Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/189 E. 2021/802 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/189 Esas
KARAR NO : 2021/802
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 17/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle ; Dava dışı … San. ve Tic.Ltd.Şti.’ ye ait … plakalı aracın 12.03.2019 tarihinde kusurlu sürücü dava dışı … yönetiminde davacı şirkete … nolu poliçe numarasıyla kasko sigortalı bulunan … plakalı araca %50 kusurlu şekilde çarparak sigortalı araç nezdinde hasar meydana getirmiş olduğunu , meydana gelen kaza sonrasında kusurlu … plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş.’den … nolu poliçe ile ZMM sigortası bulunduğunun tespit edildiğini , meydana gelen kaza sonrasında davacı şirkete kasko sigortası ile sigortalı … plakalı araçta kaza sebebiyle oluşan hasar miktarının ekspertiz incelemesi ile tespit edildiğini, buna göre tespit olunan 32.105,95 TL’nin şirketleri tarafından sigortalılarına ödenmiş olduğunu , davacı şirketin davalı sigorta şirketine yazılı olarak başvuru yapmış ise de ilgili talebin davalı şirket tarafından %12,5 kusuru üzerinden kabul edilmiş olduğunu ve şirketlerine 4.002,00 TL ödeme yapıldığını, ancak davalı şirketin %50 kusuruna tekabül eden sorumluluk miktarının 16.007,98 TL olmakla bakiye 12.005,98 TL tutarındaki tazminat talebinin reddedildiğini, hasar bedelinin … Sigorta A.Ş.’ den rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine yasal takip başlatıldığını, ancak davalı şirketin süresi içinde itiraz ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı şirket aleyhine %20den az olmamak üzere icra inkar tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; trafik kazasından kaynaklanan dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden rücuen tahsili istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali istemine konu … İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiş olup; davacı … Sigorta A.Ş tarafından davalı … Sigorta A.Ş hakkında 27.09.2019 tarihinde takip başlatıldığı, 12.005.98 TL asıl alacak , 358,21 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.364.19 TL alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden asıl alacağa işleyecek faizi ile tahsilinin talep edildiği, takibe vaki itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Sigorta poliçesi, ekspertiz raporu, ödeme belgeleri, hasar dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememiz dosyası kapsamına sunulan 24.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“.. A-OLAY : 12.03.2019 günü saat 14.45 sıralarında sürücü …’ın yönetiminde bulunan … plaka sayılı aracı ile … içerisinden geçerek Ankara yoluna çıkmak isterken Adana yönünden gelip Ankara yönüne seyreden sürücü … yönetiminde bulunan … plakalı kamyonun sağ ön tampon kısımlarının … plaka sayılı aracın sol arka çamurluk kısımlarına çarpması ve savrulan … plakalı aracın ileride duraklama yapan … yönetimindeki … plakalı kamyonun sol arka kısımlarına çarpması sonucu, kaza maddi hasarla sonuçlanmıştır.
B- KUSUR DEĞERLENDİRMESİ :
Kaza meskun mahalde meydana gelmiş olup, vakit gündüz, yol bölünmüştür.
Trafik kazası tespit tutanağında bulunan kaza yeri krokisinden davacı şirkete kasko sigortalı olan … plakalı aracın … Petrol’den iki şeritli bölünmüş yola çıkışında solundan gelen dava dışı sürücü … yönetimindeki … plakalı kamyonun darbesine maruz kaldığı ve savrularak sağ yanı ile, sağda duraklama yaptığı anlaşılan davalı şirkete ZMM sigortalı ve sürücü … yönetimindeki … plakalı kamyonun sol arka köşesine vurmuş olduğu görülmektedir.
Kaza ile ilgili Trafik Kazası Tesbit Tutanağında kaza incelenmiş ve kazanın oluşumunda davacı şirkete kasko sigortalı olan … sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTK’nın 57/1-b maddesi ile tanımlanan “trafik zabıtası veya ışıklı trafik işaret cihazları veya trafik işaret levhası bulunmayan kavşaklarda bölünmüş yola çıkan sürücüler bu yoldan gelen araçlara ilk geçiş hakkını vermek zorundadırlar” hususuna aykırı araç kullanmış olduğu, davalıya ZMM sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’un da yine aynı kanunun 61/1-c maddesi ile tanımlı “taşıt yolu üzerinde geçiş yolları önünde veya üzerinde park etmeme” kuralını ihlal etmiş olduğu, diğer araç sürücüsü
…’ın ise kural ihlali olmadığı kanaati ifade edilmiştir.
SONUÇ :
Yukarıda tafsilen arz ve izah olunan nedenlerle; nihai takdir ve değerlendirme Sayın Mahkemeye ait olmak üzere
I.Davacıya kasko sigortalı olan … plakalı aracın sürücüsü … %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, … plakalı kamyonun sürücüsü …’ın kusursuz, davalıya ZMM sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’un kusursuz olduğu
II.Davacı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E E sayılı dosyası ile asıl alacağın avans faizi ile tahsili için davalı sigorta kuruluşu aleyhine giriştiği takipte haklılık payı bulunmadığı
III. Sayın Mahkemece aksi kanaatte olunması halinde davacının ödediği tutar dışında kalan kısmın davalı aleyhine girişilen icra takibine konu edildiği, ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememiz dosyası arasına alınan Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nin 11.03.2021 tarihli raporunda özetle;
“..Maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağının düzenlendiği, kazanın oluşumunda sürücü …’ın 2918 Sayılı K.T.K’nın 57/1-b trafik zabıtası veya ışıklı trafik işaret cihazları veya trafik işaret levhası bulunmayan kavşaklarda bölünmüş yola çıkan sürücüler bu yoldan gelen araçlara kara yolundan gelen araçlara ilk geçiş hakkını vermemek kuralını ihlal ettiği, … plakalı araç aynı kanunun 61/1-c taşıt yolu üzerinde geçiş yolları önünde veya üzerinde park etmek kuralını ihlal ettiği, sürücü …’ın kural ihlalinin olmadığı görüş ve kanaatine varıldığının belirtildiği görüldü
Dosyada mevcut 24/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda; sürücü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, sürücü …’ın, ve sürücü …’un kusursuz olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu, kaza sonrası olay mahallini gösterir fotoğraflar ve dilekçeler incelendiğinde, kazanın yukarıda “OLAY” kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiği anlaşılmış olup, her ne kadar … plakalı kamyonun taşıt yolu üzerinde geçiş yolları önünde veya üzerinde park etmek kuralını ihlal etmiş ise de bu hususun idari para cezası gerektirebileceği, dava konusu kazanın oluşumunda etkisinin bulunmadığı, kazanın; sürücü …’ın idaresindeki araç ile … içerisinden D.750-11 Devlet Karayoluna katılımı sırada, sol tarafından gelen araç trafiğini dikkate almadan, kontrolsüzce katılım yapıp, sol tarafından gelen çekicinin istikamet yönünü kapatması neticesi, bu çekicinin çarpması ile savrularak park halindeki … plakalı kamyonun sol arka kısımlarına çarptığı anlaşılmış olup, bilirkişi raporuna iştirak edilerek aşağıdaki kanaate varılmıştır.
Mevcut verilere göre;
A)-Sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile … içerisinden D.750-11 Devlet Karayoluna katılımını; istikametine göre sol tarafından gelmekte olan araçların hızlarını ve konumlarını dikkate alarak yapması gerekirken bu hususa riayet etmediği, ilk geçiş hakkını sürücü … idaresindeki çekiciye vermeden kontrolsüzce devlet karayoluna katılım yaparak istikamet yönünü kapatması neticesi, bu aracın çarpmasına maruz kalıp, savrularak parka halindeki kamyona çarptığı olayda asli kusurludur.
B)-Sürücü … sevk ve idaresindeki çekici ile olay mahallinde seyir halinde iken istikametine göre sağ tarafında bulunan … Petrol içerisinden D.750-11 Devlet Karayoluna katılmaya çalışan sürücü … idaresindeki otomobil ile kontrolsüzce istikamet yönünü kapatması neticesi bu araca çarptığı olayda atfı kabir bir kusuru bulunmamaktadır.
C)-Sürücü … idaresindeki kamyonu, olay mahallinde yolun sağ tarafında park halinde bıraktığı sırada, sürücü … idaresindeki aracın, çarpma neticesi savrularak kamyonun sol arka kısımlarına çarptığı olayda kazanın oluş şekli dikkate alındığında atfı kabil bir kusuru bulunmamaktadır.
SONUÇ :
Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda;
A)-Sürücü …’ın, %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu,
B)-Sürücü …’ın, kusursuz,
C)-Sürücü …’un, kusursuz olduğu kanaatini bildirir müşterek rapordur.” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; trafik kazası nedeni ile davacı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesine dayalı olarak dava dışı sigortalısına ödenen hasar bedelinin davalı (ZMSS düzenleyen) sigorta şirketinden rücuen tahsili isteminin yerinde olup olmadığı, kazanın meydana gelmesindeki kusur durumu ve oranının tespiti ile hasar bedelinin miktarı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1472. maddesinde sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal edeceği hüküm altına alınmış olup mübrez ödeme belgesi kapsamında davacının halefiyet hakkını haiz olduğu görülmüştür. Bir sonraki aşamada kazanın meydana gelmesindeki kusur durumunun irdelenmesi gerekmiş olup trafik kazası tespit tutanağı içeriğinde; davacı sigorta şirketine kasko sigortalı olan … plakalı aracın iki şeritli bölünmüş yola çıkışında solundan gelen dava dışı sürücü … yönetimindeki … plakalı kamyonun darbesine maruz kaldığı ve savrularak sağ yanı ile sağda duraklama yaptığı anlaşılan davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı olan ve dava dışı sürücü … yönetimindeki … plakalı kamyonun sol arka köşesine çarptığı anlaşılmıştır. Teknik bilirkişi ( … emekli) makine/otomotiv mühendisi marifeti ile alınan rapor kapsamında dosyada mübrez tutanak ve fotoğraflar üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davacıya kasko sigortalı olan … plakalı aracın sürücüsü …’ın petrol istasyonundan bölünmüş yola çıkışında, bölünmüş yolda seyreden trafiği kontrol etmesi, burada seyreden araçlara geçiş önceliği vermesi ve ancak yol boşalınca çıkış yapması gerekirken, yeterli kontrolleri yapmadan istasyondan bölünmüş yola çıkış yapması nedeni ile 2918 sayılı KTK’nın kavşaklarda geçiş hakkı ile ilgili 57. madde ile tanımlanan “Kavşaklarda aşağıdaki kurallar uygulanır. b) Trafik zabıtası veya trafik işaret levhası veya ışıklı trafik işaret cihazları bulunmayan kavşaklarda; (…) 4. Bölünmüş yola çıkan sürücüler bu yoldan geçen araçlara, 5. Tali yoldan anayola çıkan sürücüler anayoldan gelen araçlara, (…) 7. Bir iz veya mülkten çıkan sürücüler, karayolundan gelen araçlara, (…) Geçiş hakkını vermek zorundadırlar.” hususlarının ihlal edilmiş olması, tedbirsiz, özensiz ve dikkatsiz araç kullanması nedenleriyle asli kusurlu olduğu, bölünmüş yolda seyreden … plakalı kamyonun sürücüsü …’ın önüne istasyondan çıkan araca çarpmış olmasında kendisine atfedilecek bir kusurun bulunmadığı, davalıya sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’un hatalı duraklama yapmış olmakla birlikte, bu hususun trafiği tıkayıcı etkisi nedeniyle trafik cezasını gerektiren bir husus olup dava konusu, bir başka araçtan almış olduğu darbe ile savrulan … plakalı aracın çarpmasıyla oluşan kazaya yol açan bir neden olarak kabul edilemeyeceği ve dolayısıyla savrularak gelen aracın çarpması ile ilgili olarak davalıya sigortalı aracın sürücüsü …’a atfedilecek bir kusurun bulunmadığı kanaatine varıldığı anlaşılmıştır. Davacı vekilinin rapora vaki itirazlarının incelenmesi ve trafik kazası tespit tutanağındaki hatalı park etme tespiti ile bu durumun kazanın meydana gelmesinde etken olup olmadığı hususlarının aydınlatılması amacı ile dosya ATK … İhtisas Dairesine gönderilmiş olup alınan rapor dosya kapsamına uygun, gerekçeli olup çelişkiye mahal verebilecek herhangi bir tespitin bulunmadığı da anlaşılmış olup bu gerekçelerle hükme esas alınmaya elverişli bulunmuştur. Kabul edilen olgu ışığında tüm dosya kapsamı, kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporları, kaza sonrası olay mahallini gösterir fotoğraflar ve dilekçeler incelendiğinde; her ne kadar davalıya sigortalı … plakalı kamyon sürücüsü taşıt yolu üzerinde geçiş yolları önünde veya üzerinde park etmek kuralını ihlal etmiş ise de bu hususun idari para cezası gerektirebileceği, dava konusu kazanın oluşumunda etkisinin bulunmadığı, park edildiği konum ve trafiğin akış yönü itibari ile ana yola çıkan aracın görüş alanını daraltmadığı/ engel olmadığı, kazanın sürücü …’ın idaresindeki araç ile ana yola katılımı sırada, sol tarafından gelen araç trafiğini dikkate almadan, kontrolsüzce katılım yapıp, sol tarafından gelen çekicinin istikamet yönünü kapatması neticesinde, bu çekicinin çarpması ile savrularak park halindeki … plakalı kamyonun sol arka kısımlarına çarptığı anlaşılmış olup, kazanın meydana gelmesinde davalıya sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil bir kusurun bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Mahkememiz nezdinde oluşan kanaat gereğince usul ekonomisi ilkesi de gözetilerek yeniden ek rapor alınması yoluna gidilmemiştir. Tüm bu gerekçeler ışığında; davalıya sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusurun bulunmadığı kaza nedeni ile ZMSS dayalı olarak davalı sigorta şirketinin de sorumlu tutulamayacağı anlaşılmakla; davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça peşin yatırılan 211,15 TL harçtan, 59,30 TL karar-ilam harcının mahsubu ile bakiye 151,85 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Dava ret ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
6-Devletçe karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır