup davalı SGK’nın sorumluluğunda olduğu dikkate alınarak davalı … ve davalı … yönünden davanın reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Son olarak Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşmekte olup usuli kazanılmış hak (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK) ilkesi nazara alınarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
A-Davalı SGK yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile
888,82 TL’nin 13/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı SGK’dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin kısmın reddine,
B-Davalı …Ş. Ve davalı … yönünden davanın REDDİNE,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 60,72-TL ilam harcından peşin alınan 997,61-TL’nin mahsubu ile bakiye 936,89-TL ilam harcının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 997,61-TL peşin harç ve 44,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.042,01-TL’ nin davalı SGK’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 882,00-TL vekalet ücretinin davalı SGK’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Davalı SGK taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7- Davacı tarafça yapılan 826,50-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 69,39-TL yargılama giderinin davalı SGK’dan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca 15 günlük süre içinde mahkememize verilecek ya da gönderilecek dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır