Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/228 E. 2021/726 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/228 Esas
KARAR NO : 2021/726
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2020
KARAR TARİHİ : 02/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yaşamını Almanya’da sürdürdüğü ve tatil için Türkiye’de bulunduğu 15.07.2019 tarihinde kendisine ait … plakalı araç ile davalının sigortacısı olduğu dava dışı … Altun’a ait … plakalı aracın maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı, dava dışı … ‘un sevk ve idaresindeki … plakalı aracın takip mesafesini koruyamaması sebebiyle müvekkilin aracına arkadan çarptığı, kazanın Maddi Hasarlı Trafik kazası Tespit Tutanağı ve fotoğraflarla tespit edildiği, kazada 2918 sayılı KTK m. 84 ve Karayolları Trafik Yönetmeliği m. 157 gereği müvekkilin aracına arkadan çarpan dava dışı … ‘un asli kusurlu olduğu, Türkiye’de kazaya karışan yabancı plakalı araçlarda kaza neticesinde meydana gelen hasarların araç sahibinin yaşadığı ülkede tamir edilebileceği yönünde seçimlik hakkı olduğuna dair yerleşik Yargıtay içtihatlarının bulunduğu, müvekkilin seçimlik hakkını kullanarak yaşadığı ülke olan Almanya’da trafik kazasından doğan zararın tespiti için ekspertiz raporu aldığı, huzurdaki dava ikame edilmeden önce davalı şirkete başvurulduğu, ancak davalı şirketin her hangi bir ödemede bulunmadığı, davalı şirkete başvuru sırasında gerekli belgelerin tercümesi için Almanya’da 70 EUR, Türkiye’de 671,51 TL masraf yaptığı, davalı şirketin sigortalısının sebep olduğu maddi hasardan sorumlu olduğu, KTK m. 97 gereği ZMMS kapsamında müvekkilinin doğrudan sigortacıdan talepte bulunabileceği, dolayısıyla davalının asli kusuruyla kazaya sebep olan sigortalısının sebep olduğu maddi hasarı KTK m. 89 vd. maddeleri ile ZMMS Genel Şartları m. A.3 gereği karşılaması gerektiği, davalı sigorta şirketine yapılan 16.08.2019 tarihli başvuru sonucunda müvekkile hukuka aykırı bir şekilde % 50 kusur atfedilerek hasar bedelinin Türkiye piyasası şartlarında tespit edilmesi gerektiği gerekçeleriyle 9.535,95 TL lik kısmının karşılandığı belirtilerek, müvekkilin aracında oluşan 2.223,26 EUR tutarlı zararın fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden ve temerrüt tarihinden itibaren devlet bankalarınca verilen en yüksek mevduat faizi ile birlikte müvekkile ödenmesi, ekspertiz raporunun Türkçe’ye çevrilmesi için ödenen 70,00 EUR un fiili ödeme tarihindeki kur üzerinden çevrilmiş tutarı ile Türkiye’de yaptırılan 671,51 TL tercüme bedelinin yargılama giderleri kapsamında müvekkile ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlığın konusunun müvekkil şirketin sigortalısı dava dışı … ‘a ait … plakalı sigortalı aracın … sayılı 10.05.2019 – 10.05.2020 tarihleri arası geçerli ZMMS poliçesi ile sigortacısı olduğu, bahsi geçen aracın 15.07.2019 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile maddi hasarlı bir trafik kazasına karıştığı, müvekkil şirkete dosya kapsamına sunulan yeşil kart poliçesi, ehliyet, ruhsat gibi belgelerin gönderilmediği, hasar bedeli açısından Türkiye’de belirlenen gerçek hasar bedelinin hesaplanmasının gerektiği, davacıya ait araçta hasarlanan bütün parçaların Türkiye’de bulunduğu ve tamirin ülkemizde de yapılabileceği, yani, aracın onarımının yurtdışında yapılmasının zorunlu olmadığı, dolayısıyla yurtdışında fazladan ödenmiş olan onarım bedelinin müvekkile yüklenemeyeceği, dolayısıyla 2.223,26 EUR tutarlı onarım bedelinin TL karşılığı olan 15.814,05 TL nin reddinin gerektiği, ekonomik dalgalanmalar sebebiyle ortaya fahiş bir fark çıktığı, zarar görenin zararı azaltmak için gerekli tedbirleri alma yükümlülüğünün bulunduğu, oysa yurtiçinde tamiri mümkünken yurtdışında orijinal yedek parça kullanarak ve yüksek işgücü ücretleriyle tamir yapılmış olmasının maliyeti yükselttiği, bu nedenle de yurtiçi gerçek hasar bedelinin uygulanması gerektiği, aksi kanaat halinde ise hasar gören aracın kaza tarihinde bir yeşil kart sigortasının bulunup bulunmadığının Almanya’da ise aracın trafik ve kasko sigortasının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği, ekspertiz ücretinin poliçe teminat kapsamı dışında kaldığından reddinin gerektiği, ZMMS Genel Şartlarında sayılan teminatlar arasında ekspertiz ücreti bulunmadığı, poliçede de böyle bir hüküm bulunmadığı, aynı şekilde müvekkilinin poliçe kapsamında kaza sonrası ekspertiz raporu ücretinde olduğu gibi tercüme giderlerinin de bulunmadığı, bunların zorunlu ve makul olarak değerlendirilemeyeceği, başvuranın sigorta şirketince verilen ücretsiz eksper ataması imkanından yararlanmadan kendisinin eksper atamasının makul olmadığı, 5684 sayılı Kanun m. 22/ 19 da gereği hasarın değerlendirilmesi için eksper atanabileceği, ancak 25.08.2015 tarihli Sigorta Eksperleri Atama Yönetmeliği m. 7/1 de sigortadan menfaati olanların eksper atayabileceğini, ancak aynı Yönetmelik m. 11/4 de ücretin atamayı yapan tarafından ödenmesinin gerektiği, diğer yandan kazada kusur oranının belirlenmesi gerektiği, kolluk güçlerin ifade tutanakları ile kaza tespit tutanaklarının bilirkişi raporu olmadığından hükme esas alınamayacağı, dolayısıyla kusur derecesinin ve olayın oluş biçimi itibariyle kaza ile zarar arasında illiyet bağının bulunduğuna ilişkin bilirkişi raporu alınması gerektiği, diğer yandan, talep edilebilecek faiz oranının yasal faiz olabileceği, müvekkilinin ödeme yapmış olduğundan temerrüde düşürülemediği dolayısıyla faiz başlangıcının dava tarihi olması gerektiği belirtilmektedir.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle davacı aracında meydana gelen hasarın, sorumlu olduğu belirtilen dava dışı 3. Kişinin sigortacısı olan davalı taraftan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, kusur ve hasar hususunda bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan 29.01.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“..
Dosya kapsamında maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı bulunduğu, renkli fotoğraflardan hasarlanan aracın arka tamponunda bir delik oluştuğunun gözlenebildiği,
Almanya’da tanzim edilen tamirat maliyet hesabı belgesinde maliyetin 2.223,26 Euro olarak tespit edildiği, KDV eklendiğinde onarım maliyetinin 2.645,68 Euro hesap edileceği,
1.2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 84. madde ve 23053 sayılı Karayolları Trafik Yonetmeliginin 157. Maddesinde trafik kazalarında asli kusur sayılan haller ve surucu ‘ kusurlarının tespiti hakkında duzenleme yapmış ,15/07/2019 tarihli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı, 31/07/2019 Tarihli Ekspertiz Raporu ve Yeminli Tercüman Onaylı Türkçe Tercümesi, Tercüme Giderlerine İlişkin Faturalar ve Ödeme Dekontları ile ve kaza yerinden çekilen fotoğraflar incelendiğinde Dava Dışı … plakalı aracın sürücüsü … ,un KTK’nın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 84 üncü md ile gine Karayolları 23053 sayılı Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 157. Maddesini ihlal ettiği bu nedenle (TAM )ASLİ KUSURLU olacağı,
…plakalı araç sürücüsü … kusuru olmadığı,
3.Davacının maliki bulunduğu … plakalı araçla dava dışı … ‘nun maliki bulunduğu … plakalı aracın 15.07.2019 tarihinde maddi hasarlı bir trafik kazasına karıştıkları, davalının sigortalı … plakalı aracın trafik sigortacısı olduğu,
4.Kazada … plakalı aracı maliki ve sürücüsü olan dava dışı … ‘un tam ve asli kusurlu olabileceği, bu sebeple davalı sigortacının … plakalı araçta meydana gelen hasardan sorumlu olabileceği, mahkemenin takdirinde olacağı,
5.Hasarlanan … plakalı aracın onarımının davacının ikametgahı olan Almanya’da yaptırıldığı, onarım tarihi itibariyle (31.07.2019) onarım bedelinin TCMB efektif satış kuru üzerinden 2.223,26 EUR’un TL karşılığı (1 EUR = 6,1777 TL) 13.734,63 TL (Onuçbinyediyüzotuzdörtliraaltmışüç kuruş) olduğu ,
6.Davacının diğer talepleri olan tercüme masraflarından 70,00 EUR karşılığı 628,07 TL ile 671,51 TL nin de yargılama gideri olarak talebinin mahkemenin takdirinde olacağı,
7.Davacının ilk defa olarak davalı sigorta şirketine tazminat talebini hangi tarihte iletmiş olduğu ile yapıldığı beyan edilen 9.535,95 TL lik kısmi ödemenin hangi tarihte yapıldığının dosya kapsamından anlaşılamadığından faiz başlangıç tarihi ile faiz tutarının hesap edilmediği tekerüre neden olmamak kaydı ile 13.734,63 TL (Onuçbinyediyüzotuzdörtliraaltmışüç kuruş) olan hasardan sayın mahkemenin takdiri halinde tenzili gerekeceği ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacının Almanya’da yaşadığı, mahkememizce görevlendirilen alanında uzman bilirkişilerce hazırlanan ayrıntılı ve gerekçeli olmakla hükme esas alınan raporda tespit edildiği üzere; Dava Dışı … plakalı aracın sürücüsü … ‘un davacıya ait araca arkadan çarpmasında %100 oranında ve tam kusurlu olduğu, bu nedenle davacıya ait araçta oluşan hasar bedelinin davalının teminat limiti dahilinde karşılanmasının gerektiği, her ne kadar davalı sigorta tarafından aracın Türkiye’de onarımının daha az bir tutara mal olacağı beyan edilmiş ise de, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca Almanya’da yerleşik davacının aracının kendi ülkesinde onarılmasını talep hakkına sahip olduğu, Türkiye’de onarımı kabul etme konusunda zorlanamayacağı, kendi ülkesinde onarımı seçmesi halinde yurt dışındaki gerçek tamir bedelinin belirlenerek tazmin edileceği, bu kapsamda aracın hasarına ilişkin olarak Almanya’da düzenlenen raporun bilirkişilerce kadri maruf bulunduğu, araçtaki hasarın KDV hariç 2.223,26 EURO olduğu görülmüştür.
Davacı taraf her ne kadar dava dilekçesinde kısmi ödeme aldıklarını beyan etmiş ise de 20/05/2020 tarihli dilekçe ile hiçbir ödeme alınmadığının belirtildiği, dosya kapsamında da davalı tarafından ödeme yapıldığına dair bir savunmada bulunulmadığı ve ödemeye ilişkin bir belgenin sunulmadığı görülmüştür.
2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davadan önce davalı sigortaya başvuru yapıldığı ve davalı tarafça başvuru evrakı üzerine kendi kaşelerinin basıldığı tarihin 15/11/2019 olduğu, davacının en geç bu tarihte davalı şirkete başvuruda bulunduğu, temerrüt halinin 8 iş gününden sonraki gün olan 28/11/2019 tarihinde gerçekleşeceği anlaşılmıştır.
Yerleşik içtihatlar uyarınca noter ve tercüme masrafı ile ekspertiz giderinin yargılama giderlerine eklenerek haklılık oranında paylaştırılması gerekmekle dava tam kabulle sonuçlandığından davacının talep ettiği tercüme masrafları yargılama giderlerine dahil edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
2-2.223,26 Euro maddi tazminatın 28/11/2019 temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Ekspertiz ücreti ile ilgili tutarın yargılama giderlerine eklenerek, dava tam kabulle sonuçlandığından davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 1.080,26 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 270,07 TL harcın mahsubu ile bakiye 810,19 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
5-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 1.100,00 TL bilirkişi ve tebligat gideri, 671,51 TL ve 70 euro*7,10=497 TL tercüme gideri olmak üzere toplam 2.268,51 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
8-Devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
9- Davacı tarafça peşin yatırılan 270,07 TL harç ile 54,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 324,47 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır