Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/201 E. 2020/205 K. 17.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/201 Esas
KARAR NO : 2020/205
DAVA : İtirazın İptali ( Kasko Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/03/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; … Sigorta A.Ş.’nin oluşan maddi zararından sorumluluğu bulunmakta olup, icra takibine itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, bu sebeple, borçlunun itirazının iptali amacıyla mahkememize başvurma zorunluluğumuzun doğduğunu, zorunlu arabuluculuk kapsamında yapmış olduğumuz … arabuluculuk numarası dosyasında, davalı ile anlaşma sağlanamadığını, toplantı tutanak aslı dilekçemiz ekinde sunulduğunu, bakanlığımıza bağlı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Bakanlığımıza bağlı taşra teşkilatlarında, 112 acil sağlık hizmetlerinde kullanılan ambulansların kasko sigortalarının yaptırılması hizmet alımı hususunda ihaleye çıkıldığını ve yapılan ihale neticesinde tarafınız ile … İhale kayıt numaralı sözleşme 14.11.2017 tarihinde imzalandığını, anılan sözleşme kapsamında, … plakalı ambulans, … Kooperatifi tarafından 01.01.2018 tarihinden itibaren genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığını, … plakalı sigortalı ambulans, 24/06/2018 tarihinde aldığı acili çağrı üzerine hastayı hastaneye nakletmek üzere seyir halinde iken çukurdan geçmesi nedeniyle hasar gördüğünü, meydana gelen hasar nedeniyle, anılan ambulans Müdürlüğümüz bakım onarım ihalesi kapsamında alt yüklenici yetkili … San. Tic. Ltd.’ ye gönderildiğini, … San. Tic. Ltd. Tarafından … no’lu hasar onarım dosyası oluşturulduğunu, yapılan ekspertiz neticesinde sigorta şirketi tarafından “çarpma çarpılma olmaksızın oluşan hasarlar teminat dışıdır” olduğu şeşklinde hasarın onarılmayacağına ilişkin red beyanını içeren e-posta gönderildiğini yargılama gideri ve vekalet ücretini davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; taraflar arasındaki kasko poliçesine dayalı olarak riziko sonucu gerçekleşen hasar bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi ekinde kasko sigorta poliçesinin ibraz edildiği görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115 maddeleri gereğince görev hususu; kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olmakla; mahkememizce davanın her aşamasında resen nazara alınması gerektiğinden dava dosyası öncelikle görev noktasında incelenmiştir.
Dava tarihi itibari ile yürürlükte olan TTK’nın 4 ve 5. maddeleri ile ticari davaların; ”Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, b) Türk Medeni Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ila 969 uncu maddelerinde, c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ila 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ila 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ila 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ila 554, havale hakkındaki 555 ila 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ila 580 inci maddelerinde, d) Fikri mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.” şeklinde tanımlandığı görülmüştür. Anılı kanuni düzenlemeye göre, bir uyuşmazlığın ticari dava sayılması için TTK 4/1.maddesine göre her iki tarafında tacir olması ve ticari işletmeleri ilgili hususlardan doğması, yahut tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın “a-f” bentlerinde sayılan hususlardan doğmasının gerektiği açıktır.
Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; huzurdaki davada davacı …’nın tacir ve tüketici sıfatının bulunmadığı, bu hali ile dosyanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinde olmadığı gibi davanın zorunlu mali mesuliyet sigortacısına yönelik açılmayıp ihtiyari sigorta yapan sigorta şirketine karşı açıldığı, dolayısıyla sigorta poliçesinin TTK’nın 1483. maddesinde düzenlenen Zorunlu Sorumluluk Sigorta poliçesi olmayıp İhtiyari Mali Sigorta poliçesi olduğu tespit edilmiş olup davanın 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan mutlak ticari davalardan da olmadığı, bu nedenlerle uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekmekte olup davanın, HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca aynı Kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-Kararın istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesine müteakip bu tarihten itibaren istinaf yoluna başvurulması ve istinaf talebinin reddinin kesinleşmesine müteakip iki haftalık süre içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, süresi içinde gönderilme başvurusunun olmaması halinde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğine,
3-HMK nın 331. maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Dosyanın kanuni süresi içinde gönderilmemesi durumunda talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücretinin mahkememizce karara bağlanmasına,
Dair; HMK’nın 320. maddesi uyarınca dosya üzerinden, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize verilecek ya da gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza